İşletmeler içinde ana hedef Kobi'ler oldu!

46dk okuma

KOBİ’lerin potansiyeli arttı. Klasik bankacılığın ötesine geçildi.

Haberin Devamı



Akbank-Ferda Besli   

KOBİ’lerin potansiyeli arttı. Klasik bankacılığın ötesine geçildi.

KOBİ’leri Türkiye’de artan potansiyeline dikkat çeken Akbank Bankacılığından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ferda Besli, bu potansiyel doğrultusunda klasik bankacılığın ötesinde hizmetler sunduklarını belirtti. Besli, Akbank’ın Eylül 2010 itibanıyle 1.8 milyon KOBİ müşterisine 15 milyar liraya yakın kredi kullandırdığını kaydetti.

AKBANK KOBİ Bankacılığından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ferda Besli, KOBİ’lerin Türkiye’deki potansiyeline dikkat çekerken, bu potansiyeli harekete geçirebilmek verdikleri desteği devamlı artırdıklarını vurguladı. KOBİ’lere yönelik uygulamalara bu yıl da yenilerini eklediklerine dikkat çeken Besli, bunların sonucunda bu alandaki bankacılık hacminin büyüdüğünü de kaydetti. Son bir yılda KOBİ kredilerinde yüzde 16.5’lik bir artış yaşadıklarını aktaran Besli, kriz sonrasındaki toparlanmaya da dikkat çekti. KOBİ’lere yönelik bir dizi yeni ürün ve hizmetle 1.8 milyon müşteriye 14.9 milyar lira kredi kullandırdıklarını belirten Besli, Akbank’ın KOBİ’lere yönelik çalışmaları hakkında şu bilgileri verdi:
Klasik bankacılığın ötesi
* Akbank KOBİ Bankacılığı olarak, KOBİ’lere çeşitli nakit ve gayri nakit krediler, çek karnesi, çek tahsilatı, ticari artı para, POS, dış ticaret ve finansmanı, maaş ödemeleri, vergi-SSK ödemeleri, fatura ödemeleri, otomatik ödeme/tahsilat sistemleri, şirket kredi kartı, hazine bonosu, yatırım fonları, farklı sektörler için hazırlanan özel paketler gibi birçok ürün ve hizmet sunuyoruz. Ancak farklılaşan müşteri beklentileri ve artan rekabet ortamında sadece klasik bankacılık ürünlerini sunmamız müşterilerimizi desteklemek için yeterli değil. Bu nedenle, Akbank olarak her türlü bankacılık ürünü ve hizmeti sunmanın yanı sıra müşterilerimiz için, büyümelerini sağlayan farklı, yeni ve değer yaratan ürün, hizmet, kampanya veya stratejik işbirlikleri geliştiriyoruz. Amacımız, müşterilerimizin finansal ve finansal olmayan ihtiyaçlarını bir iş ortağı yaklaşımıyla önceden belirleyerek hızla çözüm üretmek, onlara bankacılık alanında hizmet etmenin yanı sıra onların yeni vizyon önerileri geliştirmelerini, ürün/hizmetleri için yeni pazarlar bulmalarını ve talep yaratmalarını sağlamak.
14.9 milyar liralık kredi
* Akbank KOBİ Bankacılığı olarak müşterilerimize kullandırdığımız nakit kredi tutarı 2009 yılı sonunda 12.8 milyar TL iken, Eylül 2010 itibarıyla 14.9 milyar TL’ye ulaştı. Ekonomide kriz sonrası kredi hacimlerinde artış trendi yaşanıyor. BDDK Eylül 2010 tarihi verilerine göre KOBİ’lerin nakdi kredi hacmi 108 milyar TL, gayrinakdi kredileri ise 38 milyar TL’ye ulaştı. Böylelikle hem nakdi hem de gayrinakdi kredilerde Haziran ayı sonuna göre yaklaşık yüzde 7’lik bir artış gerçekleşti. Aynı dönemde kredi kullanan KOBİ adedi ise yüzde 4 artış göstererek 1.8 milyona ulaştı. Akbank KOBİ Bankacılığı olarak biz de piyasalarda güven ortamının yükselmesi, firmaların risk alma iştahının artması ve sonuç olarak firmaların faaliyetlerini ve yatırımlarını artırmak istemesi nedeniyle kredi taleplerinde artış gözlemliyoruz.
Türkiye’nin potansiyeli
* Türkiye, genç nüfusu ve doymamış pazarıyla, bölgede önemli bir ekonomik oyuncu. Ülkemizin potansiyelinin en iyi şekilde değerlendirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu amaçla, KOBİ’lerin Türkiye ekonomisindeki yerinin önemine vurgu yaparak, üretimin ve istihdamın artırılması için gereken çalışmaları sürdürüyoruz. Akbank olarak, KOBİ’leri her platformda desteklemeye devam ediyoruz. Finansman hizmetlerimizin yanısıra, bilgilendirme, işbirlikleri gibi diğer stratejik desteklerimiz de artarak sürüyor. KOBİ’ler için değer yaratmak amacıyla yenilikçi ürünler ve hizmetleri geliştiriyoruz, bilgilendirme toplantıları ve kampanyalar düzenliyoruz, işbirlikleri kuruyoruz. Hedefimiz KOBİ’lere sunduğumuz geniş çözüm yelpazesi ile onların rekabet güçlerini artırmak, büyümelerine daha fazla destek olmak.

Akbank KOBİ’ler için bir dizi yeri kampanya başlattı.

Haberin Devamı

AKBANK olarak KOBİ’ler için bu yıl geliştirdikleri yeni uygulamalardan örnekler veren Ferda Besli, bunlardan bazılarını şöyle sıraladı:
* Belirli şartları sağlayan müşteriler, taksitli ticari kredilerini 36 ay vadeye kadar aylık yüzde 0.75 faiz oranı ile kullanabiliyor.
* Dış pazarlara açılmak ve büyüyebilmekisteyen KOBİ’ler için Ücretsiz İhracat Vesaik Gönderimi Kampanyasından yararlanabiliyor.
* DEİK (Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu) işbirliği ile “İhracatta ilk adım KOBİ İhracat Okulu” projesini hayata geçirildi. Bu kapsamda, Anadolu’nun sanayi ve ticarette önde gelen illerinde yöneticilere yönelik “İhracatta Fırsatlar: Yeni Sektörler, Pazarlar, İş Modelleri ve Teşvikler” konulu toplantıları gerçekleştiriliyor.
* 2010 yılında şirket kredi kartı, tedarik kartı ve banka kartı özelliklerinin bir arada olduğu Axess Business uygulamaya alındı.
* KOBİ’lerin enerji maliyetlerini düşürerek enerji verimliliklerinin artırılması, fosil yakıtların kullanım yoğunluğunun azaltılması ve sera gazı emisyonunun önüne geçilmesi amacıyla Enerji Dostu Kredi ve Sürdürülebilir Enerji Finansmanı Kredisi’ni hayata geçirildi
* Ayrıca, enerji verimliliği projelerine daha fazla katkı sağlamak amacıyla, Siemens Türkiye ile bir işbirliği anlaşması imzalandı.

Haberin Devamı

Endeavor ile işbirliği yapıldı 20 milyon liralık havuz açıldı

Haberin Devamı

FERDA Besli, Akbank’ın KOSGEB, Hazine, IFC ve Avrupa Yatırım Bankası (AYB) kredileri için KOBİ’lere hizmet verdiklerini anlatırken, bu yıl ayrıca 12 ülkede ofisi bulunan sivil toplum kuruluşu Endeavor ile işbirliği sözleşmesi imzaladıklarını belirtirken, şunları söyledi: “Etkin girişimcilere maddi ve manevi desteği bir arada sunmayı hedefleyen Endeavor’a ilk etapta 20 milyon TL’lik bir kredi havuzu açtık. Uygun teminat

Haberin Devamı

koşullarında, uzun vade, düşük faiz gibi avantajlar içeren bu krediden Endeavor tarafından seçilen girişimciler yararlanabiliyor. Ayrıca, Endeavor’ın her yıl seçeceği yeni Endeavor Girişimcileri de Akbank’ın kredi havuzundan faydalanabilecek. Endeavor işbirliği ile Türkiye’de yepyeni sektörler, yepyeni fikirler gelişme olanağı bulacak. Girişimcilerin tüm yaratıcı fikirlerine açığız.”

Haberin Devamı

KOSGEB ile iki program başlatılacak

FERDA Besli,

yeni dönemde uygulamaya alınacak projeler hakkında da şu bilgileri verdi: “KOSGEB (Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı) 2010 yıl sonuna kadar “Ölçek Endeksli Büyüme Destek Kredisi Programı” ve “İhracat Destek Kredisi Programı” olmak üzere iki farklı kredi programına başlayacağını anons etti. Sözkonusu kredi programları çerçevesinde faiz tutarının yüzde 75’lik kısmı KOSGEB, yüzde 25’lik kısmı ise işletme tarafından karşılanacak. Bankamız da bu imkanı KOBİ’lere sağlayan bankalardan biri. Faiz destek avantajlı bu ürün ile KOBİ’lere ucuz finansman olanağı sağlayarak yatırımları teşvik edeceğimiz, ihracatlarını artıracağımız ve büyümeyi daha da destekleyeceğimiz için mutluyuz.”


BANK Asya- Ayhan Keser

Keser: KOBİ’lerle beraber büyümek istiyoruz

‘Çobanyıldızı’ tanımlandı sektörlere özel finansman paketleri hazırlandı

AYHAN Keser, ‘Çobanyıldızı Projesi’ni, “Mikro İşletmeler ve KOBİ’lere yönelik sunulan tüm hizmetleri, içerisine yenilikler de ekleyerek bu markanın altında toplanması” olarak özetlerken, bu doğrultuda hazırladıkları finansman paketmlerini de şöyle sıraladı: “Sektörlere özel sekiz adet finansman paketi KOBİ’lerin hizmetine sunuldu. Bunlar; Turizm Destek Finansman Paketi, Tarım Destek Finansman Paketi, Üye İşyeri Destek Finansman Paketi, Franchising Finansmanı, Akaryakıt Bayi Destek Finansman Paketi, Eczacı Destek Finansman Paketi, Taksi Plakası Finansmanı, İşyeri ve Arsa Alım Destek Finansman Paketi ana başlıklarıyla özetlenebilir.”

Firma-bayi nakit akışı için özel kart geliştirildi

FİRMA-bayi arasındaki nakit akışının daha sistematik hale getirilmesine yönelik yeni bir kart tasarladıklarını anlatan Ayhan Keser şöyle konuştu: “Bu amaçla geliştirdiğiniz ‘Ticari Kart’ ürünümüzü, bu ay içerisinde geniş bayi ağına sahip tüm firmaların hizmetine sunduk. Ayrıca aynı amaca hizmet eden Doğrudan Borçlandırma Sistemi ile sistem iyileştirmeleri yaptık. Şimdi bu ürünümüzü yoğun bir şekilde tanıtıyoruz” dedi. Keser şöyle devam etti: “Ayrıca Bank Asya’nın teminat verme konusunda sıkıntı yaşayan firmaların kullanacağı kredilere garanti/kefalet vererek firmalara destek sağlayan bir kuruluş olan Kredi Garanti Fonu (KGF)’na ortak olarak bu kuruluşla ilişkilerini daha geliştirdi. Bu bağlamda, Bankamız KGF’nin özkaynakları aracılığıyla sağladığı kefalet sisteminin haricinde, Hazine Müsteşarlığı’nca sağlanan destek programı ile denizcilik sektörünün de bu sisteme dahil edildiği programa protokol imzalayarak dahil oldu.”

Odalarla imzalanan işbirliği anlaşmalarına yenileri eklenecek

ÇEŞİTLİ illerin ticaret odaları ile işbirlikleri yaptıklarını kaydeden Ayhan Keser şöyle konuştu: “ İstanbul Ticaret Odası, İzmir Ticaret Odası ve çeşitli derneklerle yapılan protokol gereği, İTO, İZTO ve dernek üyesi firmalara uygun koşullarda ve kısa sürede nakdi ve gayrinakdi kredi imkanları sunuyoruz. Bu tür anlaşmaların ülke geneline yaygınlaştırılmasına yönelik anlaşmalar da gündemimizde önemli bir yer teşkil ediyor. KOBİ’lere bugüne kadar verdiğimiz destek 2010 yılının son çeyreğinde ve 2011 yılında da artarak devam edecek. Önümüzdeki yıl KOBİ’lere sunacağımız bankacılık hizmetlerinde ürün çeşitliliğine giderek hizmet vermeyi hedefliyoruz. Yeni kredi türleri ile birlikte, kredi ödeme şekillerinde alternatifler, kredi paketlerinin yanı sıra nakit yönetimi ve danışmanlık hizmetlerini de genişleterek işletmelerin hizmetine sunmayı amaçlıyoruz.”

KOBİ’lere dönük hizmetleri artırdık

BANK Asya yapılanmasında KOBİ’lere ve Mikro İşletmelere İşletme Bankacılığı Müdürlüğü çatısı altında ürün ve hizmetler sundukları kaydeden Ayhan Keser şunları anlattı: “KOBİ’lerin yatırımlarına, işletmelerini büyütme projelerine, üretimi artırma çalışmalarına ve her türlü dış ticaret işlemlerine finansman sağlayarak kredi bacağında, Ticari Kart, AsyaAsist Kart, Çek Karnesi, POS, Vergi, SGK ve Fatura Ödemeleri, Sigorta Hizmetleri ve İnternet Bankacılığı ile de nakit yönetimi tarafında çeşitli hizmetler sunuyoruz. Sektörlere özel 8 ayrı finansman paketi sunduğumuz Çoban Yıldızı projemizi de yakın zamanda hayata geçirdik.
Kredi ve diğer bankacılık hizmetlerinin yanı sıra firmalarımıza sunduğumuz hizmetler arasında ön plana çıkan ürünlerimizden biri olan, Teşvik Takip Kart’ı çıkardık. Bu kartla işletmeler; il, bölge ve sektör bazında faydalanabileceği tüm teşvik ve destekleri öğrenebiliyor. Ayrıca bu hizmetlerin yanında Teşvik Takip Kart ile KOBİ’lere; hukuki, mali, dış ticaret, insan kaynakları danışmanlık hizmetleri, tıbbi yardım, seyahat yardımı, işyeri yardım hizmetleri, araç ve nakil yardımı, sosyal yardım gibi destekler de sunuluyor.

22 Aralıkta Şanlıurfa’dayız

AYHAN Keser, ilki 24 Kasım’da Malatya’da başlayan Bank Asya Çobanyıldızı Buluşmalarının 8 Aralık’ta Adana’da gerçekleştiğini ve 22 Aralık’ta Şanlıurfa’da olacaklarını söyledi.


DenizBank/ Gökhan Sun

Krizde hız kesmedi 3 yılda nakdi krediler yüzde 60 arttı


SON 3 yılda KOBİ kredilerini hız kesmeden arttırdıklarını belirten DenizBank İşletme ve Tarım Bankacılığı Grubu Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Sun, “2008 başından bu yana KOBİ’lere kullandırdığımız nakdi krediler yüzde 60 oranında arttı ve son dönemde 2.8 milyar TL’ye ulaştı” dedi.

KRİZ sırasında da, kriz sonrasında da verdikleri nakdi kredilerin hız kesmeden arttığını belirten DenizBank İşletme ve Tarım Bankacılığı Grubu Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Sun, bunun da son 3 yılda KOBİ kredilerinde yüzde 60 artış getirdiğini açıkladı. DenizBank olarak KOBİ’lere daha iyi hizmet verebilmek adına 2004 yılında İşletme Bankacılığı bölümümüz kurduklarını belirten Sun, bu noktadan sonra yürüttükleri çalışmalar ve sonuçları hakkında şu bilgileri verdi:
Bölge müdürlükleri kuruldu
* İşletme Bankacılığı bölümünde önceliğimiz, KOBİ’lerin ihtiyaçlarına ve finansal sıkıntılarına yönelik, nitelikli ürünler geliştirmek, kaliteli ve hızlı hizmet vermektir. KOBİ’lere daha hızlı hizmet verebilmek için yeni bir yapılanma kararı alarak Kredi Bölge Müdürlükleri kurduk. Bu yapılanma sayesinde kredi tahsis sürecini kısalttık. Ayrıca, karar mekanizmalarının bölge ile iç içe olması bölgenin koşullarına göre esneklik gösterebilme yeteneğimizi artırdı.
500 bin KOBİ’ye hizmet
* Bölümümüzün kuruluşundan bu yana yaklaşık 500 bin KOBİ’ye bankacılık hizmetlerimizi ulaştırdık. Günümüz itibari ile Türkiye’de faaliyet gösteren KOBİ’lerin yüzde 12’si DenizBank’ın aktif müşterisidir. Bilançomuz içindeki KOBİ kredileri, son 3 yıldır düzenli bir artış göstermiş olup, son döneme bakıldığında toplam ticari kredilerin yüzde 22’sini oluşturmaktadır. Bu alanda hedefimiz, KOBİ kredi payını yüzde 30 seviyesine, KOBİ müşteri adedini ise 600 bin adede çıkartmaktır.
Zor günlerde de destek verdik
* Kriz esnasında ve kriz etkilerinin azalmaya başladığı ilk dönemlerde DenizBank, sektördeki nakdi kredi hacmini arttıran iki özel bankadan biri olmuştur. KOBİ’lerimize zor günlerde de güvenerek, hak ettikleri desteği vermenin haklı gururunu yaşıyoruz. 2010 yılında krizin etkilerinin geçmesi ile piyasadaki tüm bankalar, KOBİ’lere hizmet vermek için ciddi bir yarış başlattılar. Bankaların Hazine bonosu ve faizlerden elde ettiği kazançların düşmesi, krizin etkilerinin iyice azalması sonucunda, KOBİ’lere verilen destek tekrar artış gösterdi.
Faiz geriledi, krediler arttı
* Kredi faizlerinde yaşanan gerileme sonucunda KOBİ’lerin kredi taleplerinde de artış yaşandı ve 2009 yıl sonuna göre tüm bankaların kredi hacimleri yüzde 20-30 aralığında yükseliş gösterdi. 2008 başından bu yana bankamızın KOBİ’lere kullandırdığı nakdi krediler ise yüzde 60 oranında arttı ve son dönemde 2.8 milyar TL’ye ulaştı.
2011 hedefi yüzde 30 büyümek
* 2010 yılında olduğu gibi 2011 yılında da “esnaf ve sanatkar” kesimi en büyük odak noktamız olacaktır. Bilançomuzdaki KOBİ’lere yönelik kredi payımızı yüzde 30 seviyesine ulaştırmayı ve bu hedefe paralel olarak KOBİ müşteri sayımızı arttırmayı hedefliyoruz. Ülkemizin kalkınması ve düzenli ekonomik büyümenin sağlanması için, KOBİ’lerin büyümesi gerektiğinin bilincindeyiz. Bu bilinçle tüm kaynaklarımız ile KOBİ’leri desteklemeyi sürdüreceğiz.

İşletme Kart ile esnafın alım gücü artacak

KOBİ’leri kredi prosedürlerinden kurtarmak, kolay kullanımlı ve geniş kapsamlı bir ürün yaratmak amacıyla, 2008 yılında İşletme Kart ürünümüzü hizmete sunduklarını belirten Gökhan Sun, Denizbank’ın bunu geliştirmek için yaptığı çalışmalardan da şöyle söz etti: “İşletme Kart ürünümüz ile Esnaf’ı tek bir çatı altında toplayarak, alım güçlerini arttırmak, indirim ve avantajlara daha yaygın şekilde ulaşmalarını sağlamak önceliğimiz olacak. Bu alanda İşletme Kart ürünümüzün mevcut özelliklerini geliştiriyor ve yeni özellikler eklemek için çalışıyoruz. Esnaf ve sanatkâr odaları ile yakın ilişkilerimizi sürdürerek, piyasanın nabzını yakından takip etmeye ve oluşan ihtiyaçlara yönelik ürün ve hizmetler geliştirmeye devam edeceğiz. İşletme Kart ile esnafımız tek bir kart üzerinden; acil nakit ihtiyaçları için kurtaran hesap, peşin alımlarını taksitlendirebilmeleri için eşit taksitli kredi, sektörlerine özel çözümler için sektörel kredi ve şirket kredi kartı kullanımı yapabiliyor. Üstelik söz konusu işlemleri ATM ve gişelerden gerçekleştirebiliyor. Günümüz itibari ile 100.000’in üzerinde KOBİ, İşletme Kart ayrıcalıklarından faydalanmakta olup, her geçen gün bu sayı artıyor.”

