Güncelleme Tarihi:
Organize Sanayi Bölgesi'ndeki bir fabrikada çalışan evli ve 3 çocuk babası Fatih Kırmızıgül, bir hafta önce öksürük ve nefes darlığı şikayetiyle Eskişehir Şehir Hastanesi'ne gitti. Kırmızıgül'ün çekilen tomografi ve anjiyosunda aort damarının 8,5 santimetreye kadar genişlediği ve yırtıldığı tespit edildi. Acil ameliyata alınan Kırmızıgül'e, 8 saat süren başarılı operasyonla, yırtılan aort damarının yerine yeni sentetik damar takıldı. Üç gün yoğun bakım servisinde kalan Kırmızıgül, sağlığına kavuşarak taburcu edildi.
Ameliyatı gerçekleştiren kalp ve damar cerrahisi doktorlarından Opr. Dr. Merih Özbayburtlu, normalde olması gerekenden 3 kat büyük damar çapıyla karşılaştıklarını belirterek, şöyle konuştu:
“Fatih bey hastanemize ciddi bir ağrısı olmasa da öksürük ve nefes darlığı şikayetleri ile geldi. Çekilen tomografi ve anjiyosunda Fatih beyin aort damarının 8,5 santimetreye kadar genişlediğini ve yırtık olduğunu tespit ettik. Aort damarı her hasta için farklı çapta olabiliyor. Normalde 2,5 santimetre çapında olan damar çapı, Fatih beyde 8,5 santimetreye kadar büyümüş. Normalde olması gerekenden yaklaşık 3 kat büyük damar çapı vardı. Yırtıldığı için de acil olarak ameliyata girmemiz gerekiyordu. Ameliyat yaklaşık 8 saat sürdü. Bazen 15-16 saati de bulabiliyor ama Fatih beyin bünyesi güçlüydü, yapı olarak damara da çok çabuk ulaştık. Güzel ve başarılı bir ameliyat oldu. Yırtık olan aort damarı komple değişti. Yerine sentetik bir damar yerleştirdik. Bu çok sık yapılan bir ameliyat değil. Çok zor ve standart şartların dışında çalışılmasını gerektiren bir ameliyat. Eskişehir Şehir Hastanesi'nde bu ameliyat için bütün ekipmanlarımız uygun ve halihazırda var.”
'HASTANIN GENETİK YATKINLIĞI VAR'
Fatih Kırmızıgül'ün akrabalarında da hastalığın görüldüğünü bu nedenle genetik yatkınlığı bulunduğunu söyleyen Özbayburtlu, “Çok büyük sıkıntıları olmadığı için rahatsızlığını hissetmeden bu yaşa kadar gelmiş. Bu ameliyatı olmasaydı bundan sonrasında ne olacağını biz de bilemezdik. Damar elbet bir gün yırtılacaktı. Hastaneye yetişmesi de tamamen şansa kalacaktı. Fatih beyin 3 teyzesinde de aynı şekilde buna benzer bir hastalık görülmüş ve ikisi bu nedenle vefat etmiş. Teyzelerinde de olduğu için bu bir genetik yatkınlık. Ne yazık ki damar yapısı genetik olarak aktarıldığı için Fatih beyde de genetik yatkınlık var. Ağabeylerinde, kardeşlerinde de olabilir. Bunu ilerleyen dönemlerde araştıracağız. Damar çeperinin ince olması, bir şekilde damarın genişlemesine neden oluyor. Ne yazık ki buna engel olamıyoruz ve her hastaya da bu teşhisi önceden koyamıyoruz. Ancak şikayet olduğu zaman adını koyabiliyoruz. Çoğu zaman rutin taramalarda çıkmıyor” diye konuştu.
Sağlığına kavuşan Fatih Kırmızıgül ise, “Durmadan öksürüyordum. Randevu alıp hastaneye geldim. Şanslıymışım ki Merih hocaya denk geldim ve şu an gördüğünüz gibi gayet iyiyim ve sağlıklıyım. Herkese çok teşekkür ederim. Benimle çok ilgilendiler” dedi.