%100&MORE İlham Veren Sohbetler "Jozi Zalma - Bay Geveze: Hayatımı hep sevilmek üzerine kurguladım"

Güncelleme Tarihi:

%100&MORE İlham Veren Sohbetler Jozi Zalma - Bay Geveze: Hayatımı hep sevilmek üzerine kurguladım
Oluşturulma Tarihi: Ocak 04, 2025 06:10

Yıllardır yolları onunla paylaştım. Su gibi aktı, onunla öğrendim, eğlendim. Radyoda 33 yıldır dostumuz haline gelen Bay Geveze olarak hayatlarımızda yer eden Jozi Zalma, her gün Power FM’de akşam 18.00-21.00 arası bizlerle oluyor. Bunca meslek hayatımda bir kez daha gördüm ki insanın yüreği güzelse mutlaka kitlesi ile buluşuyor. Jozi Zalma gibi… Milyonlarca dinleyicisi ile sesin, sözün önemini bizlere yaşatıyor. Dile kolay her gün üç saat anlatmak, anlaşılır olmak ve bu kadar çok sevilmek…

Haberin Devamı

%100&MORE İlham Veren Sohbetler Jozi Zalma - Bay Geveze: Hayatımı hep sevilmek üzerine kurguladım

https://yuzdeyuzandmore.com/

 

Yüzde Yüz İlham Veren Sohbetler’de Bay Geveze Jozi Zalma ile bir araya geldim. Hiç bitmesini istemediğim dolu dolu bir sohbet oldu. Bazı insanlar yaptığı meslekten dolayı değil, o mesleğe hayat verdikleri için, kendi öz varlıklarından dolayı çok kıymetliler. Jozi Zalma da o insanlardan. Keyifli okumalar!

 

 

DJ’LİĞE İLK ADIMLAR… UFAK MUCİT

YÜZÜNDEN BABA TUTUKLANIYOR

 

- DJ olma kararını verme aşamanız nasıl oldu?

Haberin Devamı

JOZİ ZALMA: Ben şarkı söylüyordum, hala daha söylüyorum. Zannedersem 91 yılıydı. Osman Ataman Genç Radyo’yu kuruyordu. ‘Bizim sahnedeki performansınızı alıp bunun aynısını radyoda yapsanıza’ dedi. Benim de radyoculuk çocukluk hayalimdi. Çocuk derken bunun hayalini kurarken ben gerçekten çocuktum. Büyükada’da geçti çocukluğum. Orada bir Radyo FM vericisi yapmıştım.

 

- Kaç yaşındaydınız bunu yaparken?

JOZİ ZALMA: 14 yaşındaydım. Ben daha küçükken TRT’de caz programı yapan Aykut Sporel diye bir radyocu vardı. Ona mektup yazmıştım ‘ben radyoda DJ olmak istiyorum’ diye.

 

- Çok ilginç, kendi akdinizi yapmışsınız aslında!

JOZİ ZALMA: Evet olabilir. O yaptığım radyo vericisinden sonra daha büyük bir radyo vericisi yaptım. Büyükada'dan Maltepe'ye kadar yayın yapabiliyordum. Sonra polis geldi, babamı aldı. O dönemlerde telsiz kanunu olduğu için yayın yapmak yasak. Benim yapabileceğime de polis ikna olmayınca polis babamı aldı!

 

- Peki radyoda sizi cezbeden şey neydi?

JOZİ ZALMA: Benim bunları yaşadığım dönem telsiz Türkiye'ye daha yeni girmişti. İnsanlar akşamları telsizden sosyalleşiyorlardı ve ‘arkadaş arıyorum’ diye anonslar oluyordu. Burada insanlar birileriyle konuşuyorken ben bir kişi konuşuyorum ve tüm Türkiye dinleyecek… Bu bana çok cazip geliyordu.

 

Haberin Devamı

- Teklifi kabul ettiniz ve o ilk deneyimleriniz nasıldı?