Mevsimsel durgunluklar için ‘dönemli sektörel krediler’ hazırlandı

KOBİ’ler için bir diğer sıkıntı ise çalıştığı sektörlerde yaşanan mevsimsel durağan dönemler olduğuna dikkat çeken Gökhan Sun, şunları söyledi:
“Bu dönemlerde nakit akışları yavaşladığı için borçlarını ödemekte sıkıntı çektikleri gibi, asıl kazanç sağlayacak döneme yatırım yapmakta da zorlanırlar. DenizBank olarak, sözkonusu sorunların çözümü için firmaların nakit akışlarının düşük olduğu aylarda geri ödemesiz dönemli sektörel krediler tasarladık.”

KOBİ’lerin büyümesi şart
* Ülkemizin kalkınması ve düzenli ekonomik büyümenin sağlanması için, KOBİ’lerin büyümesi gerektiğinin bilincindeyiz. Bu bilinçle tüm kaynaklarımız ile KOBİ’leri desteklemeyi sürdüreceğiz. Bankamız kaynaklarının yanı sıra yurtdışı kaynaklı fonları da KOBİ’lerimizin hizmetine sunmak için yıl boyunca yeni ürün ve hizmetlerimizle esnafımızın yanında olacağız. Tüm toplantı ve demeçlerimizde belirttiğimiz gibi; çalışan, üreten ve büyümek isteyen esnafa hayat Deniz’de güzel.

2011 hedefi yüzde 30 büyümek

BU yıl olduğu gibi 2011 yılında da “esnaf ve sanatkar” kesiminin en büyük odak noktamız olacağını belirten Gökhan Sun, “Bilançomuzdaki KOBİ’lere yönelik kredi payımızı yüzde 30 seviyesine ulaştırmayı ve bu hedefe paralel olarak KOBİ müşteri sayımızı arttırmayı hedefliyoruz” diye konuştu. Bu doğrultuda, Türkiye genelinde faaliyet gösteren 240 ticaret, sanayi, esnaf ve meslek odalarıyla işbirliği sürdüklerini belirten Gökhan Sun, bu konudaki çalışmalarını şöyle özetledi: “Söz konusu kurumlardan gelen taleplere göre ürün ve hizmetler tasarlamaya özen gösteriyoruz. Ayrıca yıl içerisinde KOSGEB, KGF, Avrupa Kalkınma Bankası ve Turseff gibi kuruluşlarla işbirliği yaparak, KOBİ’lerin finansal ihtiyaçlarına yönelik özel ürünler geliştirmeyi sürdürüyoruz.”


Eurobank Tefken-Şebnem Dönbekci,

Farklı ihtiyaçlar belirlendi, her ‘işletmeye özel’ yaklaşım benimsendi

HER işletmenin farklı ihtiyaçları olduğu fikriyle KOBİ’lere yönelik ürün ve hizmetler belirlediklerine dikkat çeken Eurobank Tekfen Genel Müdür Yardımcısı Şebnem Dönbekci, bunun için “işletmeye özel” bir yaklaşım geliştirdiklerini kaydetti.
Eurobank Tekfen olarak KOBİ’lere yönelik müşteri odaklı yaklaşım ile, KOBİ segmentine yepyeni bir vizyon kazandırma amacıyla, kriz yılı olan 2009’da perakende bankacılık alanında yola çıktıklarını belirten Dönbekci, şunları dile getirdi: “Her bir küçük işletmenin, ekonominin yapı taşı olduğu anlayışı ile faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. 2010 yılında küçük işletmelere kullandırdığımız kredilerde yüzde 100’ün üzerinde bir büyüme gerçekleştirdik. Yeni şubelerimizin de katkısıyla müşteri sayımızı ve KOBİ’lere sağlayacağımız kredi desteğini artırmaya devam edeceğiz. Türkiye’nin 19 ilinde 54 şubesi ve 870 çalışanıyla faaliyet gösteren bir bankayız. Kriz döneminde yatırımlarımızı kısmak yerine hedef büyütüp yatırımlarımızı artırma yönüne gitmemizde, hem önceki kriz deneyimlerimizin hem de alanlarında uzman insan kaynağımız ve güçlü yönetim kadromuz ile birlikte sahip olduğumuz bilgi birikiminin payı çok büyük.”
Yol haritası çiziliyor
Dönbekci, “Eurobank Tekfen olarak, her bir küçük işletmenin farklı ihtiyacını anlayan ve bu ihtiyaçlara yönelik farklı ürün ve hizmet çeşitliliği sunan bir banka olma amacı ile KOBİ’lere farklı bir yaklaşım sergiliyoruz” derken, bunu şöyle açıkladı: “Küçük işletmelerin bankalardan öncelikli beklentisinin sadece ürün olarak hizmet aldıkları bir banka değil aynı zamanda danışmanlık desteğini alabilecekleri, kendilerine bir yol haritası çizebilen bir banka olduğuna inanıyoruz. İşletmeler yol boyunca ihtiyaçları olan tüm finansal ürün ve hizmetlerde “İşletmeye Özel” bir yaklaşım ile esnek çözümler sunulmasını bekliyorlar. Biz Eurobank Tekfen olarak bu misyonu üstleniyoruz.”

Yıla iddialı girdik. şube ve eleman artışı sürecek

ŞEBNEM Dönbekci, “Perakende bankacılık alt yapı ve ürün geliştirme çalışmalarımızı artırarak 2010 yılına da perakende bankacılıkta iddialı bir giriş yaptık” derken, bu konudaki çalışmaları şöyle özetledi: “2010 yılı önceki yıl başlattığımız yatırımların devamına sahne oldu diyebiliriz. Kriz nedeniyle istihdamda da bir azaltma yapmadık. Tam tersine, kontrollü bir şekilde büyüme hedeflerimize ulaşmak üzere işe alımlarımıza devam ettik, istihdamda 280 yeni çalışanımızı bünyemize kattık. 2010 yılının başından bu yana 12 yeni şubenin açılışını gerçekleştirdik. Halen yürütülmekte olan bütçe çalışmalarımız kapsamında, 2010 yılı işe alım planlarımızı şube ekipleri ağırlıklı olmak üzere, en az 43 kişinin bankamıza dahil edilmesi yönünde oluşturmaktayız. Hizmet modelimizde KOBİ müşterilerimiz ile birebir ilişki ve müşteri odaklı yaklaşım olduğu için özellikle sektörel hizmet ve ürün paketlerimizde müşterilerimize gerek kredi faiz oranlarında gerekse bankacılık hizmetlerinde özel avantajlar sunuyoruz.”
Pazarın yüzde 3’ü
Dönbekci, 2009 yılının Eurobank Tefken için hem organizasyonel yapılanma hem de altyapı süreçlerini tamamlamaya yönelik çalışmalar ile geçirdiği bir yıl olduğunu belirten Dönbekci, hedeflerini ise şöyle açıkladı: “2010 yılı Ekim ayı itibariyle toplam şube sayımız 54’e yükseldi. Ağırlıklı olarak Perakende Bankacılık hizmeti sunan şube açılışlarımız devam ediyor. Bankamızda Perakende Bankacılık faaliyetlerinin başlamasına ve şube ağımızın büyümesine paralel olarak KOBİ kredilerimizin gerek hacim gerekse toplam banka kredilerimizin içindeki payı artarak devam etmektedir. 5 yıllık büyüme planlarımız dahilinde pazar payında yüzde 3’e gelmeyi hedefliyoruz.”

Odalarla anlaşmalar yapılıyor, yeni ürün ve hizmetler yolda

EUROBANK Tekfen’in başlattığı ticaret ve esnaf odaları anlaşmaları, sektöre özel hizmet ve ürün paketlerine devam ederken 2011 yılı başında küçük işletmelere yönelik yeni ürün ve hizmetlerimiz olacağını belirten Şebnem Dönbekci, şunları söyledi: “Özellikle, küçük işletmelerin işletme sermayesi nakit ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik “Pazarda İlk” olma özelliğine sahip yeni bir kredi ürünümüz hayata geçecek. Bunun yanı sıra özellikle mevcut ve yeni kazandığımız kredi müşterilerimize 2010’da başladığımız POS ürün satışımızı etkin şekilde sürdüreceğiz. Amacımız daha güçlü bir işletme için öncü ürün ve hizmetlerle desteğimizi sürdürmek. Bu doğrultuda büyümenin sürdürülebilirliği için KOBİ’lere destek olmaya devam ediyoruz.”
Danışmanlık desteği
“KOBİ’lere olabilecek en uygun imkanları sunma hedefindeyiz” diyen Dönbekci, sözlerine şöyle devam etti: “Bu yüzden KOBİ’lerin yanından olmayı ve beklentilerine uygun hizmetler geliştirmeyi hedefliyoruz. En önemli hizmetimiz ise danışmanlık desteği. Eurobank Tekfen olarak, Perakende Bankacılık alanında hizmet vermeye başlarken belirlediğimiz ‘Küçük İşletmeler’ tanımı kapsamında yıllık cirosu 5 milyon TL’ye kadar olan işletmelere hizmet veriyoruz. 2009 yılından bu yana KOBİ’lerle yaptığımız iş birliği ve onlara sağladığımız kredi olanakları her geçen gün artarak devam etmekte. Perakende Bankacılık hizmetine başladığımız günden bu yana KOBİ’lerin yanındayız.”
Finansbank-Özhan Örge

Ticari kredilerin yüzde 22’si, KOBİ’lere gitti, 2001 için Yüzde 30 büyüme hedefleniyor

 

FİNANSBANK’ın ticari kredileri içerisinde KOBİ’lere verdiği kredi payının yüzde 22 olduğuna dikkat çeken Finansbank KOBİ Segment Yönetimi Grup Yöneticisi Özhan Örge, “2011 yılında KOBİ kredilerinde yüzde 30 civarında büyüme hedefliyoruz” dedi.

FİNANSBANK’ın sadece finansal ihtiyaçlarını değil, ihtiyaç duydukları her konuda danışabilecekleri bir banka olma hedefiyle KOBİ’lere hizmet verdiğini belirten Finansbank KOBİ Segment Yönetimi Grup Yöneticisi Özhan Özge, bu doğrultuda geliştirdikleri pek çok hizmet ve ürün ile büyümeye devam ettikleri kaydetti. Bu yıl Finansbank’ın verdiği ticari kredilerden KOBİ’lerin yüzde 22 pay aldığını belirten Özge, gelecek yıl içinde yüzde 30 büyüme hedeflediklerini açıkladı.
‘Bilgi kaynağı’ yarattık
 “Finansbank, Türkiye’de KOBİ Bankacılığı alanında, tartışmasız olarak öncü bir ban¬kadır” diyen Özhan Örge, bu konudaki çalışmalardan bazılarını şöyle aktardı: “Bankacılık sektöründe, 2004 yılında bu bölümü ilk kez “Genel Müdür Yardımcılı¬ğı” seviyesinde kuran, ‘Türk ekonomisinde KOBİ’ler önemlidir, biz onlara yönelik faaliyetlerimizi ayrı konumlandırmalıyız’ yaklaşımı ile hareket eden, KobiFinans Danışma Merkezi’ni kuran, onlara özel dergi ve portal projelerini ilk kez gelişti¬ren, danışmanlık hizmetini başlatan bir bankadır. Yaptığımız özel kredi çalışmaları ve işbirlikleri ile KOBİ’lerin her türlü finansal ihtiyaçlarını karşılamayı amaçlıyoruz. Ancak bundan da önemlisi Finansbank olarak biz KOBİ’lerin yalnızca kredi ihtiyaçlarında değil, işleriyle ilgili ihtiyaç duydukları her tür finansal konuda danışabilecekleri iş ortakları olmamız gerektiğini düşünüyoruz. Bu düşünceden hareketle de KOBİ’lerin ihtiyaç duydukları her konuda başvurabilecekleri bir bilgi kaynağı yarattık, KobiFinans projesini oluşturduk. Hedefimiz, KOBİ’lere ihtiyaç duydukları bilgi ve danışmanlık hizmetini sürekli olarak sunmak ve gelişmelerine katkıda bulunmak.”
100 KOBİ’den 15’i
Şu anda KOBİ segmentinde toplam tanımlı müşteri sa¬yılarının 300 binin üzerinde olduğunu belirten Örge, sözlerine şöyle devam etti: “Piyasada 2 milyon civarında tüzel şirket olduğunu düşünürsek, KOBİ’lerin yüzde 15’i Finansbank’ta en azından bir hesap sahibi diyebiliriz. Finansbank’ın ticari kredileri içerisinde KOBİ’lere verilen kredilerin payı yüzde 22’dir. 2009 yılının ikinci yarısında KOBİ kredilerinde yüzde 11.2 büyüdük. 2008 sonunda 7.12 olan taksitli ticari kredi pazar payımız Kasım 2010 itibarıyla yüzde 8.7’e yükselttik. Finansbank KOBİ Bankacılığı’nın toplam kredi tutarı Kasım 2010 itibarıyla 5 milyarı geçti.”
Hedef yüzde 30 büyüme
Önümüzdeki dönemde çeşitli sektörlerle işbirlikleri gerçekleştireceklerini açıklayan Özge, Finansbank’ı hedeflerini ise şöyle aktardı: “Ürün/hizmetlerimizi bu işbirlikleri ile daha da geliştirmeyi, genişletmeyi planlıyoruz. 2011 yılında KOBİ kredilerinde yüzde 30 civarında büyüme hedefliyoruz. Finansbank olarak özel bankalar arasında KOBİ segmentinde yüzde 5.5 pazar payı ile 5’inci sırada yer alıyoruz. Yeni dönemde hedefimiz ilk 4’te yer almak. Finansbank olarak KOBİ kredilerindeki pazar payımızı büyütmeye devam edeceğiz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da KOBİ’lere özel çözümlerle KOBİ’lerin yanında olmayı sürdüreceğiz.”

Eleman alımında KOBİ alanına ağırlık veriliyor

AVRUPA Yatırım Fonu (AYF) kredilerinden KOBİ Şipşak krediye kadar bir çok farklı ürünle KOBİ’lere hizmet ettiklerini belirten Özhan Özge, bunun yanı sıra KOBİ müşterilerinin tüm ihtiyaçlarını karşılayabilmek için çalışmalara devam ettiklerini vurguladı. Bunun için, şube tarafında yeterli sayıda çalışan bulundurmaya da özen gösterdiklerine dikkat çeken Özge, bu konuda şunları söyledi: “Bugün, şubelerimiz¬de yalnızca KOBİ’lere hizmet etmek üze¬re yaklaşık 1000 personelimiz çalışıyor. 2011’de de eleman alımında KOBİ tarafına ağırlık veriyoruz. Hedeflerimizi bu yönde oluşturuyoruz. Aynı zamanda, çalışanları¬mızı da sürekli eğitimlerle geliştiriyoruz çünkü biliyoruz ki KOBİ Bankacılığı’nda farkı çalışanlarımızın müşterilerimize sunduğu kaliteli ve sürekli hizmet yaratıyor.”

Firma dilinden, anlayabilmek önemli

ÖZHAN Örge, KOBİ’le¬rin hangi bankayı nasıl tanıdığı ile ilgili bir araştırmada, Finansbank’ın kredi ihtiyaçlarında en rahat, en esnek çalışan banka olma özelliği ile ön plana çıktığını belirtirken, şöyle konuştu: “Biz kendimizi ‘firmaların dilinden anlayan, ihtiyaçlarına cevap verebilen bir banka’ olarak tanımlanıyoruz. Bu çok önemli bir gösterge. Özellikle kriz dönemi¬ne baktığımızda, firmalara pozitif yaklaşan, kredi hacmini genişleten bir banka olduk. Bununla birlikte, müşteri ile ilişkimizi yalnızca “kredi ihtiyaçlarını karşılama” üzerine kurmadık. Onların sektörlerine ve faaliyetine özel ürünler de sunduk. Her sektörün dinamikleri farklıdır, bunla¬rın üzerinde düşünerek, analiz yaparak, resmin bütününe bakarak, onlarla birlikte mesai yaparak çözümler geliştirdik. Özetle, herkesin ihtiyacı farklıdır. Biz konuya böyle bakıyoruz. Çözüm ve hizmetlerimizi de böyle geliştiriyoruz.”


Garanti Bankası- Nafiz Karadere

Büyüme fırsatı yakalandı. KOBİ kredileri yüzde 41 arttı

KRİZİN etkilerinin azalmasıyla birlikte işletme ve kurumlar için büyüme fırsatının 2010 yılında sağlandığını belirten Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Nafiz Karadere, bu yıl KOBİ kredilerini yüzde 41 artırdıklarına dikkat çekti.

GARANTİ Bankası Genel Müdür Yardımcısı Nafiz Karadere, ekonomideki iyileşmenin KOBİ kredilerine de yansıdığını belirtirken, bankasının da bu yıl kredi portföyünde de hızlı bir artış yaşandığını vurguladı. Karadere, 1.2 milyon KOBİ müşterisine hizmet veren Garanti Bankası’nın bu yıl KOBİ kredilerinde yüzde 41 artış sağladığını belirtti.
Karadere, 1997 yılında KOBİ’leri ayrı bir segment olarak gören ilk özel Türk bankası olarak, KOBİ’lere özel hizmet yaklaşımını benimsediklerini vurgularken, küresel kriz ve sonrasında yaşanan gelişmeleri şöyle özetledi: “Küresel krizin etkileri 2008’in son çeyreğinden itibaren KOBİ kredilerinde görülmeye başlandı. Resmi tanıma göre KOBİ nakdi kredileri sektörde 78 milyar TL’ye kadar geriledi. Ancak krizin etkilerinin azalmaya başladığı 2010 yılının, işletmeler ve kurumlar için büyüme fırsatı sağladığını söyleyebiliriz. Ekonomik faaliyetlerdeki canlanmaya paralel olarak, ticari kredi hacmindeki artış ve istihdam koşullarının görece iyileşmesi, bunun göstergesi olarak nitelendirilebilir. Ekonomik konjonktürdeki iyileşmeler, 2010 yılında kredi taleplerine olumlu yansıdı. Aralık 2009-Eylül 2010 döneminde, nakdi KOBİ Kredileri yüzde 29 büyüyerek 108 milyar TL büyüklüğe, kredi kullanan KOBİ sayısı da 1 milyon 664 milyon adetten 1.8 milyon adete ulaştı. Bankacılık sektöründe krediler aynı dönemde yüzde 21 büyürken KOBİ’lere verilen krediler büyümeyi domine etti.”
Pazar payı yüzde 9
Özellikle kendi KOBİ kriterlerimizle örtüşen resmi mikro ve küçük işletmeler olarak tanımlı gruba özel krediler verdiklerini belirten Karadere, şu bilgileri verdi: “Örneğin, eylül-ekim döneminde esnaf ve dükkan sizin kredi çalışmalarıyla 17 bin 400 küçük işletmeye 500 milyon TL üzerinde kredi desteğimiz oldu. Bu tip çalışmalarla Garanti Bankası KOBİ tanımına göre TL krediler portföyümüz yüzde 41 büyüdü. Ekim 2010 itibarıyla, resmi tanıma göre KOBİ olarak nitelendirilen kredili müşteri sayısındaki pazar payımız yüzde 9’a ulaştı. Aynı tarih itibarıyla toplam 18 milyar TL tutarında kredi sağladık ve nakdi kredilerde yüzde 13’ün üzerinde pazar payına ulaştık.”
18 milyar lira kredi
Resmi KOBİ tanımına göre 25 milyon TL’ye kadar yıllık cirosu bulunan ve 250’ye kadar çalışanı olan firmalar KOBİ olarak adlandırıldığını hatırlatan Nafiz Karadere, Garanti Bankası’nın bu işletmelere yönelik çalışmalarının sonucunu şöyle özetledi: “Ekim 2010 itibarıyla, toplam 18 milyar TL tutarında kredi sağlamış ve nakdi kredilerde yüzde 13’ün üzerinde pazar payına ulaşmış durumdayız. Resmi KOBİ tanımına göre mikro işletmelerdeki pazar payımız yüzde 11.31’den yüzde 12.71’e, küçük İşletmelerde ise yüzde 13.71’den yüzde 14.26’ya yükseldi. Ekim 2010 itibarıyla, Garanti Bankası’nın resmi KOBİ tanımına uyan müşterilerine kullandırdığı TL kredilerin, banka içindeki payı ise yüzde 28’dir.”

