Tatilde e-mail’e bakmak çalışanı tüketiyor

2dk okuma

Mesai saatleri dışında akşamları, haftasonları hatta tatilde bile çalışmak tükenmişlik sendromunu körüklüyor. Bu da pek çok sağlık ve ilişki problemini beraberinde getiriyor.

Haberin Devamı

İK danışmanlık firması Randstad’ın araştırmasına göre çalışanların yüzde 42’si tatil zamanlarında da maillerini kontrol etme zorunluluğu hissediyor. Tatilde veya dinlenme saatlerinde iş e-maillerine bakmak stres ve tükenmişlik sorunlarına yol açıyor.

Fransa’da 1 Ocak 2017’de yürürlüğe giren yasaya göre 50’den fazla kişi çalıştıran işletmeler, personelin e-mail alması ve göndermesi gereken saatleri belirleyecek. Çalışanlar mesai saatleri dışında iş e-maillerine bakmak zorunda olmayacak.

Fransa’da bazı firmalar tükenmişlik sendromunu ve fazla çalışmayı engellemek için önceden tedbirlerini almışlardı bile. Örneğin Volkswagen 2012’de çalışanlarının akıllı telefonlarına mesai saatleri dışında gelen mailleri engellerken, Daimler de çalışanlar tatildeyken gelen mailleri silme yoluna gitti.

Uzmanlar özellikle tatil dönemlerinde çalışanların işten tamamiyle uzaklaşması ve dinlenmeleri için cep telefonlarından, laptoplardan uzak durmalarını, telefonla iş görüşmesi yapmamalarını ve e-maillerine bakmamalarını söylüyorlar. Bunun için tatile çıkmadan önce ayarlama yapmak, siz yokken maillerinize kimin bakacağını belirlemek, tatilde olduğunuzda irtibat kurulacak kişilerin bilgilerini içeren bir otomatik dönüş maili atmak işe yarayabilir.

DBE Davranış Bilimleri Enstitüsü Kurumsal Gelişim Merkezi Yöneticisi psikolog Ayşegül Horozoğlu Enkavi, tatilin amacının rahatlamak olduğunu, bu yüzden tatilde çalan telefonlar ya da laptop ile iş yapıyor olmanın tatilin amacından çok uzak olduğunu söylüyor: “Tatil, işten sadece bedenen uzaklaşmak değil, zihnen ve ruhen de uzaklaşmak demektir. Çok acil durumlar dışında aranmamakta fayda var. Eğer iş tanımı gereği çok iletişimde olunması gerekiyorsa, günün belli saatleri telefon ile konuşmaya ayrılabilir.”

Tabii bazı mesleklerde işten tamamen uzaklaşmak mümkün olmayabiliyor. Mesela doktorlar, avukatlar, danışmanlar, psikologlar her an aranabilirler ve arandıklarında telefona cevap vermek hatta bazen tatili yarım bırakıp dönmek durumunda kalabilirler. Birçok çalışan da iş yerlerinden izin alamıyor ve ekonomik sorunlar yüzünden tatil yapamıyor. Bu durumun öncelikle çalışma motivasyonunu etkilediğini söyleyen Enkavi, “Yoğun çalışan, uzun süre tatil yapamayan ve dinlenemeyen kişilerin de tükenmişlik sendromu dediğimiz problemle karşı karşıya kaldığını görebiliyoruz. Günümüzde tükenmişlik sendromu oldukça sık görülüyor. Kişi tükenmişlik sendromu içinde sürekli gergin oluyor ve kendisini mutsuz hissediyor. Duygusal açıdan tükendiğini ve kimseye bir şey veremeyeceğini düşünüyor. Bu durum yorgunluktan tamamen farklı; çünkü uyuyarak ya da dinlenerek gerginlik ve mutsuzluktan kurtulamıyor. En iyi çözüm, tatil dışında yaşamın her evresinde kişinin kendine nitelikli zaman ayırmasıdır. Nitelikli zamanla anlatmak istediğim; stresli iş ve yaşam koşullarının, ağır çalışma temposunun içinde, kişi kendisine her gün en az yarım saat zaman ayırmaya çalışmalıdır” diyor.

İDEALİ 15 GÜN KESİNTİSİZ İZİN
Psikolog Ayşegül Horozoğlu Enkavi, tatile çıkacaklara şu önerilerde bulunuyor:

- Tam olarak dinlenmiş, uzaklaşmış olmak için tatilimizi mümkün olduğunca en az 10 gün, ideali 15 gün kesintisiz kullanabilmek. 10 günden az yapılan tatillerde tam dinlenemeden, hele bir de uzak bir yerlere gidildiyse yol yorgunluğu ve yolda geçen süre ile tam rahatlayamıyoruz.

- Tatil, insanın kendine ayırdığı bir zamandır. Zamanı yönetebilmek ve kendine özel bir yaşam alanı oluşturabilmek için ‘ertelenen işler’den, ‘mükemmel yapmalıyım düşüncesi’nden ve ‘hayır diyememe alışkanlığı’ndan vazgeçmelidir. Tatilin amacı rahatlamak olduğundan kişi, kendisini strese sokacak her şeyden uzakta durmalı. İşle ilgili telefonların gelmemesini sağlamalı, mümkünse yerine cevap verebilecek birini görevlendirmeli, tatilde olduğu bilgisini herkese iletmeli, sadece çok acil durumlar için belli zamanlarda iletişime geçmelidir.

- Tatil motivasyon unsuru. İşe giderken yapamadığımız, vakit ayıramadığımız pek çok şeyi yapabilme fırsatı. Rutinden çıkma, özgürlük, sevdiklerinle daha çok birlikte olma, vakit ayırma, zaman baskısı olmama, rahat giyinme, rahat hareket etme gibi her insanın ihtiyacı olan rahatlama yolu.

- Tatil demek illaki bir sürü paralar verip bir yerlere gitmek değildir. Para harcamadan da tatil yapılabilir. Herkes için tatil farklı bir şey ifade eder, herkes farklı uğraşlar ile rahatlayabilir. Önemli olan içinde bulunulan rutinden uzaklaşabilmek ve sevilen, keyif alınan bir şeyler yapabilmek.

- Tatil dinlenmenin en güzel aracı ve herkesin ihtiyacı, ancak tüm sıkıntıların çözümü de değil bu arada. Yine de tatilin düşüncesi bile sıkıntıların azalmasını sağlıyor. Kişi ruhsal, sosyal ve fiziksel ihtiyaçlarını karşılayabildiği bir tatil yapabildiğinde ruh sağlığına önemli katkıları oluyor. Yapılan araştırmalarda tatil sonrası, tatil öncesiyle karşılaştırıldığında fiziksel şikâyetlerde, tükenmişlik sendromu belirtilerinde azalma ve uyku kalitesinde artış görülüyor.

- Tatil dönüşü yorgunluğu yaşamamak için tatil sürelerine, özellikle bir yolculuk yapılarak gidilen tatillere dönüş sonrası dinlenme süresi tanımakta fayda var.