JOZİ ZALMA: Gelen teklifle ‘evet’ dedik. Genç Radyo’da ‘Konuşan Kutu’ diye bir program yaptık. 1.5 sene kadar bir kuruş para almadan programı yaptık. Daha sonra Türkiye'de radyolar yasaklandı. Londra'da kaçak yayın yapan Radyo Klas ve Number 1 FM açıldı. Benim de Londra'ya gitmemi istediler. O önem esnaf olan babamla çalışıyordum ve üniversite okuyordum. Babamı bırakmak istemedim ve gitmedim. 2 bin pound maaş ödüyorlardı ve o dönem için çok iyiydi. Aynı dönemde Amerika'dan yayını yapan Cem Ceminay vardı. İngiliz tarzı radyoculuk yapan Mr. Sonic diye Kıbrıslı bir radyocu vardı. Onlardan çok şey öğrendim… Türkiye’deki tek örnek Orhan Boran’dı. Sonraları Orhan abiyle birlikte çalıştım. Nurlarda içinde yatsın, çok özel bir insandı… Çok şey öğrendim onlardan. Orhan Boran her şeyi yazmış, her yaptığı programı kayıtlı, yazılıydı. Yurt dışında neler yapılıyor onları öğrenmek için eş dost vesilesiyle birçok kayıtlar istetirdim. Zamanla kendi tarzımı oturttum.

Haberin Devamı

%100&MORE İlham Veren Sohbetler Jozi Zalma - Bay Geveze: Hayatımı hep sevilmek üzerine kurguladım

 

DİNLEYENLERİM FARKLI VE İYİ HİSSETSİNLER

 

- Eski bir dinleyiciniz olarak bana göre Bay Geveze’nin her zaman bir tarzı oldu. Yaklaşımınızla, ses tonunuz, ruhunuzun inceliği, espri anlayışınız ile adeta hayata bilgece bakmayı seven bir insansınız…

JOZİ ZALMA: Bilge demek çok ağır kaçabilir ama farklı açılardan bakmaya çalışıyorum. Benim programımın sonunda anlattığım hikayeler var. 33 senedir anlatıyorum. Aslında bu hikayeleri kendime anlatıyorum, kimseye anlatmıyorum çünkü ancak ben anlarsam anlattığım karşıya geçebilir.

 

- Peki hiç anlatacaklarınızın tıkanma endişesini taşıdığınız oldu mu?

Haberin Devamı

JOZİ ZALMA: Her gün, her sabah bu duyguyla uyanıyorum bugün ne yapacağım ne anlatacağım diye. Canlı yayında belli bir tempoda gidiyor ve akıyor. Bana yazmak daha zor geliyor mesela.

 

- Öyle diyorsunuz ama basılmış yedi tane kitabınız var!

JOZİ ZALMA: Evet basılmış yedi tane kitabım var ama bir tanesini bile ben yazmadım, hepsini söyledim redaktör benim için bunları yazdı. Sonra bana verdi, ben okudum…

 

- Her gün insanlara uzun bir zaman dilimini keyifle dinletebilmek ne kadar zor!

JOZİ ZALMA: Evet ama ben bunu iş olarak değil bir eğlence gibi görüyorum ve beni dinleyenlerim de aynı keyfi alsınlar istiyorum. İlla eğlenmek anlamında değil ama farklı ve iyi hissetsinler.

Haberin Devamı

%100&MORE İlham Veren Sohbetler Jozi Zalma - Bay Geveze: Hayatımı hep sevilmek üzerine kurguladım

 

- Gündelik hayatındaki olumsuzluklar ruh haline yansıyıp sesini, cümlelerini etkilemiyor mu?

JOZİ ZALMA: Bu insanları ilgilendirmiyor. İşimde hizmetten, malzemeden çalarsam, bu benim için hırsızlık gibi olur. Hayatta zorlayan şeyler olabiliyor ama benim bir averajım var ve hiçbir zaman averajın altına inmem.

