Paylaş
Doğrudan kendisinin bloke etmediği başlıklar konusunda Türkiye’ye umut veren ancak sıra bu blokajı kaldırmak için ilgili ülkeyi ikna etmeye gelince ortalıkta gözükmeyen Fransa, kendisinin bloke etmeyi sürdürdüğü ve Ankara’nın açmasının en kolay olduğu başlık için yapılan çağrıları duymazdan geliyor.
Son dönemde AB içinde, Türkiye’de yaşanan gelişmelerin de etkisiyle, açılması gerektiği sıkça ve yoğun şekilde vurgulanan başlıkların başını 23 numaralı “Yargı ve Temel Haklar” ile 24 numaralı “Adalet, Özgürlük ve Güvenlik” çekiyor.
Türkiye, Rumların blokajı altında olan bu başlıkların açılmasının ancak dolaylı yöntemlerle mümkün olacağını bildiğinden son dönemde rotasını Fransa’nın bloke ettiği 17 numaralı “Ekonomik ve Parasal Politika” başlığına çevirdi. Son derece yerinde olan bu adım aynı zamanda Paris açısından samimiyet testi niteliğindeydi ve beklendiği gibi Fransa bu testten sınıfta kaldı.
Fransa, çeşitli düzeylerde gerçekleştirilen temaslarda şu aşamada 17 numaralı başlığı açma niyetinde olmadığını gösterdi. Bu temaslara dünkü Hollande-Erdoğan görüşmesi de dahil. Daha önceki dönemlerde başlık açmak için Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili adım talep eden Fransa, gelinen aşamada da 17. başlığı açmak için üzerinde herhangi bir blokaj olmayan ancak “ağırlığı ve maliyeti” nedeniyle Türkiye’nin açmak istemediği 19 numaralı “Sosyal Politika ve İstihdam” başlığını açmasını istiyor.
Erdoğan’ın dünkü basın toplantısında “Kendileri bir ışık yaktılar, ama bu ışık diyorum net olursa, Türkiye'ye ben bu müjde ile döneyim. Bunu özellikle istiyorum” ifadelerini kullanması da bu alanda Fransa’dan beklenenin alınamadığının net göstergesi.
“Başlık sürçmesi”
Dünkü basın toplantısının en ilginç anlarından birini Erdoğan’ın, “32. ve 33. fasıllar önümüzde sıkıntı, 15. fasıl var yine aynı şekilde” demesi Hollande’ın da cevaben “Ben gayet net olarak 22. ve 23. başlıklar konusunda ilerleyebileceğimizi belirttim. Bu konularda da ilerleyebileceğimizi açık net şekilde dile getirdim” diye konuşmasıydı.
AB konularını günlük olarak takip etmeyenlerin herhangi bir anormallik görmesinin mümkün olmadığı bu cümleler uluslararası basın önünde konuşan iki liderin de müzakere süreciyle ilgili olarak hazırlanan dosyaları fazla önemsemediklerini, belki de özümsemediklerini gösterdi.
Erdoğan’ın atıf yaptığı 32 numaralı “Mali Kontrol” başlığı konusunda herhangi bir sıkıntı söz konusu değil. Sıkıntı olmamasının nedeni ise bu başlığın Türkiye’nin 2005’ten bu yana açtığı 14 başlıktan biri olması. Hem de 7 yıldır açık olan bir başlık…
Toplantıyı dinlerken “Belki Erdoğan’ın dili sürçmüştür” derken Hollande’ın sözleri iki ülke arasındaki uyumun dil sürçmelerinde de en üst düzeyde olduğunu gösterdi!
Hollande’ın atıf yapıp ilerleme vaadinde bulunduğu 22 numaralı “Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu” başlığı Türkiye’nin müzakere sürecinde açtığı son başlık ve 5 Kasım 2013’ten bu yana açık durumda.
Fransa, Nicolas Sarkozy döneminde bu başlığın açılmasını yıllarca bloke etti. Blokajı yoğun pazarlıklar sonrasında “jest” olarak ve Paris’in Ankara’ya yönelik tutumunun değiştiğini göstermek için 2013 başında kaldıran Hollande oldu.
Erdoğan’ın beklediği net ışık için Fransa’nın başkalarının bloke ettiği başlıklar hakkında vaatte bulunarak kıvırma politikasını sürdürmek yerine “17’yi açıyoruz” mesajını en kısa zamanda vermesi gerekiyor.
Paylaş