Derin Anadolu Prensi şaşırttı

AKLIMIN ucundan bile geçmezdi. Nereden prens beni bulacak, ben bir prense tesadüf edeceğim de İstanbul Boğazı’nın sularında birlikte gezineceğiz. Aklıma bile gelmezdi.

Kılık değiştirerek halkın için karışan padişah ve kral hikayelerinde olduğu gibi, cuma günü Hollanda veliaht Prensi Willem Alexander ve eşi Prenses Maxima Zorreguieta’nın aramıza karışmaları sayesinde iki saate yakın aynı vapurda, Şirket-i Hayriye’nin 1914 İngiltere doğumlu Halás vapurunda Boğaz gezintisi yaptık.

Aynı masada oturup sohbet ettik.

Prens, Türkiye’ye ilk kez gelmiş.

‘Bir daha gelmeyi düşünüyor musunuz?

‘Bir değil, iki değil, üç değil, hep gelmeyi düşünüyorum. Türkiye’ye gelmeden bu ülkenin farklılığını anlamak mümkün değilmiş’ diyor Prens Willem.

Arjantinli eşi Prenses Maxima, göçmenlerin Hollanda toplumuna entegrasyonu ile ilgili çalışıyor. Türkiye ziyaretlerini, kendi ülkelerinde yaşayan Türklerin doğduğu toprakları, yaşam tarzlarını görmek için fırsat bilmişler.

Doldrecht’te yaşayan Türklerin geldiği yere, Kayseri’nin Felahiye İlçesi’ne bağlı Kayapınar Beldesi’ne gitmişler.

Orada gençlerle konuşmuşlar. Kahvelerde sadece erkeklerin oturduğunu duyunca şaşırmışlar. ‘Türkiye’de kadınların durumu nasıldır?’ diye sormuşlar.

‘Kadın olmadığımız için mutluyuz.’ Bu yanıt Türkiye’de kadınların durumunu anlatmaya yetmiş.

Ama ‘Sonra kızlar da katıldı’ diye anlatıyor Prens Willem, ‘ve kızlarla erkeklerin arasında heyecanlı bir tartışma başladı.

Bu durum da, Türkiye’nin en ücra köşelerinde bile artık, kadınların kendi duruşlarını ortaya koymaya başladıklarını göstermeye yetmiş.

Prens bunları bize aktarırken, hiç beklemediği bir manzarayla karşılaştığını ve bundan etkilendiğini gizlemiyordu.

* * *

HERKESİN Avrupa Birliği konusunda kendisini soru yağmuruna tutması, belli ki daha da beklenmedik bir şeydi.

Bir derin Anadolu sürprizi.

‘Sokakta konuştuğumuz herkesten, ‘Bizi AB’ye alacak mısınız?sorusunu duyduk’ diyordu Prens Willem.

Avrupa tarihinin dönüm noktalarından biri olan genişleme sürecine Avrupa kamuoyunun fazla ilgi göstermediği bir sırada, Türk kamuoyunun konuya ilgisi dışarıdan bakanların dikkatinden kaçabilir miydi?

Bu gerçekten çarpıcıydı.

Siyasi sayılabilecek hiçbir açıklamada bulunma yetkisi olmadığı için titizlik gösteren Prens, yorum yapmıyordu ama Avrupa Birliği’nin Türkiye’de sadece aydınların, seçkinlerin gündemi olmadığını, derin toplumsal bir irade haline geldiğini fark etmişti.

Hayret bile etmişti. Ama, Türkiye’yi gelip gören herkesin de aynı hayreti paylaştığını daha önceden duymuştu zaten.

Derin Anadolu, herkesi şaşırtıyordu. Prensleri de.

‘Bir ay içinde üçüncü düğüne gidiyoruz bu akşam’ diyordu masadan kalkarken Prens Willem. ‘Mayıs başında Kopenhag’daydık. Geçen hafta Madrid’de. Bu akşam Ürdün Akabe’de olacağız.
Yazarın Tüm Yazıları