ANAYASA Mahkemesi, delegelerinin beşte birinin isteğine rağmen Tüzük Kurultayı’nı toplamadığı gerekçesiyle CHP’ye ihtar karar verdi.
‘İhtar’ süreci 14 ay öncesine gidiyor.
Yerel seçimler öncesinde, 23-24 Ekim 2003 tarihinde yapılan olağan CHP Kurultayı’nda, Baykal’ın ‘tek adam’ ve ‘değişmez’ kılacak yeni tüzük maddeleri kabul edilmişti.
Bu kurultayda Baykal’ın karşısına Erol Tuncer, genel başkan adayı olarak çıkıyordu.
Ancak kurultay devam ederken, genel başkan adaylarının önünü kesmek için en az 270 (kurultay delegelerinin beşte biri) imza şartı getirilmişti. Üstelik bu imzaların kurultay kürsüsü önünde ve bütün delegelerin gözü önünde atılması şartına bağlanmıştı.
Nitekim, muhalefet bu engelleyici hükümler nedeniyle yarım saat sonra yapılacak genel başkanlık seçimi için doğal olarak imza toplayamadı. Aday çıkarılamayınca Baykal tek adam olarak yoluna devam etti.
Kısaca, maç devam ederken, kural değiştirildi.
Baykal’ın Parti Meclisi listesi olduğu gibi kesinleşti.
Beş ay sonra yerel seçimler yapıldı. CHP’nin oyu düştü, hatta Baykal, memleketi Antalya dahil birçok ‘kale’yi kaybetti.
BOŞA ÇIKAN VAAT
Oysa ki Baykal, yeni tüzük maddelerini getirirken kesin ‘başarı’yı gerekçe göstermiş, kavgaya son vereceğiz, demişti.
Ancak genel merkezin başarısızlığı karşısında parti içi muhalefet, o zaman oldu bittiyle Baykal’a sağlanan bu olağanüstü yetkileri geri almak için 348 imza ile olağanüstü tüzük kurultayının toplanmasını talep etti.
Genel merkez ise bu talebi yok saydı.
Bunun üzerine muhalefet, eski milletvekillerinden Av. Sabri Ergül’ün eliyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu. Geçen yılın ortasında başvuruyu inceleyen Başsavcılık, muhalefetin talebini haklı buldu. 3 Ağustos 2004 günlü kararında CHP’nin ‘kurultayını 10 gün içinde toplamasını’ bildirdi.
CHP Genel Merkezi, Başsavcılığın bu uyarısını da dikkate almadı ve kurultayını toplamadı.
Bunun üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Anayasa Mahkemesi’ne başvurarak, Siyasi Partiler Kanunu’na uymayan davranışlarına son vermesini ve bunun için genel merkezin bir ihtarla uyarılmasını ve kurultayın toplanması için dava açılmasını istedi.
Anayasa Mahkemesi, Tüzük Kongresi başvurusunu yerine getirmediği gerekçesiyle CHP’ye dünkü ihtarı verdi. Karar, 3’e karşı 8 oyla alındı.
Karar dokuz ay sonra açıklandı.
KARARIN ANLAMI
Karar şu anlama geliyor:
Kanuna ve Yargıtay Başsavcılık uyarısına meydan okuyan CHP suç işlemiştir.Bu hukukdışı tüzük maddelerinin derhal değiştirilmesi gerekir. Altı ay içinde bunlar sağlanmazsa, CHP’nin Hazine’den aldığı ve alacağı maddi yardımlar kesilecektir. Ayrıca CHP Genel Merkezi’ne kapatma dahil olmak üzere yeni davalar açılabilecektir.
Anayasa Mahkemesi, kurultayını yasal süreci içinde yapmayan DSP’ye de uyarı göndermişti; DSP alelacele kurultaya gitmişti.
Atatürk’e ‘Sayın Genel Başkanım’ diye Anıtkabir Defteri’nde hitap eden CHP liderinin ve onun hukukçu Genel Sekreteri’nin (Aynı zamanda eski Barolar Birliği Başkanı’nın) nasıl bir açıklama yapacakları, tüzük tarihi gibi merak konusudur.
