BİR SORUDAN FAZLASI | Şifresini vermiyor, aldatıyor mu?

Güncelleme Tarihi:

BİR SORUDAN FAZLASI | Şifresini vermiyor, aldatıyor mu
Oluşturulma Tarihi: Eylül 27, 2022 16:31

Eşiniz ya da partnerinizle telefon şifrenizi paylaşıyor musunuz? Yoksa herkesin özel bir alanı olmasını sağlıklı bulanlardan mısınız? Bir Sorudan Fazlası serimizde bu kez bir başka sosyal yarayı, “Eşler birbirlerinin şifrelerini bilmeli mi?" konusunu masaya yatırdık.

Haberin Devamı

Telefonlarımız artık hepimizin dijital günlüğü ve fotoğraf albümü haline geldi. En özel eşyamız, hatta en mahremimiz. Kişisel verilerimiz, özel yazışmalarımız, fotoğraflarımız var ve çoğumuz bu bilgilerin başkaları tarafından görünmesini istemediği için telefonuna şifre koyuyor. Ayrıca bize ait olan tüm sosyal medya hesaplarının da sadece bizim bildiğimiz şifreleri mevcut.

Geçtiğimiz günlerde bir TV programında sarfedilen 'Eğer eşim bana şifresini vermiyorsa aldatıyordur' sözleri sosyal medyada da tartışma yarattı. Peki, sizce evli çiftler ya da sevgililer birbirlerinin şifrelerini bilmeli mi? 

Birçok farklı görüşe kulak verdik.

'GÜVENİN KRİTERİ ŞİFRE DEĞİLDİR'

A.U. (41)

Ben ilişkimin olduğu kişiden asla böyle bir talepte bulunmam, benden de bunun istenmesini tercih etmem. İlişkide güven her şeyden önemlidir ve bu güvenin kriteri telefon şifreleri değildir. Hayatımda olan kişiye zaten güveniyorum ve şifresini öğrenmek istersem vereceğini de biliyorum ama hiç böyle bir şeye ihtiyaç duymadım. Hayatıma giren hiç kimse de bugüne kadar benden böyle bir talepte bulunmadı. Şifremi kimseyle paylaşmam çünkü telefonumda sadece benim değil yazıştığım arkadaşlarımın da özeli var. Belki bir arkadaşım bana çok özel bir sırrını anlattı ve kimse tarafından bilinmesini istemiyor. Şifremi paylaşırsam sadece benim değil arkadaşlarımın da mahremine saygısızlık yapmış olurum

Haberin Devamı

İNSAN SEVDİĞİNDEN NEYİ SAKLAMAK İSTER Kİ?

İ.T. (27)

İlişki yaşarken bir dereceye kadar olabilir desem de evlilik sonuna kadar güvenin adıdır. Ben yeni evliyim ve bana göre evli olduğun kişiden bir şey saklamazsın, artık ‘senin özelin’ ‘sizin özeliniz’ olur ya da böyle olmalı. Eğer birbirinizden bir şeyler saklama ihtiyacı hissediyorsanız o evlilikte sıkıntı var demektir. İnsan sevdiğinden neyi saklamak ister ki? O yüzden telefon ya da sosyal medya şifrelerinin de kendine güvenen ve dürüst olan eşler tarafından paylaşılmasında bir sakınca olmamalı. Birbirini koşulsuz seven kişilerin saklayacağı bir şey yoktur ve her şeyleri şeffaf olmalıdır.

BIRAKIN ŞİFREYİ PAYLAŞMAYI TELEFONU TERS ÇEVİRİYORDU

P. E. (43)

Haberin Devamı

Ben eşimin telefonu köşe bucak kaçırma huyundan nefret ediyordum. Tuvalete giderken bile yanına alır, yanımda otururken telefonun ekranını ters çevirir ve hem ekran hem simkart şifresi kullanırdı. Di’li geçmiş zaman kullanıyorum çünkü boşandık. Ben onun bu hallerinden her zaman şüphelendim ve eşlerin birbirlerinin telefon şifrelerini bilmeleri gerektiğini söyledim. O da beni her zaman aşırı kıskançlıkla ve paranoyaklıkla suçladı. Hep biliyordum ve emindim bir şeyler karıştırdığını ama hiçbir zaman bu konuda somut bir kanıtım olmadı. Zaten başka sorunlarımız da vardı ama bu güvensizlik işin tuzu biberi oldu ve boşandık. Sonradan ortak arkadaşlarımdan öğrendiğime göre biz evliyken tabii ki görüştüğü kişiler olmuş. Yani bence bir insan eşine telefonunun şifresini vermiyorsa mutlaka onun görmesini istemediği bir şeyler saklıyordur ve bu evliliğin doğasına aykırıdır. Güven sorunu yaşanan evlilikler de bizimki gibi çatırdamaya mahkumdur.

