Güncelleme Tarihi:
Kara Rubinstein Deyerin, hayatı boyunca geneoloji bilimine merak duymuştu. Ancak 20'lerinin sonlarına gelip de çoluk çocuk sahibi olana kadar aile ağacını oluşturmak aklına bile gelmemişti.
Kendi çocuğu doğduktan sonra ailesinin geçmişini merak etmeye başlayan Kara, geleneksel metotlarla yola çıktı. Eski belgeleri ve devlet kurumlarının kamuya açık kayıtlarını inceledi önce.
Annesinin atalarının çoğunluğunun Avrupalı olduğunu zaten biliyordu. Babası Kenny ise Afrika asıllıydı ve 1800'lü yıllarda Teksas'ta satılmış bir kölenin soyundan geliyordu.
İlerleyen yıllarda DNA teknolojisinin gelişmesiyle Kara'nın da merakı arttı. Ağacın dallarının daha ne kadar geriye uzanacağını görmek istiyordu.
Bunun için 43 yaşındayken evde yapılan bir DNA testi satın aldı.
"BUNUN NE DEMEK OLDUĞUNU ÇOK İYİ BİLİYORSUN"
Sonuçlar belli olduğunda 2018 yılının Ocak ayıydı.
Genlerinin yüzdelerini gösteren grafiğe bakan Kara, gözlerine inanamıyordu: Grafikte yüzde 50 Aşkenaz Yahudisi olduğu yazıyordu. Daha da inanılmaz olan ise taşıdığı Afrikalı DNA'sı oranının sıfır olmasıydı.
Bu tablo karşısında Kara'nın ilk tepkisi, "Sonuçlar karışmış" demek oldu. Bu veriler başka birine ait olmalıydı. Kesin birileri bir hata yapmıştı.
Biraz sakinleşince bir arkadaşını aradı ve "Ne anlama geliyor bu?" diye sordu. Arkadaşı büyük bir sükûnet içinde Kara'ya kendi kendine itiraf etmekten korktuğu şeyi söyledi:
"Bence bunun ne demek olduğunu çok iyi biliyorsun. Bu sonuçlar baban olduğunu düşündüğün kişinin baban olmadığı anlamına geliyor."
Kara karnına bir yumruk yemiş gibi oldu.
"DNA YALAN SÖYLEMEZ"
Hayatı boyunca insanlardan hep "Babanın siyahi olmasına rağmen tenin ne kadar beyaz. Annene çekmişsin demek ki..." gibi yorumlar duymuştu Kara.
Ama çevresinde en az kendisi kadar açık tenli başka siyahiler de olduğundan bu durumun çok da tuhaf olduğunu düşünmemişti.
Üstelik babası Kenny'nin başka beyaz kadınlarla üç çocuğu daha olmuştu ve onların ten renkleri de Kara'dan çok farklı sayılmazdı.
İlk şoku atlattıktan sonra annesi Joey'i aradı Kara ve ona DNA testinin sonuçlarından bahsetti.
Kadın da şoke olmuştu ama en azından dürüst davranmış ve kızına "DNA yalan söylemez. Sonuçlar böyle çıktıysa doğrudur" demişti.
* * * * *
Joey ve Kenny, 1973 yılında 14 Şubat günü evlenmişlerdi. O sırada Kenny 24, Joey ise 18 yaşındaydı. Kenny yakın zamanda bir bağımlılık rehabilitasyon programını tamamlamıştı.
Ancak evlendikten iki ay kadar sonra Kenny yeniden madde kullanmaya başlayınca çift de ayrılmıştı.
Kenny, birkaç hafta sonra bıraktığı eşyalarını almak için eve dönmüş ve Joey'le aralarında son kez bir yakınlaşma olmuştu. Annesi, Kara'ya o gün hamile kaldığını düşünüyordu.
DNA sonuçları çıktıktan sonra Joey gerçeğin farkına vardı. Hamile kaldığı gün Kenny'le beraber olmasından iki hafta kadar sonraydı.
Kızı Kara, yaşça kendisinden epey büyük Yahudi bir adamla yaşadığı tek gecelik bir ilişkinin sonucuydu. Biyolojik baba o adamdı.
"SEN HÂLÂ BENİM KIZIMSIN"
Kara, bu gerçeği Kenny'e nasıl anlatacağını bilemiyordu. Hayatının en zor konuşmasını yapıyor, ağlamaktan derdini anlatamıyordu.
Nihayetinde her şeyi Kenny'e anlattı ve her evladın duymak isteyeceği bir yanıt aldı. "Benim için hiç önemli değil, bebeğim" demişti Kenny. "Sen hâlâ benim kızımsın."
Bunu duymak Kara için çok önemliydi. Çünkü Kara 10'lu yaşlarının sonlarındayken Kenny'le yeniden görüşmeye başlamıştı.
Kenny madde kullanmayı bırakmış ve iyileşme konusunda başka bağımlılara danışmanlık yapmaya başlamıştı. Baba-kız aralarını düzeltmişler, sağlıklı bir ilişki kurmuşlardı.
Hatta Kenny ve Joey bile barışmış, beş yıllığına da olsa, beraberliklerine kaldıkları yerden devam etmişlerdi.
2020 yılında akciğer kanseri nedeniyle hayatını kaybeden Kenny'nin bu fotoğrafı Kara'nın ortanca oğlu Stryder'ın yeni doğduğu günlerde çekilmiş.
2020 yılında akciğer kanseri nedeniyle hayatını kaybeden Kenny'nin bu fotoğrafı Kara'nın ortanca oğlu Stryder'ın yeni doğduğu günlerde çekilmiş.