50 bin müşteriden 1.2 milyon müşteriye

DÜNYADA pek çok ekonominin büyüme performansı ve sürdürülebilirliği, sağlam mali ve finansal politikaların yanı sıra KOBİ’lere verilen önem ve sonuç odaklı desteklerle sağlanabildiğini vurgulayan Nafiz Karadere, şu değerlendirmeyi yaptı: “Ülkemizde son 5 yıllık süreçte, KOBİ’lerin üretim ve istihdama yaptıkları katkının önem ve büyüklüğüne rağmen, finansmana ulaşma konusunda yaşadıkları pek çok zorluğun, hızla olmasa da aşılmaya başlandığını söylemek mümkün. Bu süreçte, sektörde KOBİ bankacılığına ilginin arttığını, bankaların organizasyonel yapılarını ve hizmet modellerini farklılaştırdığını, KOBİ’lere özgü ihtiyaçlara dönük ürün ve hizmetlerin çeşitlendiğini görüyoruz. Bankacılık sektöründe KOBİ kredilerindeki artış, somut bir gösterge olarak karşımıza çıkıyor. 1997 yılında yaklaşık 50 bin müşteriye 70 milyon dolarlık bir kredi hacmiyle hizmet verirken, bugün 1.2 milyon müşteriye ve 5 milyar doların üzerinde kredi portföyüne sahip bulunuyoruz.

Garanti Bankası KOBİ’lere 17 ayrı destek paketi sunuyor

GARANTİ KOBİ Bankacılığı olarak, 10 milyon TL’ye kadar yıllık ciroya sahip firmaların yanı sıra, firma ortakları ve şahıs şirketleri ile pazara dönük üretim yapan çiftçileri, küçük ve orta ölçekli tarımsal işletmeleri de “KOBİ” olarak tanımladıklarını belirten Karadere, bu doğrultuda yaptıkları çalışmaları şöyle anlattı: “Farklı iş alanlarına sahip KOBİ’lerin, farklı ihtiyaçlarını gözönüne alarak; tarım, sağlık, turizm, lojistik, ihracat, mobilya, otomotiv yan sanayi, taksi, proje kredileri, gıda toptancıları, imalat, kadın girişimci ve hizmet gibi KOBİ’lere özel 17 ayrı destek paketini hizmetlerine sunuyoruz. Mikro işletmelerin ihtiyaçlarına yönelik olarak 2007 yılında ilk defa sunduğumuz Esnaf Destek Paketi ile standart bankacılık ürün ve hizmetlerine ihtiyaç duyan, ancak diğer KOBİ’lere oranla daha düşük tutarlarda kredi isteyen ‘esnaf ve sanatkar’ kesimine, 60 aya varan vade ve yüzde 0.99’dan başlayan faiz oranlarıyla finansman imkanı sağlıyoruz.”

Yeni ürün ve hizmetlerle Büyüme devam edecek

NAFİZ Karadere, Garanti Bankası’nın bundan sonraki hedeflerini ise şöyle aktardı: “Ekonomik koşulların beklentilere uygun gerçekleşmesi halinde, yeni açılan işyeri sayısında artışın süreceğini; işletmelerin finansman, nakit yönetimi ve yatırım yapma gibi bankalara dayalı ihtiyaçlarının ivme kazanacağını, dolayısıyla bankacılık sektöründe KOBİ niteliğindeki müşteri sayısının artmaya devam edeceğini öngörüyoruz. Ayrıca tarımsal bankacılık alanındaki gelişmelerin de devam edeceğini düşünüyoruz. Müşteri odaklı yaklaşımımızla, KOBİ’leri, global pazar şartlarına hazırlanmış, rekabet gücüne sahip, güçlü kuruluşlar haline getirmek istiyoruz. Önümüzdeki dönemde müşterilerimize yeni ürün ve hizmetler sunmaya, yeni müşteriler kazanarak kârlı ve sağlıklı büyümeye devam edeceğiz.”

50 ilde 68 toplantı yapıldı 20 bin KOBİ’ye ulaşıldı

NAFİZ Karadere, “KOBİ’lerin her türlü finansal ihtiyacını, uygun koşullarla karşılamayı hedefliyoruz, ancak misyonumuzu finansal destekle sınırlandırmıyoruz” derken, şu bilgileri verdi: “Müşterilerimize, işletmelerini sağlıklı ve verimli yönetebilmeleri ve sürdürülebilir büyüme sağlayabilmeleri için danışmanlık hizmeti veriyor, bilgi ve fikir paylaşımı yapıyoruz. Garanti Anadolu Sohbetleri, 2002’den bu yana düzenleniyor. Bugüne kadar 50 ilde yapılan 68 toplantıda, 20 bini aşkın KOBİ’yle bölgesel planlar, fırsat analizleri ve piyasa değerlendirmeleri gibi konularda görüş alışverişinde bulunuldu.”

10 bin 500 kadın girişimciye 310 milyon liralık destek

NAFİZ Karadere, KOBİ’lere yönelik çalışmalar içinde kadın girişimcilere de büyük önem verdiklerini vurgularken, bu çalışmaları şöyle anlattı: “Kadın girişimcilere yönelik ürün ve hizmet geliştiren ilk banka olarak, çeşitli finansal destek alternatifleri sunmanın yanı sıra, bir dizi etkinlikle desteğimizi daha kalıcı hale getirmeyi hedefliyoruz. Türkiye Kadın Girişimciler Derneği’yle (KAGİDER) bir araya gelerek düzenlediğimiz “Kadın Girişimci Buluşmaları” aracılığıyla, bugüne kadar 10 ilde 2 bini aşkın kadın girişimciyle buluştuk. Ayrıca, Ekonomist dergisinin ve KAGİDER’in katkılarıyla “Türkiye’nin Kadın Girişimcisi Yarışması”nı düzenliyoruz. Özel faiz oranlarıyla kadın girişimcilere ihtiyaç ve yatırım kredisi sağlayan Kadın Girişimci Destek Kredisi ile, bugüne kadar, 10 bin 500 kadın girişimciye, 310 milyon TL tutarında finansman sağladık.”

4600 müşteriye yeniden yapılandırma olanağı sunuldu

KOBİ’lerin zorlu günlerinde de onlara olan desteğimizi sürdürmeye devam ettiklerine dikkat çeken Nafiz Karadere, bu konuda şunları söyledi. “Sorunlu kredisi bulunan müşterilerimizin faaliyetlerini aksatmadan sürdürebilmeleri için yeni kredi taleplerini de karşılıyor, mevcut kredilerini yeniden yapılandırıyoruz. Bu amaçla 4 bin 600’den fazla müşterimizin 822 milyon TL’den fazla kredisini yapılandırdık. 2010 yılında gerek hızla büyüyen kobi kredi portföyü gerekse etkin tahsilat ve yapılandırma desteği ile Garanti’nin sorunlu krediler rasyosu yüzde 5.22 den yüzde 3.75’e gerilemiştir Sektör NPL rasyosu ise Eylül 2010 itibarıyla yüzde 4.45.”

Garanti Faktoring-Cengiz Üçbaşaran

100 faktoring işleminden 90’ı KOBİ’lerle yapılıyor

TÜRKİYE’de işletmelerin finansmanında, ticari tahsilat yönetimii ve alacak garantisi ile alternatif bir hizmet sunan faktoring sektörü, KOBİ’lere yönelik bir dizi ürün ve hizmet ile payını artırırken, Garanti Faktoring Genel Müdürü Cengiz Üçbaşaran, KOBİ odaklı bir anlayışla faaliyet gösterdiklerini vurguladı. Bu anlayış doğrultusunda kredi hacmini ikiye katladıklarına dikkat çeken Cengiz Üçbaşaran, adetsel olarak işlemlerinin yüzde 90’ını KOBİ’lerle yaptıklarını anlattı. Üçbaşaran KOBİ’ler için yaptıkları çalışmalara ve bunun sonucunda elde ettikleri sonuçlara ilişkin sorularımıza şu yanıtları verdi:
* KOBİ’ler en çok hangi konuda desteğe ihtiyaç duyuyor?
- KOBİ’lerde en önemli konu bilanço dengesinde ticari borç ve alacakların vade yapılanmasının doğru kurgulanmasıyla ilişkili olarak nakit döngüsünün ve kritik likidite seviyelerinin ayarlanması olarak ortaya çıkıyor. Diğer önemli konu ise alıcıların kredi riski konusunda yaşanan sıkıntılardır, bizim bu konuda da müşterilerimize önerilerimiz olabiliyor.
* Sunduğunuz bu hizmet ve ürünlere KOBİ’ler ilgi gösteriyor mu? KOBİ müşterilerinizin sayısında bir artış var mı?
- Biz KOBİ’lere odaklı bir strateji izliyoruz ve bunun karşılığında yarattığımız müşteri memnuniyetiyle birlikte hem hacimsel hemde adetsel anlamda bir başarımız var. Zor yıllar olarak geçen 2008-2009 döneminde de büyümemiz devam etti. Bizim müşterilerimizin çoğu KOBİ’lerdir ve bu şekilde kalmaya devam edecek. Bu segmentteki gelişme yılda yüzde 50, yüzde 100 büyümeler şeklinde olabiliyor. Biz her yıl binlerce Kobi’nin çözüm ortağı oluyoruz, adetsel olarak bakıldığında işlemlerimizin yüzde 90’ı KOBİ’ler ile yapılmaktadır diyebiliriz.
* Küresel kriz sonrası dönemde KOBİ’ler ve şirketiniz nasıl bir performans sergiledi? Bu açıdan 2010 nasıl bir yıl oldu?
- 2009 ve 2010 yıllarında Capital Dergisi’nin her yıl geniş bir katılımla binlerce profesyonel yönetici ve işadamı arasında gerçekleştirdiği ‘Türkiye’nin En Beğenilen Şirketleri’ araştırmasında iki yıl üst üste ‘Türkiye’nin en beğenilen factoring şirketi’ seçildik. Müşterilerimizden ve iş ortaklarımızdan aldığımız bu pozitif enerji Garanti Factoring’in 2010 performansına çok olumlu yansımaya devam etti. Müşterilerimizle yaptığımız işlem hacmimiz 2010 yılı dokuz aylık döneminde iki katına çıkarak 7.1 milyar ABD doları’na çıktı. Hacimsel bazda %21 pazar payımız var. Garanti Factoring‘in 2010 yılı 9 aylık net karı % 19’luk büyüme ile 9.0 milyon TL’ye çıktı. Toplam aktifleri 1.4 milyar TL seviyesine yükseldi. Şirketimiz dönemi yüzde 21.4 özkaynak karlılığı ile tamamladı. Müşteri sayılarımızda da önemli artışlar oldu. Şirketimizdeki büyüme tamamen reel sektöre ve müşterilerimize verdiğimiz desteğin bir göstergesidir. Bizim için başarının yolu müşterilerimiz için fark yaratmaktan geçiyor. 2010 yılında artan sayıda her segmentteki müşterilerimizden ürünlerimize bir talep artışı yaşıyoruz. Alacak garantisi, Ticari tahsilat yönetimi ve finansman hizmetlerimizi değişik kombinasyonlarda sunabiliyoruz. Yarattığımız katma değer ve müşteri memnuniyeti en öncelikli konumuzdur.
* 2010 sizin açınızdan nasıl bir yıl oldu?
- 2010 yılı Türkiye ekonomisi açısından pozitif yönde süprizlerin yaşandığı bir yıl olarak devam ediyor. Ekonomi gayet iyi büyüyor, bu yıl için beklenen yüzde 6-7 büyüme global ekonomik iklimi gözönüne aldığımızda oldukça kuvvetli duruyor. İşsizlik genel seviyesi yüksek olmakla birlikte düşmeye devam ediyor. Enflasyon kontrol altında ve dinamikleri olumlu yönde. Özellikle büyümeye katkı anlamında özel sektörün ön planda olduğu bir dönemdeyiz. Makro denklemde kamu borç dinamikleri gayet olumlu seyrediyor, kamunun borçlanma piyasasında daha az talepkar olması özel sektörün borçlanma imkanlarının önünü açıyor.

Faktoring KOBİ’lere hangi kolaylık ve avantajları sunuyor

FAKTORİNG hizmetlerini genel olarak finansman, ticari tahsilat yönetimi ve alacak garantisi fonksiyonları olarak üç başlık altında topladıklarını anlatan Cengiz Üçbaşaran, bu konuda verdikleri hizmetleri şöyle anlattı:
Vadeli alacak nakde dönüyor
* Kobi’lerin ticari satışlarından doğan vadeli alacaklarını en hızlı şekilde, uygun şartlarla nakite çevirmelerini sağlıyor. KOBİ’ler faturalı alacaklarını bize temlik ederek bu alacaklar karşılığında eğer varsa kendi müşterilerinden aldıkları ödeme araçlarını genellikle çeklerini de bize tahsilat amaçlı olarak veriyorlar. Veya ‘tedarikçi finansmanı’ diye adlandırdığımız ürünümüz ile sadece fatura temliği gerçekleştirilerek kalitesi yüksek alacaklarını nakde çevrilebiliyor.
İhracat garanti altında
* Mal mukabili ihracat yapan KOBİ’ler için ise, ihracatlarını garanti altına alarak cirolarını hızla arttırmalarına yardımcı olan, aynı zamanda satış yaptıkları yurtdışı müşterilerinin ödemelerini de disiplin altına alan ‘ihracat factoringi’ ürünümüzü kullanmaktayız.
Hızlı tahsilat yapılıyor
* Ayrıca bayii ağı ile satış yapan, ancak gerek bayi riskini ölçmede gerekse tahsilatını gerçekleştirmede zorluk yaşayan müşterilerimiz için ticari tahsilat yönetimini yaparken söz konusu alacakları da garanti altına alıyoruz. Bankaların sunduğu doğrudan tahsilat sistemi ya da teminat mektubu yapıları ile karşılaştırıldığında daha hızlı ve verimli bir sürece kavuşturduğumuz ürünümüzde bayileri katı teminat yapılarına zorlamadan satıcı müşterilerimiz alacaklarını garanti altına alabiliyoruz. Vadede tahsilat oranları artarken çok sayıda bayii sisteme katılabiliyor ve talep edilen limitler bayilerin kredibilitesi paralelinde ihtiyaçları maksimum düzeyde karşılayacak şekilde oluşturuluyor. Müşterimiz bayilerine daha çok satışı güvenli bir şekilde yaparken bayiler de talep ettikleri düzeyde mal alımlarını gerçekleştirebiliyorlar.

Büyümenin uzun vadeli lokomotifi KOBİ’ler olacak

CENGİZ Üçbaşaran, 2011 yılında da KOBİ segmentine yönelik büyüme ve odaklanma stratejisini devam edeceğini belirtirken, şunları söyledi: “Önümüzdeki dönemde KOBİ’lerin ekonomik büyümenin uzun vadeli lokomotifi olacağına olan inancımızla stratejilerimizi oluşturuyoruz. Bugüne kadar kazandığımız hizmet ivmesini ve müşteri memnuniyetini 2011’de de KOBİ’lerin ihtiyaçlarına uygun esneklikler göstererek, empatik ve hızlı çözüm ortağı olarak devam ettiriyor olacağız. 2011 yılında makro dengelerin genel olarak olumlu dengesini sürdüreceği varsayımıyla hareket ediyoruz ve bu durumda ana hedefimiz reel sektörün finansmanında aktif rol alarak şirketlerin büyümelerine katkıda bulunmak.”

Alacak ‘hızla likiditeye dönüşüyor

CENGİZ Üçbaşaran “KOBİ olmak Garanti Faktoring’de önemli bir avantajdır, bizim müşterilerimizin çoğunu KOBİ’ler oluşturuyor” derken, bir faktoring şirketi olarak sundukları avantajlarışöyle sıraladı: “Müşterilerimiz gerek çekli gerek açık hesap satışlarından doğan alacaklarını bize temlik ederek bizimle çalışmaya başlıyorlar. Alacakların kredibilitesini aynı gün içinde ölçerek arzu ettiklerinde bu alacakların nakde çevrilmesini sağlıyoruz. Böylece hem KOBİ’nin finansmanını sağlıyor, hem de alacakların tahsilatına aracılık ediyoruz. Burada hız en önemli faktör tabii. Haftalar süren analiz çalışmaları sonunda sınırlı mali verilerle yapılan kredi analizleri yerine aynı gün içinde sonuçlanan değerlendirmelerimiz müşterimizin alacaklarını en hızlı şekilde likiditeye çevirmesini sağlıyor. Hızımız sadece kredi değerlendirmelerimizde değil bize ulaşırken de geçerli. Müşterilerimizden sadece bir tık uzaktayız. İnternet sitemize ve telefonla gelen başvuruları 24 saat içinde değerlendirerek müşterilerimiz cevap veriyoruz. Gerek doğrudan çalıştığımız gerekse sayıları 800’yi aşan Garanti şubeleri aracılığı ile verdiğimiz hizmetle her zaman müşterilerimizin yanındayız.”

Halbank-İsmail Hakkı İmamoğlu

Zor günde kredileri ne kıstı ne çağırdı, en büyük pay KOBİ’lere gitti

HALKBANK’ın kuruluş misyonu doğrultusunda kriz döneminde kredileri ne kıstığını ne de çağırdığını söyleyen Halkbank Esnaf ve KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı İsmail Hakkı İmamoğlu, kredileden en büyük payı da KOBİ’lere verdiklerine dikkat çekti.

