Başınız dönüyor mü

Bazı yakınmalar var ki önemlidir ama biz ciddiye almayız.

Baş ağrısı beyin tümörü ile de ilişkili olabilir fakat bu belirtiyi kolay kolay kafamıza takmayız. Bazı sorunlarla karşılaşınca da soluğu hastanede alırız. Baş dönmesi de bu sorunlardan biridir. Sizin başınız hiç döndü mü? O rahatsız edici ve korkutucu duyguyu hiç yaşadınız mı? Ben, hiç kimsenin bir kez bile böyle bir şeyle karşılaşmamasını diliyorum. Oturma pozisyonunda veya ayaktayken normal dengenin sağlanamaması son derece rahatsız edici bir duygu ve gerçekten korkutucu, üzücü bir durumdur.

Vertigo nedeni çoğu kez önemsiz ya da geçici, sıradan bir sorundur.

Daha seyrek olarak ciddi nedenlerle de ortaya çıkabilir. Kan basıncında ani düşmeler, beyne ve omuriliğe yetersiz kan ve oksijen gitmesi gibi sebeplerle de oluşabilir. Baş dönmesine neden olan ciddi durumlar arasında kalp kapakçığı hastalıkları, kalp krizi, şiddetli hipertansiyon veya kritik düzeye inmiş kan basıncı sayılabilir. Baş dönmesinin bir nedeni de iç kulakta yer alan denge mekanizmasının iyi çalışmamasıdır. Denge mekanizması, göz hareketlerini de kontrol ettiği için, vertigo sorununda çevre dönüyormuş gibi hissedilir. Baş dönmesinin belli bir nedeni yoktur ve genellikle iç kulağın viral enfeksiyonlarına bağlı olduğu düşünülür.

NEDENLERİ:

n Şiddetli ağrı

n Sık ve derin solunum

n Baş ağrısı

n Yaralanma

n Korku

n Kan basıncının düşmesi

n Öksürük

n Uzun süreli yatar pozisyondan aniden ayağa kalkmak

n İç kulağın viral enfeksiyonu

n Fazla alkol alımı

n Boyundaki karotit sinüse baskı (gömlek yakasının çok dar olması gibi)

n Sakinleştiriciler, bazı kalp ilaçları, bazı epilepsi ilaçları, aspirin, dilantin, narkotikler, tansiyon düşürücüler.

n Kalp atım hızının dakikada 30’dan daha az ya da 200’den daha fazla olması

n Klasik migren

n Madde bağımlılığı

n İlaç alerjileri

n Orta kulak cerrahisi veya travması

n Kulak zarı yırtılması, kulak hastalıkları

n Görme problemleri

Diğer bulgular olmaksızın inatçı baş dönmesinin nedeni, beyin tümörü ya da başka bir hastalıktan ziyade genellikle anksiyetedir. Kişiler bu problemle yaşamayı öğrenmek zorunda kalırlar.

Ne zaman doktora başvurmalı

l Bilinç kaybı varsa

l Oda ve eşyalar kişinin etrafında dönüyorsa

l Baş dönmesi günlük aktiviteleri engelliyorsa

l Baş dönmesi ilaç kullanımıyla birlikte başlamışsa

l Göğüs ağrısı, uyuşukluk veya başka ciddi bulgular varsa


Kadınlar neden daha uzun yaşar

Tüm dünyada istisnasız kadınlar erkeklerden daha uzun yaşamaktadır. Kadınların lehine olan bu farklılık Hindistan’da 1 yıl, Çin’de 4 yıl, ABD’de 7 yıl, Türkiye’de 6-8 yıl, Rusya’da 12 yıldır. İşte muhtemel açıklamalar!

l Kadınlar sağlıklarına daha düşkünler ve sağlık sorunlarına karşı daha duyarlılar. Doktorlarına daha sık ve daha erken başvururlar, sağlık kontrollerini daha düzenli yaptırırlar. Önerilere de dikkatle uyarlar.

l Daha az bağımlılık yapan madde kullanırlar.

l Daha iyi ve daha dengeli beslenirler.

l Aile ilişkilerine yüksek düzeyde bağlılık ve önemseme, aileye ve topluma aidiyette duygusal samimiyet, dostluk, arkadaşlık, komşuluk duygusu gibi iyilik hali veren ruhsal yapılanmalar kadınlarda daha yüksektir. Dini duygular ve düşsel bağlar daha gelişmiş seviyededir.

l Çokeşlilik eğilimi kadınlarda daha az, seksüel yolla bulaşan hastalıklara yakalanma oranı daha düşüktür.

l Kolesterol yüksekliği ve damar sertliği sorunu erkeklere oranla daha azdır. Kalp-damar hastalıklarının sıklığı daha düşüktür.

