Son dakika... Merkez Bankası faiz kararını açıkladı
Güncelleme Tarihi:
Merkez Bankası yüzde 16 seviyesinde olan politika faizini 100 baz puan düşürerek yüzde 15 seviyesine çekti. Merkez Bankası eylül ve ekim aylarında da politika faizini toplam 300 baz puan indirmişti. TCMB, "Fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir" açıklamasında bulundu.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası(TCMB), haftalık gösterge repo faizinde 100 baz puan indirime gitti.
TCMB Para Politikası Kurulu(PPK) toplantısının ardından yapılan açıklamaya göre, haftalık repo faizi yüzde 16,00'dan yüzde 15,00'e çekildi.
TCMB, önceki toplantısında faizde 200 baz puan indirime gitmişti. TCMB Piyasa Katılımcıları Anketinde yıl sonu tüketici fiyatları beklentisi yüzde 19,31, 12 ay sonrası tüketici fiyatları beklentisi yüzde 15,61 seviyesinde oluştu.
TCMB'nin enflasyon beklentisi 2021 yıl sonu için yüzde 18,4, 2022 yıl sonu için yüzde 11,8 seviyesinde bulunuyor.
Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK) Eylül ayı için yıllık manşet enflasyonu yüzde 19,89, çekirdek enflasyonu yüzde 16,82 olarak açıkladı.
Toplantıdan sonra yapılan açıklamada şöyle denildi:
"Küresel iktisadi faaliyette yılın ilk yarısında yaşanan toparlanma ve aşılama oranlarındaki artışa rağmen salgında yeni varyantlar küresel iktisadi faaliyet üzerindeki aşağı yönlü riskleri canlı tutmaktadır. Küresel talepteki toparlanma, emtia fiyatlarındaki yüksek seyir, bazı sektörlerdeki arz kısıtları ve taşımacılık maliyetlerindeki artış uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının yükselmesine yol açmaktadır. Başlıca tarımsal emtia ihracatçısı ülkelerde yaşanan iklim koşullarının küresel gıda fiyatları üzerinde olumsuz yansımaları görülmektedir. Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmekle birlikte, gelişmiş ülke merkez bankaları artan enerji fiyatları ve arz-talep uyumsuzluğuna bağlı olarak enflasyonda görülen yükselişin beklenenden uzun sürebileceğini değerlendirmektedir. Bu çerçevede, gelişmiş ülke merkez bankaları destekleyici parasal duruşlarını sürdürmekte, varlık alım programlarına devam etmektedir.
Öncü göstergeler yurt içinde iktisadi faaliyetin dış talebin de etkisiyle güçlü seyrettiğine işaret etmektedir. Aşılamanın toplumun geneline yayılması salgından olumsuz etkilenen hizmetler, turizm ve bağlantılı sektörlerin canlanmasına ve iktisadi faaliyetin daha dengeli bir bileşimle sürdürülmesine olanak tanımaktadır. Dayanıklı tüketim malları talebi yavaşlarken, dayanıksız tüketim mallarında toparlanma devam etmektedir. İhracattaki güçlü artış eğilimiyle yılın geri kalanında yıllıklandırılmış cari işlemler dengesindeki iyileşmenin sürmesi beklenmekte, bu eğilimin güçlenerek devam etmesi fiyat istikrarı hedefi için önem arz etmektedir.
Enflasyonda son dönemde gözlenen yükselişte; gıda ve başta enerji olmak üzere ithalat fiyatlarındaki artışlar ile tedarik süreçlerindeki aksaklıklar gibi arz yönlü unsurlar, yönetilen/yönlendirilen fiyatlardaki artışlar ve talep gelişmeleri etkili olmaktadır. Para politikası duruşunda yapılan güncellemenin ticari krediler üzerinde olumlu etkileri görülmeye başlamıştır. Bunun yanında, bireysel kredilerle ilgili gelişmeler yakından takip edilmektedir. Kurul, para politikasının etkileyebildiği talep unsurları, çekirdek enflasyon gelişmeleri ve arz şoklarının yarattığı etkilerin ayrıştırılmasına yönelik analizleri değerlendirerek politika faizinin 100 baz puan indirilerek yüzde 15 olarak belirlenmesine karar vermiştir. Kurul, arz yönlü ve para politikası etki alanı dışındaki faktörlerin fiyat artışları üzerinde oluşturduğu geçici etkilerin 2022 yılının ilk yarısı boyunca da etkisini sürdürmesini beklemektedir. Kurul, bu etkilerin ima ettiği sınırlı alanın kullanımını Aralık ayında tamamlamayı değerlendirecektir.
TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır.