KÜRESEL krizin kendisini hissettirdiği 2009 yılında bile kredi büyümesi ile tamamladıklarına dikkat çeken Halkbank Esnaf ve KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı İsmail Hakkı İmamoğlu, “KOBİ’lere kullandırdığımız kredileri ne kıstık ne de geri çağırdık. 2009 gibi 2010 yılı da kredilerin arttığı verimli bir yıl oldu. KOBİ kredileri 9 ay içinde yüzde 14.5 artarak, kredilerden en büyük payı da aldı” dedi. Halkbank’ın, 72 yıl önce KOBİ’leri destekleme misyonuyla kurulan bir banka olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, bankasının bu konudaki faaliyleri hakkında şu bilgileri verdi:
50’den fazla ürün
* Kurulduğumuz günden bu yana misyonumuza sadık kalarak üreten Türkiye’nin bankası olma idealiyle daima esnaf ve küçük işletmelerin yanında yer aldık. Bankamız 50’den fazla ürün çeşidi ve yıllara dayanan tecrübesiyle KOBİ’lere kesintisiz hizmet veriyor.
Hobimiz değil, işimiz
* Global finans krizinin etkilerinin hissedildiği 2009 bile “KOBİ’ler hobimiz değil, işimiz” sloganımız doğrultusunda KOBİ’lere kullandırdığımız kredileri artırdık. Yine bu dönemde yaptığımız işbirlikleri ve imzaladığımız protokollerle KOBİ desteklerimizi güçlendirdik. Sektörün aksine kriz sürecinin en başından beri proaktif stratejiler benimseyen bankamız ise son iki yıldır reel ekonomiye yüksek oranda katma değer sağlayacak şekilde büyümeye devam etti. KOBİ’lere kullandırdığımız kredileri ne kıstık ne de geri çağırdık.
Daralma yılında artış
* Eylül 2008-Aralık 2009 döneminde bankacılık sektörünün KOBİ’lere kullandırdığı kredilerde ciddi bir daralma yaşandı. Halkbank ise aynı dönemi kredi büyümesi ile tamamladı. Sektör genelinde KOBİ kredileri yüzde 5 azalırken Halkbank’ın KOBİ’lere kullandırdığı krediler yüzde 18 oranında arttı. Böylece bankamız, en zor günde bile “Üreten Türkiye”nin yanında olduğunu bir kez daha kanıtladı.
En büyük pay KOBİ’lere
* Kullandırdığımız kredilerden en büyük payı elbette ki KOBİ’ler aldı. KOBİ kredileri 9 ay içinde yüzde 14.5 artış sergiledi. Halkbank olarak Eylül 2010 itibariyle ticari, sanayi ve fon kredileri kapsamında KOBİ’lere 14.2 milyar TL kredi kullandırdık. Aynı rakam 2009 yılının sonunda 12.4 milyar TL’ydi. KOBİ kredilerindeki pazar payımız ise yaklaşık yüzde 13’tür.

Hiç şüphe etmedik
* Bu güzel tabloyu piyasayı doğru algılayışımız ve finansal hareketleri doğru okuyuşumuz sayesinde oluşturduk. Halkbank olarak biz, Türkiye’nin küresel ekonomik krizi başarıyla atlatacağından hiçbir zaman şüphe etmedik ve koşullar ne olursa olsun kredilerimizle reel sektörü desteklemeye devam ettik. Bu yaklaşımımızı bundan sonra da sürdürmeye kararlıyız.

2010 verimli bir yıl oldu, hedefler büyütüldü

İSMAİL Hakkı İmamoğlu, 2010 yılına da aynı hızla giren Halkbank’ın ilk dokuz ayda yüksek kredi talebiyle karşılaştığına dikkat çekerek, şunları söyledi: “KOBİ’lerin taleplerini karşılamak için seferber olan bankamız açısından 2010 yılı kredi hedeflerinin arttırıldığı verimli bir yıl oldu. Bu açıdan tıpkı 2009 yılındaki gibi 2010 yılında da KOBİ’lerin tercihi Halkbank oldu.”

KOBİ’lerin büyüme iştahı sürüyor 2011 rekabet yılı olacak

İSMAİL Hakkı İmamoğlu, “2011 yılı hiç şüphesiz KOBİ bankacılığı alanında rekabetin çok yoğun yaşanacağı bir yıl olacaktır” derken, şunları söyledi: “Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik konjonktürün iyiye gitmesi KOBİ’lerin büyüme iştahını dolayısıyla kredi gereksinimlerini artırıyor. Hazırlıklarımızı bu perspektifte sürdürüyoruz ve 2011 yılında da Türkiye’nin lider KOBİ bankası olacağımıza inanıyoruz.”

9 ayda krediler yüzde 25.6 arttı

İSMAİL Hakkı İmamoğlu, son iki yıldır KOBİ’lere yönelik kredilerdeki gelişmeleri şöyle aktardı: “Halkbank, 2009 yılsonu itibariyle kredilerini yüzde 25.6 oranında artırırken sektörün kredilerdeki artış oranı yüzde 6.9 düzeyinde gerçekleşti. Bankamızın geçen yıl kredilerdeki pazar payı yüzde 6.8’den yüzde 8.1 düzeyine ulaştı. Toplam kredilerimiz 2010 yılının üçüncü çeyreğinin sonunda 2009 yıl sonuna göre yüzde 26 artışla 52.6 milyar TL’ye yükseldi.”

İş Bankası-Adnan Bali

KOBİ kredileri arttı
takip oranları geriledi

İŞ Bankası’nın 1.2 milyonu aşan KOBİ müşterisine Eylül 2010 itibariyme 13 milyar liradan fazla kredi kullandırdığını belirten İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Adnan Bali, tüm sektörde olduğu gibi kredi tutarı artarken takip oranlarının gerilediğine dikkat çekti. Bali, İş Bankası’nda KOBİ kredilerinde yüzde 30.5 artış yaşanırken, takip oranın yüzde 9.1 gerilediğini belirtti.

İŞ Bankası Genel Müdür Yardımcısı Adnan Bali, bankasının kuruluşundan bu yana küçük ve orta ölçekli işletmelerin finansmanında önemli ve öncü bir rol oynadığını vurgularken, 2010 yılında da buna devam ettiklerini vurguladı. Ekonomik krizden en fazla etkilenen KOBİ kredileri, 2009 yılının tamamında azalış gösteren tek kredi türü konumunda iken, 2010 yılında en hızlı artan kredi türü olduğuna dikkat çeken Bali, İş Bankası’nın KOBİ’lere verdiği kredilerin yüzde 30.5 artarken, takip oranın yüzde 9.1 azaldığını kaydetti.
Ekonomideki gelişmelere paralel olarak KOBİ’lere tahsis edilen kredilerin 2009 yılı sonuna göre tüm sektörde bir artış gösterdiğine dikkat çeken Bali, İş Bankası’nda da hem nakdi hem de kredilerin yükseldiğini kaydetti. Bali, ulaştıkları sonuçları ise şöyle anlattı:
1.2 milyon KOBİ müşterisi
* 2010 yılı Eylül ayı sonu itibarıyla 1,2 milyon’u aşkın KOBİ müşterimizin, aynı dönem nakdi krediler toplamı 13 milyar TL’yi aşmıştır. Bu kredilerdeki 2009 yılsonu itibarıyla yüzde 13 olan piyasa payımız genel kredi piyasa payımızla paralel seyrediyor. Alt detayda ise söz konusu artış, sektörde olduğu gibi bankamızda da ağırlıklı olarak orta büyüklükteki işletmelere kullandırılan kredilerden kaynaklanıyor,
Türk parası krediler arttı
* İş Bankası olarak hüviyetimiz ve yaygınlığımız bakımından KOBİ kredilerindeki piyasa payımızın genel kredilerdeki piyasa payımızdan daha yüksek olması gerektiğini düşünüyor, bu misyonla hareket ediyoruz. İş Bankası olarak yılın ilk 9 ayında konsolide aktif büyüklüğümüz 141 milyar 486 milyon TL’ye ulaştı. Bu dönemde kredilerimizi yüzde 19 oranında artırarak 62 milyar 895 milyon TL’ye yükselttik. Bunun yaklaşık yüzde70’e yakını Türk parası kredilerden kaynaklandı. Türk parası kredilerin de önemli bir bölümü doğrudan işletme sermayesinin karşılanmasına yönelik oldu. Eylül 2010 döneminde bu şekilde Türk parası kredilerdeki liderliğimizi sürdürdük.
Kredi takip oranları geriledi
* KOBİ kredilerinin takip ve kredi oranlarındaki yüzdesel değişimlerini 2009 yıl sonuna göre incelersek, Eylül 2010 döneminde, takip oranlarının en fazla yüzde 12.6 ile küçük ölçekli işletmelerde düştüğünü, en yüksek kredi artış oranının yüzde 37.6 ile görece daha sorunsuz olan orta ölçekli işletmelerde yaşandığını görmekteyiz. Krizden en ağır hasarı gören mikro ölçekli işletmelerde ise kredi büyümesi yüzde 22.1 seviyesinde gerçekleşirken, takip oranı yüzde 9.6 azaldı. Toplamda ise KOBİ kredileri yüzde 30.5 artarken, takip oranları yüzde 9.1 geriledi. Toplam 1 milyon 290 bin adet KOBİ tanımlı müşterinin 210 bin civarındaki kısmı ise takipteki alacaklarda izleniyor ve bu sayı 2010 yılı içinde benzer seviyede kaldı. Sonuç olarak, 2010 yılında en hızlı artan kredi türü olan KOBİ Kredileri aynı zamanda takip oranı da en hızlı düşüş gösteren kredi türü oldu.

Suların çekildiği yerde su
verdik, her 5 işyeri kredisinden
biri İş Bankası’ndan karşıladık

ADNAN Bali, “İş Bankası olarak kriz sürecinde krizden en fazla darbe alan işletmelerin kullandığı ticari taşıt ve işyeri kredilerinde zaten lider durumdaki payımızı 2010 yılında ciddi oranda artırdık” derken, bu konuda şu bilgileri verdi: “Bankacılık sisteminde, yaklaşık her üç ticari taşıt kredisinden birini Bankamız kullandırmış olup, yaklaşık her 5 işyeri kredisinden birinin finansmanı da bankamızca sağlanmıştır. Daralan piyasada gerçekleştirilen bu pazar payı artışını, “suların çekildiği yerde su vermek” şeklinde özetliyorum. İş Bankası olarak kriz dönemlerinde dahi Türkiye’nin geleceğine olan güvenimizi koruyarak büyümeye ve altyapı gelişimini kesintisiz olarak sürdürmeye devam ettik. Kriz döneminde de ürün ve hizmetlerimizle müşterilerimizin yanında olmayı sürdürdük. Ayrıca, sektörün şubeleşme hızının da üzerindeyiz. Ticari şubelerimizi de kriz sürecinde açmayı sürdürerek 37 adet ticari şubeye ulaştık.”

Hedef kredilerdeki
artışı sürdürmek

ADNAN Bali, “Nakdi ticari kredilerde en yakın rakibimizin 1 milyar TL’ye yakın, büyük ölçekli diğer rakiplerimizin ise 10 milyar TL’nin üzerinde önünde seyrederek liderliğimizi sürdürmekteyiz” bu konuda şunları söyledi: “İş Bankası olarak ticari kesime yönelik taahhüdümüzün en önemli göstergesi bu olup, bunu daha da artırmayı hedefliyoruz. Bankamız Türkiye ekonomisine yön veren bir banka olarak farklı ekonomik konjonktürlerde değişken tavırlar sergilemeden süreçleri doğru yöneterek, müşterilerimizi şaşırtmamaya özen göstermiştir. 12 bine yakın ticari müşterimizin 1.2 milyar TL’yi aşkın kredisini yeniden yapılandırmış olmamız, reel sektöre verdiğimiz desteğin en önemli göstergelerinden biridir. Yapılandırılan kredilerin mevcut seyir itibariyle yüzde 75’i aşkın oranda geri ödenmesi de bu konuda aldığımız inisiyatifin isabetine işaret ediyor.”

Müşteri odaklı
çalışmalar sürecek

ADNAN Bali, İş Bankası’nın önümüzdeki yıla ilişkin hedeflerini açıklarken, şu noktalara dikkat çekti: “2010 yılında olduğu gibi 2011 yılında da mesleki birlik ve kuruluşlarla olan mevcut ilişkilerimizi geliştirmeye, KOBİ’lere yönelik ürün ve hizmetlerimizi çeşitlendirmeye, düzenlenen fuarlarda müşterilerimiz ile bir araya gelmeye, başta İş’le Buluşmalar Toplantıları ile AB Hibe Fonları ve Ar-Ge Destekleri Kılavuz Toplantıları olmak üzere müşterilerimize değer katan danışmanlık faaliyetlerimiz kapsamında toplantılar düzenlemeye, başka bir deyişle müşteri odaklı her türlü çalışmamızı sürdürmeye devam edeceğiz. Müşteri özelinde farklılaştırılmış hizmet sunumu ile müşteri memnuniyeti sağlayarak, müşterilerimizin ihtiyaçları ve beklentileri doğrultusunda bölgesel, sektörel ve mevsimsel özellikleri de dikkate alınarak çözüm önerileri üretmeye devam edeceğiz.

İş Bankası KOBİ’lere
hangi paketleri sunuyor

* Enerji Verimliliği ve Çevre Paketi
* İhracat Destek Paketi
* Turizm Sektörü Destek Paketi
* Otomotiv Yan Sanayi Destek Paketi
* Makine İmalat Sektörü Destek Paketi
* Mobilya Sektörü Destek Paketi
* İnovasyon Destek Paketi
* Lojistik Sektörü Destek Paketi
* Plastik Sektörü Destek Paketi
* Çiftçi Kredi Destek Paketi
* Esnaf Destek Paketi
* Kırtasiyecilere Özel Hizmet Paketi
* Şehir İçi Yolcu Taşımacılığı Paketi
* Anaokulu Hizmet Paketi

139 oda ile 1800 anlaşma

ADNAN Bali, “KOBİ’lerin temsil edildikleri mesleki birlik ve kuruluşlarla da beraber hareket etmekteyiz” derken, bu kapsamda; 139 ticaret ve/veya sanayi odası, 1800’ü aşkın esnaf ve meslek odası ile protokol imzalandığına dikkat çekti.

1. Bankanız ne zamandır KOBİ’lere yönelik çalışmalar yapıyor? KOBİ’lere ne gibi kolaylıklar, avantajlar sunuyorsunuz?

Esasen kuruluşumuzdan bu yana, küçük ve orta ölçekli işletmelerin finansmanında daima önemli ve öncü bir rol oynadık. Zira İş Bankası’nın gerek ticari hüviyete sahip bir algısının olması gerekse de Türkiye genelindeki yaygın hizmet ağı nedeniyle öteden beri KOBİ’lerle ve tüm ticari segmentlerle muhakkak yolu kesişmiştir.

Bankamız sektörlerin kendine özgü talep ve ihtiyaçlarını; mevsimsellik, vade yapısı, bölgesel özellikler, piyasa konjönktürü gibi değişkenleri dikkate alarak karşılamakta olup, ürün ve hizmetlerini bu hassasiyetle geliştirmektedir. İş Bankası olarak sektörlere yönelik tek tip bir ürün paketi sunmuyoruz. KOBİ’lerimize kredi ve nakit yönetimi konularında geniş bir ürün yelpazesiyle hizmet veriyor, sektörlerin özel ihtiyaçları dikkate alınarak oluşturduğumuz çok sayıda destek paketiyle ticari ve sınai hayata desteğimizi sürdürüyoruz:

İş Bankası KOBİ’lere hangi paketleri sunuyor

? Enerji Verimliliği ve Çevre Paketi,
? İhracat Destek Paketi,
? Turizm Sektörü Destek Paketi,
? Otomotiv Yan Sanayi Destek Paketi,
? Makine İmalat Sektörü Destek Paketi,
? Mobilya Sektörü Destek Paketi,
? İnovasyon Destek Paketi,
? Lojistik Sektörü Destek Paketi,
? Plastik Sektörü Destek Paketi,
? Çiftçi Kredi Destek Paketi,
? Esnaf Destek Paketi,
? Kırtasiyecilere Özel Hizmet Paketi,
? Şehir İçi Yolcu Taşımacılığı Paketi,
? Anaokulu Hizmet Paketi.

139 oda ile 1800 anlaşma

ADNAN Bali, “KOBİ’lerin temsil edildikleri mesleki birlik ve kuruluşlarla da beraber hareket etmekteyiz” derken, bu kapsamda; 139 ticaret ve/veya sanayi odası, 1800’ü aşkın esnaf ve meslek odası ile protokol imzalandığına dikkat çekti.

Bunların haricinde, ABİGEM’lerle işbirliği içindeyiz, Türkiye Cumhuriyeti Hazinesi, KGF ve KOSGEB Projelerinde yer alıyor, yurt içinde olduğu gibi yurt dışındaki öncü kuruluşlar ile de işbirliklerimizi sürdürüyoruz. Avrupa Konseyi Kalkınma Bankası (CEB), Alman Kalkınma Bankası (KFW) işbirliğiyle uygulanmakta olan SELP II programında yer alıyor, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) işbirliği ile İstanbul, Ankara ve İzmir (ve ilçeleri) dışındaki mikro, küçük ve orta ölçekli işletmelerin yatırım ve işletme sermayesi ihtiyaçlarının finansmanını sağlıyoruz. Avrupa, Amerika ve Asya Pasifikteki ülkelerin ihracat kredisi garanti kuruluşları ve ihracat kredi kuruluşları ile de orta vadeli alıcı kredileri kapsamında yakın ilişkiler içerisindeyiz.

 


İş’le Buluşmalar Toplantıları

KOBİ’lerin ihtiyaçlarını en doğru ve hızlı şekilde anlayabilmenin ve karşılayabilmenin, onlara değer katabilmenin ve ilişki kalitesini artırabilmenin en etkin yöntemlerinden birinin bilgi paylaşımı ve danışmanlık faaliyetlerinde bulunmak olduğunun bilinciyle düzenli olarak gerçekleştirdiğimiz “İş’le Buluşmalar Toplantıları”nda müşterilerimizle bir araya geliyoruz. Dünya Gazetesi işbirliğinde düzenlediğimiz bu toplantılarda, genel ekonomik konjonktür konusunda uzman konuşmacılarımız ve panelistlerimiz ile birlikte bölgenin dokusuna uygun konular, müşterilerimiz ile birlikte interaktif bir ortamda tartışılmakta, karşılıklı fikir alışverişi yapılmaktadır. Bu kapsamda, en son toplantımızı 23 Kasım 2010 tarihinde Denizli’de gerçekleştirdik. 2011 yılında da toplantılarımızı düzenlemeye devam edeceğiz.

AB Hibe Fonları ve Ar-Ge Destekleri Kılavuz Toplantıları

Ar-Ge faaliyetlerine, KOBİ’lerin ürün ve üretim yöntemlerinin gelişimine katkıda bulunmak ve değişimi bir adım önde yakalayabilmelerine destek olmak amacıyla düzenlediğimiz bu toplantılarda, proje dosyası hazırlanması da dahil olmak üzere uygulamaya yönelik bilgi paylaşımı yapıyoruz. Bu konseptteki toplantımızı en son 12 Ekim 2010 tarihinde Manisa’da düzenledik.

İş’te KOBİ – www.istekobi.com.tr

Bu organizasyonların yanı sıra, en güncel konuların ve haberlerin paylaşıldığı, yol gösterici bir bilgi ve iletişim sitesi olarak tasarladığımız İŞ’TE KOBİ internet sitemizde oluşturduğumuz konsantrasyon, Bankamızın sektörel yaklaşımının diğer bir yansımasıdır. 18.000’i aşkın üyesiyle İŞ’TE KOBİ, güncel haber, makale ve video içeriği, farklı sektörlere odaklı yaklaşımı, uzman desteği ve firmalara yönelik çeşitli araçlarıyla üyelerine interaktif bir danışmanlık ve bilgi paylaşımı hizmeti sunmaktadır.

İŞ’TE KOBİ İnternet sitemiz; “Interactive Media Awards 2010” Yarışması’nda aldığı “Üstün Başarı”, “2010 Communicator Awards” Yarışması’nda kazandığı “Mükemmeliyet” ve “Üstünlük” ödüllerinin ardından, “The Web Marketing Association” tarafından düzenlenen “WebAward 2010” Yarışması’nda “B2B Kategorisi”nde “Outstanding Website” ödülüne layık görülmüştür.


2. KOBİ’lere yönelik faaliyetlerinizden elde ettiğiniz sonuçlar nedir?

3. KOBİ’lere kullandığınız total kredi tutarında nasıl bir gelişim söz konusu? Yıllar itibariyle KOBİ’lere ne kadar kredi verdiniz?