Alkole bağlı hipoglisemiler daha tehlikeli

Şeker hastası olmanız, alkolü tamamen bırakmanızı gerektirmez. Ancak fazla miktarda veya aç karnına alkol alırsanız, hipoglisemi geçirme olasılığınız artar. Çünkü alkol, kan şeker seviyesi düşmeye başladığında, karaciğerden şeker salınımını azaltır. Bu doğal olarak, kan şeker seviyesinin normale dönmesini durdurur. İçtikten bir kaç sonra saat bir şey yemediğiniz takdirde, ertesi sabahın erken saatlerinde önemli bir hipoglisemi riskiniz olabilir. Bir diğer sorun da, hipoglisemi belirtilerinin sarhoşluğa benzemesi ve bu iki durumun ayırt edilememesidir. Bir gece önce çok fazla alkol aldıysanız, ertesi sabah kan şeker seviyeniz düşük olabilir. Sabah kahvaltısını mutlaka yapmalı ve gerekliyse insülin dozunuzu yeniden ayarlamalısınız.

(Hafifleyin gençleşin, Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, 2005, Doğan Kitapçılık)

Sigara içiyorsanız

Sigara, cildin amansız düşmanıdır. Sigara kullananların solgun, gri ve çizgili ciltleri işin uzmanı tarafından kolayca tanınır. Bu tipik yüz görünümü özellikle dudak çevresindeki derin dikey çizgiler, ağız köşelerindeki belirgin çizgilenmeler ve göz çevresindeki dumana bağlı deformasyonlarla sigara kullanıcısı yüzü olarak kolayca tanınır. Sigara kullananlarda cildin kanlanması azalır. Beslenmeyen ve ihtiyacı olan oksijeni alamayan cilt solgunlaşır ve kırışır. Ayrıca sigarada bulunan toksik kimyasallar sadece akciğerinize değil cildinize de yapışır kalır. Sigara uzun dönemde ciltte lekelere, siyah noktalara, tahrişe ve hatta cilt kanserine bile sebep olabilmektedir.

Sigara kullanmaya hálá devam ediyorsanız günde 500-1000 gram C vitamini desteği alın. Yeşil çay ekstresi ve kahverengi deniz yosunu ile güçlendirilmiş üçlü pepdit karışımlarını kullanın. E vitamini, C vitamini, Coenzym Q10, Alfa Lipoik Asid veya Quarcetin içeren kozmofarmasötikal ürünlerden faydalanın.

Yağ çeşitlerinin farklarını

biliyor musunuz


n Doymuş yağlar

Yüksek doymuş yağ içeren besinler kan kolesterolünü artırmaya eğilimlidir. Günlük ürünler (peynir, tam süt, krem, tereyağı ve dondurma) yağlı etler, kümes hayvanlarının yağ ve derileri, domuz yağı, palmiye yağı ve Hindistan cevizi yüksek düzeyde yağ içerir. Bu ürünlerden düşük yağlı olanları tercih edin.

n Diyet kolesterolü

Yüksek kolesterol içeren besinler kan kolesterolünü artırır. Bu besinler karaciğer, diğer organ etleri, yumurta sarısı ve günlük yağlarda bulunur.

n Trans yağ asitleri

Trans yağ asitleri içeren besinler kan kolesterolünü yükseltir. Bu besinler hidrojene bitkisel yağlarda bulunur. Örneğin, margarinler ve yağlar. Bu besinlerden yüksek oranda içeren yiyecekler ticari fırınlanmış besinlerdir.

n Doymamış yağlar

Doymamış yağlar kan kolesterolünü artırmaz. Bitkisel yağlarda, fındık, zeytinyağı, avakado ve somon gibi yağlı balıklarda bulunurlar. Doymamış yağ asitleri tekli doymamış ve çoklu doymamış olarak ikiye ayrılır. Zeytinyağ, kanola, ayçiçeği ve fındık yağı tekli doymuş yağlardır.

