Dünyanın dört yanından kullanışlı tasarımlar

Addresİstanbul’da dört yıldır hizmet veren Haaz Tasarım Galerisi’nin iddiası da bu. Tasarımı ulaşılabilir yapmak. Murat Patavi ve Özlem Avcıoğlu ortaklığında ilk şubesini Nişantaşı’na açan mağazada ünlü markaların mobilya, tasarım ve objelerinin yanı sıra dünyanın dört bir yanından toplanmış özgün eserlerler de var

Tasarım ve sanat galerisi Haaz, Republica Reklam Ajansı’nın başkanı Murat Patavi tarafından 2006’da kuruldu. Dört yıl boyunca pek çok ünlü tasarımcının işini tasarım meraklılarıyla buluşturdu. Ancak bu sene kendini yeni bir boyuta taşımaya niyetli. Bu yeniliğin en önemli sebebiyse mekanın yeni ortağı Travelmodus.com’un kurucusu Özlem Avcıoğlu.
Patavi ve Avcıoğlu’nun dostlukları yıllar öncesine dayanıyor. En büyük ortak noktaları seyahat. Dostlukları bu gezilerde iyice pekişti. Avcıoğlu, gittiği ülkelerden modern sanatçıların işlerini toplamaya merak saldığı için de bir bakıma yeni dükkanın temelleri yine seyahatte atılmış oldu.
İrili ufaklı özel objeler toplamak vazgeçilmez bir hobisiydi ve sayıları yüzlerle ifade edilince insanlarla paylaşabileceği bir dükkan açmaya karar verdi. Tam da bu sırada eski dostu Patavi’den teklif geldi ve ikili Haaz Galeri’nin tasarım anlayışını yenilmeye karar verdi.

DÜNYADA KEŞİF TURU

Önce yeni tasarımcıları keşfetmek ve onlarla anlaşıp farklı objeler toplamak için dünya turuna çıkmaya karar verdiler. New York’tan Çin’e kadar pek çok noktayı gezdiler: “Yaşımıza daha uygun, kendi hoşlandığımız gibi rahat ve fonksiyonel tasarımlar seçtik” diyorlar. Işık Lisesi’nin arkasında iki katlı bir mekan beğendiler. İç dekorasyonu mimar Gökhan Avcıoğlu’na emanet ettiler.
Patavi, çok sıcak ve sergilenen ürünü ortaya çıkaracak bir tasarım galerisi olduğunu söylüyor: “Mobilya, obje ve hediyelikler karışık sergilenecek. Buraya gelenler kendilerini evlerinde hissedip mobilyalarını öyle seçecek. Ayrıca bu sefer her yaş grubuna sesleneceğiz. 18 yaşındaki bir genç bile hediyelik veya evine güzel bir obje alabilecek. Uçuk fiyatlar yok. Zaten tasarımcılar artık pahalılık tabusunu kırmaya başladı. Tasarım ve tüketici arasında ılımlı bir iletişim kuruldu”.
Ortağı Avcıoğlu ise; “Evlerimizde artık kullanılamayan ürünler yok. Bu mağazada da öyle. İnsanların alabilecekleri sanatsal işleri satacağız. İşlerini beğendiğimiz Türk tasarımcılara da kapımız her zaman açık” diyor.

DEKORASYONDA ESKİYE DÖNÜŞ

Doğal malzemeler artıyor. Ahşap ve doğal taşlar hızla yükseliyor. Yeni materyaller bu doğallığın içine gizlenerek devamlılığını sürdürüyor. 1920 ve 1930’lara dönüyoruz. Her kriz sonrası böyle olur zaten. Bilinir ve güvenilir tasarımlar tercih ediliyor. Rahat ve yaşamımıza katabileceğimiz mobilyalar isteniyor. Rahat uzanarak televizyon seyredip kitap okuyabileceğimiz puflu koltuklar bizim için de ilgi çekici. Renklerde toprak tonları çok güçlü.

ÜNLÜ MARKALAR

HAAZ Design&Art Gallery’de Moroso, BD Barcelona, Tom Dixon, Andrew Martin, Droog Design, Jonathan Adler, Fornasetti, Gustav Louis, Bitossi, Ibride, Voluspa ve Artek gibi tanınmış mobilya ve aksesuvar markaları var.

