Güncelleme Tarihi:
Evcil hayvanlarınızı nasıl beslediğiniz, yiyeceklerini nasıl sakladığınız ve mama kâselerini nasıl yıkadığınız özellikle bağışıklığı düşük insanlar için çok önemli bir detay. Doğru şekilde temizlenmediği takdirde mama kâseleri hem insanların hem de hayvanların sağlığını olumsuz etkiliyor.
Son 15 yılda yayımlanan araştırmalara göre, evcil hayvanların mama kâseleri, neredeyse tuvaletler kadar büyük bir bakteri yüküne sahip. Evimizin içinde bulunan en kirli eşyalardan biri olan mama kâselerinin doğru temizlenmesi çok önemli.
2006'da yapılan bir araştırma elde ya da bulaşık makinesinde iyice yıkama sonrasında bile mama kâselerinde en az yüzde 67 oranında bakterinin (Salmonella) kaldığını gösterdi.
2006'da yapılan bir araştırma elde ya da bulaşık makinesinde iyice yıkama sonrasında bile mama kâselerinde en az yüzde 67 oranında bakterinin (Salmonella) kaldığını gösterdi.
Evcil hayvanların mama ve su kâseleri tıpkı bizim tabaklarımız gibi kirlenebilir ve bakteri oluşumuna neden olabilir. Nasıl ki biz kirli tabaklarda tekrar tekrar yemek yemiyorsak kedi ve köpeklerimizin de temiz mama kâselerinden yemek yemesi gerekiyor. Buna dikkat etmemek pek çok sağlık sorununa davetiye çıkarıyor.
PLoS One dergisinde geçtiğimiz günlerde yayımlanan bir araştırmaya göre, genellikle çiğ gıda tüketimiyle bulaşması olası olan E. coli ve Salmonella gibi bakteriler, kirli kedi-köpek maması kâselerinden insanlara da bulaşıyor ve pek çok hastalığa neden oluyor.
Bu tehlikeye rağmen sahipleri, evcil hayvanların mamalarını nasıl sağlıklı ve güvenli bir şekilde vermeleri gerektiği konusunda çok fazla bilgi sahibi değil.
Çalışmanın yazarlarından evcil hayvan beslenme uzmanı veteriner Emily Luisana, "Kendi evcil hayvanlarımız söz konusu olduğunda, hepimizin mama saklama ve hijyen uygulamalarının ayrı olduğunu fark ettik. FDA tavsiyelerinin profesyoneller arasında bile nispeten bilinmediğini görünce de diğer evcil hayvan sahiplerinin neler yaptığına bakmak istedik" diyor.
Araştırmacılar, ankete katılan 417 köpek sahibinin sadece yüzde 4,7'sinin FDA'in evcil hayvan maması işleme ve hijyeni yönergelerinden haberdar olduğunu tespit etti.
Katılımcıların yüzde 43'ü köpek mamasını kendi yiyeceklerinin 1,5 metre yakınında sakladığını, yüzde 34'ü hayvanlarını beslendikten sonra ellerini yıkadığını ve yüzde 33'ü ise mamayı hazırlarken kendi yemeklerini hazırladığı yüzeyleri kullandığını belirtti.
Veteriner hekim ve yazar Dr. Jessica Vogelsang, mama kâselerinin günlük temizliğine ek olarak haftada bir dezenfekte edilmesi gerektiğini söylüyor.
Araştırma kapsamında 50 evcil hayvan sahibi ortalama sekiz günlük bir mama kâsesi deneyine katıldı. Yazarlar, mama kâselerini temizledi ve ardından sahipleri üç ayrı gruba ayırdı:
A grubu, FDA'in önerdiği gibi evcil hayvanın mamasına dokunmadan önce ve sonra ellerini yıkadı, kâseyi mamayı almak için kepçe gibi kullanmadı, kullanımdan sonra kâseyi sıcak su ve sabun ile yıkadı. Yenmemiş mamayı belirtildiği gibi attı ve kuru mamayı orijinal kabında sakladı.
B grubu, sabun ve ılık suyla en az 20 saniye boyunca el yıkamak, kâseyi yıkamadan önce içinde kalan kalıntıları sıyırmak, kirli kâseyi en az 30 saniye boyunca 70 dereceden daha sıcak su ve sabun ile yıkamak ve kurutmak gibi FDA’in hem evcil hayvanlar hem de insanlar için belirlediği yönergeleri takip etmek zorundaydı.
C grubundakilere ise herhangi bir talimat verilmedi, ancak bir sonraki temizleme işleminin ne zaman olacağı söylendi.
Çalışmada, A ve B gruplarının takip ettiği uygulamaların, bakterilerin gıdaya bulaşma oranında C grubuna kıyasla önemli düşüşlere yol açtığı bulundu. Sıcak suyla veya bulaşık makinesinde yıkanan bulaşıklar, soğuk veya ılık suyla yıkanan bulaşıklara kıyasla bulaş ölçeğinde 1,5 birim azalma gösterdi.
ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri'nin yönergelerinde bakteri sayısında 1,5 log'luk bir azalma, mikroorganizmalarda yüzde 90 ila 99'luk bir azalmaya eşittir. 5 log'luk bir azalma, mikroorganizmaların yüzde 99,999'unun öldürüldüğü anlamına gelir.
ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri'nin yönergelerinde bakteri sayısında 1,5 log'luk bir azalma, mikroorganizmalarda yüzde 90 ila 99'luk bir azalmaya eşittir. 5 log'luk bir azalma, mikroorganizmaların yüzde 99,999'unun öldürüldüğü anlamına gelir.
Luisana, "FDA yönergelerinin var olduğunu ve kâsenin tekrar örnekleneceğini bilmelerine rağmen C grubundaki sahiplerin hiçbiri, yazarların ilk bakteri örneğini toplamasından bu yana sekiz gün içinde köpeklerinin kâselerini yıkamamıştı. Bu, mevcut önerilerin farkındalığı artırmak için tek başına yeterli olmadığını gösteriyor” dedi.
Araştırmanın yazarları, bu konudaki eğitimin özellikle bağışıklığı baskılanmış kişiler için önemli olduğunu söylüyorlar.
Son 15 yılda yayımlanan çeşitli araştırmalar sonucunda, evcil hayvanların kirli mama kâselerinin çoğu ev eşyası arasında üst sıralarda yer aldığı hatta bazen tuvaletlerinkine yakın bakteri yüklerine sahip olduğu biliniyor.
Bununla birlikte, mevcut çalışmada A ve B gruplarından kişilerin yüzde 20'si, hijyen talimatlarına uzun vadede uyma olasılıklarının yüksek olduğunu, yüzde 8'i ise verilen tüm yönergeleri izlemelerinin muhtemel olduğunu söyledi.
-- Mama kâselerinden bulaşabilecek bakteriler hangi sağlık sorunlarına neden olur?
-- Evcil hayvanların mamaları ve su kâseleri ne sıklıkla ve nasıl temizlenmeli?
-- Mama kâselerini kendi bulaşıklarımızla yıkamak riskli mi?
-- Mamayı vermeden önce ve verdikten sonra ellerin yıkanması neden önemli?
Merak edilen tüm detayları ve araştırmayı KTÜ Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kurtuluş Buruk ve Türk Veteriner Hekimleri Birliği Başkanı Ali Eroğlu ile konuştuk.
KURALLARA UYGUN ÜRETİLMEYEN MAMALAR İNSAN SAĞLIĞINI DA ETKİLİYOR
Normal koşullarda evcil hayvan mamalarının insan sağlığı için herhangi bir tehdit oluşturmayacağını söyleyen Buruk, “Pek çok ülkede evcil hayvanların gıda güvenliklerinin sağlanmasına yönelik yönergeler bulunur ve hayvan gıdalarının yönetimi bu yönergelere göre yürütülür. Ancak, kurallar göz ardı edilerek üretilen, saklanan, taşınan ve sunulan evcil hayvan mamalarının piyasada bulunabileceğini de unutmamak lazım. Yapılan çalışmalarda da görüldüğü gibi kurallara uygun üretilmeyen mamalardan Staphylococcus, Listeria, Salmonella, Escherichia coli, Campylobacter ve Clostridium gibi insan sağlığını olumsuz etkileyebilecek bakteriler bulaşabilir” ifadelerini kullandı.
MİKROPLAR MAMANIN ÜZERİNDE UZUN SÜRE CANLI KALIR
Sağlıksız koşullarda üretilen mamaların evlere taşıdığı mikroorganizmaların yanı sıra kâseye dökülen mamaların da ortam tarafından kirlendiğini belirten Buruk, “Besleyici özelliklerinden dolayı evdeki eşyaların üzerinde normalde kısa sürede ölecek olan mikroorganizmalar mamaların üzerinde uzun süre canlı olarak kalır ve hatta çoğalır. Bu sebeple mama kâselerinde daha fazla mikrobiyal kirlilik oluşur” dedi.
Buruk şöyle devam etti:
“Aslında benzer bir risk su kâseleri için de geçerli. Hijyenine dikkat edilmeyen su kaplarında evcil hayvan ve insan sağlığını tehdit eden mikroorganizmalar içinde en sık rastlananlar Salmonella, Staphylococcus aureus, Listeria monocytogenes, Clostridium perfringens, Clostridium botulinum, Aeromonas türleri ve Campylobacter türleri. Bu bakteriler insana bulaştığında basit sindirim sistemi enfeksiyonundan ölüme kadar varabilen sağlık sorunları oluşturabilirler. Bu sağlık sorunları özellikle küçük çocuklar, ileri yaştaki bireyler ve bağışıklık sistemi baskılanmış insanlarda daha ciddi sonuçlar doğurabilir.”