Kurul, kararlarını şeffaf, öngörülebilir ve veri odaklı bir çerçevede almaya devam edecektir."
Dikkat çeken maske araştırması! İlk kez kanıtlandı...ARALIKTA DA İNDİRİM BEKLENİYOR
İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sefer Şener CNN Türk canlı yayınında Merkez Bankası'nın faiz kararını değerlendirdi.
Şener'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
Çok net olarak belli. Merkez Bankası hala sınırlı alan var diyor. Aralıktaki toplantıda göreceğiz. Piyasanın beklediği gibi 100 baz puan geldi. Piyasa aralıkta da 100 baz puan daha bekliyor.
En önemli kısım bence metinde buydu. Merkez Bankası'nın işaret ettiği çekirdek enflasyon vurgusu devam ediyor.
Merkez Bankası'nin cari açıkla ilgili söylemi devam ediyor. Önceki toplantıda işaret ediyordu. Şimdi de devam ediyor. Cari açığı Merkez Bankası ön planda tutacak.
DÖVİZ REZERVLERİYLE İLGİLİ VURGU VAR
Cari açığı sıfıra yaklaştırmaya çalışıyor. Yüzde 5'in altı planlandığına göre bu noktalardan aralıkta da faiz indirimlerinin devam edeceğini görüyoruz.
Aynı zamanda Merkez Bankası'nın döviz rezervleriyle ilgili vurgu var. Reoskont kredileriyle sağlandığını belirtiyor. İhracatçıya verilen kredilerle arttırıldığını belirtiyor.
Aynı noktada hareket edilen kısımlar bunlar. Merkez Bankası bu dört unsuru korumuş. Dünyada enflasyon çok ciddi sorun. Merkez Bankası buraya da işaret etmiş.
Bizim Merkez Bankamız da enflasyonun geçici olacağına işaret ediyor. Merkez Bankası şunu bekliyor; geçici unsurlar ortadan kalkınca talep koşulları eski haline dönecek.
Biz bunu enerji fiyatlarında da görüyoruz. Enerjiyle ilgili gelen bir haber bile petrol fiyatlarını 83'ten 79'a çekti.
HÜKÜMET SANAYİ SEKTÖRÜNÜN ÜZERİNDEKİ FAİZ BASKISINI İNDİRMEYE ÇALIŞIYOR
Gördüğümüz kadarıyla Merkez Bankası gelişmiş ülke merkez bankalarında Avrupa ve ABD merkez bankalarında olduğu gibi temmuz ayında enflasyonun inişe geçeceğini ve kurlar üzerinde etkisi olacağını açıklamış durumda.
Aralıkta da Merkez Bankası'nın bir 100 baz puan daha indirime gideceğini rahatlıkla söylüyoruz. Hükümet sanayi sektörünün üzerindeki faiz baskısını indirmeye çalışıyor. Hükümetin bu yolu da Merkez Bankası politikasıyla uyumlu olacağından cari açık kanalıyla bu işi yürütmeye avantaja dönmesi için elinden geleni yapıyor.
Temmuz, hazirandan itibaren söylenen yöne giderse enflasyon risk olma noktasında azalırsa o zaman bu politikanın sonuç getirip getirmediğini görebileceğiz.
KREDİ FAİZLERİNE NASIL YANSIR?
Bizim öngörülerimize göre hala aralık bırakılmış durumda 14'le kapatacağız. Politika faizinin düşük tutulmasındaki ana amaç iş dünnyasına daha düşük finansman sağlamak.
Şu anda ticari krediler 17-19 aralığında 100 baz puan daha indirildiğini hesaba katarsak kredilerin de 16-18 aralığına ineceğini düşünüyorum.
Bu yıllık bazda 1 puan daha aşağı çekilmek demektir. Kamu bankaları ve özel bankaların verdiği krediler açısından çok büyük fark yok.
Konut kredilerinin de 1 puan aşağıya, ticari kredilerin de 100 baz puan aşağı düşmesini bekliyorum.
Sadece kamu bankaları değil özel bankalar da takip edecek. Öncelikle ticari kredilerde geri çekilme olacak.
Önümüzdeki dönemde kredi faizlerine de yansıdığını görebiliriz tabii kamu bankaları aracılığıyla. Geçen faiz indirildiğinde de görmüştük. Sizin ne kadar vade ile ne kadar ileriye dönük finansman topladığınızla da alakalı tabii.
Faiz beklendiği gibi enflasyonun üzerinde olacak şeklinde davranılmıyor. Kredilere yansıyacaktır. Net rakamlar çıkınca ancak görebiliriz. Politika faizi düştüğüne göre bankalar daha ucuza borç alacağına göre kredilere de yansıyacağını düşünüyoruz.