LED son sürat gelişiyor

PLD (Professional Lighting Design Türkiye) Dergisi tarafından 25 Ekim’de Harbiye Askeri Müzesi’nde düzenlenecek aydınlatma tasarımı konulu ‘Architectural Lighting Day İstanbul’ konferansına Sydney’de yaşayan ünlü ışık tasarımcılarından Emrah Baki Ulaş, Philips’in katkısıyla davet edildi. Ulaş’la aydınlatmayı konuştuk

Aydınlatma merakınız nasıl başladı?
- İlk ve ortaokulda en sevdiğim dersler fizik, matematik ve resimdi. Boğaziçi Üniversitesi’nde elektrik-elektronik mühendisliği okumakla boğuştuğum yıllarda, ışık ve müziğe ilgim arttı. İstanbul Bienali, caz festivali, tiyatro festivali ve film festivalinde yarı zamanlı çalışarak başladım aydınlatma kariyerime.
Aydınlatmada bizi şaşırtacak yenilikler var mı?
- Tabii ki LED teknolojisi son sürat gelişiyor. Aydınlatma pazarının çoğunu dolduracağını düşünüyorum. Tabii çevresel birtakım kaygıların da etkisi büyük. Enerji tasarrufunun önemi artmaya devam ediyor.
Sizce aydınlatmada yaptığımız en belirgin hatalar neler?
- Mimari, tarih, kültür ve estetik bir yana itilerek, teknolojinin hoyratça ve yeterince düşünülmeden kullanılması. Işık hepimizin ihtiyacı ama ihtiyaçtan öte hayatımızdan görsel zevk alabilme kaynağı. Aydınlatma bu durum gözönünde tutularak yapılmalı.
Doğal aydınlatma yöntemleri konusunda ne düşünüyorsunuz?
- Bence gün ışığı potansiyelinin çok küçük bir kısmını kullanmaktayız şu anda. Gelecekte daha sık kullanılmalı.

Tavan hoparlörü

DEKO-ÖNERİ

Plazma ve LCD televizyonlar teknolojiyle ilgilenen herkesin vazgeçilmezi. Ama doğru ekran boyutunu nasıl seçeceğiz? Öncelikle ekrana oturma mesafesinin doğru ayarlanması gerekiyor. Örneğin 106 ekran bir plazmaya 3.18 metreden yakın, 5.35 metreden uzak oturmamak lazım. Ekran kalitesinden faydalanmak için homojen ve fazla parlak olmayan ışıklar tercih edilmeli. Ekran karşısında bir-iki saat geçirecekler için ekran arkasındaki panelin koyu renk olması avantaj. Ama çok uzun süre izleyenler, görüntü kalitesi biraz düşse bile, beyaz zemin tercih edebilir. Daha güçlü ses için tavan hoparlörü uygulanabiliyor. Yer kaplamıyor ve temizlik sırasında ayağa takılmıyor.

IN
* Kristal avizeler geri dönüyor

OUT
* Spot ışığın eski şaşası yok

EVİMİN VAZGEÇİLMEZLERİ
MEYRA

* Televizyon odamdaki koltuk sedir gibi dizayn edildiği için fazlasıyla rahat. Favori eşyalarımdan
* Mum yakmayı çok sevdiğim için sürekli kokulu mumlar alırım.
* Şeklini hayalimde canlandırarak yaptırdığım renkli avizemi çok seviyorum.
* Babaannemden hatıra kalan ceviz sandık benim için çok önemli
* Orta sehpamın üstünde duran barış yumurtası en sevdiğim objelerimdem. Üstünde her dilde ‘barış’ yazıyor

TASARIMCILARDAN EVLERE PÜF NOKTASI
AYKUT EROL

Dekorasyonda seçim yapmanız için çok seçenek var. İhtiyacınızı belirleseniz de kararsız kalabilirsiniz. Gelecek yüzyılın insanı ‘kusursuz’ bilinçli tüketici. ‘Zengin olmanın çok şeye sahip olmak değil, az şeye ihtiyaç duymak’ olduğunun farkında olan yeşil tüketiciler. Masa almak istiyorsunuz, yapımı için kaç ceviz ağacı kesildiği mi yoksa ağaçlara hiç dokunmadan geri dönüşümlü bir malzemeyle üretilmiş olması mı önemli? Ya da halıda; bakteri tutmayan organik iplikler mi yoksa tamamen naylon ama renkli ve tahrik edici formlu yer kaplamaları mı? Karar sizin! Ben olsam en azından çocuklarımın geleceği için varlığıyla yokluğu belli olmayan, hacim kaplamayan ve yüzde 100 geri dönüşümlü malzemelerden üretilen ürünleri tercih ederdim.