Veliye açık olan okulun kapısını çalın.
Okul seçerken aileler neler yapmalı? Okulun iyisi nasıl anlaşılır? Sınav başarısı önemli mi?
Önce çocuğunun okula hazır olup olmadığına bakın. Çevreye, arkadaşa göre değil, çocuğunuza göre okul seçin.
Önceliğinizi belirleyin. Ücretleri araştırın. Bütçenizi ayarlayıp, listeyi daraltın.
Üşenmeyin, öğretmenlerle, velilerle hatta o okuldan mezun olanlarla konuşun.
Binadan çok, eğitimcilere bakın.
Gülümseyen, dokunan, sevecen öğretmen hemen kendini belli eder.
Tercihinizi ondan yana kullanın.
Veliye kapısı açık, iletişimi güçlü okulu dikkate alın.
Sadece sınav başarısıyla değil, çocuğun farklı becerilerini desteklemeyle övünen okula ayaklarınız gitsin.
Dil eğitimini, öğretmenlerin tecrübesini sorgulayın.
Artık "eti senin kemiği benim" anlayışı çok gerilerde kaldı.
Size önerim;
Duyarlı, değerleri olan, saygılı, ötekini tanıtan, empati kuran bireyler yetiştiren okulların kapısını çalın.
Bu kolej ekinde de okul seçimine yönelik daha fazla ipuçlarını bulacaksınız.
Önümüzde iyi bir lise seçiminin yapılacağı Seviye Belirleme Sınavları var. Bu sınavlara yönelik ipuçları, doğru tercihin püf noktaları yer alıyor.
Kapak konumuz sınav şampiyonları. Birkaç yıl önce iyi bir lise için yarışarak ipi şampiyon olarak göğüsleyenlerin sınav sırlarını öğrendik.
Konumuz sınav olunca kaygı da beraberinde geliyor. Sınav kaygısının üstesinden gelmenin ipuçlarını sayfalarımızda bulacaksınız.
Kısa yoldan mesleğe atılmak isteyen, yeteneğine göre okula gitmek isteyenleri unutmadık.
Sınav başarısı dışında sporda göğsümüzü kabartanlara yer verdik.
Özel okul ücretleri ve okullardan haberlerle sektörle ilgili gelişmeleri aktardık.
Yararlı olması dileğiyle...
Nuran ÇAKMAKÇI
ESKİ ŞAMPİYONLARIN SIRLARI
Geçtiğimiz yıllarda iyi bir lise için yarışan ve maratonun sonunu şampiyonlukla tamamlayanlarla konuştuk. İstanbul Erkek Lisesi ve Amerikan Robert Lisesi'ne birincilikle giren ve Türkiye şampiyonu olan öğrenciler, başarı sırlarını açıkladı.
Sınavlar öğrencilerin korkulu rüyası. OKS, SBS, YGS, LYS olsa da adları, giren için zorlu ve uzun bir maraton. Bu maratona ister istemez katılanların kimi iyi bir lise, kimi de iyi bür üniversite için yarışıyor. Ama, hepsinin ortak dileği iyi bir gelecek.
Birkaç sene önceden işi ciddiye alıp çalışmaya başlayan da, son aylarda sınavın önemini anlayan da var aralarında. Durum böyle olunca da maraton sonunda yüzü gülenler kadar hüsrana uğrayanlar da oluyor.
Biz teybimizi birkaç yıl öncesi yüzü gülenlere uzattık. Bugün birçok adayın hayalindeki okulun sınıflarında oturan, koridorlarında dolaşanlara sınava nasıl hazırlandıklarını, nelerden fedakarlık ettiklerini sorduk. Onlardan adaylara tüyolar aldık.
İşte şampiyonlardan başarı sırları.
