Büyük irade ve güç ortaya çıkacak

Sabahın erken saatlerinde çok ilginç bir gökyüzü konumu meydana geliyor.

Balık burcundaki Ay, köklü değişimleri sembolize eden Pluton’u tetikliyor. Aynı anda Venüs, Jüpiter ve Satürn ile uyumlu etkileşim içinde bulunuyor. Yüksek potansiyelli bir enerjinin açığa çıkacağını işaret eden gökyüzünün bu konumu radikal değişiklikler yapmak isteyenler için çok uygun bir zaman olduğunu, büyük bir irade ve güç ortaya koyarak isteklerin gerçekleştirilebileceğini gösteriyor.

Dağların enerjisi başka

Dağlarda meditasyon yapmaya gittim. Aslında ilk kez gitmiyorum fakat her gidişimde sanki ilk kez dağlarda bulunuyormuş duygusu içine giriyorum. Bu kez de öyle oldu.

Spritüel bir grupla meditasyon yapmak için dağlara gittik. Farklı ormanların enerjisini deneyimledik. Her bir bölgenin titreşimlerinin ne kadar farklı olduğunu anladıkça dikkatimiz yükseldi ve müthiş heyecanlandık.

Çok ilginç bir seyahatti fakat en ilginç olan tarafı konsantrasyon yeteneğimizin yükselmiş olmasıydı. Gruptan bir arkadaş şöyle dedi; ‘Ben dikkati çok kolay dağılan biriyim. Fakat burada öylesine rahat konsantre olabiliyorum ki, çok şaşırdım. Acaba bunun nedeni ne olabilir?’

Ben de kendisine ‘dağların enerjisi’ olduğunu söyledim.

Gerçekten dağların ve ormanların öylesine kuvvetli bir titreşimleri var ki, bazıları sizi rahatsız ediyor. Bazıları ise kendinizi öylesine rahat hissettiriyor ki, ayrılmak istemiyorsunuz. En önemli nokta ise duyarlılığınız artıyor.

Kaz Dağı’nda yaptığımız meditasyon öylesine yoğun ve müthiş oldu ki, farklı şuur hali içine girdik. Sonra bu halimiz devam ederken ormanda yürüyüş yaptık.

Ağaçların ışıldadığını, yaprakların farklı parıldadığını gördük. Ayağımızın altındaki toprak ısındı ya da biz enerjiyi sıcaklık duygusu biçiminde algıladık.

Bütün bedenimizin titreştiğini hissettik. Önce ormanla, sonra dağın kendisiyle bütünleştik ve bu bütünlük duygusu içinde yürüyüş yaptık. Böylece bir kez daha dağların enerjisinin başka olduğunu anladık.

Bitkilerin dünyası

Bitkilerin sessizliği karşısında, ancak hareketleri yorumlayabilen insanın bitkileri anlayabilmesi çok zor. Ancak doğanın içinde yaşayan, doğayla uyum ve ahengi yakalamış olan insan bitkiler dünyası ile iletişim kurabiliyor.

Fakat çağımız insanının bitkileri anlayabilmesi ancak cihazlar aracılığı ile olabiliyor. Baxter’in ‘Bitkilerin gizli dünyası’ adlı kitapta anlattığı ‘Yalan makinesi’ aracılığı ile yaptığı deney çok ilginç. Kalın yapraklı bir sarmaşığa bağladığı cihazın göstergeleri insanların duygularına ve düşüncelerine bile tepki gösterdiğini ortaya koyuyor.

Mesela Baxter bitkiyi kibritle yakmayı düşündüğü anda bitkiye bağlı cihazın göstergesi çıldırmış gibi hareket etmeye başlıyor. İkinci deneyde laboratuvarda bulunan bitkilerden birini yere atıp ezerek öldüren kişiyi tespit edip edemeyeceğini anlamak için 10 kişilik bir deney grubu oluşturuyor.

Kapalı zarf usulü yaptığı bu deney sonucunda yalan makinesine bağlı bitki, katilin kim olduğunu hemen anlıyor. 10 kişiden sadece bir kişiye katil odaya girdiği anda tepki gösteriyor.
Yazarın Tüm Yazıları