YAŞ MAMA KULLANIMI SONRASI HEMEN YIKANMALI
Eroğlu ise mamanın kalitesi kadar mama kâsesinin temizliğinin de çok önemli olduğunu vurgulayarak, özellikle her yaş mama sonrası kâselerin mutlaka yıkanması gerektiğini söyledi:
“Yaş mamanın hızlı şekilde kuruması nedeniyle kaseler hızlıca temizlenmeli. Kalan mamalar mama kasesinden hemen uzaklaştırılmalı. Yaz sıcağında veya kışın ısıtıcıların etkisiyle çoğalan mantar sporları ve bakteriler, dostlarımızın bağışıklık sistemleri için tehdit oluşturabilir. Mama ve su kaselerinin her gün yıkanarak taze mama ve su ile doldurulması gerekir. Bakterilerin üremesi mama ve su kaplarının tazeliğinden bağımsız da gerçekleşebilir. Çünkü köpek ve kedilerin ağız, salya ve patilerinden mama kaselerine bakteri bulaşabilir. Yine bu sebeple kapların günlük olarak temizlenmesi büyük önem taşır.”
BAKTERİLER ÖNCE HAYVANA SONRA İNSANA GEÇİYOR
Çiğ et içeren mamaların son yıllarda yaygınlaşması da güvenlik tartışmalarını alevlendiriyor. Buruk evcil hayvanlara kesinlikle çiğ gıda verilmemesi gerektiğinin altını çizerek, “Pişmemiş yiyecekler ile taşınabilen Salmonella ve Listeria gibi bakteriler hayvan sağlığını da olumsuz etkileyerek, ölümcül sonuçlara bile sebep olabiliyor. Dahası, çiğ hayvan yiyecekleri ile alınan bu bakteriler önce evcil hayvana sonra insana bulaşıp benzer sağlık sorunu oluşturabilir. Mutlaka kullanılacaksa, çiğ hayvan gıdalarının insan yiyeceklerinden, bu yiyeceklerin hazırlandığı mutfak bölgesinden uzak tutulmasına dikkat edilmeli” uyarısını yaptı.
BULAŞIKLAR ORTAK YIKANMAMALI
Mamalarda ve mama kâselerinde oluşabilecek pek çok bakteriden bahsettik. Peki bu kâseleri nasıl temizlememiz gerekir?
Yaklaşık 60-70 santigrat derecede birçok patojen ve mikroorganizmanın öldüğünü söyleyen Eroğlu, “Mama ve su kapları gönül rahatlığıyla bulaşık makinelerinde yıkanabilir” dedi ancak önemli bir ekleme yaptı:
“Bu yıkama sırasında kendi bulaşıklarımız ile mama ve su kâselerini ayrı yıkamakta fayda var. Ayrıca sadece mama kâselerinin yıkanması için bir sünger belirlenmesi ve bu süngerin sadece bunun için kullanılması önerilir. Temizleme işlemi için sıcak su ve ağır kokusu olmayan bulaşık deterjanı uygun olur.”
METAL VE SERAMİK TERCİH EDİLEBİLİR
Uzmanlar riskleri ortadan kaldırmak için mama kâselerinin malzeme seçimine dikkat edilmesi gerektiğini de belirtiyor. Eroğlu, seramik, kalın cam ve metal mama kâselerinin temizleme kolaylığı açısından avantajlı olduğunu söyledi.
“Metal ve seramik kâselerin temizliği kolay olduğu gibi, bakterilere yuva olma ihtimali daha düşük. Plastik kâseler evcil hayvanlarda akneye sebep olabilir veya kontakt dermatite (Deriye temas eden bir maddenin deride neden olduğu yangı) yol açabilir. Kolay şekilde hasar gören kâselerde çizilen ve ısırılan bölgelerde mama kalıntıları olur ve bakteri üremesi gerçekleşebilir.”
NEMLENMESİNE DİKKAT!
Son olarak mamaların doğru şekilde saklanma koşullarını sorduğumuz Eroğlu, şu noktalara dikkat çekti:
“Mamaların kuru ve serin yerlerde saklanması gerekir. Bütün besin maddeleri gibi konserve yaş mamalar ve kuru mamalar da ısı, ışık, hava ve nemlilikten etkilenirler. Kuru mamaların nemlenmesi sonucu patojen bakteriler, küfler, mayalar ve birçok mikroorganizma üreyebilir ve hayvanların sağlıklarını tehdit eden sonuçlar doğurabilir. Yaş mamaların da açıldıktan sonra kısa sürede hayvan tarafından kısa sürede tüketilmesi aksi takdirde de hayvanın önünden kaldırılması da kolay bozulabileceği için dikkat edilmesi gereken bir noktadır.”