Birinci de, bininci de bir, kasmayın
Fatih Özkan (17, 2007 OKS birincisi, İstanbul Erkek Lisesi, 11'nci sınıf öğrencisi)
İlkokulu İhlas Koleji'nde okudum. Annem öğretmen, babam kimya mühendisi. Bir ağabeyim var, o da Özyeğin Üniversitesi'nde İşletme okuyor. Bence şampiyon olmak için ya da güzel bir yerleri kazanmak için aşırı zekaya gerek yok. Düzenli çalışmak yeter de, artar bile. Sınavlara son yıl hazırlanmamak lazım. Ben ilköğretimde de başarılıydım. Birikim yaptım. Temelim iyiydi. Bu temelin üstüne yeni şeyler ekleyerek buraya geldim. Ama şu bir gerçek ki 8'inci sınıfın çalışmasıyla ilk 7 senenin çalışması bir olmuyor. Bunu SBS'ye girenler daha iyi bilir. Ben kendimi tek sınavla kurtardım. SBS'lerin durumu daha kötü bence.
Özlemini duyduğum bir şey yok
Sınava hazırlanırken çok büyük bir fedakarlıkta bulunmadım. Televizyona düşkünlüğüm zaten yoktu. Ama sınav dönemimde çok sevdiğim bilgisayarımla haşır neşir olmadım. Bilgisayarda çok oyun oynuyordum. Günde iki saat oynuyorsam bunu yarım saate düşürdüm. Aslında her şeyden bir miktar kıstım. Ama bunlar beni zorlamadı. Çünkü herşeyi dozunda yaptım. Özlemini duyduğum hiçbir şeyim yok. İhtiyacını duyduklarımı zaten yapıyordum. Zaten bir şeye ihtiyaç duyup da yapmıyorsan, çalışmanın bir faydası olmaz.
Çalışmak beni sıkmıyordu
Sınava hazırlanırken özel ders almadım, hafta sonları dershaneye gittim. Kurs uzun sürüyordu. Ama eve gidince yine de en az iki saat ders çalışıyordum. Okul günlerinde de bu böyleydi. Günde mutlaka 2-3 saat çalışıyordum, 300- 400 soru çözüyordum. Kendime hiç boş gün vermedim. Yani ders çalışmadığım gün nerdeyse olmadı. Hasta falan değilsem hep çalıştım. Çalışmak eğlenceli değil ama beni sıkmıyordu da. Ailem de hiçbir zaman beni sıkmadı. Yapmam gerekeni yapacağımı biliyorlardı. Çünkü yararı da zararı da kendim görecektim.
Şimdi test çözmek eskisi gibi kolay değil
Üniversiteye hazırlanırken daha farklı hazırlanmayı düşünüyorum. Yaşım büyüdü, beklentilerim değişti. Hayata bakışım değişti. Daha çok şeyden fedakarlık etmek zorunda kalacağımı biliyorum. Çünkü başarmak istediğim farklı şeyler var. Şimdiden çalışmaya başladım. Fark ettim ki ders çalışmak, test çözmek eskisi gibi kolay gelmiyor. Sıkılıyorum artık. Eskiden bunlar bana sıkıcı gelmezdi. Üniversite sınavına hazırlanırken arkadaşlarımla zaman geçirmeyi engellemek zorunda kalacağım biliyorum. Kitap okumayı, film izlemeyi seviyorum. Biliyorum ki zaman ilerledikçe bunlara da zaman ayıramayacağım. Kendi yolumu kendim bulacağım.
Sıra arkadaşım bininci olarak geldi
Bu okula birincilikle girdim. Ama sıra arkadaşım buraya bininci olarak girdi. O da bu okulda, bende bu okuldayım. Birinciliğimden dolayı okuldan farklı bir şey görmedim. Olması gereken de bu zaten. Birincilik okulda sadece bana tanınırlık kazandırdı. İlk başlarda birinci girdim diye öğretmenlerin beklentisi fazlaydı. Ama zamanla bu da geçti.
