Güncelleme Tarihi:
Dünyanın gözü kulağı İskoçya’nın Glasgow kentinde Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) bünyesinde düzenlenen 26. Taraflar Konferansı’ndaydı (COP26). İnsanlığın karşı karşıya olduğu iklim krizinin önlenebilmesinde "son şans" olarak nitelendirilen bu konferans, kimilerine göre hezimet, kimilerine göre ise ilk adımdı.
197 ülkeyi bir araya getiren, 140 ülke liderinin katıldığı konferansta, görüşmeler devam ederken, dünya iklim krizinin sonuçlarıyla boğuşuyordu. Mevsim normallerinin üzerinde görülen yağış oranları, aşırı sıcaklar ve toz fırtınaları dünyanın pek çok yerinde tarım arazilerinin olumsuz etkilenmesine, konut alanlarının ise sular altında kalmasına neden oldu.
Toplantının öne çıkan maddelerinden biri küresel sıcaklığın 1,5 derece ile sınırlandırılması için planlamanın yapılmasıydı. 2015’ten bugüne kadar elde edilen verilerin değerlendirildiği konferansta, sera gazlarını azaltmak için atılacak adımlar, “gelişmekte olan ülkelere” verilmek üzere finansman desteği, karbon oranlarını en aza indirmek için izlenecek yol ve yeni karbon vergileri tartışıldı.
Karbon emisyonlarının güçlü ve acil bir biçimde azaltılması gerektiğini ifade eden iklim aktivistleri, COP26 konferansının hiçbir şeyi değiştirmeyeceğinden endişe duyuyordu. Ve en önemlisi, görüşmeler devam ederken dünyanın çeşitli bölgelerinde iklim değişikliğinin neden olduğu doğa olayları meydana geliyordu.
'SIFIR EMİSYON'A İLK İTİRAZ KİMDEN GELDİ?
Konferans devam ederken meydana gelen doğa olayları:
1 Kasım Pazartesi
Dünyanın üçüncü en büyük sera gazı yayıcısı olan Hindistan, konferansın ilk gününde söz alan ülkeler arasındaydı. Hindistan Başbakanı Narendra Modi, ülkesinin 2070 yılına kadar “sıfır emisyon”a ulaşacağı sözünü verdi. Ayrıca, 2030 yılına kadar enerji ihtiyacının yarısını yenilenebilir kaynaklardan sağlayacaklarını duyurdu. Fakat bu açıklama, iklim savunucuları için adeta büyük bir yıkım oldu. Çünkü, Paris İklim Anlaşması uyarınca, taraf ülkelerin 2050 yılında “sıfır emisyon”a ulaşması hedefleniyordu.
Enerjide tam kapasiteli dönüşüm nedeniyle, fosil yakıtların terk edilmesine sıcak bakmayan Hintli yetkililer tartışırken, Hindistan’ın başkenti Yeni Delhi'de insanlar yoğun hava kirliliği nedeniyle nefes almakta zorlanıyordu.
Hindistan'ın Chennai kentinde şiddetli muson yağmurunun ardından, kent sakinleri sular altında kalan caddelerde yürüyor... Fotoğraf: AFP
Görüşmelerin ilk gününde, Hindistan ve Sri Lanka'da şiddetli yağışlar, ölümcül sellere ve toprak kaymalarına neden oldu. Hindistan’da yaz aylarında başlayan muson yağmurları nedeniyle seller yaşanırdı fakat son yapılan araştırmalar, muson yağmurlarının küresel ısınma nedeniyle, aşırı ve düzensiz hale geldiğini ortaya koydu.
KÜRESEL METAN TAAHHÜDÜNÜ KİMLER İMZALAMADI?
