Güncelleme Tarihi:
Rusya’nın Karadeniz Tahıl Girişimi’ni askıya almaya karar vermesinin ardından Türkiye’nin girişimleriyle bu adımdan vazgeçmesi Avrupa Birliği başta olmak üzere Batı’da memnuniyetle karşılandı. Moskova’nın kararından geri adım atması, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye’nin Rusya ile Ukrayna arasında önemli bir arabulucu olduğunun teyidi olarak görülürken Batı’daki endişeler şimdilik de olsa yatıştı. AB ve ABD’nin şimdiki önceliği süresi kısa süre sonra dolacak inisiyatifin uzatılarak devamının sağlanması.
AB MİNNETTAR: AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, sosyal medya mesajında, “AB, Rusya’nın Karadeniz Tahıl Girişimi’ne dönme kararında Birleşmiş Milletler ve Türkiye’nin oynadığı rol için minnettardır” ifadelerini kullandı. Tahıl ihracatının Rusya’nın şiddetlendirdiği küresel gıda krizinin çözümü için hayati önemde olduğunu vurgulayan ve taraflara iki hafta içinde süresi dolacak olan inisiyatifi yenileme çağrısı yapan Borrell, “Gıda asla bir savaş silahı olarak kullanılmamalıdır” dedi.
ABD’DEN TEŞEKKÜR: ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price ise “Rusya’nın Karadeniz Tahıl Girişimi’ne geri dönüşünü kolaylaştırmaya yönelik çalışmaları için BM ve Türkiye’ye teşekkür ediyoruz” derken Ukrayna’dan dünyanın en savunmasız nüfuslarına çok ihtiyaç duyulan gıda akışını sürdürmek için inisiyatifi yenileme çağrısı yaptı.
UKRAYNA MEMNUN: Ukrayna lideri Volodimir Zelenski, tahıl ihracatının sürdürülmesi için Cumhurbaşkanı Erdoğan ile telefon görüşmesi yaptığını, ayrıca BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in de bu sürecin devam etmesine destek verdiğini belirterek, “Bugün, ülkemiz ve tüm dünya için önemli bir diplomatik sonucumuz var, tahıl ihracatı girişiminin faaliyetleri sürecek. Rus şantajı hiçbir sonuç vermedi” diye konuştu.
RUSYA’DAN ÖVGÜ: Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov da Türkiye’nin anlaşmanın sürdürülmesindeki önemine vurgu yaparak, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türk diplomatların çabalarından övgüyle bahsetti. Peskov, “Ankara ve bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türk diplomatları ile ordu mensupları tarafından yürütülen çalışmalar büyük övgüye layıktır. Türkiye’nin tahıl anlaşmasının yeniden başlamasındaki varlığı, anlaşmalara olan güvenin ana faktörüdür” derken, diğer yandan 120 gün süreli anlaşmanın 18-19 Kasım’dan itibaren uzatılıp uzatılmayacağına dair henüz bir karara varmadıklarını söyledi.
‘ERDOĞAN’IN SIRRI NE’
İngiliz The Guardian gazetesinde yer alan haber ve yorumlarda, “Rusya diplomatik ve ekonomik olarak daha da yalnızlaştıkça Türkiye’nin etkisi açıkça arttı” ifadeleri kullanıldı. Haberde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın savaşla ilgili müzakerelerde önemli bir güç olarak ortaya çıktığı vurgulanıp esir takasında oynadığı öncü rol hatırlatıldı. Görüşüne yer verilen tarım piyasaları araştırma şirketi SovEcon’un başkanı Andrei Sizov, “Erdoğan’ın sırrının ne olduğunu gerçekten merak ediyorum” dedi.
BARIŞ İÇİN TAHIL KORİDORU MODELİ
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Tahıl Koridoru anlaşmasının tekrar başlaması sonrası altı geminin daha Ukrayna limanlarından çıktığını söyledi. Akar, “Şimdi 19 Kasım’da süresi dolacak olan tahıl girişiminin uzatılması konusunda Sayın Cumhurbaşkanımızın belirlediği çerçevede gayretlerimizi yoğunlaştıracağız” dedi. Akar, tahıl inisiyatifinin tarafların görüşmeler yoluyla sorunları çözebileceğine örnek teşkil ettiğini söyledi. Akar, bu modelin kullanılmasıyla ‘ateşkesin ve barışa giden yolun açılmasını’ temenni ettiklerini vurguladı.
‘RUSYA KENDİ TUZAĞINA DÜŞTÜ’
Batı basınında, “Ukrayna’dan tahıl taşıyan gemileri engellemek ya da bu yöndeki tehditlerinin blöf olduğunu zımnen kabul etmekle karşı karşıya kalan Kremlin’in, küresel bir gıda krizini yeniden alevlendirmemeyi tercih ettiği” yorumlarına rastlanıyor. Öne çıkan bir başka vurgu ise “Rusya anlaşmayı askıya aldığında Moskova’nın bir planı olmadığının kısa sürede anlaşıldığı”. Kremlin uzmanı Tatiana Stanovaya da sosyal medya uygulaması Telegram’da paylaştığı mesajında, Moskova’nın anlaşmayı askıya almaya çalışırken diğer tarafların anlaşmasız devam edeceğini hesaba katmadığını belirterek, “Kremlin nasıl çıkacağını bilmediği bir tuzağa kendisi düştü” dedi.