Dünyayla kavgalı adam aslında çok duygusaldı

516 sayfalık kitabı sonunda bitirdim. Nur Batur’un, Doğan Kitap’ta yayınlanan, "Rauf Denktaş; Yeniden Yaşasaydım" adlı kitabından söz ediyorum.

Çocuklarının küçüklük anılarıyla ilgili hiçbir şey anımsayamadığı için "garip bir özlem içindeyim" diyen, yitirdiği üç çocuğunun matemini tutamayan, ağlamak isteyip ağlayamayan ve bu kitapta bize yüreğini açan Rauf Denktaş, yeniden yaşasaydı seçimini nasıl yapardı? Eminim yine aynı yolu, kavga yolunu seçerdi.

Kitapta, sadece dünya ile değil, bu yıllar içinde Ankara ile de kavga ettiğini görüyoruz Denktaş’ın. İnönü, Menderes, Türkiye’deki hemen tüm başbakanları harekete geçirmeye çalışıyor, 50’lerden cumhurbaşkanlığı döneminin son günlerine kadar Ankara’nın Kıbrıs politikasına yön veriyor, vermek için her yolu deniyor.

KIBRIS SOĞUK SAVAŞTA KULLANILDI

Nur
’un kitabında, Kıbrıslı çocuk Rauf’un profilinin etrafında gelişen ve sadece Kıbrıs’taki iki halka değil, Türkiye ve Yunanistan’a, bu iki ülkede yaşayan Rum ve Türk azınlıklara ağır bedeller ödeten yılların arkasındaki şifreyi keşfediyorsunuz.

Kıbrıs, soğuk savaş döneminde ABD ile Rusya arasındaki çatışmada sıkışıp kalan talihsiz bölgelerden biri. Kaybolan hayatlar, yaşanmamışlıklar, yarım kalan her şeyin sebebi Sovyetler Birliği ile ABD ve Batı arasındaki rekabet.

Kitaptan bir örnek:

Yıl 1964. Şubat’ta Limasol’da Türklerle Rumlar çatışıyor, Rumlar Türk köylerine saldırıyor. Dr. Küçük, Türkiye’den yardım istiyor. Yunanistan’da Sosyalistler (PASOK) iktidara geliyor ve Rusya, Kazakistan’da nükleer silah denemesini başarıyla tamamlıyor.

Bölgede Sovyet etkisinin yoğunlaştığı bu günlerde, ABD’nin Kıbrıs Büyükelçisi Belcher, Washington’a gönderdiği gizli telegrafta, Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanmasını öneriyor. Gerekçelerini sıralıyor:

"Kıbrıs, bölgede Sovyetler ile Batı arasındaki soğuk savaşta kullanılabilir... Enosis, Kıbrıs’ı güçlü bağlarla Batı’ya bağlayacak, aynı zamanda da Türkiye, İngiltere ve ABD’nin güvenlik endişelerini ortadan kaldıracaktır... Sovyetler’in Kıbrıs’ı kullanarak Yunanistan iç politikasını karıştırması da engellenecektir. Sovyetler’in bölgedeki etkinliği azaltılacaktır."

Kıbrıs Mukavemet Teşkilatı’nın kuruluşu ile ilgili çok çarpıcı bilgiler var.

NATO’da alınan gizli bir kararla tüm üye ülkeler gibi Türk ordusu içinde de kurulan ve Sovyet etkisine, komünizme karşı cephe gerisi direnişi yürütmekle görevli olan Özel Harp biriminin, Kıbrıs’taki rolünü de öğreniyoruz ayrıntılarıyla. Bu ilişkiler içinde insanı en fazla düşündüren bir gerçekle karşılaşıyoruz. Dava arkadaşlarının vefasızlığı.

Bu da bir insan gerçeği!

REKABET DEVAM EDİYOR

Soğuk Savaş sona erdi, ama Kıbrıs bu kez de enerji yolları üzerinde önemli bir rekabet noktası. Kıbrıs’ın AB üyeliğine, belki de yeni dönemin denklemi olarak bakmak gerekiyor. .

Nur Batur kitabında, "Bütün dünyayla kavga eden bu adam, aslında çok duygusal bir insandı" diyor.

Aslında bu kadar duygusal olmasaydı, dünya ile böyle kavga edebilir miydi Denktaş?

Nur
’un akıcı üslubu ve gazeteci gözüyle kaleme aldığı bu kitap, Leonardo’nunki gibi bir şey, "Kıbrıs’ın şifresi". Dünyanın en sıkıcı konuları listesinin ilk onunda yer alan Kıbrıs’a merakı uyandırıyor. Kıbrıs’ı anlamadan, 20’nci yüzyılı anlamanın mümkün olamayacağını ortaya koyuyor Nur Batur.
Yazarın Tüm Yazıları