Bölünmüş Filistin’de çözüm hayal

FİLİSTİN sorununun iki devletli çözümüne destek vermekte gecikenler şimdi iki Filistin devleti çözümünü dikkate almaya başlıyorlar. Ama yine yanılıyorlar.

Ortadoğu’ya barışın İsrail-Filistin sorunlarını çözerek değil, Saddam’ı devirerek geleceğine dünyayı inandırmaya çalıştıklarından beri söyledikleri her şeyde olduğu gibi, Filistin konusunda da yanılıyorlar.

ABD ve İsrail, Hamas’ın Gazze’yi ele geçirmesinden sonra Batı Şeria’ya çekilen Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’a yardıma hazırlanıyorlar.

Hangi devlet? Batı Şeria’nın bir kısmı işgal altında. İki adımda bir İsrail’in askeri kontrol noktalarının bulunduğu topraklarda bağımsız devlet planları mümkün mü?

Gazze, Mısır üzerinden, Batı Şeria ise Ürdün üzerinden nefes alabilir mi?

Mahmud Abbas 2005’te devlet başkanı seçildikten sonra iç sorunlarıyla başa çıkmak için yardım istediğinde, ABD oralı olsaydı Hamas bugün seçilebilir miydi?

2006’da Abbas, kendisini genel seçimler için sıkıştıran ABD ve İsrail’e, El Fetih’in yeni mecliste beklenen başarıyı elde edemeyeceği mesajlarını göndermiş ve sıkıştırılmamasını istemişti. Dinleyen olmadı.

Sandıktan Hamas çıktığında, "Hamas terör listemizde, onu tanımayız" demekle kalmayıp, bütün yardımları kesen, ağır bir ambargo altında Filistin yönetimini maaş ödeyemez duruma sokan da ABD oldu. İsrail ise Filistin’e ödemesi gereken vergi payını bloke ederek, Filistin’de bir düzen kurulmasına izin vermedi.

Ayrıca, El Fetih ile Hamas arasındaki çatışmaya son vermek için Suudi Arabistan’ın arabuluculuğuyla geçen yıl ulusal birlik hükümeti gerçekleştirilirken, İsrail yine barış iklimi yaratma çabası göstermedi. Abbas’ın bütün ricalarına rağmen 600 milyon dolar üzerindeki ambargosunu kaldırmadı.

* * *

FİLİSTİN
denklemi, suçluyu aramanın da anlamsız hale geldiği yeni bir çıkmazda.

Ama söylemeden geçemeyeceğim. El Fetih, Avrupa Brliği’nin Arafat’a kesenin ağzını açmasından bu yana, bu kaynağı gelişmeye yöneltmek yerine yolsuzluğun yaygınlaşmasına yönlendirdi. Halkın güvenini kaybetti.

Hamas’ın da bugün gelinen noktada sorumluluğu büyük.

Eleştirmeme rağmen, AKP’nin Filistin seçimlerinden sonra Hamas’a meşruiyet tanıyacak girişimi kendileri açısından çok önemliydi. .

Hamas’ın sürügündeki lideri Meşal, Ankara’da yapılan görüşmeye önem vermedi.

AKP kurmaylarının telkini, Filistin hükümetinin İsrail ile yaptığı anlaşmalara sadık kalmaları, İsrail’i tanımama politikalarından vazgeçerek barış sürecine destek vermeleri idi.

Meşal’in Ankara’dan ayrılır ayrılmaz yaptığı açıklamada ilk işi, İsrail’i tanımadığını yinelemek olduğu.

Hamas, zaten ideolojisi gereği İsrail ile barışmak gibi bir hedefe sahip değil.

Hamas’a göre İsrail devleti yıkılacak Filistin günün birinde Filistinlilerin olacak.

Bu hedefe ulaşılmasını engelleyeceği için "barış" Hamas açısından hiçbir şey ifade etmiyor .

Hamas liderlerinin, Gazze’de devlet kurmayacakları açıklamasını bu açıdan değerlendirmek gerekiyor. Hamas, Filistin topraklarının paylaşılmasına rıza gösterdiği anlamına gelecek böyle bir devleti kurmayı düşünmez. Kendi denetiminde olsa bile.

Filistin bayrağı yerine, Gazze’ye Hamas’ın İslam devletini temsil eden yeşil sancağı çekmesi de, İslam güçlerinin Filistin’i fethetmeye başladığı mesajını taşıyor.

* * *

WASHINGTON, Mahmud Abbas’a maddi destek vererek, Batı Şeria’da ilan ettiği hükümetini güçlendirmeyi planlıyor. İsrail Yönetimi de, Hamas’a karşı El Fetih ile yakınlaşıp yakınlaşamayacağını ölçüyor. Hamas’ı ve Gazze’deki 1.5 milyon Filistinliyi denklem dışına itip Batı Şeria’da Filistin barışının kaderini tayin edecek bir hükümet kurdurulabilir mi?

Batı, Filistin’in ılımlı lideri Mahmud Abbas’a yardım etmekte geç kaldı.
Yazarın Tüm Yazıları