Bitkisel yağlar, örneğin soya, mısır, pamuk yağı çoklu doymamış yağ asitlerinin iyi kaynaklarıdır. Somon, tuna ve uskumru Omega-3 yağ asitlerinden zengindir. Çalışmalar bunların kalp hastalıklarına karşı önleyici olduğunu savunmaktadır.

Diyetisyen Seren Aksüs

DİYET GÜNLÜĞÜ

Sorularınız için: Tel: (0212) 236 73 00

Kışın 14 kilo verdim, ancak bu hafta tatile gideceğim ve açık büfe menülerden faydalanacağım. Kilo almadan dönmek için neler yapabilirim? Öneriler verebilir misiniz?

Tatillerde açık büfe tehdidi

Sonbahar ve kış aylarında fazla kilolarından kurtularak yaza merhaba diyenler diyet esnasında kazandıkları beslenme alışkanlıklarını kısa sürede terk edebiliyorlar. Bütün senenin yorgunluğunu atmak isterken "porsiyon kontrolü" terimi hiç akla bile gelmiyor. Son yıllarda "ultra her şey dahil" terimi de eklenen tatil köyleri veya oteller beslenme cennetine dönüştü. Tatilinizi geçirdiğiniz bu mekanlarda beslenme yanlışları yapmak veya yapmamak arasında çok ince bir çizgi bulunuyor. Diyetinizi bozmayacak, koruma dönemi kilolarınızı tehlikeye sokmayacak seçimlerin bu sistemde sizin elinizde olması ve besin çeşitliliğinin bir hayli yüksek olması büyük bir fırsat olmakla beraber, kendinizi kaybettiğiniz anlarda çok tehlikeli olabilmektedir.

n Yiyeceklere ulaşabilme imkanı olduğundan, hazırlama gibi bir zahmetiniz de bulunmadığından öğün kaçırma gibi durum söz konusu olmamalıdır. Öğün atlamaktan sakınmalı ve ara öğünlerinize benzer yiyeceklerle 3 saatte bir yiyecek tüketmelisiniz.

n Kahvaltıyı her saat yapabileceğinizi düşünüp "geç kahvaltı" tercihini sürekli kullanarak öğle yemeğine dönüştürmekten kaçının.

n Besinlerin hazırlanması sırasında sizin içine konulan yağ miktarı hakkında bir bilgiye sahip olmadığınızdan mutlaka sulu yemekleri süzerek susuz kısımlarından tercih edin. (Devam edecek)

niluferinceis@yasasinhayat.org

Diyet yapıyorum. Saçlarım dökülmeye başladı. Besin desteği olarak ne almamı önerirsiniz?

Diyet saç dökülmesine sebep olur mu

Saç dökülmesi diyetten sonra ortaya çıkan bir sorun ise ve bunun dışında halsizlik, yorgunluk gibi şikayetleriniz arttı ise sağlıksız ve size uygun olmayan bir programı uygulamaya çalışıyorsunuz demektir. Çok düşük kalorili diyetlerle hızlı kilo kaybının yanı sıra sağlık problemleri de sıklıkla ortaya çıkabilir.

Sağlığınızı tehlikeye atmayın. Uygulayacağınız beslenme programını bir diyetisyenden alın. İlk önce bir vücut analizi yaptırın ve sağlık probleminizin olup olmadığını hekiminizle kesinleştirin. Ayda 2 ile 4 kilo arasında kilo vermeye çalışın. Diyetinizde bütün besin maddelerinin yer almasına özen gösterin. Çeşitlilik ve değişikliklerden korkmayın. Tek besine dayalı diyet listelerini çöpe atın! Saç dökülmesi diyet yapmadan önce başlamış ve diyet ile artmış olabilir. Bu sebeple bir dermatologdan da yardım istemelisiniz.

gunes@yasasinhayat.org
Yazarın Tüm Yazıları