 

“HERKES SENİ SEVEMEZ JOZİ”

 

- Bir şey söylemenin bin yolu var ve siz aslında bunu belki de en insana dokunan şekliyle yapıyorsunuz, o yüzden de seviliyorsunuz, ses oluyorsunuz öyle değil mi?

JOZİ ZALMA: Bu işin gizli bir triği varsa sizi dinleyen insanın söylemek istediği şeyi siz söyleyebiliyorsanız o zaman sizi dinliyorlar ve aslında hepimizin söylemek istediği bir şeyler var. Eleştirmek çok kolay. Bizim ülke eleştirmenlerin dünya üzerinde en yaygın yaşadığı ülkelerden biri. Herkes her şeyi eleştirebiliyor. Eleştiriyi herkes kendi penceresinden yapar. Kendinde ne varsa, ne görüyorsa o pencereden ‘bu olmamış’ der. ‘Ne olmamış’ dediğinizde gerçekten doğru cevap veriyorsa, o doğru bir eleştiridir.

 

- Peki size gelen eleştirileri dikkate alır mısınız?

JOZİ ZALMA: Bütün eleştirileri okurum ve etkilenirim de… Son dönemlerde insanlar eleştirilerini futbol takımı eleştirisi yapar gibi yapıyor. Gerçek ne siyahtır ne beyaz, gerçek genelde gridir! Benim bütün hayatımda bir tane parametrem var: İyi insan ve kötü insan.

 

- Geldiğiniz noktada hayata nereden bakıyorsunuz? Yani iyi olmak için kendi sınırlarınızı yok etmek mi, yoksa o sınırları keskin hatlarla çizmek mi?

JOZİ ZALMA: 54 yaşındayım ve bu yaşımda sınırlarıma hadsizce girilmesine artık izin vermiyorum. Eskiden yapamıyordum. Eski asistanım Tuba bana hep şunu söylerdi: “Herkes seni sevemez Jozi.” Ben de ‘herkesin beni sevmesine çok az kaldı’ derdim. Böyle bir takıntım vardı. Hayatımı hep sevilmek üzerine kurgulamıştım. Son 15 yıldır bu duygudan kopmaya başladım. İnsanlar beni sevmek istiyorsa sevsin, ben böyleyim demeye başladım. Ben de bu hayatımda ilk defa 54 yaşındayım, daha önce hiç 54 yaşında olmadım. Hiçbirimiz bu hayata kullanma kılavuzu ile gelmiyoruz.

 

- Bir stüdyoda tek başınasınız ve konuştuklarınızı milyonlarla paylaşıyorsunuz… Çok ironik değil mi?

JOZİ ZALMA: Kudüs'te insanların duvara karşı dua ettikleri ağlama duvarı var. Benimki de aynı misal.

%100&MORE İlham Veren Sohbetler Jozi Zalma - Bay Geveze: Hayatımı hep sevilmek üzerine kurguladım

 

HEP ÇOK MERAKLI BİRİ OLDUM

 

- Kendinizi nasıl donatırsınız? Kitap okur musunuz?

JOZİ ZALMA: Kitap okuyamıyorum, keşke okuyabilsem… Eskiden yağdır yağdır çok okuyordum ama cep telefonundan çok fazla şey okuyorum. Ben çok meraklı bir insanım. Çocukken de çok meraklıydım. Bu merakından dolayı benimle çok dalga geçtiler. Ben hiçbir zaman okulun en popüler çocuğu olmadım, tam tersi okulun en itilip kakılan çocuklarındandım ama o dönem de bana gözlemlemeyi öğretti. Hem başarılı olmak hem de hayatın anlamını yakalayabilmek için meraklı olmak bence çok kıymetli. Ve merak duygusu olan kişi kesinlikle yaşlanmıyor!

 

- Araştırmayı seven bir yapınız mı var?

