Aslında çocuklar bizim mesleğimizi bilmiyorlar, yani sigorta şirketinde ne yapılır, bunu bilmiyorlar. Bir sigorta şirketi bir sürü işi aynı çatı altında topluyor. Burada finansçı da var, mühendis de, satış kadroları da, IT de var, matematik mezunlarının çalıştığı aktüerya da var. Aslında bir çok üniversitenin bir çok bölümünden mezun olmuş insanlar var. Sigortacılık dendiği zaman bunları barındıran bir şirket akıllarına gelmiyor. Yeni nesle gidip sigortacılığı anlatmamız lazım. Bizim Anadolu Sigorta olarak yaptığımız da bu, üniversitelere gidip kariyer günlerinde sigortacılığın ne olduğunu anlatıyoruz. ‘Sigortacılar ne iş yapar, neden geçerli, geleceği olan bir meslektir’ diye anlatıyoruz. Bunları anlatırsak ilgilerini çekiyor.
Sigortacılık sektöründe hangi alanlar daha çok gelecek vaat ediyor?
Bana göre sigortacılığın tamamı gelecek vaat ediyor. Çünkü Türkiye’de sigortacılık gelişmiş ülkelerdeki kadar oturmuş bir meslek değil. Bunun yanı sıra dijital alanlar daha ön plana çıkacak. Bir müddet sonra dijital sigortacılık yani internet üzerinden sigorta pazarlamak da ön plana çıkacak. Tamamen internete dönmeyecektir hiçbir zaman çünkü sigortacılıkta yakın temas çok önemli. Şu anda 25 yaş civarı insanların bir şey alırken ilk baktığı yer internet oluyor, oradan karşılaştırma yapıyorlar. Dolayısıyla bir sigorta şirketi olarak sizin bu yönünüzü sağlam tutmanız lazım. Hele hele geleceğe yatırım yapmak istiyorsanız dijital tarafı boş tutmamalı. Bana göre önümüzdeki 10 yılda önemli olacak dijital sigortacılık. Ama önemli olacak derken de sigortacılığın tamamı buradan yapılacak demek asla mümkün değil.
Avrupa ile kıyasladığınızda ne kadar gelişmiş sektör?
Gelişmiş ülkelerle kıyasladığınızda Türkiye’deki sigortacılık istenilen seviyede değil. Sigortacılık bilincinin oturması çok uzun zaman alıyor. Ben bu meslekte 30 yılımı devirdim, mesleğe girdiğimden beri sigortacılığın önemini anlatmaya çalışıyoruz. Benim gördüğüm kadarıyla sigortacılık denince akla ilk arabalar geliyor. İnsanlar arabalarına her şeyden daha çok önem veriyorlar, insanların sağlıkları, oturdukları evler ikinci planda kalıyor.
Sigortacılık bilinci arttırdıkça istihdam artacaktır.
TAZE KAN HER ŞİRKETE LAZIM
Yıllık çalışan sirkülasyonunuz nedir?
Satış ve IT’de yüzde 8-9 bazen 10’a çıkabiliyor. Kendi ayrılanlar da var, performansını yeterli görmeyip bizim iş akdini sona erdirdiklerimiz de… Şirketimizden kendi isteğiyle istifa ederek ayrılanlardan oluşan personel devinim oranı 2016 yılında yüzde 4.45 idi. Çok ekstra bir şey olmadığı sürece, çalışan sendikal anlamda da toplu iş sözleşmesinde belirtilen disiplin suçlarını yapmadığı sürece, perfomansı da iyiyse sirkülasyon bizim şirkette çok olan bir şey değil. Olması gerektiğini savunuyorum ama çok olan bir şey değil bizde..
Birazcık taze kan mı gelsin diyorsunuz?
Evet tabii birazcık taze kan tüm şirketlere lazım. Çalışanlar arasında eşitlik diyoruz, çalışanla çalışmayanı bu noktada ayırmak lazım.
Sizce en çok ne bağlıyor çalışanları şirkete?
En çok eğitim ve kişisel gelişimden memnunlar. Bağlılık oldukça yüksek. Biz sendikalı bir şirketiz bunun da etkisi mutlaka vardır, ücret konusunda da normal seviyelerde çıkıyor memnuniyet. Çalışanlarımızı yurtdışı ve yurtiçi eğitimler konusunda çok destekliyoruz. Çalışanların hem mesleği hem de kişisel gelişimlerine yönelik çok ciddi yatırımlar yapıyoruz. Bizde son dönemde 300 kişi gelişim merkezi uygulamalarına katıldı. Çalışanları belirli pozisyonlara getirmeden önce kariyerlerinde yükselme sağlamadan önce gelişim merkezine sokuyoruz, burada çalışanların güçlü ve zayıf yönleri tespit ediliyor. Zayıf yönleriyle ilgili 1 senelik süreçte çalışan için bir eğitim programı düzenleniyor. 1 yıl bir takım ödevler, projeler veriliyor, zayıf yönlerini ne derece geliştirdiğini görüyoruz sonra ona göre kariyerine devam ediyor, gerekirse eğitimlerine devam ediyor. Bunlar çalışan adına da çok önemli. Eğitim özellikle yeni nesil için çok çok önemli. Onların da en çok istediği şey eğitim.
Son bir yılda yurtdışına kaç kişi eğitime gitti?
Son 1 yıl içinde 58 çalışanımız yurtdışı eğitimlere katıldı. Bu eğitimler ağırlıklı olarak Almanya, Fransa ve İsviçre’de yapıldı.
Yılda kaç saat eğitim verildi?
Son 1 yıl içinde toplam 2.394 saat eğitim verildi. Çalışan başına düşen ortalama eğitim süresi 7.5 saat.
TÜRKİYE, DÜNYADA 73. SIRADA
Türkiye’de sigortanın GSMH’ya oranı yüzde 1,55 (0,19 hayat branşı, 1,36 hayat dışı branş). Türkiye bu oran ile dünyada 73. sırada. Avrupa’da sigortanın GSMH’ya oranı ise yüzde 6,73 (3,99 hayat branşı, 2,73 hayat dışı branş).
Türkiye’de kişi başına düşen prim üretimi 164,2 dolar (20.6 hayat branşı, 143,6 hayat dışı branş), Avrupa’da ise kişi başına düşen prim üretimi 1.620 dolar (961,9 hayat branşı, 658,1 hayat dışı branş).
İŞE ALIMLAR DEVAM EDİYOR
Anadolu Sigorta’nın 1.193 çalışanı var. Çalışanların yüzde 49’u kadın, yüzde 51’i erkek. Yüzde 84’ü lisans/yüksek lisans mezunu. Yaş ortalaması ise 30. 2017 yılı itibarıyla 52 kişi işe alındı, halen alım süreçleri devam ediyor, yıl sonuna kadar toplam 100 kişi işe alınmış olacak. Alımlar ağırlıklı olarak satış, teknik ve IT pozisyonlarında gerçekleşiyor.