2 Kasım Salı
100'den fazla ülke, 2030 yılına kadar metan emisyonu salınımı oranlarını yüzde 30 azaltmak için “Küresel Metan Taahhüdü”nü imzaladı. Uzmanlar, metan gazının son 20 yılda atmosferde tarihteki en yüksek seviyeye çıktığını ve bunun karbondioksitten yaklaşık 80 kat daha güçlü bir sera gazı olduğunu belirtiyor. Fakat buna rağmen, dünyanın en büyük metan emisyonu salınımı yapan dört ülkesi Çin, Rusya, Hindistan ve Avustralya bu sözleşmeye imza atmadı.
Brezilya dahil olmak üzere, 100’den fazla ülke 2030 yılına kadar ormansızlaşmayı durdurmak için “Ormanlar ve Arazi Kullanımına İlişkin Liderler Bildirgesi”ni imzaladı. Konferansın ikinci gününde her iki anlaşmayı imzalayan Japonya ise aynı gün rekor düzeyde yağışlarla mücadele ediyordu. Japonya Meteoroloji Ajansı (JMA) aşırı yağışın sürdüğü Hokkaido, Aomori, İwate ve Gifu eyaletlerindeki şiddetli yağmurların rekor düzeyde olduğunu bildirdi.
SICAKLAR SALGIN HASTALIKLARI TETİKLİYOR MU?
3 Kasım Çarşamba
Konferansta sadece devletler değil, özel sektör kuruluşları da temiz enerjiye geçiş için finansman sağlama taahhüdünde bulundu. Uluslarası dernekler ve kalkınma bankalarından oluşan bir konsorsiyum, “gelişmekte olan ekonomiler” için fosil yakıttan, rüzgâr ve güneş enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmesine yardımcı olmak için 10,5 milyar dolar finansman desteğinde bulunmayı taahhüt etti. Uluslararası finans kuruluşlarını temsil eden Net Zero ise “yeşil ekonomi”ye geçiş için 130 trilyon dolarlık destekte bulunacağını açıkladı.
Görüşmeler esnasında Afrika’nın güneyinde sıcaklıklar mevsim normallerinin üzerinde yaşanıyordu. Güney Afrika, Mozambik ve Botsvana’da yüksek sıcaklık değerleri görüldü. Mevsim normallerinin üzerinde seyreden aşırı sıcaklar, ısıya bağlı hastalık oranlarının yükselmesi ve sivrisinek kaynaklı hastalıkların yayılmasını arttırdı. Araştırmacılar, Sahra altı Afrika’sında sıtma ve dang humması gibi hastalıkların günde en az 50 kişinin ölümüne neden olabileceğini söylüyor.
18 yaşındaki İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg Glasgow'daki George Meydanı'nda kalabalığa konuşuyor. Fotoğraf: Alamy
4 Kasım Perşembe
ABD başta olmak üzere 20’den fazla ülke, fosil yakıt projelerini sübvanse etmeyeceklerini duyurdu. Bu kararla, uluslararası kalkınma bankaları ve kamu kuruluşları petrokimya, termik santraller başta olmak üzere fosil yakıt projelerinden çekeceği 18 milyar dolarlık destek paketini yenilenebilir enerji alanına kaydıracak.
Dünya liderleri, bu başarılı adımı kutlarken, Özbekistan’da 150 yılın en kötü toz fırtınası yaşandı. Aynı gün, başkentin üzerine çöken toz nedeniyle kalın bir sis tabakası oluştu. Zararlı partiküller içeren havadaki bu toz bulutu nedeniyle pek çok insan solunum yolu rahatsızlıkları geçirdi. Kabul edilenden 30 kat daha fazla olan toz fırtınası, aylarca süren rekor düzeydeki yüksek sıcaklıklardan ötürü meydana geldi.
'KRİZİ BU YÖNTEMLERLE ÇÖZEMEYECEĞİMİZ AÇIK'
5 Kasım Cuma
İsveçli İklim Aktivisti Greta Thunberg'ın (18) kurduğu “Fridays for Future” hareketinin liderliğinde bir araya gelen 25 binden fazla yetişkin ve genç Glasgow sokaklarında gösteriler düzenledi. COP26 zirvesinin altıncı günündeki eylemlerde söz alan Thunberg, COP26 zirvesinin "başarısız" olduğunu söyledi ve devam etti: “COP26'nın başarısız olduğu bir sır değil. Bir krizi, bizi içine sokan yöntemlerle çözemeyeceğimiz açık.”