4. Küresel kriz sonrası dönemde KOBİ’ler ve bankanız nasıl bir performans sergiledi? Bu açıdan 2010 nasıl bir yıl oldu?

2, 3 ve 4. sorulara, soru sırasına uygun şekilde ve kompozisyon kurgusu itibariyle aşağıda yer verilmektedir:

 


Bildiğiniz üzere 2009 yılı, ekonomik daralmanın dünya ekonomisinin geneline yayıldığı, gelişmiş ülkeler başta olmak üzere, sınai üretim verilerinin olumsuz bir seyir izlediği ve dolayısıyla kredi koşullarında sıkılaşmanın, talebinde de daralmanın yaşandığı bir yıl olmuştur. Krizin Türkiye’de daha çok reel sektörde etkili olması ve işsizlik oranındaki artış, küçük ölçekli firmaların finansal yapılarını olumsuz etkilemiştir. Bu durum, kredi riskinin takibe dönüşüm oranını artırmıştır.

Bu gibi dönemlerde ekonomik konjonktüre çabuk adapte olabilen, rekabetçi yeteneğe sahip, çabuk reaksiyon veren, esnek ve yaygın işletmeler olmaları açısından avantajlı konumda olan KOBİ’lerin, ölçek ekonomisi nedeniyle bu avantajlarını yitirmemeleri önem arz etmektedir.

Gerek organize sanayi bölgesi yapılanmasının gerekse de finansman sağlayan oyuncuların bu dilemmayı çözecek şekilde destekleyici faaliyetlerde bulunması gerekmektedir. Özellikle ileri ve geri bağlantılar suretiyle üretimden nihai tüketiciye entegre bir şekilde ulaşmayan, iyi dizayn edilmiş doğru bir zincirin halkası olmayan, dolayısıyla toplu bir grubun parçaları şeklinde hareket etmeyen KOBİ’ler, konjonktürel değişimlerden olumsuz etkilenmektedir.

Alt/yan sanayi politikalarını, OSB yapılanmasını, finansman yapısını tam entegre bir şekilde yürüten, faaliyetleri ekonomik akitlere dayalı, ölçeği esnekliğe feda etmeyen bir yapının bulunması gerekmektedir.

Bildiğiniz üzere resmi KOBİ tanımının 3 alt kırılımı vardır. 2009 yılında takipteki alacaklar oranı, KOBİ tanımı kategorizasyonu içerisinde, daha ziyade mikro ölçekli işletmelerde yükselmiştir.

2009 yılsonu takip oranları, 2010/09 dönemi ile kıyaslandığında; her iki dönemde de en yüksek takip oranının sırasıyla %10,4 ve %7,9 ile Mikro Ölçekli İşletmelerde olduğunu görmekteyiz.
 
Diğer taraftan, Orta Ölçekli İşletmelerde 2009 yılsonundaki %5 ve 2010/9 dönemindeki %3,5 seviyesindeki takip oranlarının, sistemin %5,3 ve %4,3 düzeyindeki takip oranlarının altında olduğu dikkat çekmektedir.

Mikro Ölçekli İşletmeler nasıl ki en fazla zarar gören segmentse, Orta Ölçekli İşletmeler de Kurumsal Ölçekli İşletmelerin ardından krizi en hafif atlatan, takip oranları sistem genelinin altında seyreden işletmeler olmuştur.

Söz konusu ölçekteki işletmelerin krizi hafif atlatmalarının ve krizin etkilerinin bu denli yaygın olumsuzluk yaratmamasının altında, finans kuruluşlarının yapıcı yaklaşımlarının yanı sıra, aralarında üretim bağlantıları olan kurumsal ve orta ölçekli işletmelerin görece kuvvetli olması ve bu paraleldeki uygulamaları yatmaktadır.

2010 yılında ise ekonomideki olumsuz süreç düzelmiştir. 2010/9 döneminde ise her kategoride mutlak olarak takip oranları azalmaktadır. Bankamız rakamları da bu sonuçlarla paralellik arz etmektedir.

BDDK’nın Türk Bankacılık Sektörü Genel Görünümü Eylül 2010 Raporu’nda değinildiği üzere; Bankacılık sektörünün kredi hacminde 2009 yılının tamamında 25,2 milyar TL’lik artış gözlenirken, 2010 yılının dokuz ayında kredi hacminde gözlenen büyüme önceki yılın tamamında yaşanan artışın üç katından fazladır.


Ekonomik krizden en fazla etkilenen KOBİ kredileri, 2009 yılının tamamında azalış gösteren tek kredi türü konumunda iken, 2010 yılında en hızlı artan kredi türü olmuştur.


ŞEKERBANK- Orhan Karakaş

Kredi rakamlarının 3 kat daha büyümesi bekleniyor


ŞEKERBANK Genel Müdür Yardımcısı Orhan Karakaş, bu yılki performans sonucunda yıl sonunda KOBİ’lere kullandırılan kredilerin toplam nakit krediler içerisindeki payını yüzde 45’e çıkaracağını belirtirti. Karakaş, Avrupa ülkelerine göre Türkiye’de kredilerin 3 kat büyümesinin beklendiğine de dikkat çekti.

ŞEKERBANK Genel Müdür Yardımcısı Orhan Karakaş, BDDK verilerine göre bankacılık sektöründe 2008-2009 yılı içerisinde kullandırılan toplam nakit kredilerin sırasıyla yüzde 23 ve yüzde 21’i KOBİ’lere kullandırıldığını belirtirken, “Bankamızın KOBİ’lere kullandırdığı nakit kredilerin toplam nakit kredilere oranı sırasıyla yüzde 41 ve yüzde 42’dir” dedi. Karakaş, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bu rakamlardan da anlaşılacağı üzere KOBİ’ler bankamız portföyünde önemli bir yer tutmaktadır. Stratejik iş planımız doğrultusunda, KOBİ segmentindeki bütün işletmelere ulaşma amacıyla büyüyen Şekerbank’ın 2010 yılı sonundaki hedefi, KOBİ’lere kullandırılan kredilerin toplam nakit krediler içerisindeki payını yüzde 45’e çıkarmaktır.”
9 ayda yüzde 33’lük artış
Karakaş, kriz ve kriz sonrasında yaşanan gelişmeleri ise şöyle anlattı: “2008 yılı sonlarında başlayıp 2009 yılında etkilerini en yoğun şekilde hissettiğimiz ekonomik kriz nedeniyle özellikle 2009 yılının ilk 6 ayında kredi taleplerinde daralma gözlenmiştir. Ancak aynı yılın ikinci yarısından itibaren krizin etkilerinin azalmaya başlamasıyla kredi taleplerinde de artış olmuştur. Şekerbank  zor günlerinde de KOBİ’lerin yanında olmuş ve işletmelerin nakit ihtiyaçlarına cevap vermiştir. 2010 yılında ise KOBİ’lerin kredi talepleri yoğun bir şekilde devam etti. Bankamız önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da KOBİ’lere olan desteğini tüm imkanları ile sürdürmüş Eylül 2010 itibariyle 2010 yılının ilk 9 ayında da yüzde 33.12’lik bir büyüme göstermiştir.”
3 kat büyüme eğilimi
Toplam kredilerin Gayri Safi Milli Hasıla’ya oranının AB üyesi ülkelerle karşılaştırıldığında Türkiye’deki kredi rakamlarının yaklaşık 3 kat daha büyüme eğilimi göstermesi beklendiğini aktaran Karakaş, şunları söyledi: “Ülkemizde KOBİ’lerin kredi ihtiyacı ve KOBİ’lere yönelik kredi imkanları artarak devam edeceği için, önümüzdeki dönemde, TL kaynağın kısa vadeli olması ama kredilerin uzun vadeli olması nedeniyle bankaların bu konuda riskini azaltan düzenlemelere daha fazla ihtiyaç duyulacaktır. KOBİ’lerin, çalışma sermayesi ihtiyacı yanında orta ve uzun vadeli yatırım kredileri ihtiyacı daha fazla gündemdedir. Bankamız da bu ihtiyaçları en rekabetçi fiyatlarla ve üstün hizmet anlayışı ile sağlamaktadır. KOBİ’lerin finansman ihtiyacını karşılamaya yönelik yeni ürünler geliştirerek KOBİ’lere daha fazla destek olma yolunda ilerlemekteyiz.”

Şekerbank’tan cazip faizli paketler yolda

ORHAN Karakaş, 2011 yılında özellikle enerji üretimi ve enerji tasarrufuna dayalı kredi talepleri ile sağlık ve eğitim başta olmak üzere hizmet sektörüne üretim yapan imalatçı KOBİ’ler için uzun vadeli, ödemesiz dönem içeren cazip faizli paketlerimiz de devreye gireceğini açıklarken, şu noktalara vurgu yapıt: “Anadolu Bankacılığı anlayışıyla yerel özellikleri ve ihtiyaçları dikkate alan Bankamız, KOBİ’lerin en yakın destekçisi ve çözüm ortağıdır. Küçük ve orta ölçekli işletmelerin finansmanına büyük önem veren Şekerbank’ın amacı, KOBİ’lerin faaliyet ve nakit akışlarına en uygun ürün ve hizmetleri sunmaktır. Önümüzdeki dönemde KOBİ’lerin, çalışma sermayesi ihtiyaçlarının yanı sıra, orta ve uzun vadeli yatırım kredisi ihtiyaçlarının artacağını öngörüyoruz. Şekerbank, söz konusu bu ihtiyaçları, en rekabetçi fiyatlarla ve üstün hizmet anlayışıyla finanse etmek hedefindedir. Şekerbank, küçük işletmelerin, KOBİ’lerin finansmanına yönelik geçmiş tecrübesine dayanarak, daha önceki dönemlerde olduğu gibi esnek ödemeli ürünlere yönelmiştir.  Piyasa koşullarının daraldığı dönemlerde KOBİ’lerimizin finansal sıkıntılarını asgari düzeye indirmek için karşılıklı işbirliği çerçevesinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu kapsamda kamunun da desteğiyle, KGF ve KOSGEB gibi destek programları çerçevesinde, Bankamız kaynaklarını da devreye alıyoruz.”

Bugünün küçük işletmesi yarının KOBİ’si olacak

TARIM bankacılığı alanında da önemli çalışmalara imza atan Şekerbank’ın tarım ve ticari-KOBİ bankacılığındaki 58 yıllık bilgi birikimini, “Anadolu Bankacılığı’ndaki gücü ile birleştirdiğini vurgulayan Orhan Karakaş, bu doğrultuda bankanın vizyonunu da “Tarımın, küçük işletmelerin ve KOBİ’lerin finansmanında lider banka olmak” olarak belirlediğine dikkat çekti. Karakaş, bu konuda şunları söyledi: “Türkiye genelindeki yaygın şube ağımız ve güçlü küçük işletme müşteri portföyümüz sayesinde KOBİ’lere yönelik finansman olanaklarımızı daha da genişleterek, üretimi ve üreticilerimizi desteklemeye devam ediyoruz. Çünkü biz, bugünün küçük işletmesini, yarının KOBİ’si olarak görüyoruz. Bu kesimin bizimle büyümesini ve onların bankası olmayı istiyoruz. Bu yaklaşımımız ile de portföyümüzün niteliğinin ve hacminin giderek zenginleşmesini hedefliyoruz. Bilindiği üzere KOBİ’ler ülkemizde ekonomik ve sosyal denge niteliği taşıyan işletmelerdir. Bu gerçek bizim KOBİ’lere bakışımızda çıkış noktalarımızdan biridir. Ülkemizdeki KOBİ’lerin varlığı ve gelişimi Şekerbank için özel bir önem taşımaktadır. İç ve dış rekabetin arttığı günümüzde, sunduğumuz finansal imkanların çeşidi ve kolay ulaşılabilirliğine büyük önem veriyoruz. Bu bakımdan Şekerbank, KOBİ’lerin kredi kullanım olanaklarını gelişmiş ülkelerdeki rakiplerinin imkanlarıyla aynı düzeye getirebilecek bir çözüm ortağı olma yolundadır.”

‘Anadolu Bankacılığı’ misyonu üreticiye destek getirdi

TÜRKİYE’de son yıllarda önem kazanmaya başlayan tarım bankacılığı alanında da iddialı bankalardan biri olan Şekerbank’ın İşletme ve Tarım Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Halit Haydar Yıldız, “Bunu bir açılım olarak değil misyonumuzun bir parçası olarak görüyoruz” dedi.

KOBİ Bankacılığına paralel olarak Türkiye’de de son yıllarda bir gelişim gösteren tarım bankacılığının en eski uygulayıcılarından biri olan Şekerbank, bu alandaki çalışmalarını ve pazar payını artırarak geliştirmeyi düşünüyor. Şekerbank’ın İşletme ve Tarım Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Halit Haydar Yıldız, tarım bankacılığını bir açılım olarak değil, bankanın kuruluş misyonunun bir parçası olarak yaptıklarını vurgularken, 1.5 milyona varan Anadolu girişimcisine destek verdiklerini belirtti. Yıldız, “Şekerbank, Tarım Bankacılığı’ndaki öncü rolünü sürdürerek, şube başına kredi kullandırımında ilk üç banka arasındaki konumunu hep koruyacaktır” dedi.

Lokasyon belirlenirken
‘Anadolu Bankacılığı’nı misyon edinmiş bir banka olarak yeni şube lokasyonları belirlenirken, tarımın yoğun olarak yapıldığı bölgelere öncelik verdiklerini belirten Yıldız, şunları söyledi: “Tarımın yoğun olarak yapıldığı bölgelerde, kredilendirme sisteminden ürün yapısına kadar farklı farklı hizmetler sunacak bir çalışma yapıyoruz. Bunu da mikro finansman kredileri konusunda dünyada yaptığı örnek çalışmalarla tanınan IPC (Internationale Projekt Consult) şirketinden danışmanlık hizmeti alarak gerçekleştirdik. Tarım bankacılığındaki bilgi birikimimizi bu alanda yapılan uluslararası projelerle birleştirerek çiftçimize, üreticimize en iyi hizmeti ve en uygun kaynağı sunuyoruz.”

4 bin köyde 110 bin çiftçiyle görüşme yapıldı

ŞEKERBANK olarak, tarımda öncü bir rol üstlendikleri için bu segmente yönelik ilk ticari kart olan ‘Hasat Kart’ı çıkardıklarına dikkat çeken Halit Haydar Yıldız, şunları söyledi: “Bu kart ile çiftçimiz tohum, ilaç, gübre, akaryakıt vb üretime ilişkin harcamalarını seçilmiş tedarikçi firmalardan avantajlı olarak karşılayıp, ödemelerini kendi hasat zamanlarında yapabiliyor. Ayrıca kart ücreti de alınmıyor. Hasat Kart aracı ile Türkiye’nin tüm bölgelerinde köy köy gezerek toplantılar düzenledik. Tüm Türkiye’de devam eden Anadolu turu kapsamında, Şekerbank uzman ekiplerimiz 2008 yılından bu yana 4.000 köy ziyareti yaparak 110.000 çiftçi ile birebir görüştü. Çiftçilerin trafikteki güvenliğine de destek olmayı amaçlayarak, birçok trafik kazasının traktörlerde reflektör olmamasından kaynaklandığı bilinciyle Hasat Kart araçlarıyla çıktığımız Anadolu turu süresince çiftçilere, traktörlerine takılmak üzere reflektör hediye ettik. Bu kapsamdaki çalışmalarımız, sektöre örnek olacak işbirlikleriyle birlikte artarak devam edecek. Üreten çiftçimizin ortağı olarak Türkiye’yi köy köy gezmeye devam edeceğiz.”


TEB-Turgut Boz

Özel ürün ve hizmetler gelişti ‘markalaşmak’ hedefe yerleşti

TEB Ticari ve KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Turgut Boz, son beş yıldır KOBİ’lere hizmet verdiklerini belirtirken, bu konudaki hedeflerinin ‘markalaşmak’ olduğunu vurguladı.

TÜRK Ekonomi Bankası (TEB) olarak 2005 yılında, KOBİ’lere hizmet vermeye başladıklarını hatırlatan TEB Ticari ve KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Turgut Boz, bu alanda hızla büyüdüklerini kaydetti.
Kazan-kazan ilkesi
Bu konudaki hedeflerini “TEB KOBİ Bankacılığı Hizmetleri’ni ülke çapında bir marka haline getirmek, bu alanda Türkiye’nin öncü ve lider bankası olmak” şeklinde özetleyen Boz, bunu şöyle açıkladı: “KOBİ’lere değer katmak ve bu segmentte büyüyen bir banka olarak ‘kazan kazan ilkesi’ çerçevesinde faaliyet gösteren sağlam, saygın ve güvenli bankacılık faaliyeti ile Türkiye’nin ilk akla gelen KOBİ bankası olmayı hedefimize aldık. Bu hedefi gerçekleştirebilmek için de KOBİ’lerin finansal ve finansal olmayan ihtiyaçlarını belirmeye yönelik olarak kapsamlı bir araştırma yaptık. Bu araştırmadan sonra KOBİ’lerin ihtiyaçlardan yola çıkarak KOBİ’lere özel ürünler ve hizmetler tasarlayarak, KOBİ’lerin danışmanı olma görevini üstlendik.”
KOBİ nerede TEB orada
KOBİ kredilerinin banka toplam kredilerindeki payı yüzde 35’ler seviyesinde olduğuna dikkat çeken Boz, bu doğurultuda yürüttükleri çalışmalan ve sonuçları hakkında şu bilgileri verdi: “2011 yılında KOBİ kredilerinde daha da büyüyerek bu oranı daha da yukarılara çekmeyi hedeflemekteyiz. Bu amaçla “KOBİ Nerede TEB orada” sloganıyla KOBİ’lerin olduğu her platformda biz de yer almaya çalışıyoruz. Şimdiye kadar sürdürdüğümüz farklı çizgimizi önümüzdeki dönemde de geliştirerek koruyacağız. TEB KOBİ bankacılığı olarak yaklaşık 300 bin müşteriye hizmet vermekteyiz.”
2011’de KOBİ payı artacak
Boz, 2009 yılında daralan ekonomiyle birlikte kredi taleplerinde de bir daralma olduğunu, ancak 2010 yılında reel sektör ve piyasalarda yaşanan hareketlilik ile birlikte kredi taleplerinin de arttığını belirtirken, TEB olarak 2011 yılına ilişkin hedeflerini şöyle dile getirdi: “Teminat sorunu yaşayan firmalar için KGF sistemi önemli bir destek oldu. Yılın ikinci yarısında özellikle KOSGEB kaynaklı krediler, piyasalar ve finans sektörü için hareketliliği getirdi. 2005 yılında itibaren KOBİ’lere verdiğimizi önemi 2011 yılında da artırarak devam ettireceğiz. Özellikle KOBİ’lere verilen kredilerin banka içindeki payını artırıp pazar payında da ciddi bir artış sağlamayı hedeflemekteyiz. Ülke ekonomisi için önemli olduğunu düşündüğümüz bazı kilit sektörlerde daha agresif büyüme stratejileri olduğunu söyleyebiliriz.”

Bilgi, teknoloji ve Ar-Ge’ye yönelik çözüm ve hizmetler gelişiyor

KOBİ’lerin karşısına geniş bir ürün ve hizmet yelpazesiyle çıkmanın yanında; KOBİ’leri Dünya ölçeğinde rekabete hazırlayabilmek için, ‘bilgi”, ‘teknoloji’ ve “Ar-Ge’ye yönelik çözüm ve hizmetler sunmaya başladıklarını dile getiren Boz, aldıkları sonucu ise şöyle özetledi: “KOBİ’lere yönelik bugüne kadar yağtığımız etkinlikler ve faliyetler sonucunda çok etkili sonuçlar adığımızı söyleyebiliriz. Yaptığımız faaliyetler ile KOBİ Bankacılığı bilinirliliğimizi artıdık. Ayrıca TEB KOBİ Akademi ve TEB KOBİ TV bir marka haline gelmiştir.”