Sınav için sosyal hayatı kısıtlamayın
Okul ve dershanede adam gibi dersi dinlemek önemli. Temel orada alınır. Bunu yaptıktan sonra evde de 2-3 saat çalışıldı mı yeter. Öğrenciler son bir ay kala konu çalışmasın. Zaten o zamana kadar konuları bitirmiş olmaları gerekiyor. Test çözmeye yönelsinler. Son günlerde de kendilerini rahat bıraksınlar. Sınava hazırlanan birinin kendine off gün vermesi saçma. Zaten belli bir yerden sonra çalışmak alışkanlık haline geliyor. Sınav için sosyal hayatlarını kısıtlamak zorundalar ama tamamen sıfırlamasınlar. Sınava girerken de strese girmesinler. Stres, heyecan insanın kendini hazır etmemesinden kaynaklanır. Başaramamak korkusundan gelir. Hazırlansınlar kendilerini hazır hissetsinler.
---
Arkadaşlarımın benden beklentisi öğretmenlerimden fazlaydı
Cansu Güngör(15, 2009 SBS Türkiye birincisi, İstanbul Erkek Lisesi hazırlık sınıfı öğrencisi)
Birinci sınıftan beşinci sınıfa kadar TED Koleji'ndeydim. Ortaokulu ise Bilfen'de okudum. Annem elektronik mühendisi, babam elektrik teknisyeni. Tek çocuğum.
Konuyu derste dinlemek önemli
Ben SBS'ye hazırlanırken özel hayatımla sınavı birbirine karıştırmadım. Bizim evde SBS kelimesi bile geçmezdi. Bu sayede stresten de uzak kaldım. Zaten yapı olarak da soğukkanlıyım. Sınava hazırlanırken önemli olan dersi derste dinlemek. Eve gelip 100-200 soru çözmek önemli değil. Konuyu bilen insan zaten testi çözer. Konuyu bilmek için de dersi dinlemek lazım. Ben öyle yaptım. Kendimi hiçbir zaman sınava endekslemedim. En iyisi ben olacağım. en iyi sınava gireceği gibi düşüncelerim hiç olmadı. Çevreden de bu tarz baskılar görmedim.
Bilgisayarımdan birazcık uzak kaldım
Sınava hazırlanırken bilgisayarımdan birazcık uzak kaldım. Ama bol bol kitap okudum, gezdim. Okulum sınava yönelik bir okuldu. Dersleri iyi dinlemenin dışında ekstra bir şey yapmadım. Kendime iki haftada bir boş gün veriyordum. Zaten günlerim aşırı ders çalışarak geçmiyordu. Stres dengemi sağlamak için sosyal hayatımdan hiç vazgeçmedim. Bol bol spor yaptım.
Günde en fazla 200 soru çözdüm
Sınava hazırlanırken özel ders almadım. Sadece okulumun kendi kursuna gittim. Hatta son iki ay dershaneye bile gitmedim. Ödevlerimin dışında günde 200 sorudan fazla çözmedim. Sıkılmaya gelemiyorum. Çalışmak içinden gelmeli insanın. Önümde üniversite sınavı var. Ama korkmuyorum. Biliyorum ki ona birden fazla girme hakkım var. Ve çalışmak için önümde çok zamanım var. Hayalim Cambridge'de okumak.
Birinci olmam bana ayrıcalık sağlamadı
Okula birinci girmek aslında bana hiç ayrıcalık sağlamadı. Trene önden de binseniz aynı, arkadan binseniz de aynı. Okulda sadece tanınıyorum. Öğretmenlerin çok bir beklentisi olmadı benden, daha çok öğrencilerin oldu. Zor soruları yapabileceğimi düşünüyorlar.
Çocukları atlar gibi yarıştırıyorlar
SBS'ye hazırlanan arkadaşlar bence dersi derste dinlesinler. Ben her şeyi okulda aldım. Kendilerini özel ders, dershane, okul arasına sıkıştırmasınlar. Günde beş deneme sınavına girip ağlayanlar gördüm. Özellikle dershanelerde atlar gibi çocukları da yarıştırıyorlar. Özellikle son dönemlerde gezsinler. Morallerini yüksek tutsunlar. Bilgisayara fazla yönelmesinler. Hedeflerini iyi belirlesinler ve bu konuda kendilerini geliştirsinler. Hedeflerini belirlerken de uçmasınlar. Sonra hayal kırıklığı yaşarlar. Aileler ise baskı yapmasın. Herkes en iyi okullara girmek zorunda değil. SBS ve ÖSS hayatın sonu değil. Buradaki başarılar da gerçek başarılar değil.