Haberin Devamı

ŞİFREYİ VERMİYORSA NET BİR ŞEY SAKLIYORDUR

K.L.M. (28)

İki yıldır evliyim, ikimiz de birbirimizin şifresini biliyoruz, birbirimizin telefonunu sıklıkla kullanıyoruz. Bazen fotoğraf çekmek için bazen kendi telefonumuzun şarjı bitince vb. durumlarda kullanmamız gerekiyor. Kimse kimseden izin istemiyor, o bizim ortak malımız gibi bir şey. Tabii ki kimse kimsenin arkadaşları ile özel yazışmalarına ya da sosyal medya hesaplarına bakmıyor ( en azından ben bakmıyorum) ama biz birbirini çok iyi tanıyan bir çiftiz ve aramızda bir güven sorunu yok. Ancak ben eşimin telefonunun şifresini istesem ve vermezse net bir şey saklıyor ya da beni aldatıyor diye düşünürüm ve olay çıkarırım. Bana güvenmeyip vermediği şifrenin altından bir şey çıkmama ihtimali sıfır çünkü. Aynı şekilde ben de şifremi vermiyorsam o da benden şüphelenebilir çünkü bir şey saklıyorumdur.

Haberin Devamı

BİR SORUDAN FAZLASI | Şifresini vermiyor, aldatıyor mu

İLLA ALDATMAK İSTERSE YENİ TELEFON ALIR

Ş.Z. (34)

Eşlerin birbirlerinin telefonlarına bakmaları, özel yazışmalarını okumaları, sosyal medya hesaplarından kimi beğenmiş, kim onu beğenmiş, kim mesaj atmış diye takibe almalarını çok eski moda buluyorum. Bu merak, tıpkı eskiden cep karıştırmak, erkeğin ceketinde kadın saçı aramak, parfüm kokusunun izini sürmeye benziyor.

Şifrelerin paylaşılmaması, illa kötü bir şey yapıyor, senden bir şey saklıyor ya da seni aldatıyor olarak yorumlanmamalı. Bir insan eşini aldatmak isterse bunu illa telefonda kanıt bırakacak şekilde yapmaz. Mesela yeni bir telefon alır ve o telefonu eve hiç getirmez, ya da tüm yazışmalarını, aramalarını eve gelmeden önce temizler. O yüzden bu kadar küçük düşünmeliyiz. Şifrelere geri dönecek olursak, ben 12 yıldır evliyim, ne ben eşimden böyle bir talepte bulundum ne de o benden istedi ama istediği zaman gönül rahatlığı ile telefonumu verebilirim. Aynı şekilde onun da vereceğine eminim.

Haberin Devamı

EŞLERİN BİLMEYE HAKKI VAR

N.M. (36)

Ben bu konuda çok netim. Telefon ve sosyal medya şifrelerini vermiyorsa benden saklayacağı bir şey var demektir. Aldatmıyorsa bile kesin bir işler çeviriyordur. Eşimin şifresini bana söylememe gibi bir lüksü olamaz. Ben nasıl göğsümü gere gere şifrelerimi veriyorsam, her şeyim ortadaysa onun da saklayacak bir şeyi yoksa rahatlıkla şifresini vermeli. Bu şifresini biliyorum diye sabah akşam telefonunu karıştıracağım anlamına gelmez tabii ki ama eşlerin bunu bilmeye hakkı var bence.

EŞİM ŞİFRELERİNİ VERMEK İSTEDİ KABUL ETMEDİM

K.S.A. (38)

Eşlerin birbirlerinde sosyal medya hesaplarının ya da telefonlarını şifrelerinin olmasını doğru bulmuyorum. Kişilerin kendi alanları ve bir sınırlarının olması gerektiğine inanıyorum. Benim eşim telefon ve sosyal medya hesabının şifrelerini bana vermek istedi ancak bunun sağlıklı olmadığını düşündüğüm için kabul etmedim, çünkü onun devamında o da benden aynı şeyi isteyecekti. Özel bir durumda bakmak isterse ben ona telefonumu ve hesaplarımı gösterebilirim, hiç sıkıntı değil ama her şeyin bilinmesi, özel hayatın sınırlarının olmaması ilişkileri de sağlıksız bir hale getirir. Benden böyle bir şey isterse mutlaka nedenini sorarım, isteği mantıklı gelirse ne merak ediyorsa gösteririm. Eşim hayatımda önemli bir yer kaplasa da ailemle özel konuşmalarım olabiliyor. Şifreleri vermek hiçbir mahremiyetin kalmaması demek ve bu durum beni rahatsız edebilir.