HANGİ KURULTAY
CHP’de il kongreleri başladı; sonbaharda da olağan kurultayın toplanacağı açıklanmıştı. Bu yeni delegelerle yapılacak. Ama yargı kararıyla yapılmak zorunda kalınacak yeni tüzük kurultayı o tarihe mi sarkıtılacak, yoksa eski delegelerle mi yapılacak?
CHP’de iplerin yeniden gerilip kopma noktasına gelip gelmeyeceğini bu iki sorunun yanıtı getirecek.
Anımsayalım... ‘Sarıgül’lü Kurultay’da Baykal, 1100 delegenin yüzde 46’sının oyunu almıştı. Buna 157 milletvekili ve Parti Meclisi’nin oyları da dahil. CHP’de gerilme süreci belli ki çok hızlı işleyecek. Anayasa Mahkemesi’nin kararının mürekkebi henüz kurumadan Altan Öymen’in aday olduğu İstanbul İl Kongresi pazar günü toplanacak.
Ders içinde ders
CHP’nin Anayasa Mahkemesi’nden yediği bu tokat, başta TBMM’nin hukukçu Başkanı Bülent Arınç olmak üzere tüm siyasi parti liderlerine bir ders olmalıdır. Anayasa Mahkemesi’ni kapatmak veya yetkilerini daraltmaktan bir daha söz etmemek, bu yolda bir demeç vermemek için...
Partilerindeki yönetim saltanatını ve liderlik sultasını, demokrasiyi ve hukuku hiçe sayarak, hatta kendi çıkardıkları Siyasal Partiler Kanunu’na bile uymayarak sürdürmek isteyen cümle lidere bu da bir Anayasa dersi olmalı. Hem de Anayasa Mahkemesi tarihinde ilk kez bir kadın başkanın seçildiği günde verilen bir ders...
Feyyat’tan mesaj
ESKİ CHP Senatörü ve emekli savcı Mehmet Feyyat, Demirel ve Ecevit’i ‘iğneliyor’.
‘1.Dünya Savaşı’nın sorumlularından, İttihatçılar’ın aleti olan Sultan Reşad’dan neden hiç bahsedilmez. Onun sorumluluğu göz ardı edilirken, neden Sultan Vahdettin’in ‘vatan hainliği’ gündeme getirilir hep.
Atatürk’ü sevmeyenler 1950’den beri hep Menderes-Demirel anlayışına oy vermediler mi?
Buna karşılık Demirel, ‘Daha en az 100 yıl büyük Atatürk referansına ihtiyacımız var’ diyor.
Bu durumda son çıkışlarıyla ‘bin yıllık’ politikacılar, Sayın Demirel’in CHP tabanına, Sayın Ecevit’in de DYP tabanına dönük politika yapmaları gerekmiyor mu?’
Çamlar kuruyor
MİLLİ Park sınırları içindeki Fethiye Saklıkent’te kuruyan çam ağaçlarıyla ilgili sizi bilgilendirmek istedim. Saklıkent’te bulunan ağaç evler, çam ağaçlarının üzerine çivi çakılarak bilinçsizce yapıldığı için her geçen gün kuruyor. Bende üç yıl içinde bu ağaçların üzerinde evle, yaş ve sağlıklı iken, kurumuş halde ve kesilmiş halde fotoğrafları var. Turizmdeki rant yüzünden bana göre doğaya yazık oluyor. Bu konuyla ilgilenirseniz işletmenin adını ve fotoğrafları size gönderirim.
Zühtü YILMAZ
Biliyor musunuz
DENİZ Kuvvetleri Komutanı Oramiral Özden Örnek’in oğlu, ‘Galipoli’ belgeselinin yönetmeni Burak Örnek ile Dicle Can Aras’ın Kalender Orduevi’nde evlendiklerini, Örnek’in şahitliğini, gelinin dayısı, Cumhurbaşkanlığı Teftiş Kurul Başkanı Alpaslan Nazlıoğlu’nun, Aras’ın tanıklığını da Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ün yaptığını...
MESAJ PANOSU
‘DOĞRU Tercih İçin Üniversite Adaylarına Ücretsiz Bilgilendirme ve Psikolojik Destek Hattı. Üniversite adayları Uzman Psikolog Alanur Özalp’a 0212-352 09 42 telefondan ulaşabililer.