Annapolis ve dışarıda bıraktıkları

ANNAPOLİS başarılı olacak mı?

Yarın ABD’de yapılacak olan Barış Konferansı Ortadoğu için yeni bir fırsat yaratacak mı?

Toplantıdan beklenen sonuç, barış sürecini yeniden başlatma kararının alınması gibi çok mütevazı bir adım.

Ama o bile soru işareti.

İsrail ile Filistin, ortak bir sonuç deklarasyonu hazırlamakta zorlandılar. 2 devletli çözüm esası üzerine oturan bu yeni sürecin nasıl denetleneceği noktasında bile görüş ayrılığı çıktı.

İsrail ABD’nin süpervizörlüğünü yeterli bulurken, Filistinliler Rusya, ABD, Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler’in yer aldığı "Dörtlü" formülünde ısrar etti.

Bu sadece bir ayrıntı. İsrail devletinin, "Yahudi" özelliğinin tanınması için bastırması da tartışma yarattı.

* * *

TOPLANTI
ile ilgili olumlu unsurlar hiç mi yok. Var.

Suudi Arabistan dahil Arap ülkelerinin toplantıya katılmaları önemli.

İsrail ile aynı ortamda buluşmaları, masada Ortadoğu’nun geleceğini konuşmaları, "İsrail’in Ortadoğu haritasından silineceğini" söyleyen, bu çerçevede politika üreten radikal güçlere yanıt niteliğinde olacağı için önemli.

Ama, Ortadoğu’da radikal güçlere karşı böyle bir "taraf" oluşturmanın bedeli çok da pahalı olabilir.

Konferansa katılan birçok Arap ülkesinin yönetimi bunun bilincinde. Bu nedenle Arap Birliği, kendi barış planı temelinde toplantıya katıldığının altını çiziyor.

Golan dahil işgal altında tuttuğu topraklardan geri çekilmesi karşılığında İsrail’in tanınması bu planın temelini oluşturuyor.

Annapolis’ten böyle bir açılımı beklemek bugünkü koşullarda aşırı iyimserlik.

Ama bu toplantının bir konuda sonuca ulaştığını şimdiden söylemek mümkün.

ABD, İran’ın Ortadoğu’da yalnızlaşmakta olduğunu, Annapolis sayesinde gösterme fırsatını elde etti.

Ama İran’ın nükleer güç olma çalışmaları olmasaydı, eğer Irak’ı bölerek bölge yönetimlerini tehdit edecek bir Şii aksı oluşturma hevesi ortaya çıkmasaydı, Washington Arap ülkelerini Annapolis’e katılmaları için ikna edebilir miydi orası şüpheli.

* * *

AMERİKA’daki toplantının somut bir sonu sağlamaması durumunda olacaları görmek için "öteki cephe"ye göz atmakta yarar var. Cumartesi günü, Filistinli Hamas ile Lübnanlı Hizbullah Örgütü’nün üst düzey temsilcileri Tahran’da, Annapolis’e karşı düzenlenen toplantıda ilginç açıklamalar yaptılar.

Arap yayın organlarında da yer alan bu toplantıda, Hamas’ın Suriye’de yaşayan siyasi lideri Halid Meşal’in yardımcısı Musa Abu Marzuk, "Bu konferans Filistin meselesini ortadan kaldırmak için düzenleniyor. Başarıya ulaşamayacaktır. Tamamen bir hayaldir. Esas amacı, sözde ılımlı Arap ülkelerini kendi taraflarına çekmek ve onları Filistin meselesinden uzaklaştırmaktır" diyordu.

Hizbullah Dışilişkiler Sorumlusu Şeyh Ali Dagmuş’un söyledikleri de dikkat çekici: "Bu toplantı ile İsrail, Arap ülkeleri ile ilişkilerini normalleştirmek istiyor. O nedenle bu Siyonist planın önlenmesi gerekir."

Bu planın nasıl önleneceğinin ipuçları ise Hamas’ın bugün Gazze’de düzenleyeceği alternatif toplantıda ortaya çıkacak. Ama belki onu bile beklemeye gerek kalmayacak.

Hamas’ın web sitesinde ipuçları açıkça görülüyor. "Annapolis Konferansı’ndan sonraki süreçte Batı Şeria ve Gazze’de Siyonist işgale karşı direnişin arttığına tanık olunacak."

Filistin devletinin kuruluşu ve Kudüs sorununun adaletli çözümü için inandırıcı bir başlangıç yapılamazsa, dışarıda bırakılanların işine yarayacak Annapolis.
Yazarın Tüm Yazıları