Beni arar mısınız?

ANKARA’nın her yerinde ciddi biçimde sokak hayvanları sorunu var. Bunun en temel sebebi, hiçbir belediyenin 4 yıl önce çıkan 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nun gereklerini yerine getirip, sokak hayvanlarını kısırlaştırmamasıdır. Benim yaşadığım Çayyolu bölgesinde ise şu anda ortalık yavru köpek kaynıyor.

Sokak hayvanları sorununun tek çözümü, Dünya Sağlık Örgütü tarafından da desteklenen çözüm olan bütün hayvanları kısırlaştırmaktır. Sistematik olarak kısırlaştırma yapıldığı takdirde, sorunun ortalama 5-6 yıl içerisinde çözüleceği Örgüt’ün bilimsel çalışmaları ile saptanmıştır.

Buradan Ankara halkına seslenerek bir seferberlik başlatmak istiyorum: İş başa düşmüştür. Belediyelerin hiçbir şey yapacağı yoktur. Bu sorunu kendimiz çözeceğiz. Zira belediyeler kömür dağıtmakla meşgul... Ben bir dernek mensubuyum ve Ankara’da sokak hayvanları sorununun çözümü için maddi manevi destek olmak isteyen herkesi bana yazmaya davet ediyorum.

İpek RUACAN (iruacan@yahoo.com)

Ahmedinejad’a Atatürk’ü sormak

BAZI gazeteciler, adama Atatürk’ün kendisi için ne ifade ettiğini, ve niye Ankara’ya gelmediğini ve dahi gelirse Anıtkabir’i ziyaret edip etmeyeceğini soruyorlar. Tabii ki hiçbirine yanıt alamıyorlar. Böyle bir kompleksin nedenini ortadan kaldıran, o gazetecilerin birey olmasını sağlayan Atatürk’e bundan daha büyük kötülük yapılamazdı. Bu soruların amacı neydi? Adama Atatürk’ü mü sevdirmekti yoksa Atatürk adını orada burada kullanıp onu zor duruma mı düşürmekti? Neydi amaç, bize ne anlattılar bilmediğimiz?

Oğuzkan BÖLÜKBAŞI

Park olmuş otopark

DEMETEVLER Parkı’nda sıklıkla yürüyüş yaparım. 8.8.2008 günü 19.00’da da yürüyüşe çıktım. Parkın içinde bulunan Haceğan restoran-düğün salonunda (burası M. Gökçek’ten önce çok kaliteli bir restorandı) düğün olduğu anlaşılıyordu. Bir dolu araç insanların korkusuzca yürümesi ve dinlenmesine ayrılmış park içine konuşlanmıştı. Park içinde iki park görevlisi kol bandı olan genç çocuk araçları yönlendiriyordu.

İşin acı tarafı park içindeki Anfa Güvenik konteynirinde, motorlu polisler dinleniyor ve manzarayı görüyorlardı. Anladım ki belediyenin bir adamının özel bir gününe tüm park ve güvenlik elemanları hizmet ediyordu.

K.K.

Sadece kirli su içilerek kansere yakalanılmaz ki

12
Şubat 2008 tarihli Ankara sayfanızda size göndermiş olduğum "Hacettepe Onkoloji’de 3 bin 700 kanser hastasının tedavi gördüğü biliniyor mu? Bizlere geçitler mi hayat veriyor, yoksa eksoz solutanlar mı?" yazımı değerlendirip yayınlamıştınız.

Ben de size teşekkür etmiştim.

Geçen akşam sayın Melih Gökçek’in bir canlı yayın programını izledim. Konu; Ankara’nın çeşme sularının içilip içilemeyeceği idi... Büyük bir zafer kazanmış edaları ile kendi kentinin temiz, İzmir’in kirli olduğunun kavgasını veriyor ve siyasi polemik yaparak artık CHP’nın orayı kazanamayacağını savunuyordu.

Ayrıca Hürriyet Ankara sayfasının, bu konularda siyasi hareket ettiğini savunuyordu.

Peki kendi ne yapıyor acaba?

Bizim gibi hassas sade vatandaşa böyle konularda yardımcı olan sesimizi duyuracağımız hangi yayın kurumu var acaba; işine geldiğini yaz gelmeyeni yazma!..

İnsanlar sadece kirli su içtiklerinden kansere yakalanmayacaklar kirli hava soluduklarından akciğer kanserine yakalanacaklar. Bunun da sebebi hala 1980 yıllarından bu tarafa kullanılan belediye otobüsleri, hat dolmuşları, LPG’li taksiler, mazotlu kontrolsüz ticari yük araçları, iki senedir kullanılan su tankerleri olacaktır.

Benim vicdanım rahat diyen sayın Melih Gökçek’in vicdanına soruyorum? Senin de çocukların, torunların bu Ankara’da yaşayacaklar; sonucu hep beraber göreceğiz.

Cengizhan AKKURT

Biliyor musunuz

YURT Partisi’nden yapılan açıklamada, Cumhurbaşkanı Gül’ün gülümseyerek yaptığı son basın toplantısı izlendiğinde "Türkiye’nin henüz Kafkaslarda olan biteni tam anlamadığı ve önemini tam kavramadığı" nın görüldüğü belirtilerek "İnisyatif Rusya’nın eline geçmiştir ve bunun sonuçları uzun vadede daha net ortaya çıkacaktır" denildiğini.

KISA... KISA... KISA...

11 YTL’lik konuşmaya, 30 YTL tutarlı ’fatura’ geliyor! Telekom özelleşti, çok güzel oldu. Vatandaşın lehine oldu! Bu kadar kazık, tercihinde ısrarlı seçmene yakışıyor! Günü geldiginde, geri dönülmeyecek tasarruf mu, böyle özelleştirme?

A.T.
Yazarın Tüm Yazıları