---
Sınava hazırlanırken uykumdan fedakarlık ettim
Semih Berk Öncel (16, 2009 OKS birincisi,İstanbul Erkek Lisesi hazırlık sınıfı öğrencisi)
İlkokulu Lüleburgaz'da Şimşek Koleji'nde okudum. Babam da, annem de lise mezunu. Annem evhanımı, babam ise serbest meslek yapıyor.
Sınav için uykumdan fedakarlık ettim
Benim girdiğim sene son OKS yapılıyordu. Sınav kolaydı. Hatta o sene sınavdan çok sayıda birinci çıktı. Çoğu insan az sayıda yanlış yaptıkları halde istedikleri yere giremedi. Ben yine de kendimi şanslı görüyorum. Sınava hazırlanırken en çok uykumdan fedakarlık ettim. Sabahları erken kalkıp çalıştım. Her gün 6'da kalkıyordum. 8'e kadar ders çalışıyordum. Hem sabahları anlama açısından daha verimli oluyor. Güne 150-200 soru çözerek başlıyordum. Bu gün içinde de kendimi iyi hissetmemi sağlıyordu. Akşamları da 1-2 saat çalıştım mı bana yetiyordu. Böylece erken kalkarak sınav için hayatımı değiştirmemiş oldum. Maçlara gidebildim, gezebildim.
Sınava hazırlanırken özel ders almadım. Sadece dershaneye gittim. Dershanenin epey yararı oldu bana. Çünkü okulda sadece 8'inci sınıf müfredatı gösteriliyordu. Ama dershanede ilkokul 4'üncü sınıfın konularından 8'inci sınıfın konularına kadar tekrar ediliyordu. Böylece unuttuklarımızı da hatırlamış oluyorduk. Takıldığım soruları da hocalara soruyordum. Bence dershane öğretmenleri okul öğretmenlerine göre konuları daha pratik anlatıyor.
Keşke sporu bırakmasaydım
Sınava hazırlanırken keşke dediğim şeyler oldu. Okulumuzun basket takımındaydım. 5'inci, 6'ncı ve 7'nci sınıflarda da masa tenisi oynuyordum. Ama OKS'ye hazırlanacağım diye kısıtladım bu alanda kendimi. Karar verdim üniversiteye hazırlanırken son sene hariç hiçbir şeyden fedakarlık etmeyeceğim. Dershaneye gitmeyi yine düşünüyorum. Sadece son sene kendimi derse vereceğim. Biraz da arkadaşlarımla geçirdiğim zamanı azaltacağım. Şanslıyım ki ailem baskı yapmıyor. İyi bir yer kazanırsan da kendine kazanmasan da kendine diyorlar. Ders çalışılması gereken bir sene olduğunu fakındayım. Henüz kendime bir hedef belirlemedim. Ama hukuk bölümüne sıcak bakıyorum.
Birincilik sadece tanınmamı sağladı
Birincilik bana pek bir şey katmadı. Okulda sadece tanınmamı sağladı. Şu an da derslerimizin hepsi Almanca. Yabancı dil dışında bu okulun üniversite sınavına etkisi olmayacak. SBS'ye hazırlananlar hazırlanırken bence fedakarlık edeceği şeyi belirlesinler. Ben uykudan ettim. Benim için en kolay yol buydu. Onlar için neyden vazgeçmek kolaysa ondan vazgeçsinler. Bu televizyon izleme, bilgisayar oynama olabilir. Çok da sıkmasınlar kendilerini. Kendilerine vakit ayırmayı unutmasınlar. Uğraşlarını bırakmasınlar. Çünkü ilgilendikleri şeyler streslerini azaltacaktır.
---
Keşke piyano derslerimi bırakmasaydım
Selin İşgüven (18, 2006 OKS birincisi, Amerikan Robert Lisesi lise son sınıf öğrencisi)
SEV ilköğretim okulunda okudum. Annem çocuk doktoru, babam ise radyolog.