"BİZ HERKESİ KABUL EDERİZ"
Joey her zaman Kara'nın Kenny'nin ailesini tanımasını istemişti. Kara özellikle "Pop" diye çağırdığı büyükbabasıyla çok yakındı.
Yaşlı adam Kara'nın açık tenli olmasıyla ilgili yorumlar yapar ve köleliğin ne kadar korkunç bir şey olduğunu anlatırdı. Pop, Kara'ya hep "Biz herkesi kabul ederiz, kızım" derdi.
Kara farklı etnik kökenlerden gelen bir anne-babanın çocuğu olduğu için okulda zorbalığa uğruyordu.
Diğer çocuklar Kara'ya ırkçı hakaretler savuruyordu. Bunların hiçbiri Kara'nın kökenlerinden gurur duymasına engel olmuyordu.
Yine de kendini ne siyahi ne de beyaz hissediyordu. DNA testinin sonucunu aldıktan sonra bunun nedenini daha iyi anladı: Ondan olmadığı bir şey olması bekleniyordu.
* * * * *
Kara, biyolojik babasıyla ilgili gerçeği öğrendikten sonra, ailesini bulmak için Ancestry.com'daki DNA veri tabanına başvurdu. 2018 ilkbaharında ilk genetik eşleşmesini elde etti. Bu kişi ikinci göbekten kuzeni olan bir kadındı.
Kadının yardımıyla ortak DNA'ları üzerinden ağacı genişletmeye başladılar. Nihayet 2018 yılının sonbaharında Kara'nın biyolojik babasının ismine ulaştılar.
11 yıl önce ölmüş olan bu adam tanınmış bir iş insanı ve hayırseverdi. Kara 2019 yılında bir genetik geneoloji uzmanının yardımıyla bu bilgiyi teyit etti.
Ancestry.com aracılığıyla tanıştığı kuzeni Kara'ya biyolojik babasının bir fotoğrafını verdi ve birbirlerine çok benzediklerini söyledi.
Kara'ya ömrü boyunca insanlar "Senin gözünde bir ışıltı var" demişti. Kuzenine göre aynı ışıltı Kara'nın biyolojik babasının gözünde de vardı. "Ona çekmişsin" demişti kuzeni.
"BABAMIN EŞİNİ ALDATMIŞ OLMASI BENİM SUÇUM DEĞİL"
Kara biyolojik babasının ailesiyle temasa geçti ama aile Kara'yla tanışmak istemiyordu. Evlilik dışı bir çocuğu olmasının merhumun adını lekeleyeceğini düşünüyorlardı.
Hikayesini geçtiğimiz günlerde ABD merkezli haber sitesi Insider'a anlatan Kara, "Biyolojik babamın eşini aldatmış olması benim suçum değil. Onu tanımak için her şeyimi verirdim. Beni kabul mü ederdi ret mi ederdi bilmiyorum. Bu asla yüzleşmek zorunda kalmayacağım bir şey" diye konuştu.
Eşi Marcus ve terapistinin yardımları sayesinde zaman içinde yeni kimliğini benimseyen Kara, önce geçtiğimiz Ekim ayında adını biyolojik babasının soyadını da kapsayacak şekilde değiştirdi daha sonra da Yahudilik inancını benimsedi.
Kara, 2019 yılında kendisi gibi olan kişilerin haklarını savunmak amacıyla Right to Know (Bilme Hakkı) isimli kâr amacı gütmeyen kuruluşu hayata geçirdi.
Kara, Insider'a yaptığı açıklamada, "Geçtiğimiz günlerde yardım hattımızı 85 yaşında bir adam aradı. 'Yakın zamanda babamın babam olmadığını öğrendim. Ölmeden önce kim olduğumu öğrenmek istiyorum' dedi bana. Söyledikleri içimi burktu" diye konuştu.
BİYOLOJİK AİLENİN GEÇMİŞİNİ BİLMEK NEDEN ÖNEMLİ?
Son dönemde ABD'de evde yapılan DNA testleri yaygınlaştıkça anne-baba bildikleri kişilerin biyolojik anne-babaları olmadığını öğrenen bireylerin sayısı da artıyor.
Right to Know, biyolojik ebeveynlerinin kökenlerini ve tıbbi geçmişlerini bilmenin herkesin hakkı olduğunu savunuyor. Zira özellikle genetik kökeni olan hastalıkların teşhis ve tedavisinde aile geçmişi kritik önem taşıyor.
ABD yasalarında yapılacak bir değişiklik için kampanyalar yürüten Right to Know, biyolojik ebeveynin çocuk üzerinde herhangi bir hakkı ve sorumluluğu olmaksızın doğum belgesinde yer almasını istiyor.
Kara bu ihtiyacı yakın zamanda birinci elden yaşadığını da belirtti.
Şöyle ki en küçük oğlu yakın zamanda bir sağlık sorun yaşadı. Bu sorunun kaynağı çocuğun böbreği ya da mesanesiydi.
Kara, "Doktor, yapılacak testleri belirlemek için aile geçmişimde bu organlarla ilgili herhangi bir hastalık olup olmadığını sordu. Bu soruya cevap veremiyor olmanın ne kadar sinir bozucu olduğunu tahmin edebilirsiniz" ifadelerini kullandı.
Insider'da yayımlanan "I thought I was biracial my entire life. At 43, a DNA test revealed I'm white with Jewish ancestry." başlıklı yazıdan derlenmiştir. Fotoğraflar da aynı kaynaktan alınmıştır.