Bu esnada Asya’nın doğusunda sıcaklıklar mevsim normalleri üzerinde seyrediyordu. Kuzeydoğu Çin'deki Şenyang’da, sıcaklıklar 19,8 derece ile mevsim normallerinin üzerindeydi. Kuzey Kore'de ise sıcaklıklar 20 derecenin üzerindeydi.
Glasgow'daki George Meydanı iklim aktivistleri, karbon emisyonlarının acil bir biçimde azaltılması gerektiğini haykırdı. Fotoğraf: Alamy
100 BİNDEN FAZLA PROTESTOCU GLASGOW'DAYDI
6 Kasım Cumartesi
Glasgow'da 100 binden fazla protestocu, küresel ısınmaya karşı daha cesur adımlar atılması için çağrıda bulundu.
İklim adaleti sağlanması için çağrı yapan iklim aktivistleri, kuraklıklar nedeniyle çiftçilerin yaşadığı mağduriyete dikkat çekti. Glasgow sokakları bu uyarılarla çınlarken, Kuzey Afrika'da bulunan Fas'ta kar yağışları ve donlar nedeniyle, zor anlar yaşıyordu. Hava sıcaklığının 4 dereceye düşmesi nedeniyle, tarım arazileri büyük zarar gördü. Aynı anda doğuda bulunan Libya’nın Sirte kentinde hava sıcaklığı 38 dereceydi.
7 Kasım Pazar
“Tatil günü” olduğu için COP26 görüşmelerine bir günlük ara verildi. Bu “tatil gününde”, ABD’nin güneydoğusunda açık deniz fırtınaları ve yüksek düzeyde kıyı taşkınları meydana geldi. Küresel ısınma nedeniyle yükselen deniz seviyeleri, gelgitler ve su baskınları bölgede sık sık meydana gelse de, kasırgalar dışında su seviyelerinin bu derece yükseldiği ilk kez görüldü.
ABD'nin, Georgia eyaletinde yer alan Fort Pulaski’de kayıtlara geçen en yüksek dördüncü su seviyesi artışı gözlendi. Güney Carolina’daki Charleston Limanı’nda yaşanan su seviyelerindeki artış son 100 yılın en yüksek seviyesindeydi. Yollar kapandı, evleri ve işyerlerini su bastı…
OBAMA'DAN 'VAROLUŞSAL SORUN' ÇIKIŞI
8 Kasım Pazartesi
Eski ABD başkanı Barack Obama, konferansta yaptığı konuşmada, ABD’nin iklim değişikliğiyle mücadele etmeye kararlı olduğunu ilan etti. Çin ve Rusya'yı bu “varoluşsal” soruna karşı dikkatsiz olmakla eleştirdi.
Eski ABD başkanı Barack Obama; Fotoğraf: Alamy
Çin, iklim krizinden en fazla etkilenen ülkeler arasında ve bu yıl soğuk hava dalgasından, alışılmadık derecede erken etkilendi. Çin'in bazı bölgelerinde rekor düzeyde kar yağışları meydana geldi. Shenyang şehrinde, kar kalınlığı yaklaşık 51 santimi buldu. Bu oran, son 116 yılın rekoru olarak tarihe geçti. Tren ve otobüs seferleri aksadı, otoyolların bir kısmı trafiğe kapatıldı.
ARTIŞ SADECE 0,1 DERECE AZALTILACAK
9 Kasım Salı
BM araştırmacıları tarafından yapılan analiz, kısa vadeli planların ve projelerin, uzun vadede “sıfır emisyon” hedefini yakalamada etkisiz olabileceğini ortaya çıkarttı. Konferanstan önce belirlenmiş bazı hedefler ile konferans sırasında belirlenen hedefler arasında farklar görüldü. Bu yüzyıl sonunda, emisyonları sıfırlama yönünde belirlenen yeni hedeflerle artışın sadece 0,1 derece azaltılabileceği öne sürülüyor.