OKS'ye hazırlanırken birincilik hedeflememiştim. Sadece elimden gelenin en iyisini yapmak istiyordum. Öncelikle zihnen kendimi sınava hazırladım. Bu sınavın hayatımdaki önemini kavradım. Sadece bir kere girme hakkımın olduğu sınav benim için çok önemliydi. Bunun farkında olarak çalıştım. Zaten temelim sağlamdı. Dersi derste öğrendim. Konuları okulda anladım. Evde sadece test çözüyordum. Planlı çalışmayla çok ders çalışmama gerek kalmadı. Düzenli ve verimli çalışarak kendimi zorlamadan başarıya ulaştım.
Kendime sık sık boş gün veriyordum
Dershaneye iki sene gittim. Bunun sınavı kazanmamda büyük etkisi oldu. Dershane sayesinde çok soru çeşidi gördüm. Pratiklik kazandım. Özel ders almadım. Çünkü ben zaten okulda konuları anlamadan eve gelmiyordum. Sınava hazırlanırken günde çözdüğüm soru sayısı ruh halime göre değişiyordu. Keyifli olduğumda çözdüğüm soru sayısı artıyordu. Ama keyifsizsem soru çözmek için kendimi zorlamıyordum. Zaten o günlerde çözdüğüm soruların bana faydası olmuyordu. Bazen okul, dershane, okul etütleri derken çok bunalıyordum. Bu nedenle kendime sık sık boş gün veriyordum.
Keşke piyano derslerine devam etseydim
Sınava hazırlanırken sosyal hayatımı kısıtlamak zorunda kaldım. Ama bunun dozunu kaçırmamaya çalıştım. Hobilerime, arkadaşlarıma daha az zaman ayırdım. Piyano dersleri alıyordum, ama sınava hazırlanırken piyano çalmayı bıraktım. Keşke piyano derslerine devam etseydim. Eminimki bırakmasaydım bu konuda daha da ilerlemiş olurdum. Sınav maratonunda bence herkesin bir aktivitesi olmalı. Çünkü kafayı rahatlatıyor ve sınav düşüncesinden birazcık da olsa uzaklaştırıyor. Ben sınava hazırlanırken her gün televizyon izledim. Kendimi böyle rahatlatıyordum. Hazırlık sürecinde sosyal hayatı tamamen bırakmamak lazım. Ama şu da bir gerçekki son güne kadar çalışmaya devam ettim.
Gezmek yerine ders çalışıyorum
Önümde üniversite sınavı var. Bu sınav bence liseye giriş sınavından daha önemli. Çok daha fazla çalışmam lazım. Geleceğimi belirleyecek bir sınav. Ama zorlancağımı düşünmüyorum. Çünkü ben zaten çalışma düzenimi oturttum. Hangi teknikle çalışırsam daha başarılı olacağımı biliyorum. Kendime şimdiden hedef belirledim. Yurt dışında okumak istiyorum. Fen alanına yöneldim. Mühendislik okumayı planlıyorum. Şimdiden sosyal hayatımı azaltmaya başladım. Dershaneye devam ediyorum. Arkadaşlarım gezmeye çağırıyor ama ben ders çalışmayı tercih ediyorum.
Aileler baskı yapmasın
OKS'de birinci olmama rağmen hazırlık sürecinde tuhaf bir şey yaşadım. Bir hafta boyunca çözdüğüm bütün deneme sınavlarında kötü sonuç aldım. Hepsi çok kötü geçiyordu. Kendimdeki düşüşe anlam veremiyordum. Moralim bozulmuştu. İçimi korku basmıştı. Ama sonra fark ettimki sadece o haftaya özel bir durumdu. Hazırlananlarda böyle şeyler yaşayabilir. Buna çok takılmasınlar. Herkese oluyor. Her zaman başarılı olmak mümkün değil. Ailelere bu durumda büyük görevler düşüyor. Baskı yapmasınlar. Hep çocuklarının yanında olsunlar. Onlara çalışma disiplinini kazandırmaya çalışsınlar.