KOBİ’lere finansal ürünlerin yanında finansal olmayan ve çözüm ve hizmetlerde sunduklarını anlatan Turgut Boz, bunlardan bazılarını şöyle sıraladı:
* TEB KOBİ Akademi eğitim programı ile 32 ilde 6500’ün üzerinde iş adamına eğitim verildi.
* Bankacılık sektörünün ilk internet televizyonu olan TEB KOBİ TV ile son bir yılda 3 milyon izleyice ulaştı.
* KOBİ KULÜP ile KOBİ’lere 23 farklı sektörde yüzde 50’lere varan indirimler sunuldu.
* KOBİ’lerin yeni pazarlarla, yeni müşterilerle yabancı dil sorunu yaşamadan iletişime geçmelerini sağlamak için 57 farklı dilde çeviri yapan KOBİLİNGO projelesi hayata geçirildi.
* KOSGEB’in 20 yıl etkinlikleri kapsamında 100.000 KOBİ eğitim projesinde KOSGEB ile bir işbirliğine giderek KOBİ’lerin eğitimini üslenmiş durumdayız. Yaklaşık 4 aylık sürede 10 ilde 1.500 e yakın KOBİ’ye eğitim verildi.

İhracatçı KOBİ’ler için yeni paket yolda

TURGUT Boz, KOSGEB’in diğer kredilerinde olduğu gibi ihracatçılara yönelik çıkardığı kredilere de aracılık ettiklerini belirtirken, hazırlığını yaptıkları yeni paket hakkında da şunları söyledi: “Dış ticaretten aldığımız payı artırma hedefimiz doğrultusunda yeni bir dış ticaret paketi hazırlığı içindeyiz. 2011 yılı içinde bu paketi de hayata geçirmeyi planlıyoruz.”

VAKIFBANK

Vakıfbank-İbrahim Bilgiç

‘TAM’lar hizmete girdi KOBİ’lere özel ürün ve hizmetler geliştirildi

VAKIFBANK’ın KOBİ’ler için geçen yıldan bu yana ‘TAM-Ticari Atılım Merkezi’ şeklinde bir yapılanmaya gittiğini belirten Vakıfbank Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Bilgiç, bu sayede KOBİ’lere özel ürün ve hizmetler sunulmakla birlikte finansal danışmanlık yaptıklarını kaydetti.

VAKIFBANK Genel Müdür Yardımcısı İbrahim Bilgiç, artan KOBİ müşterilerine karşılık pek çok yeni ürün ve hizmet geliştirdiklerini belirtirken, “Bankamız faaliyette bulunduğu bölge ve sektörün özellikleri göz önünde bulundurularak yeni kredi ve hizmet paketleri ile çözümler sunmaya devam edecek” dedi.
Uzun yıllardır KOBİ müşterilerine hizmet sunan VakıfBank’ta 2009 yılında, yeni bir yapılanmaya gittiğini hatırlatan İbrahim Bilgiç, bu konuda şunları söyledi: “KOBİ Bankacılığı bir alt marka olarak “TAM” (Ticari Atılım Merkezi) şeklinde tanımlanarak tüm VakıfBank şubeleri KOBİ’ler için birer ‘Ticari Atılım Merkezi’ haline getirilmiştir. TAM yer alan KOBİ Portföy Yöneticileri aracılığıyla, KOBİ’lere özel ürün ve hizmetler sunulmakla birlikte finansal danışmanlık da yapılmaktadır.”
Müşterimizin arkasında durduk
Bilgiç, küresel kriz ve sonnrasındaki döneme ilişkin olarak da şu değerlendirmeyi yaptı: “Bankamızda sayısı giderek artmakta olan KOBİ müşterilerimize yönelik kullandırdığımız kredilerin toplam krediler içerisindeki payı önceki yıllara göre hızla artmış ve artmaya da devam etmektedir. Küresel krizin etkisiyle, finansal açıdan mali bünyeleri zayıf ve sermaye ihtiyacı içerisinde olan KOBİ’lerin finansman ihtiyacı artmıştır. Bunun yanı sıra KOBİ’ler, müşteri segmentleri arasında en riskli grupta yer almaları ve kriz ortamından çabuk etkilenmeleri nedeniyle kredi ihtiyaçlarını karşılamada sıkıntı yaşamışlardır. Ancak bankamız kriz döneminde de müşterilerinin arkasında durmuş ve KOBİ’lere kredi kullandırmaya devam etmiştir.”
Cazip koşullarla finansman
Vakıfbank’ın KOBİ’lerin her türlü ihtiyacını karşılamaya yönelik; faaliyette bulunduğu bölge ve sektörün özellikleri göz önünde bulundurularak yeni kredi ve hizmet paketleri ile çözümler sunmaya devam edeceğini vurgulayan Bilgiç, sözlerine şöyle devam etti: “Ayrıca bankamız KOBİ’lere yönelik kullandırılmak üzere yurtdışı finans kuruluşlarından da cazip koşullarda kaynak temin etmeye devam edecektir. Bankamız 2011 yılında KOBİ segmentindeki payını artırmayı hedeflemektedir. KOBİ’lere yönelik yeni ürün geliştirme sürecimiz hızla devam edecektir.”

KOSGEB kredisini kaçırana Vakıfbankdüşük faizli kredi


Yapı Kredi-Sami Uğur Ağılönü

Kriz sonrası krediler yüzde 30 arttı. 2011’de de öncelik KOBİ’lerin

EYLÜL 2010 itibariyle 1 milyondan fala KOBİ’ye 7.7 milyar liralık kredi verdiklerini açıklayan Yapı Kredi Bankası KOBİ Bankacılığı Bölüm Başkanı Sami Uğur Ağılönü, burada yüzde 30’luk bir artış yaşandığına dikkat çekti. Ağılönü, 2011 yılında da önceliklerinin KOBİ’ler olacağını vurguladı.

KÜRESEL krizin bir sonucu olarak geçen yıl KOBİ kredilerinde kesilen artışın, bu yıl artarak devam ettiğini belirten Yapı Kredi KOBİ Bankacılığı Bölüm Başkanı Sami Uğur Ağılönü, bu yıl bu alanda yüzde 30 artış yakaladıklarını belirtti. Ağılönü, finansal ve finansal olmayan iş ortaklarıyla sinerji yaratmaya çalıştıkları KOBİ’lerin 2011’de öncelikli alanlarından biri olacağını vurguladı.
Danışmanlık da yapılıyor
Yapı Kredi’nin kuruluşundan bu yana esnaf ve sanatkâra destek olmayı sürdürdüğüne dikkat çeken Sami Uğur Ağılönü, şunları söyledi: “KOBİ’lere bankacılık hizmetlerinin yanında danışmanlık hizmeti de sunuyoruz. KOBİ’lerin ihtiyaçlarını çok yakından takip ederek onlara en uygun çözümleri belirliyoruz. Sunduğumuz danışmanlık hizmetinin Türkiye’deki KOBİ’lerin gelişiminde önemli bir rol oynadığını gözlemliyoruz. Müşterilerimizi iyi tanıyarak, onların ihtiyaç ve tercihlerine uygun ürün ve hizmetler sunmaya olanak sağlayan segment bazlı hizmet modelimiz sayesinde KOBİ müşterilerine özel hizmet veriyoruz.”
1 milyon KOBİ müşterisi
Sami Uğur Ağılönü, “Yapı Kredi olarak 869 şubemiz ve 1450 KOBİ Portföy Yönetmenimiz ile danışmanlık hizmeti sunarak KOBİ’lere hizmet veriyoruz. Ekim sonu itibariyle 1 milyon KOBİ müşterimiz bulunuyor. Bu müşterilerimize bugüne kadar yaklaşık 7 milyar 700 bin TL kredi kullandırmış durumdayız” derken, küresel kriz sonrasındaki dönemde yaşanan gelişmeleri şöyle özetledi: “Toplam işletme adedinin 3 milyon 500 bine yaklaştığı Türkiye’de bu firmaların yaklaşık 2 milyonunun bankacılık sektöründen hizmet aldığını tahmin ediyoruz. Yaşanan kriz, tüm bankacılık sektörü kredileri için genel anlamda bir azalmaya neden oldu. Kriz öncesinde en büyük büyüme özelikle KOBİ kredilerinde yaşanıyordu. 2009 yılı içinde KOBİ kredilerinde piyasadaki durgunluk büyüme rakamlarını bir kısım etkiledi. Ancak 2010 yılında Yapı Kredi olarak KOBİ kredilerinde sene başından itibaren yaklaşık yüzde 30 büyüme kaydettik. Özellikle kısa vadeli kredilerde yüzde 70 oranında bir büyüme yakaladık. Bu rakamlar, kredi talebinin makroekonomik ortamdaki iyileşmeye paralel olarak 2009’a göre önemli ölçüde arttığını ortaya koyuyor.”
Ekonomide hareket artacak
“KOBİ bankacılığı bu yılda önem verdiğimiz alanlardan biri olmaya devam edecek” diyen Sami Uğur Ağılönü, 2011 yılına ilişkin hedeflerini şöyle açıkladı: “Bu alandaki hedefimizi tartışmasız liderlik olarak belirledik. 2009’da tüm sektörlerde ciddi sıkıntılar ve daralmalar yaşanmasının yanında bu yıl tüm sektörler için daha hareketli bir ekonominin oluşacağı yönünde bir beklentimiz var. Önümüzdeki dönemde küresel ekonomik krizin etkilerinin azalmasıyla birlikte finansal çevrelerde, KOBİ’lere yönelik temkinli yaklaşımın yerini, yeniden üretim ve büyüme odaklı bir yaklaşıma bırakacağına inanıyoruz. Yapı Kredi olarak bu anlamda üzerimize düşeni yapmaya ve 870 şubemiz ile 1500 KOBİ Portföy Yönetmenimiz ile danışmanlık hizmeti sunarak KOBİ’lerin dostu olmaya devam edeceğiz. KOBİ Bankacılığı’ndaki uzun vadeli hedefimiz, kaliteli ürün ve hizmetler geliştirmenin yanı sıra, KOBİ’lere finansal ihtiyaçları dışında da destek vererek müşteri memnuniyetini sürekli arttırmak. Bu amaçla finansal ve finansal olmayan iş ortaklarıyla sinerji yaratmaya devam edeceğiz. Doğrudan finansman sağlamanın yanında nakit yönetimi ürünleri; sigortacılık, finansal kiralama, faktoring ve yatırım bankacılığı iştirakleri üzerinden sunulan çeşitlendirilmiş ürün ve hizmetlerimiz ile daha çok KOBİ’ye hizmet vermeyi planlıyoruz.”

Sadece finansal anlamda değil danışmanlık hizmetimiz ile de KOBİ’lerin yanındayız

SAMİ Uğur Ağılönü, “KOBİ’lere verdiğimiz danışmanlık hizmetinin de büyük katma değer yarattığını düşünüyoruz” derken, şunları söyledi: “KOBİ’lerin yeterli bilgi donanımına sahip olduğu zaman gerçekleştirdiği büyük başarılara şahit olduk. Bu anlamda, şubelerimizden KOBİ’lere direkt sunulan danışmanlık hizmetinin yanı sıra, bugüne kadar 205 adet sanayi, esnaf ve ticaret odası ile anlaşma yaparak bilgi ve tecrübemizi onlarla da paylaştık. Bunlara ek olarak Koç.net stratejik ortaklığı ile yürüttüğümüz “Kobiline” platformunda iş ortağımız Projes İş Geliştirme ile birlikte Avrupa Birliği Fonları’nın, TÜBİTAK’ın, diğer ulusal ve uluslararası kuruluşların aracılık ettiği hibelerle ilgili olarak KOBİ’lere başvuru süreçlerinde rehberlik hizmeti veriyoruz. Ayrıca Kobiline, “Bilişim Hizmetleri” kapsamında; web sitesi altyapısı ve tasarımı, e-ticaret, online ve mobil pazarlama araçları, “KOBİ Destek Hizmetleri” kapsamında ise KOBİ bankacılığı, hibe fonları danışmanlığı ve marka-patent tescil hizmetleri sunuluyor. Tüm bu çalışmalarla ilgili bilgileri www.kobiline.com adresimizden tüm KOBİ’lerimizle paylaşıyoruz.”

KOBİ’lere özel Çam ve Sedir paketi

YAPI Kredi’den bir ilk olarak “KOBİ’lere Özel Ayrıcalıklı Paketler” hazırladığını belirten Sami Uğur Ağılönü, “Bu yıl yenilikçi yaklaşımımızı, geniş müşteri tabanının birbirinden farklı ihtiyaçlarına göre şekillendirdiğimiz, sektörde fark yaratarak ilki temsil eden KOBİ Bankacılığı paketlerimiz ile daha da geliştirdik” dedi. Yapı Kredi’nin müşterilerinin tüm ihtiyaçlarına cevap bulabilecekleri çok büyük bir finansal süpermarket olduğunu dile getiren Sami Uğur Ağılönü, yeni paketler üzerinde çalışmaların sürdüğünü de açıkladı.

Kullanıcısı Avantajlı Tedarik Yapıyor

YAPI Kredi’nin Perakende Destek Paketi’nde yer alan Esnek Ticari Hesap ürünle, kısa vadeli ödemeleri ve nakit zorluklarına anında çözüm bulmak isteyen müşterilerimiz tarafından aktif kullanılan önemli bir finansman kaynağı sağladığını belirten Sami Uğur Ağılönü, şu bilgiyi verdi: “Anlaşmalı firmalardan uzun vadeli taksitlerle her türlü ürün alımının sağlandığı kartlı özel bir ürün olan Trio Kart ve Metro Club Card’ın ise, 20 bin kart kullanıcısı sistem içinde avantajlı şekilde mal tedariki yapabiliyor.”

9 programda 14 bin müşteriye KOSGEB destekli kredi verildi

YAPI Kredi olarak 2008 yılından itibaren tüm KOSGEB Faiz Destek Programları’nın katılımcısı olduklarını hatırlatan Sami Uğur Ağılönü, “Bugüne kadar özel bankalarla yürütülen tüm KOSGEB Faiz Destekli Kredi Programları’nda yer alan Yapı Kredi 9 programda 14 bin müşterisine 600 milyon TL tutarında kredi kullandırdı” dedi.

VAKIFBANK’ın, KOBİ’lere faaliyet gösterdikleri sektörlerin özellikleri de değerlendirilerek tüm ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik çözümler sunduğunu vurgulayan İbrahim Bilgi, şu örneği verdi: “Türkiye’de ilk defa KOSGEB İdaresi ile KOBİ’lere yönelik kredi kullandırımını başlatmış olan bankamız KOSGEB kaynaklı kredilere aracılık etmeye devam etmenin yanı sıra kaynağın tükenmesi gibi nedenlerle KOSGEB kredilerinden yararlanamamış olan KOSGEB veri tabanına kayıtlı KOBİ’lere yönelik cazip faiz oranları ile de kredi kullandırılabilmektedir. Dış ticaret işlemlerinin en uygun maliyetlerle ve hızlı bir şekilde gerçekleşmesine yönelik KOBİ’lere özel paketler sunulmaktadır. KOBİ’lerin ödeme ve tahsilatlarını hızlı ve güvenli bir şekilde gerçekleştirmelerini sağlayacak nakit yönetimi ürün ve uygulamalarının geliştirildiği Ticari Atılım Merkezlerinde, birikimlerini değerlendirmek isteyen KOBİ’lere farklı ve cazip yatırım ürünleri de sunulmaktadır.

TÜRKİYE FİNANS
İşletmeler içinde ana hedef KOBİ’ler oldu

TÜRKİYE Finans Girişimci Bankacılık Müdürü Menduh Kara, “İşletmeler içinde ana hedefimiz KOBİ’ler derken, şu bilgileri verdi:
* 2010 yılında müşteri gruplarımız içinde en çok payını artıran segment KOBİ (girişimci) segment olmuştur. KOBİ’lerin 2009 yılındaki toplam payı yüzde 22 iken bu rakam 2010 yılında yüzde 24 seviyesine çıkmıştır. Bankacılık sektöründeki büyüme ise yüzde 21’den yüzde 22’ye çıkmıştır. Bu politikamızı 2011 yılında da devam ettireceğiz.
* 2010 yılı başına göre KOBİ müşteri sayımız yüzde 20 düzeyinde artarak 51 bin müşteriye ulaşmıştır. KOBİ’lere sağladığımız nakdi kredi desteği sektörün üzerinde yüzde 35 büyümüştür. Yıl sonunda bu rakamın yüzde 40’lar düzeyinde olmasını bekliyoruz. Gayri nakdi kredilerde yüzde 18 büyüyen bankamızda KOBİ’lerde bu oran yüzde 28 olmuştur. KOSGEB ile işbirliğine gidilmiş ilk programda yaklaşık 15 milyon TL takip eden KOSGEB-GAP projeleri yaklaşık 8 milyon TL (toplamın yüzde 9’u bankamızca sağlandı) değerinde makine ve techizat fonlaması yapılmıştır.
* Türkiye Finans, global krizin en çok hissedildiği hem 2008 yılında hem 2009 yılında KOBİ’lerden desteğini çekmeden onlara kaynak sağlamaya devam etmiştir. 2009 yılında kobi kredileri daralırken Türkiye Finans olarak KOBİ kredilerinde yüzde 24 büyüdük. 2010 yılında ise yukarıda da ifade ettiğimiz üzere sektörün 5 puan üzerinde yüzde 35 büyüme sağladık. Aynı zamanda satış servis modelimizi değiştirerek yalnızca KOBİ’lere hizmet veren 250 portföy oluşturduk.
* Türkiye Finans, nakdi kredi hacmimiz 2008 yılında 2.01 milyar lira, 2009 yılında 2.06 milyar lira olarak gerçekleşti. 2010 yılında ise 51 bin KOBİ müşterisine ulaşılmış olup KOBİ’lere 2010’un ilk 11 ayında 2,56 Milyar TL tutarında kredi kullandırıldı. 2010 yılında KOBİ bankacılığında yüzde 35 oranında risk artışı sağlandı.