GÜVEN BİTMİŞSE SEVGİ DE BİTMİŞTİR

G.S. (41)

Eşler birbirlerinin özel alanlarına saygı duymak zorundadır. Aslında ilişkideki başrol oyuncusu güvendir, o yüzden sosyal medya şifrelerinin istenilmesi veya istenilmeden verilmesi kişiye ve yaşadıkları durumlara bağlıdır. İstenildiği takdirde bakabilme özgürlüğün varsa, şifre vermek zorunda değiliz bence. Şifresini sorduğunda ve vermemek için tepki gösterdiğinde ise bence mutlaka sakladığı bir şey vardır. Tabii ilk akla gelen aldatmasıdır. Bana göre aldatma eyleminin küçüğü büyüğü olmaz, güven denilen duygu bittiyse de sevgi zaten kalmamıştır.

ŞİFRESİNİ BİLMEK FERAHLIK VERİYOR

N.K. (41)

Benim telefonumun şifresi yok, eşimin telefonunda şifre var ve tabii ki şifresini biliyorum. Bilmesem sıkıntı çıkarırdım, o da bunu bildiği için hiç ikiletmeden şifresini söyledi bana. Ara sıra telefonuna bakıyorum ama aldatılıyor muyum diye değil sadece meraktan. Yani şifresini bilmek bir ferahlık veriyor insana. Aldatacak insan zaten ona göre önlemini alır. "Şifresini biliyorum, telefonu temiz aldatmıyordur" diyemem tabii ki ama ilişkilerde güven ve şeffaflık ön planda olmalı. Eşlerin telefonunda birbirinden saklayacak bir şeyi olmamalı.

ŞİFRE VERİP ALDATAN TANIDIĞIM VAR

P.K. (35)

Ben eşlerine şifresini verenlere hatta sosyal medya da ortak hesap kullananlara çok sinir oluyorum. Sanırım bunu yapan ve eşini aldatan tanıdığım biri olduğu için şifrelerin bir güven simgesi olmasını çok saçma buluyorum. Yani eşim şifresini vermiyor diye aldatıldığımı düşünmem. Çünkü ben de şifremi vermiyorum ama bir şey sakladığımdan ya da onu aldattığımdan değil, özel alanıma kimsenin girmesini istemediğimden. Eşim de olsa arkadaşlarımla, ailemle özel yazışmalarımı okusun istemem. Hatırlarsanız Sadakatsiz dizisinde aldatan kocanın yedek telefonu vardı, uzun süre eşini aldatmıştı ve kadının ruhu duymuyordu. Yani bu yola baş koymuş kişiler, her ince detayı düşünüyor, sürekli kullandığı telefonunda delil bırakmıyor. Sosyal medya hesaplarından da yapması için çok amatör olması lazım. Bunun için fake hesaplar kullanıyor, işini sağlama kazığa bağlıyorlar. 

TELEFON KARIŞTIRIYORSA İLİŞKİ UZUN SÜRMEZ

B.S. (44)

Bana göre evli de olsan sevgili de olsan ilişkilerde bir sınır, bir özel alan olmalı. Herkesin bir 'ben alanı' olmalı ve telefon da bunlardan biri. Karşılıklı güven ve saygı bir ilişkinin temelini oluşturur, eğer onun bazı davranışları benim güvenimi sarsmış ve telefonunu alıp karıştıracak kadar şüpheye düşürüyorsa zaten o ilişki uzun ömürlü olmaz ve yürümez. Karşı taraf da bana güvenmeyip telefon şifrelerimi istiyorsa ilişkimi gözden geçiririm. Sonuç olarak eşin de olsa özel hayata bu kadar müdahale edilmesini doğru bulmuyorum.