Gelecek düşünüp motive olsunlar
Tecrübelerime dayanarak arkadaşlarıma fikir vermek istiyorum. Okul derslerini boşlamasınlar. Çünkü temel okuldan alınıyor. Benim yazarak çalışırken aklıma giriyordu. Onlarda hangi yöntemle çalışırlarsa daha iyi anlayacaklarına karar versinler. Coğrafya ve tarih gibi derslerde bilgileri bilmek önemli. Sayısal derslerde ise çok soru çözmek önemli. Bunlar kadar sınava doğru psikolojiyle girmenin de büyük katkısı var. Heyecan yapmamak çok önemli. Her zaman kararlı olsunlar. Hazırlık aşamasında sıkılırlarsa geleceklerini düşünüp kendilerini motive etsinler.
---
İddiayla 701 soru çözdüm
Melike Dertli (16, 2008 OKS birincisi, Amerikan Robert Lisesi, 9'ncu sınıf öğrencisi)
Düzce Kültür İlköğretim Okulu'nda okudum. Annem evhanımı, babam Türk Kızılay Genel Danışmanı. 8 yaşında bir kardeşim var. Sınava hazırlanma süreci uzun bir yol. Dershaneye gitmeye ne zaman başladığımı ben bile hatırlamıyorum. 5'inci sınıfta başladım sanırım. Bu sınava hazırlanırken çok çeşitte soru çözdüm. Farklı soru tipleri görmeye çalıştım. Bolca deneme sınavı çözdüm. Evde çok çalışmamak için okulda her şeyi anlamaya çalışıyordum. Konuları bilmek çok önemli. 7'nci sınıfta dersleri iyice kavradım. 8'inci sınıfta ise bu bilgilerimi soruya dökmeyi öğrendim. Öğretmenlerime soru sormaktan hiç çekinmedim. Bunların başarımda büyük etkileri var.
Suyumla kalemimle odama kapanıyordum
Ben fotografik bir zekaya sahibim. Okuduklarım sayfa numaraları ve sayfadaki şekillerle aklımda kalıyordu. Bunun farkına vardıktan sonra bu yönümü kullanacak şekilde ders çalışmaya başladım. Sözel derslere annem ile çalıştım. Sayısal derslerine ise çok soru çözerek hazırlandım. Günde 150-200 soru çözüyordum. Ama bir gün iddaa üzerine 701 soru çözdüm. Sınav yaklaşırken deneme çözmeye ağırlık verdim. Suyumla, kalemimle gerçek bir sınavmış gibi odama girip deneme çözüyordum. Ben bu sınavın benim için ne kadar önemli olduğunun farkındaydım.
Arkadaşlarım dolaşırken, ben ders çalışıyordum
Hazırlık süresince sosyal hayatımı azaltmak zorunda kaldım. Bilgisayardan uzaklaştım. Televizyon izlemekten ne kadar keyif alsam da kendimi kısıtlamak zorunda kaldım. Dershaneden arkadaşlarım dolaşmaya çıkıyordu. Ben ise hep dershanede kalmayı tercih ediyordum. Bir tek aileme vakit ayırmayı kısmadım. Onlarla hep yemek masasına oturmaya çalıştım. Ailem zaten bu süreçte bana çok yardımcı oldu. Hiç baskı yapmadılar. Okul seçerken bile kararı bana bıraktılar. Bende Galatasaray için çalışsam da Robert'i seçtim.
Üniversite için iki dershaneye gideceğim
Odam ders çalışma programlarıyla doluydu. Ama hiç o programlara uyamadım. Hep zayıf olduğum konuyu düzelterek ilerledim. Kendime haftada bir gün izin veriyordum. O gün hiç ders çalışmıyordum. Aynı teknikle üniversite sınavına hazırlanmayı düşünüyorum. İki dershaneye birden gitmeyi düşünüyorum. Hedeflerim var. Cerrahpaşa ya da Çapa'da tıp okumak istiyorum. Üniversite sınavına hazırlanmaya başlarken önce kendimi tanıyacağım. Bende neler değişti, nasıl daha iyi anlıyorum? Bunlara dikkat edeceğim. Eminimki az bir zaman sonra da kendi stilim oturacaktır. Önemli olan sınav sistemine adapte olmak.