Kredi ihtiyaçlarına şubelerde kendilerine özel Girişimci Portföy yöneticilerinin yaptığı değerlendirmelerle karar veren şube ve bölge müdürlüklerimiz kanalıyla hızlı ve bölgesel çözümler sunduk. Şubelerimizi sınıflara ayırarak her sınıftaki şubemiz için farklı yetkiler verilmiştir. Bankamızın şubelerini bulundukları lokasyon itibari ile 6 bölge müdürlüğüne bağlayarak KOBİ olan müşterilerimizin daha hızlı ve iyi destek almalarını sağladık. Bölge müdürlüklerimizdeki uzman KOBİ personelleri hergün yaptıkları ziyaretlerle müşterilerimize hizmeti ayaklarına kadar götürmektedirler. Kobilere yönelik 10 adet sektörel KOBİ paketimizi aktive ettik. KOBİ’lere yönelik özel olarak hazırladığımız bu paketleri uzun bir süredir Kobi müşterilerimize sunmaktayız. Bu paketlerimiz,
• Bilişim Paketi : Her türlü teknolojik ihtiyacı olan KOBİ’lere ,
• Dört Dörtlük Hizmet Paketi: Sağlık, Güvenlik, Temizlik, Sigorta, Eğitim, Catering & Dining gibi hizmet sektöründe faaliyet gösteren KOBİ’lere,
• Dükkan Senin Küçük İşletme Paketi: Ticaret, sanayi, hizmet, turizm, eğitim, sağlık vb.alanlarda faaliyet gösteren KOBİ’lere mevsimsel ve dönemsel finansman ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik .
• Franchising Paketi: Franchise almak isteyen ve franchising hizmeti sunan tüm KOBİ’lere,
• Gülen Çiftçi Tarım Paketi: KOBİ’lerimizin Traktör, Biçerdöver, Tarımsal Makine Araç ve Ekipman, Akaryakıt Gübre, Tohum, Zirai ilaçlar, sera, damlama sulama gibi değişik işlemlerİ için destek.
• Her Yönüyle Lojistik Paketi: Nakliye ve lojistik sektöründe faaliyet gösteren KOBİ’lere,

• Kesin Çözüm Taahhüt Paketi: Taahhüt sektöründe faaliyet gösteren KOBİ’lere,
• Sınır Ötesi İhracat Paketi : Türkiye Finans’tan, ihracat yapan-yapmayı planlayan KOBİ’lere,
• Tam Destek İmalat Paketi: İmalat sektöründe faaliyet gösteren KOBİ’lere,
• Tam Pansiyon Turizm Paketi: Turizm sektöründe faaliyet gösteren KOBİ’lere,

KOSGEB desteklerinden ve KGF kefaletinden yararlanarak kredi kullanma imkanı sunduk. Bu hizmetleri de rekabetçi fiyatlar ve istedikleri vadelerle sağladık.
Bankacılık hizmetleri alanında, internet bankacılığı, wap bankacılığı, çağrı merkezi gibi alternatif dağıtım kanalları ve şubelerimizden kendilerine özel müşteri temsilcileri vasıtasıyla işlemlerini gerçekleştirdik. KOBİ’lere pratik hizmetler sunmak çerçevesinde kartlı ödeme sistemlerimizi (Business Card, Ticari Kart) geliştirerek KOBİ’lerimizin hizmetine sunduk.
Ayrıca, şirketlerin personel maaşlarının, bankalar aracılığıyla yapılmasının zorunlu hale getirilmesiyle birlikte, burada da sunduğumuz hizmetleri ve çözümleri çeşitlendiriyoruz.
Danışmanlık alanında KOBİ’lerin ihtiyaç duyduğu bilgiye şubelerdeki portföy yöneticilerimiz ve genel müdürlük üzerinden dış ticaret alanı başta olmak üzere teknik bilgi desteği ve en önemlisi devlet veya özel kuruluşların verdikleri hibe ve teşvikleri almaları konusunda danışman firmalarıyla ortak çalışmalarımız oldu. Burada KOBİ’leri hem uygun maliyetle çalışabilecekleri danışmanlık şirketleriyle çalışmalarını hem de projenin çıkmaması durumunda masraflarının yarısını iade alabilmelerini sağladık.
Sivil toplum kuruluşlarıyla ortak KOSGEB imkânları konusunda bilgilendirici konferanslar düzenledik.
Sanayi ve Ticaret odaları, KOBİ/ İşadamı dernekleri vb. sivil toplum kuruluşlarıyla kredi ve bankacılık hizmetlerini içeren ve avantajlar sunan protokoller imzaladık.
2011 yılına ilişkin KOBİ bankacılığı hedefleriniz nedir? KOBİ’lere yönelik yeni uygulamalarınız/projeleriniz var mı?

Yeni uygulamalar kapsamında KOBİ’lerin bilgiye daha kolay ulaşımını ve bir sonraki aşama da ticaretlerini artırıcı bir unsur olarak internet portalı projemiz bulunmaktadır.
Yurt dışı kaynaklı kredileri KOBİ ve diğer müşterilerimize sağlayarak müşterilerimizin kredi ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyoruz. Bu krediler kısaca;
ECA-Ülke Kredileri: Ülke Kredileri KOBİ’lerin yatırım malı ağırlıklı ithalatlarının orta ve uzun vadeli finansmanına ilişkin yabancı ülke İhracat Kredi Kurumlarının sigortası veya garantisi kapsamında, bankaların teminatı (Harici Garanti veya Akreditif) ile muhabir bankaların kullandırdığı ve vadeleri 2 ila 10 yıl arasında değişen kredilerdir.
SEP Kredisi: Suudi Arabistan’ın ihracat kredi kuruluşu olan Saudi Fund for Development tarafından yönetilen Saudi Export Program’ın (SEP) sunmuş olduğu petrol harici Suudi ürünlerinin ihracatını teşvik amacı ile Türkiye Finans Katılım Bankası ve SEP arasında anlaşma imzalanmıştır. Kredi konusu mallar, ham petrol ürünleri dışındaki Suudi Arabistan orijinli mallardır.
GSM Kredisi: Türkiye’deki ithalatçı KOBİ’lerin A.B.D.’den satın alacakları tarımsal ve hayvansal ürünlerin ithalatı için krediler.
ITFC Kredisi: Bankamız ile İslam Kalkınma Bankası’nın iştiraki olan Uluslararası İslami Ticaret Finansman Kuruluşu (ITFC-International Islamic Trade Finance Corporation) arasında imzalanan anlaşma doğrultusunda Bankamız müşterilerinin dış ticaret işlemleri 13 aya kadar kredi sağlanmasına yönelik kredidir.

2010 yılı içinde Türkiye Finans Katılım Bankası olarak, Kalkınma Ajansları tarafından verilen hibeler başta olmak üzere, üretimde inovasyona destek veren Tübitak Arge Teşvikleri, Kırsal Kalkınma ve Hayvancılık Teşviklerine ilişkin, alanında uzman bir danışmanlık firması ile çözüm ortaklığına gidilmiştir. Projesi olan fakat kaynak bulmakta güçlük çeken KOBİ’leri desteklemek, üretim ve kapasite artışına katkıda bulunmak amacı ile danışman firmamızla birlikte KOBİ’lere yönelik ziyaretler organize edilmekte, firmalarımız yatırım ve üretim teşviklerine ilişkin bilgilendirilmektedir. Yatırım planı olan KOBİ’lerimizin ilgili desteklerden yararlanabilmesi için proje ayrıntılarının fizibilite çalışmaları yürütülmektedir.

Bunlara ilave olarak, Hazine Müsteşarlığı ile Yatırım Teşvik Belgesi almış KOBİ’lerimizin yatırımlarının desteklenmesi amacıyla imzalamış olduğumuz Faiz /Kar Payı Protokolü kapsamında, ilgili yatırımlar projelendirilmektedir. İlgili projeler kapsamında, Hazine Müsteşarlığı ile iletişime geçilerek, yatırımın Bölgesine bağlı olarak TL’de 3-5 puan, yabancı parada 1-2 puan desteğin firma hesabına aktarılmasına ilişkin çalışmalar yürütülmektedir.
2010 yılı içinde başladığımız teşvik ve hibe programlarındaki danışmanlık desteğimizi önümüzdeki yıllarda artırarak devam edeceğiz.

Şube ve bölge yetkilerimizi 2011 yılı içinde artıracağız. KOSGEB programları, KGF garantisi, Hazine kar payı desteği programı kapsamındaki kredi kullandırımlarına devam edeceğiz.
KOBİ’lere yönelik faaliyetlerinizden elde ettiğiniz sonuçlar nedir?

İNG

Ortağın uluslararası tecrübesi KOBİ’lere fırsat yaratacak

ING Bank KOBİ ve Ticari Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Yaprak Soykan, 2005 yılından bu yana ‘Kobi Bankacılığı’ bünyesinde Kobi’lere hizmet sunduklarını
belirtirken, bu alanda hızla büyüdüklerine dikkat çekti. Soykan, ING Grubu’nun bu alandaki uluslararası tecrübesinden KOBİ’leri yararlandırmak istediklerini de vurguladı.
Geçen yıl ING Bank’ın KOBİ Bankacılığı olarak toplam kredi büyüklüğünün bir önceki yıla göre ve sektör ortalamasının üzerinde bir oranda artırarak yüzde 28 artışla, 3 milyar TL’ye çıktığını belirten Soykan, şu bilgileri verdi: “31 Aralık 2009 tarihi itibari ile yaklaşık 160 bin KOBİ müşterisi ile ING Bank Kobi Bankacılığı toplam kredi büyüklüğümüz yüzde 35 artış ile 1.76 milyar TL’ye ulaştı. KOBİ’lere yönelik avantajlı kredi hizmeti vermek adına 2009 yılında başlattığımız çalışmaları 2010 yılında daha da artırarak devam ediyoruz. 2010 Eylül itibari ile ise KOBİ’lere kullandırdığımız kredi miktarı 2009 yılındaki hacmi yüzde 23 aşarak 3.7 milyar TL’na ulaştı. ING Bank’ın kredilerinden KOBİ’lerin aldığı pay 2009 yılında yüzde 12’den 2010 Eylül sonu itibari ile yüzde 16’a yükseldi. Yıl sonunda yüzde 17 gibi bir orana ulaşacağız. 2013 sonunda bu oran yüzde 25’ler yükselecek. ING Bank’ın hedefi tüm müşteri gruplarında pazar payını artırmak, bu kapsamda hedefimiz yaygın şube ağımız ile mümkün olan en yüksek sayıda KOBİ’ye ulaşmak. Ancak 2011 yılında özellikle mikro işletmelerde ki payımızı arttırmayı hedefliyoruz.”
ING Grubu’nun tecrübesi
Bu arada, özellikle Dış Ticaret ve Finansmanı konusunda ING Grubu’nun önemli bir tecrübesi bulunduğuna dikkat çeken Soykan, bu konuda şunları söyledi: “Bizim de amacımız bu uluslararası ağ ve tecrübeyi Türkiye’deki KOBİ müşterilerimize sunarak, cazip fırsatlar yaratmak ve özellikle uluslararası platformda KOBİ’lerin rekabet gücüne katkı sağlamak. Sırf bu amaçla kurulan ve hizmet veren EBD (Avrupa Ticaret Masası) ile yurt içindeki KOBİ’leri Avrupalı meslektaşları ile buluşturmayı ve iş fırsatlarını arttırmayı hedefliyoruz. Anadolu’daki müşterilerimizle bir araya gelmek için “Biz Bize Sohbetler” toplantısını gerçekleştiriyoruz. Bu süreçte bizimle aynı hedefleri olan “Anadolu Kaplanları”nı “Anadolu Aslanları” yapacağız. Öncelikli hedefimiz müşterilerimizi daha yakından tanımak; bu sayede işlerini kolaylaştırmak ve geliştirmek için sahip olduğumuz altyapıyı ihtiyaçlara uygun hale getirmek ve yüzde 25’lik bir büyüme hedefi ile en çok tercih edilen ilk üç banka arasında yer almaktır.

FORTİS

KOBİ’lere destek olmak önemli bir sorumluluk

FORTIS Türkiye Perakende Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı, KOBİ’lere destek olmayı önemli bir sorumluluk olarak gördüklerini dile getirirken, bu yıl kredilerde yüzde 24’lük artış sağladıklarını belirtti.

FORTIS Türkiye Perakende Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı ve Yönetim Kurulu Üyesi Gökhan Mendi, küresel krizin yaşandığı geçen yıldan bu yana KOBİ kredilerinde sektör içindeki paylarını ikiye katladıklarını belirtirken, bu yıl yüzde 24’lük bir artış sağladıklarını kaydetti. “Fortis Bank Türkiye olarak KOBİ’lerin reel ekonominin gelecekteki küresel rekabet gücünü oluşturduğuna inanıyor, onlara en iyi şekilde destek olmayı önemli sorumluluklarımızdan biri olarak kabul ediyoruz” diyen Mendi, “KOBİ kredilerinin bilançomuz içerisindeki payını artırmayı sürdürüyoruz” dedi. Küresel kriz döneminde, Türkiye dahil tüm dünyadaki faiz oranlarını ciddi şekilde etkilediğini hatırlatan Mendi, Fortis Türkiye olarak o dönemdeki bireysel kredilere uygulanan faiz oranlarını KOBİ kredileri için de uygulamaya devam ettiklerini ve yeni ürünler çıkardıklarını kaydetti. Mendi, o günden bu güne yürüttükleri çalışmalar ve sonuçları hakkında şu bilgileri verdi:
Sıfır faizle 60 ay vade
* Yeni ürünümüz “Gerçek Kredi” ile bireylere olduğu gibi KOBİ’lere de sıfır faizli, 60 aya kadar vadeli ve yılda 2 aya kadar taksit atlatma imkânı veren TaksitSTOP özelliği ile kredi imkânı sunduk. Bu krediyi kullanan müşterilerimize aynı zamanda ferdi kaza sigortası hediye ettik. Krize rağmen KOBİ kredilerinde sektörden aldığımız payı son iki yılda artırmış durumdayız. Türkiye’deki yaygın şube ağımız ve alternatif dağıtım kanallarımız vasıtasıyla KOBİ’lerimize daha yakın olmaya çalışıyoruz.
Yüzde 24’lük büyüme
* KOBİ müşteri temsilcilerimiz aracılığıyla verdiğimiz danışmanlık ve finansal hizmetleri geliştiriyoruz. Kredi yetkilendirmesinin de ağırlıklı olarak bölgelerimize delege edilmiş durumda olması hızımızı önemli ölçüde artırıyor. KOBİ’lere kullandırdığımız nakit kredilerin, toplam TL nakit kredilerimiz içindeki payı büyük ölçüde yükselmeye devam ediyor. Geçen yılın aynı dönemine göre yıllık yüzde 22 ve yılbaşından bu yana yüzde 24 büyüdük.
Ucuz maliyetli kaynak
* 2010 yılında da Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın KOSGEB vasıtasıyla KOBİ’lere yönelik sağladığı projelerde yer aldık. 2011’de KOBİ’lere ucuz maliyetli kaynak sağlamak amacıyla üçüncü partilerle yaptığımız işbirliklerine yenilerini eklemeye devam edeceğiz. Sadece ürün ve hizmet geliştirmekle kalmayıp, çeşitli kampanyalar ve KOBİ’lerin üye oldukları meslek kuruluşları ile olan anlaşmalarımızı sürdürmeyi, birçok esnaf ve ticaret odası üyelerine cazip koşullar ile kredi imkânı sağlamaya devam etmeyi planlıyoruz.
Esnek politikalar
* Bu sorumluluğumuzu yerinde getirebilmek için de ürün ve hizmet gruplarımızı sürekli geliştirip çeşitlendiriyor, KOBİ’lerin günümüzün zorlu rekabet ortamında daha rahat hareket edebilmelerini sağlayacak esnek politikalar yaratıyoruz. Kredi alanında KOBİ’lere destek olan öncü bankalardan biriyiz ve onlara sağladığımız krediler bankamızın toplam kredi portföyü içerisinde önemli bir paya sahip bulunuyor. KOBİ’lerin sadece finansal sorunlarını çözmekle kalmıyor, onların iş ortağı olarak da hareket ediyoruz. Onlara finansal enstrüman seçenekleri sunarak, anlık ve uzun vadeli ihtiyaçlarına göre kendilerine en uygun seçeneği kullanmalarına imkan sağlıyoruz. Bilgi ve know-how ihtiyaçlarını gidermek, günlük yaşamlarını kolaylaştırmak için çalışıyoruz.

ANADOLU BANK

Atakan: 2010 beklentileri
karşıladı KOBİ’ler yüksek
bir performans sergiledi

ANADOLUBANK Genel Müdür Yardımcısı Recep Atakan, bu yıl banka olarak beklentilerinin karşılandığını söylerken, kriz sonrasında KOBİ’lerin yüksek bir performans sergilediğine dikkat çekti.

ANADOLUBANK’ın KOBİ’lere yönelik faaliyetlerinde son yıllarda önemli bir gelişim gözlendiğini belirten Genel Müdür Yardımcısı Recep Atakan, kasım ayı itibariyle KOBİ kredilerinin bankanın toplam kredileri içindeki payının yüzde 60’a ulaştığını kaydetti. Banka olarak 2010’un beklentilerin karşılandığını bir yıl olduğunu dile getiren Atakan, KOBİ’lerin de bu dönemde yüksek bir performans kaydettiğini belirti.
“Toplam kredi hacminin yaklaşık yüzde 60’ını KOBİ’lere ayıran, şubelerini çoklukla ticaretin ve sanayinin yoğun olduğu yerlere açan bir banka olarak, KOBİ bankası olma özelliğimizi 2011’de de sürdüreceğiz” diyen Atakan, Anadolubank’ın kurulduğu tarih olan 1997 yılından bugüne kendisini ticaret hayatının finansmanını hedeflediğini vurguladı. Atakan, bu çerçevede Anadolubank’ı “Türkiye’nin KOBİ Bankası” olarak konumlandırdıklarını belirtirken, “Anadolubank, gerçek KOBİ bankacılığı yapma amacı taşıyor” dedi. Atakan, bu doğrultuda vergiden pazarlamaya kadar her türlü ihtiyaça yönelik olarak KOBİ’lere danışmanlık hizmeti verdiklerini belirtti.
Kredilerin yüzde 60’ı
Türkiye’de toplam KOBİ kredilerinde özel bankaların 2009 sonu itibariyle yüzde 51.4 olan payı, bu yıl eylül sonunda yüzde 53.9’a yükseldiğine dikkat çeken Atakan, Anadolubank’ın buradaki pazar payının da yüzde 3.2’ye ulaştığını açıkladı. Atakan, kasım ayı itibariyle KOBİ kredilerinin Anadolubank’ın toplam kredilerinin yüzde 60’ını oluşturduğunu belirtirken, şu değerlendirmeyi yaptı: “KOBİ kredilerini oluşturan bu payın son 3 yıl içerisinde gelişimi ise yüzde 50’lerde. Bu bağlamda bankamız son 3 yıl içerisinde kullandırdığı ticari kredilerin yüzde 90’ını KOBİ’lerimize kullandırmıştır. Türkiye ABD’den başlayan ve hızla yayılan küresel krizin etkileri dünya ekonomilerine kıyasla çok fazla hissetmedi. Burada bankaların kriz tecrübesi ve yönetim anlayışlarının katkısı gözardı edilemez. Kredilerde azalan bir trendin aksine bankamız KOBİ kredileri kriz sonrası daha da artarak devam etmiştir. Bu açıdan 2010 yılı bankamız adına beklentilerimizin karşılandığı bir yıl olmakla beraber KOBİ’ler için piyasa dengeleri farklı gelişmiştir. Piyasa kredisini ve banka kredisini doğru kullanan KOBİ’ler krize rağmen mevcut yapısını korumuş ve hatta yükselen bir performans sergilemiştir. Batık KOBİ kredilerinin tutarı azalışa geçerken, kredisi takibe düşen KOBİ sayısındaki artış ise yavaşlayarak devam etti. Takipte borcu bulunan KOBİ sayısı ocak-eylül döneminde 5 bin 606 artarak 209 bin 159’a çıktı. Bu artış mikro ve orta büyüklükteki işletmelerden kaynaklandı. Sorunlu kredisi bulunan küçük ölçekli işletme sayısının azaldığı gözlendi.”

Vade sorununa yönelik
5 yıllık ödeme planı

RECEP Atakan, banka müşterilerinden ve pazardan elde edindikleri bilgilere göre KOBİ’lerin en önemli finansal ihtiyaçlarından birinin ‘vade sorunu’ olduğuna dikkat çekerken, bu konuda yürüttükleri çalışmalar hakkında şu bilgiler verdi: “Türkiye’de bireyler ve büyük kurumlar uzun vadeli borçlanabiliyor ama KOBİ’ler uzun vadeli borçlanamıyor. Bu yüzden KOBİ’nin büyümek için ihtiyaç duyduğu sermaye desteğini, ‘Konutu Sermaye Yapan Kredi’ isimli ürünümüz kapsamında 5 yıl vadeli bir ödeme planı ile KOBİ’lerimizin hizmetine sunduk. Bu yıl da, KOSGEB projeleri ile KOBİ’lerimizi desteklemeye devam ediyoruz. KOSGEB’in faiz desteği sağladığı iki ayrı kredi programı kasım ayında devreye alındı ve çok kısa sürede KOBİ’ler tarafından kullanıldı. ‘Ölçek Endeksli Büyüme Destek Kredisi’ne 25 Kasım itibariyle 73 bin 588 işletme başvururken, 2.9 milyar liralık kredi hacmi oluştu. Başvuruların 46 bin 167’si mikro, 21 bin 447’si küçük ve 5 bin 974’ü de orta ölçekli işletmelerce yapıldı.”


