Güncelleme Tarihi:
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu, Finansın Geleceği Zirvesi’nde ‘Merkez Bankalarının Pandemide Rolü’ başlıklı bir sunum yaptı. Salgın sonrası toparlanma döneminde iktisadi faaliyetlerin küresel olarak normalleşmeye başladığını ifade eden Kavcıoğlu, bununla birlikte büyük ölçüde salgın dönemine atfedilebilecek bir dizi sorunun Türkiye’de olduğu gibi gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde de üretici fiyatlarının yükselmesine neden olduğunu söyledi. Enflasyonun yükselmesindeki başlıca etmenlerden birisinin artan emtia fiyatları olduğunu vurgulayan Kavcıoğlu, toparlanmaya başlayan küresel taleple birlikte enerji ve enerji dışı emtia fiyatlarında oldukça keskin fiyat artışlarına şahit olduklarını bildirdi.
NAKLİYE MALİYETLERİ
Kavcıoğlu, uluslararası nakliye maliyetlerinin artması ve teslimat sürelerinin uzamasının üretici fiyatlarını yükselttiğini belirterek, Türkiye’de de geçmiş dönemlerde üretici enflasyonundaki gelişmelerin kur ve emtia fiyatları ile büyük ölçüde açıklandığını, son dönemde bu iki belirleyicinin üretici enflasyonunu açıklamakta yetersiz kalmasının arz yönlü ilave unsurlara işaret ettiğini söyledi. Üretici ve tüketici enflasyonu arasındaki farkın son dönemde birçok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkede uzun dönem ortalamasının oldukça üzerine çıktığını kaydeden Kavcıoğlu, Euro bölgesinde ÜFE’nin, TÜFE’nin 4 katına çıktığını kaydetti.
GEÇİCİ OLACAK
Kavcıoğlu, açılma ve ekonomik normalleşme sürecinde dünyada enerji ve hizmet fiyatlarında belirgin artışlar görüldüğünü ifade ederek, “Küresel merkez bankaları, enerji ve salgın kaynaklı bazı sektörlerdeki yüksek oranlı fiyat artışlarının, talep kompozisyonundaki normalleşme, arz kısıtlarının hafiflemesi ve baz etkilerinin devreden çıkmasıyla birlikte geçici olacağını düşünmektedir. Bu unsurlar, önümüzdeki dönemde ülkemizde de enflasyonu düşürücü yönde etki edecektir” diye konuştu. Rezervler konusunda da değerlendirmelerde bulunan Kavcıoğlu, “Rezervlerdeki iyileşme, öngörülerle uyumlu seyrediyor. Rezervlerimiz 85-90 milyar dolar seviyelerinden yaklaşık 30 milyar dolar artarak 120 milyar doların üzerine çıktı. Swap anlaşmaları, reeskont kredileri, cevherden altın alımı ve zorunlu karşılık adımları bu artışa katkı yapan ana unsurlar oldu” dedi.
FARKLI ORANDA ETKİLİYOR
GIDA enflasyonunun ülkeler arasında farklılaşabildiğini aktaran Kavcıoğlu, “Gıda fiyatlarındaki artış farklı ülkelerde enflasyona farklı oranlarda etki ediyor. Türkiye, değerlendirme yapıldığında fiyatların en çok arttığı ülkelerin başında geliyor” dedi.
‘FİYATLAR SALGIN ÖNCESİNE GELECEK’
GEÇEN ay yıllık enflasyonun gıda grubunda oldukça belirgin artarken hizmet grubunda sınırlı bir miktarda yükseldiğini, diğer ana gruplarda ise gerilediğini anlatan Şahap Kavcıoğlu, üretici enflasyonunun emtia fiyatları, tedarik zincirindeki aksaklıklar ve talep koşulları nedeniyle yükselişine devam ettiğini söyledi. Son dönemde belirli ürünlerdeki fiyat artışlarının tarihsel ortalamalarının oldukça üzerine çıktığını kaydeden Kavcıoğlu, “Enflasyona en çok katkı yapan ürünlere baktığımızda, ağustostaki yıllık fiyat artışlarının son 10 yıllık ortalama fiyat artışlarının 3-4 katına ulaştığını görüyoruz. Bu durumun bir sebebi, salgına bağlı olarak emtia fiyatlarındaki artışlar ve arz kısıtları gibi gelişmeler olsa da bu unsurlar tek başlarına bu ürünlerdeki fiyat artışlarını açıklamakta yeterli olmamaktadır. Özellikle salgından olumsuz etkilenen ve salgından sonra talebin canlı olduğu sektörlerde fiyatlarda daha yüksek artışlar görüyoruz. Ancak ortaya çıkan bu fiyatlama davranışlarının, ekonomik ve sosyal normalleşme hız kazandıkça önümüzdeki dönemde yeniden salgın öncesi haline geleceğini değerlendiriyoruz” diye konuştu.