Sonuç kötü olunca bağlar kopuyor
Sınava hazırlanan arkadaşlarım öncelikle sınavdaki başarı onlara ne katacak düşünsünler. Öneminin farkına varsınlar. Öğretmenlerine soru sormaktan çekinmesinler. Çok çeşitte soru çözsünler. Yollarına panik yapmadan kararlı bir şekilde ilerlesinler. Aileler ise hep çocuklarının yanında olsun. Büyük hayallere kapılmasınlar. Sonuç kötü olunca bağlar kopuyor. Sosyal hayatları da çok önemli. Unutmasınlarki geçen sene bir daha geri gelmiyor. Hazırlanırken bir yandan o senenin tadını çıkartsınlar.
----
Aileler unutmasın, baskı stres yapar
Uygar Sözer (15, 2008 OKS birincisi, Amerikan Robert Lisesi, 9'ncu sınıf öğrencisi)
Okyanus Koleji'nde okudum. Annem bankacı, babam mali müşavir. Sınavda başarılı olmak için soru çözmek çok önemli. Bunun yanı sıra dersi derste dinlemek gerekiyor. Evde ne kadar çalışılırsa çalışılsın okuldaki anlatım dinlenmeden başarıya ulaşmak mümkün değil. Soru tiplerini bilmek ve tekrar yapmak önemli. Öğretmenlerimin hazırladığı ders çalışma programlarını kullanmadım. Ben uyamıyorum kurallara. Ruh halime göre ders çalışmayı tercih ediyorum. Bu şekilde verim alıyorum. Sınavım öneminin hep farkındaydım. Bu düşünceyle kendimi daha fazla motive ettim.
Denemede başarılı olunca moralim tavan yapıyordu
Günde 150, maksimum 350 soru çözdüm. Soru çözmediğim gün olmuyordu. Kendime izin verdiğim günlerde bile mutlaka soru çözüyordum. Çalışma disiplini ne demek ben bu sınava hazırlanırken öğrendim. Ben sadece gerektiği kadar ve düzenli çalıştım. Sınava az zaman kala kendime dikkat ettim. Girdiğim deneme sınavlarına önem veriyordum. Orada başarılı olunca moralim tavan yapıyordu. Denemelerde yanlış yaptığım yerlere yoğunlaşıyordum.
Piyanomla arama bir sene girdi
Sınav için sosyal hayatımdan ödün vermek zorunda kaldım. Sadece haftada iki gün dışarı çıkıyordum. Bilgisayar ve televizyondan uzak durdum. Piyano çalıyordum. Bırakmak zorunda kaldım. Çok pişmanım. Keşke bırakmasaydım. O sene devam etseydim çok bu alanda çok başarılı olurdum. Piyanomla arama bir sene soktum. Arkadaşlarımdan uzak kalmamaya çalıştım. Onlarla olmak beni rahatlatıyordu.
Güzel bir gelecek beni bekliyor
Üniversitede tıp okumak istiyorum. Dershaneye 11'inci sınıfa gelince başlayacağım. Her gün soru çözüceğim. Okuluma ve derslerime önem vereceğim. Bu sınav çok daha önemli. Geleceğime yön verecek. Kendime hedef koyup, o doğrultuda ilerleyeceğim. Birinci olmam bana bu anlamda çok şey kazandırdı. Doğru, verimli çalışmayı öğrendim. Güzel bir geleceğin beni beklediğine inanıyorum.
Baskı stres yapar
Birinci olmak önemli değil. Önemli olan mutlu olacağın seviyeyi yakalamak. Sınava hazırlanan arkadaşlarım televizyon, bilgisayara çok yönelmesinler. Arkadaşlarıyla çok vakit geçirmesinler. Sadece bir sene fedakarlık etmek zorundalar. Günde 200 soru çözseler yeter. Sınav hayatları için ne kadar önemli bunu düşünsünler. Kendilerine hedef koysunlar. Bu yolda ilerlesinler. Aileler ise baskı yapmasın. Bu her zaman ters tepki gösterir. Baskı stres yapar. Bu da başarısızlığa iter.