ALBARAKA,

Albaraka-Bülent Taban

2010 restorasyon yılı oldu, 2011’de işbirliği artacak

ÜRN, hizmet tipi ve çalışma prensipleri uyarınca reel ekonomik faaliyetleri fonlayan bankamız yıllardır küçük ve orta ölçekli işletmelerle çok yoğun bir ilişki içinde olduğunu belirten Albaraka Genel Müdür Yardımcısı Bülent Taban, küresel krizin peşinden 2010’un bir reszorasyon yılı olduğunu kaydetti.
Taban, KOBİ’lerle olan ilişki ve işbirliğini 2011’de artırarak sürdüreceklerini dile getirirken, şu değerlendirmeleri yaptı: “KOBİ’ler küresel krizden oldukça etkilendiler. Mali yapısı itibarıyla zaten kırılgan olan bu işletmeler krizin yıkıcı etkisi karşısında bir hayli zor durumda kaldılar. Buna, birçok bankanın kredileri geri çağırmaları da eklenince birçok KOBİ ya çok daha zor durumda kaldı ya da tasfiye oldu. Bu dönemde bankamız tek bir krediyi dahi geri çağırmayarak yeniden yapılandırma ve vade uzatımı gibi faaliyetlere ağırlık vererek adeta KOBİ’lerin kötü gün dostu olmuştur. Aradan geçen 1.5 yıllık süre içinde ekonominin toparlanarak belli bir seviyeye yükselmesi KOBİ’leri de olumlu etkilemiştir. Piyasaların yeniden genişlemeye başlaması, özellikle iç talebin artması, bu firmaların durumunu düzeltmiştir. Ayrıca, bu dönemde KOBİ’lere dönük verilen teşvik ve sübvansiyonlar da KOBi’lere önemli katkılar sağlamaktadır. Özetle, 2010 yılının KOBİ’ler için bir restorasyon yılı olduğunu ifade edebiliriz.”
Büyüme trendi sürecek
Taban, “2011 yılında da KOBİ’lerin büyüme trendinin süreceğini öngörmekteyiz” derken, sözlerine şöyle devam etti: “Bu çerçevede, önümüzdeki dönemde KOBİ’lerin sadece finansal gereksinimlerinin değil, aynı zamanda yönetsel ve finansal danışmanlık gereksinimlerinin de artacağı kanaatindeyiz. Bu sebeple, 2011 yılında, özellikle büyütülebilir ve geliştirilebilir KOBİ’lere danışmanlık ve deneyim aktarmaya yönelik çalışmalar yapmayı hedefliyoruz. Bunun yanında 2010 yılında yoğun ilişki içine girdiğimiz KOSGEB ve Kredi Garanti Fonu gibi destek kuruluşlarıyla olan ilişki ve işbirliğimizi önümüzdeki dönemde artırarak sürdüreceğiz. Ürün, hizmet tipi ve çalışma prensipleri uyarınca reel ekonomik faaliyetleri fonlayan bankamız yıllardır küçük ve orta ölçekli işletmelerle çok yoğun bir ilişki içindedir. Yıllar itibariyle bankamız kredi portföyünde KOBİ’lerin payını ortalama olarak yüzde 40-50’ler civarında tutmuştur. Dolayısıyla, ana faaliyetimizin önemli bir kısmı KOBİ niteliğindeki işletmelerde yoğunlaşmış durumdadır. Bu bakımdan, bankamız ve KOBİ’ler birbirlerini çok yakından tanımaktadırlar.”

Kaynaklar büyüyünce destek faaliyetlerinin tabanı da genişliyor

BÜLENT Taban, son yıllarda KOSGEB ve KGF gibi kuruluşların kaynaklarının büyümesi bu kuruluşların KOBİ’lere yönelik destekleme faaliyetlerinin de tabanını genişlettiğine dikkat çekerken, Albaraka’nın bu doğrultuda yürüttüğü faaliyetleri şöyle anlattı: “Bankamız, gerek KOSGEB gerekse KGF ile sürekli ve yoğun bir temas halindedir ve faaliyetlerinin gerçekleştirilmesine katkı sağlamaya devam etmektedir. Albaraka, 2010 yılında KGF destekleri kapsamında en çok kredi kullandıran banka konumundadır. Bunun dışında, Türkiye çapında yaklaşık 30 ilin sanayi ve ticaret odalarıyla yaptığımız anlaşmalarla oda üyesi işletmelere dönük kredi kampanyaları düzenleyerek müşteri tabanımızı daha da genişletmiş bulunmaktayız. Yine, KOBİ’ler için önemli avantajlar sunduğuna inandığımız ‘Doğrudan Borçlandırma’ sistemimiz büyütülmüş ve bankamızın yıllardır uygulamakta olduğu ‘Finansal Kiralama’ yöntemi de yeniden canlandırılmıştır.”


HSBC

HSBC-Erol Sakallıoğlu

3 ana merkezden biri İstanbul oldu, dış bağlantılar kuruldu

HSBC İşletme Bankacılığından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Erol Sakallıoğlu, bağlı oldukları grubun dünya çapında gerçekleştirilen İş Düşünce Girişimi organizasyonun 3 ana merkezinden biri olarak İstanbul’u seçtiğine dikkat çekerken, bunun da KOBİ’lere yeni dış bağlantılar sağladığını kaydetti.
HSBC İşletme Bankacılığı’nı 2006 yılında kurduklarını anlatan Sakallıoğlu, o günden bu yana yaşanan gelişmeleri şöyle özetledi: “KOBİ’lere yönelik çalışmalarını bu tarihten itibaren ciddi ölçüde hızlandıran banka büyüme odağını bu yöne çevirdi. Geçen 5 yıl içerisinde HSBC KOBİ’lere hizmet veren bankalar arasında önemli bir oyuncu olarak yerini aldı. Gerek çıkardığı yeni ürünler, gerekse müşteri odaklı, müşteriyi anlayan çalışma yaklaşımı ile sektörde bir çok noktada KOBİ’lerin önemli bir çalışma ortağı olduğunu gösterdi. Bugün itibariyle HSBC 175 binin üzerinde KOBİ müşterisine ulaşmış bulunmaktadır. HSBC şubelerindeki yapılandırma her yıl devam etmekte, her geçen gün daha da çok KOBİ’ye hizmet verebilecek çalışan ve altyapıya ulaşmaktadır. Son 5 senede İşletme Bankacılığı 2 milyar TL nakit krediye ulaşmıştır.”
3 ana merkezden biri İstanbul
HSBC grup tarafından dünya çapında gerçekleştirilen İş Düşünce Girişimi Organizasyonu’nun 3 ana merkezinden birinin İstanbul olması (diğer merkezler Shanghai ve Mexico City) ve bu konuda yürütülen çalışmalar hakkında da Sakallıoğlu, şu bilgileri verdi: “İş konularına yenilikçi yaklaşımları gösteren bir grup İngiliz küçük ve orta ölçekli şirket için eylül ayında İstanbul ziyareti düzenlendi. Türkiye’ye getirilen HSBC İngiltere müşterilerine Türkiye’de iş yapmanın avantajları, zorlukları, HSBC Türkiye, Türk halkının davranışsal özellikleri, genel Türkiye ekonomisi, piyasanın durumu ve bunu gibi konular hakkında konferanslar verildi, sunumlar gerçekleştirildi. Türkiye’de iş bağlantıları sağlamayı planlayan bu müşteriler HSBC Türkiye müşterileri ile tanıştırıldı, firma ziyaretleri düzenlendi ve burada oluşturabilecekleri iş olanaklarını müşterilerimizle birlikte değerlendirdik.”
6 KOBİ Hong Kong yolcusu
Erol Sakallıoğlu, şu anda Türkiye’nin çeşitli alanlarında çok sayıda HSBC müşterisinin, İngiltere ile bağlantı sağladığını belirtirken, şunları da dile getirdi: “Bu iş bağlantılarının yansıra stratejik ortaklık arayışı bulunan global müşterilerimiz ile doğru adayları buluşturma çalışmalarımız devam ediyor. Bu projede kapsamında bu ay içinde 6 KOBİ müşterimizi Hong Kong’a götürüyoruz, müşterilerimiz 4 günlük bir program çerçevesinde tüm dünyadan gelen çok sayıda KOBİ ile tecrübe ve bilgileri alışverişi yapma ve ortak çalışma imkanı bulacaklar. Geçmişte de bu dış kaynağın öenmini zaten bilmekte idiler ancak kayıt dışı ekonomi ile sağlıklı finansmana ulaşmak ikiliminde kalıyorlardı. Kriz sonrası dönemde enflasyonun düşmesi, vergilerin makul oranlarda olması ve sağlıklı finansmanın maliyetinin oldukça ucuz hale gelmesi firmaların kayıtdışı ekonomiden, kayıt altına geçişini hızlandırdı. Bu durum da Türkiye ekonomisindeki büyümenin önemli bir kısmını karşıladı.”
 
Tedbirliği iyimserliğin sonucu 2010’da görüldü

EROL Sakallıoğlu, “Kriz ortamında sıkıntılar yaşayan KOBİ’ler ile, bu sıkıntıları aşmaya yönelik olarak ortak hareket ettik, yeni ödeme planları ve benzeri destekler ile firmalar ile olan uzun süreli çalışma arzumuzu koruduk” derken, bu tedbirliği iyimserliğin sonuçlarını 2010 yılında gördüklerini dile getirdi. Bu yıl da toplam kredilerde yüzde 40 civarında büyüme gerçekleştirildiğini, banka aktifinin yüzde 70’i kredilerden oluştuğunu belirten Sakallıoğlu, şunları söyledi: “İşletme kredilerinin payı, ticari krediler içinde yüzde 40. Bankanın toplam kredileri içinde ise pay yüzde 18. Bankanın stratejik olarak öncelik verdiği alanlardan biri işletme bankacılığı. Yılın ikinci çeyreğinde büyüme hızında bir yavaşlama var. Yaz aylarının ve Ramazan ayının etkisi ile olan bu yavaşlama, son ay içerisinde tekrar bir ivmeye dönüştü. Yıl sonuna kadar bu ivmenin devam edeceğini düşünüyoruz.”

HSBC 2

KOBİ’ler

3 ana merkezden biri İstanbul oldu, dış bağlantılar kuruldu

HSBC İşletme Bankacılığından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Erol Sakallıoğlu, bağlı oldukları grubun dünya çapında gerçekleştirilen İş Düşünce Girişimi organizasyonun 3 ana merkezinden biri olarak İstanbul’u seçtiğine dikkat çekerken, bunun da KOBİ’lere yeni dış bağlantılar sağladığını kaydetti.
HSBC İşletme Bankacılığı’nı 2006 yılında kurduklarını anlatan Sakallıoğlu, o günden bu yana yaşanan gelişmeleri şöyle özetledi: “KOBİ’lere yönelik çalışmalarını bu tarihten itibaren ciddi ölçüde hızlandıran banka büyüme odağını bu yöne çevirdi. Geçen 5 yıl içerisinde HSBC KOBİ’lere hizmet veren bankalar arasında önemli bir oyuncu olarak yerini aldı. Gerek çıkardığı yeni ürünler, gerekse müşteri odaklı, müşteriyi anlayan çalışma yaklaşımı ile sektörde bir çok noktada KOBİ’lerin önemli bir çalışma ortağı olduğunu gösterdi. Bugün itibariyle HSBC 175 binin üzerinde KOBİ müşterisine ulaşmış bulunmaktadır. HSBC şubelerindeki yapılandırma her yıl devam etmekte, her geçen gün daha da çok KOBİ’ye hizmet verebilecek çalışan ve altyapıya ulaşmaktadır. Son 5 senede İşletme Bankacılığı 2 milyar TL nakit krediye ulaşmıştır.”
3 ana merkezden biri İstanbul
HSBC grup tarafından dünya çapında gerçekleştirilen İş Düşünce Girişimi Organizasyonu’nun 3 ana merkezinden birinin İstanbul olması (diğer merkezler Shanghai ve Mexico City) ve bu konuda yürütülen çalışmalar hakkında da Sakallıoğlu, şu bilgileri verdi: “İş konularına yenilikçi yaklaşımları gösteren bir grup İngiliz küçük ve orta ölçekli şirket için eylül ayında İstanbul ziyareti düzenlendi. Türkiye’ye getirilen HSBC İngiltere müşterilerine Türkiye’de iş yapmanın avantajları, zorlukları, HSBC Türkiye, Türk halkının davranışsal özellikleri, genel Türkiye ekonomisi, piyasanın durumu ve bunu gibi konular hakkında konferanslar verildi, sunumlar gerçekleştirildi. Türkiye’de iş bağlantıları sağlamayı planlayan bu müşteriler HSBC Türkiye müşterileri ile tanıştırıldı, firma ziyaretleri düzenlendi ve burada oluşturabilecekleri iş olanaklarını müşterilerimizle birlikte değerlendirdik.”
6 KOBİ Hong Kong yolcusu
Erol Sakallıoğlu, şu anda Türkiye’nin çeşitli alanlarında çok sayıda HSBC müşterisinin, İngiltere ile bağlantı sağladığını belirtirken, şunları da dile getirdi: “Bu iş bağlantılarının yansıra stratejik ortaklık arayışı bulunan global müşterilerimiz ile doğru adayları buluşturma çalışmalarımız devam ediyor. Bu projede kapsamında bu ay içinde 6 KOBİ müşterimizi Hong Kong’a götürüyoruz, müşterilerimiz 4 günlük bir program çerçevesinde tüm dünyadan gelen çok sayıda KOBİ ile tecrübe ve bilgileri alışverişi yapma ve ortak çalışma imkanı bulacaklar. Geçmişte de bu dış kaynağın öenmini zaten bilmekte idiler ancak kayıt dışı ekonomi ile sağlıklı finansmana ulaşmak ikiliminde kalıyorlardı. Kriz sonrası dönemde enflasyonun düşmesi, vergilerin makul oranlarda olması ve sağlıklı finansmanın maliyetinin oldukça ucuz hale gelmesi firmaların kayıtdışı ekonomiden, kayıt altına geçişini hızlandırdı. Bu durum da Türkiye ekonomisindeki büyümenin önemli bir kısmını karşıladı.”
 
Tedbirliği iyimserliğin
sonucu 2010’da görüldü

EROL Sakallıoğlu, “Kriz ortamında sıkıntılar yaşayan KOBİ’ler ile, bu sıkıntıları aşmaya yönelik olarak ortak hareket ettik, yeni ödeme planları ve benzeri destekler ile firmalar ile olan uzun süreli çalışma arzumuzu koruduk” derken, bu tedbirliği iyimserliğin sonuçlarını 2010 yılında gördüklerini dile getirdi. Bu yıl da toplam kredilerde yüzde 40 civarında büyüme gerçekleştirildiğini, banka aktifinin yüzde 70’i kredilerden oluştuğunu belirten Sakallıoğlu, şunları söyledi: “İşletme kredilerinin payı, ticari krediler içinde yüzde 40. Bankanın toplam kredileri içinde ise pay yüzde 18. Bankanın stratejik olarak öncelik verdiği alanlardan biri işletme bankacılığı. Yılın ikinci çeyreğinde büyüme hızında bir yavaşlama var. Yaz aylarının ve Ramazan ayının etkisi ile olan bu yavaşlama, son ay içerisinde tekrar bir ivmeye dönüştü. Yıl sonuna kadar bu ivmenin devam edeceğini düşünüyoruz.”

CİTİBANK

Citibank-Efsane Tinel

Dış ticaretini finanse etmek isteyene ‘global erişim’ desteği veriliyor

CITIBANK A.Ş. Ticari Bankacılık Başkanı Efsane Tinel, 10 yıldır ticari bankacılık hizmetleri verdiklerini belirtirken, global erişimim güçlerini kullanarak özellikle dış ticaret finansmanı alanında hizmet sunduklarına dikkat çekti.
2 ile 250 milyon dolar arası
Tinel, Citibank’ın çalışmaları hakkında şu bilgileri verdi: “Citibank Ticari Bankacılık olarak, Türkiye’nin büyümesinde lokomotif konumunda olan KOBİler öncelikli segmentimiz. 10 yılı aşkın süredir Türkiye’de ticari bankacılık alanında hizmet sunuyoruz. Cirosu 2 milyon dolar ile 250 milyon dolar arasında bulunan bu segmente odaklanıyoruz. Ticari bankacılık alanında büyük ölçekli ticari firmalarımız için özellikle son dönemde dış ticaret finansmanı alanında global erişimimizin gücünü kullanarak hizmet sunuyoruz. ‘Citibank Ticari Bankacılık’ olarak aynı zamanda krediler, nakit yönetimi ve hazine ürünlerinde de KOBİlerimize en üst seviyede hizmet kalitesi ile ürünlerimizi sunmayı hedefliyoruz.”
Afrika’dan BRIC ülkelerine
Ticari Bankacılık alanında özellikle dış ticaret finansmanında iddialı olduklarını vurgulayan Tinel, bu konuda şunları söyledi: “Bu alanda aktif olan çokuluslu şirketler ve büyük holdinglere hizmet sunuyoruz. Aynı zamanda, tedarik zincirinde yer alan ve bölgesel oyuncu olmaya aday KOBİlerimizi de portföyümüze katmayı hedefliyoruz. Bu kapsamda, özellikle gelişmekte olan piyasalar öne çıkıyor. Afrika ülkeleri, Körfez Bölgesi, BRIC ülkeleri, global ağımız ile firmalarımıza destek olabileceğimiz ülkeler arasında. Bu ülkeler, dış ticaret ilişkilerinin göreceli olarak yeni geliştiği ve iş yapış şekilleri olarak KOBİlerce çok tanınmayan ülkeler. Bu ülke akreditiflerine doğrudan teyit ekleyebilme kapasitemiz ile son iki yılda birçok firmamızın bu ülkeler ile iş yapmalarına aracılık ettik. Önümüzdeki dönemde de firmalarımızın bu ülkelerle olan diş ticaret işlemlerini arttırmaları ve doğrudan yatırım olanaklarını değerlendirmeleri için çalışmalarımıza devam edeceğiz.”
Yüzde 58’lik artış
Bu dönemde portföyümüz 2009 başına kıyasla yüzde 50 büyüme gösterdi” diyen Efsane Tinel, KOBİ’lere ilişkin elde ettikleri sonuçları ise şöyle aktardı: “KOBİ müşterilerimize kullandırdığımız kredi tutarı ise 2010 yılında yüzde58 oranında artış gösterdi. Kriz döneminde dünyada şirketlerin cirolarında genel olarak düşüş yaşandı. Ancak verimlilik üzerine dayanan sağlıklı bir küçülme de gözlemlendi. Firmalar, kendi tedarikçileri ve dağıtımcılarıyla koşulları iyileştirirken, daha teminatlı yapılara gittiler. Vadeleri yapılandıran firmalar, geçmiş krizlerden çıkarılan dersler ışığında, bilançolarını son derece iyi bir şekilde yönettiler.
Birçok şirket, Avrupa ve Amerika’da yaşanan durgunluk sonucu yönünü Ortadoğu ve Afrika bölgelerine çevirdi. Bu bölgeler ile çalışan şirketler ön plana çıktı.”

Düşen faiz avantajı uzun vadeye yöneltti

EKONOMİNİN toparlanmasına paralel olarak, perakende ve tüketime yönelik ticaret başta olmak üzere, belirli sektörlerde büyümeye geçildiği gözlemini aktaran Efsane Tinel, sözlerine şöyle devam etti: “Geçtiğimiz aylar içerisinde, düşen faiz oranlarının avantajını kullanmak isteyen ticari bankacılık müşterileri, daha uzun vadeleri tercih etme eğilimi gösterdi. Citibank Ticari Bankacılık ekibi olarak, her zaman olduğu gibi KOBİ’lerimizin tüm ihtiyaçlarında yanlarında yer alarak ekonominin büyümesine katkıda bulunmayı hedefliyoruz.”

Haberle ilgili daha fazlası: