Güncelleme Tarihi:
Macaristan’ın başkenti Budapeşte’ye ziyareti sırasında Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, PYD’yi kastederek, dost ve müttefik ülkelerin terör örgütü konusunda bir karar vermesi gerektiğini belirtirken, Ankara’da da ABD’nin Türkiye’deki en üst düzey diplomatı Dışişleri Bakanlığı’na çağrıldı.
ABD Büyükelçisi John Bass, Çavuşoğlu’nun Budapeşte’de basın toplantısı yaptığı sıralarda Dışişleri Bakanlığı’ndaydı. Türk diplomatik kaynaklar Bakanlığa çağrılan Bass’a, “Türkiye’nin PYD ve YPG’nin konumu ile ilgili olarak ABD’nin tutumundan duyduğu rahatsızlık açık bir şekilde ifade edildi” diye konuştu. Büyükelçi Bass’a Ankara’nın tepkisi Müsteşar Yardımcısı düzeyinde iletildi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby’e Pazartesi günlük basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yurtdışı seyahatinden dönerken uçakta gazetecilere yaptığı konuşmada, ABD’nin PYD ile ilişkisine işaret edip, “Ben miyim senin ortağın, yoksa Kobani’deki teröristler mi?” diyerek getirdiği eleştiri soruldu. Kirby, “Biz, PYD’yi terör örgütü olarak tanımlamıyoruz” ifadelerini kullanarak, Türkiye’yle bu konuda konuşmaya devam edeceklerini söyledi. Kirby, “Türkiye bir müttefik, dost ve ortaktır” dedi.
'Yarın o yılan gelir sizi de sokar'
DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, resmi ziyaret için gittiği Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de ABD’nin PYD’yi terör örgütü olarak kabul etmemesine ilişkin soru üzerine “ABD’nin bir karar vermesi lâzım, ortak olarak bizi mi seçiyor, terör örgütlerini mi seçiyor” dedi. Mevkidaşı Peter Szijjarto ile basın toplantısında konuşan Çavuşoğlu şunları söyledi: “Şimdi DAEŞ kötü çünkü radikal ama PYD, PKK daha iyi çünkü Marksist, Leninist. Yani onlara göre seküler. Böyle bir anlayış olur mu? O da terör örgütü, bu da terör örgütü. Birisi daha iyi diyemezsiniz. Avrupa’da bazı sol partiler PKK ile aynı ideolojiyi paylaştığı için onu terör örgütü listesinden çıkarmaya çalışıyor. Böyle terörle mücadele olur mu? PYD’nin şimdi bana zararı yok, o iyidir, işbirliği yapabiliriz onunla. Ama yarın o yılan gelir sizi de sokar. ABD’nin bir karar vermesi lâzım, ortak olarak bizi mi seçiyor, terör örgütlerini mi seçiyor... Şimdi siz bir tane terör örgütünü terör listesine alıyorsunuz, onunla beraber olan ve başka bir yapılanma içinde olan terör örgütünü terör örgütü olarak görmüyorsunuz. Buna en hafif tabirle saflık mı diyelim, başka ne diyelim ama bu kabul edilemez.”