Dünya liderleri “sıfır emisyon” oranlarını konuşurken Mozambik, bu ay Güney Yarımküre'de şimdiye kadarki en yüksek sıcaklığı yaşadı.
ABD VE ÇİN’DEN ORTAK MÜCADELE SÖZÜ
10 Kasım Çarşamba
COP26 organizatörleri, iklim değişikliğinin önüne geçebilmek için ortaya çıkan taahhütlerden oluşan taslak metnini yayımladı. Taslak metinde, ülkelerden emisyon oranlarını hızla aşağı çekmesi istenirken, kömür ve fosil yakıtlar için verilen kamu sübvansiyonlarının aşamalı olarak kaldırılması istendi. Dünyanın en büyük sera gazı yayıcısı olan ABD ve Çin ise emisyon oranlarını aşağı çekmek için birlikte çalışacaklarını duyurdu.
İkili anlaşmalar yapılırken, Avustralya’nın Queensland ve Yeni Güney Galler eyaletlerinde, rekor düzeyde yağışlar ve seller yaşanıyordu. New South Wales eyaletinde bulunan bazı bölgelerde, üç gün aralıksız yağan yağmurlar nedeniyle, büyük zararlar meydana geldi.
COP26 NASIL SONUÇLANDI?
11 Kasım Perşembe
Konferansta son güne gelinirken, müzakereler hararetli geçiyordu. Gezegenin kurtuluşu için 1,5 derece hedefine ulaşmanın ötesinde 2,4 derecelik artışın yaşanacağı düşünülüyor.
COP26 Başkanı Alok Sharma, ise “Daha yapılacak çok iş var” açıklamasını yapmakla yetinirken, ABD’nin Kaliforniya eyaletinde Kasım ayında sıcaklık 32 derecenin üstündeydi.
Britanya Başbakanı Boris Johnson, COP26'nın son günlerinde "Hala yapılacak çok şey var" açıklamasında bulunmuştu. Fotoğraf: Alamy
12 Kasım Cuma
Konferansın son gününe gelindiğinde ise karbon piyasaları için belirlenecek kurallar, vergilendirmeler üzerine tartışmalar sürüyordu. Gelişmekte olan ülkeler, finansal desteklerin nasıl olacağını tartışırken, Hindistan “kömürün aşamalı olarak sonlandırılması” taahhüdüne itiraz etti. Hindistan Çevre ve İklim Bakanı Bhupender Yadav’ın “Kalkınma ve yoksullukla uğraşan, gelişmekte olan ülkelerden kömür ve fosil yakıt sübvansiyonlarını aşamalı olarak sonlandırma vaatleri vermesi nasıl beklenir?” sözü son güne damgasını vurdu.
İklim krizinin önlenebilmesi için “son şans” olarak gösterilen konferansın son gününde, Güney Kaliforniya ve Kuzeybatı Pasifik, şiddetli yağmurlarla sarsıldı. Son haftalarda yağan sağanak yağmurlar sellere ve toprak kaymalarına neden oldu.
UMUTLAR SONLANDI MI?
Konferansın ardından soruları yanıtlayan COP26 Başkanı Alok Sharma, konferansın bu şekilde sonuçlanmasından dolayı duyduğu üzüntüyü dile getirdi.
Sharma, “1,5 derece hedefini ulaşılabilir tuttuk. Gelişmekte olan ve yeşil dönüşümü başlatacak ülkeler için daha fazla finansman yarattık” ifadesini kullanarak iyimserliğini korudu.
Washington Post'da yayımlanan "During climate negotiations at COP26, extreme weather was rampant around the world” başlıklı haberden derlenmiştir.