ALDATAN ERKEK TELEFONUNA ŞİFRE KOYMAZ

Ö.K (33)

Bana eşlerin birbirlerinin şifrelerini istemesi inanılmaz komik geliyor. Sanki şifresini veren çiftler birbirinden hiçbir şey saklamıyormuş gibi… Bir de “Benim eşimin her şeyi ortadadır, hiçbir şey saklamaz” diye hava atan eşler var. Tabii gerçekten sanıldığı kadar dürüst erkekler de vardır ama benim genel düşüncem aldatan erkeğin telefonuna şifre koymayacağı yönünde. Özellikle güven vermek, hedef şaşırtmak için bunu yapanlar var ve kadınlar üzerinde oldukça etkili bir yöntem. Yani özetle ben eşime sırf şifresini bana veriyor diye güvenmem. Benden de şifremi istemesini saygısızlık olarak değerlendiririm. 

UZMAN GÖRÜŞÜ: ÖZEL ALAN İHTİYAÇTIR

Uzman Klinik Psikolog & Aile Danışmanı Dilara Sayar, evli çiftler ya da sevgililer için hayatın birçok alanında ortaklığın söz konusu olduğunu ama bu ortaklığın kişilerin özel alanın olmaması anlamına gelmediğini önemle vurguladı.

“Özel alan bir ihtiyaçtır, hem kadın hem de erkek için gereklidir. Örneğin çiftler birbirlerinin arkadaşlarıyla tanışırlar, ortak sosyal çevreleri oluşur ancak zaman zaman sadece kendi arkadaşlarıyla da olabilirler ya da çiftler gelir-gider takiplerini birlikte yapabilirler ancak bireysel harcamaları da olabilir. Ancak bütçe takibi konusu, bireylerin birbirlerinin harcamalarına karışma, hesap sorma boyutuna ulaşırsa ilişkide güven ve saygı kaybedilir, iletişim bozulur, özel alan kaybedilir.” diyen Sayar, benzer şekilde eşlerin birbirlerinin telefonlarını kurcalamaları, gizlice mesajlarını okumaları, telefon şifrelerini ya da ekran kilidini bilmek istemelerinin de özel alana müdahale olduğunu söyledi.

Nasıl ki sosyal çevremizden birinin telefonunu gizlice karıştırmak oldukça yanlış bir tavır olursa aynı şekilde, çiftlerin de üçüncü bir kişiye özel alan konusunda gösterecekleri saygıyı birbirlerine göstermeleri gerekir.

'BİZ' OLMAK İSTERKEN 'BEN' OLMAKTAN VAZGEÇMEYİN

"Özgürlüğünün yani özel alanının engellendiğini hisseden biri tam anlamıyla mutlu olamaz, hapsolmuş ve sıkışmış hisseder. Özgürlüğünü tekrar elde etmek için uzaklaşmak ister." sözleri ile ilişkilerdeki önceliğin biz olmak isterken ben olmaktan vazgeçmemek olması gerektiğini vurgulayan Sayar, sosyal medya uygulamalarının yoğun kullanımının maalesef birçok ilişkiyi ve evliliği olumsuz yönde etkilediğini dile getirdi.

Birçok evlilikte ve ilişkide güven problemleri, iletişim sorunları, huzursuz bir ev dinamiğinin oluştuğunu ifade eden Sayar, eşlerinize güvenmenin onun telefonunu, mesajlarını ve sosyal medya kullanımını kontrol ederek mümkün olmayacağını, bu yaklaşımın sadece kontrol edeni kaygılandırdığını gergin ve şüpheci hissettirdiğini, ilerledikçe kişide paronaya başlayacağını sözlerine ekledi.

Sayar, sürekli kontrol edilen kişide ise; suçlanma, özel alanına müdahale, kısıtlanma hissi doğacağını, ilerleyen zamanlarda kişinin öfke kontrolü problemi yaşayabileceğini ve yalana başvurabileceğini belirtti.

Sayar’ın bu konuda çiftlere tavsiyeleri işe şöyle: 

"Eğer çiftler, sosyal medya kullanımı ya da telefonla iletişime geçtiği kişilerle ilgili bir güvensizlik yaşıyorlarsa bunu eşleriyle açık ve sakin şekilde konuşmaları, duygularını dile getirmeleri gerekir.

Eğer akıldaki sorular cevap bulmaz ise, kalbe ve zihne güven duygusu yerleşemez. Hissedilen duygular ifade edilirse, eşlerin birbirlerine karşı empati kurabilmeleri kolaylaşır. ‘Akşam yemeklerinde benimle sohbet etmek yerine telefonunla ilgilenmen beni üzüyor, beni endişelendiriyor, beni öfkelendiriyor, bunu seninle konuşmak ve çözmek istiyorum gibi.’ bir ifade eşler arasında konuya dair iletişimi başlatacaktır." 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!