JOZİ ZALMA: Evet. Hatta bir ara üç büyük dini ve diğer inanç sistemlerini araştırdım. Defalarca okudum. Hepsinin ortak bir noktası var: Hepsi de diyor ki ‘söz büyüdür!’. Uzakdoğu felsefelerinde de söylediğin şeyin olduğunu kabul ederler. Bizlerden önce adeta birçok şeyi çözmüşler ve anlatmışlar gibi…

 

- Ve aslında sizin de yaptığınız gibi sesinizin ruhunuzla bütünleşip fikrinizle şekil alıp söze bürünmüş hali ve bu şekilde milyonlara hitap ediyorsunuz… Şirketlere yönelik ‘Mutluluk Akademisi’ konuşmanız var. Bu nasıl ortaya çıktı?

JOZİ ZALMA: Türkiye'de ilk defa yapılan TEDx konuşmasının kapanışını yapmıştım. Orada yaptığım 15 dakikalık final konuşmamı çok sevdim ve bunu insanlara anlatmak istediğimi fark ettim. ‘Her Şey Güzel Olacak’ diye iş yerindeki mutluluk üzerine ve aslında işle yakından uzaktan alakası olmayan iki saatlik bir konuşma hazırladım. Akabinde konusu sen hayata nasıl bakıyorsan, hayatın da sana ona uygun şeyler getirmesi üzerine olan ‘Mutluluk Akademisi’ diye bir workshop hazırladım.

 

BAHTİYAR OLMAK!

 

- ‘Size ait olmayan şey sizi mutlu eder’ gibi bir cümlenize denk geldim… Çok derinliği olan bir cümle, açabilir misiniz lütfen?

JOZİ ZALMA: Evet, ‘Mutluluk Akademisi’nde bunu anlatmaya çalışıyorum. Mutluluk öz Türkçe ama Cumhuriyet öncesinde ‘Bahtiyar oldum’ denirdi. Baht: kader, yar: aşk demektir. Kaderinize aşık iseniz, kaderinizi seviyorsanız mutlusunuz demektir. Yoksa değilsiniz. Aslında bütün felsefeyi babalar bir cümlede çözmüşler. Mutluluğun kafa karıştıran bir tarafı var. Tatmin olmakla mutlu olmak yüzde 99 karıştırılıyor. Bir şeyi maddeler halinde yazdığında ve onu bulduğunda aslında tatmin oluyorsun ve her bulduğunda egon okşanıyor. Sen egonun okşanmasını mutluluk zannettin. Bir diğer yaklaşım ise mutluluğun karşıtı mutsuzluk değil veya mutsuzluğun karşıtı mutluluk değil! Paran yoksa mutsuz olabilirsin ama para varken de mutsuz olabilirsin. Kaderinle barışıksan mutlusun. Kaderiyle mutlu olan bir insanı kimse mutsuz edemez, mutluluk sabah verilen bir karardır!

 

HAYATIMIZI ELALEM İÇİN YAŞIYORUZ

 

- Ya hayatımızın içinde yer alan elalem ne olacak?

JOZİ ZALMA: Hayatımızı elalem için yaşıyoruz. Elalem diye çok ciddi ağır bir terör örgütü var ve her yerdeler. Emin olun hayır deseniz de sizin hayatınızı etkiliyorlar. Elalemin benim hayatıma müdahale etmesine izin vermem. Anthony Hopkins’in bir lafı var: ‘Başkalarının benim hakkımda ne düşündükleri onları ilgilendirir.’ Ben de öyle düşünüyorum. Yaptığım iş toplumu ilgilendiren bir iş. Dolayısıyla Geveze’yi ilgilendiren konularda insanların fikirlerine açığım ama benimle ilgili hiç kimseye açık değilim. Ben beni biliyorum ve bildiğimi yapıyorum. Bütün eleştirileri dinlerim, kafamdaki yargıç eğer haklı buluyorsa dikkate alırım.

 

- Türk dinleyicisini nasıl buluyorsunuz?

JOZİ ZALMA: Anadolu'yu çok dolaştım ve Türk halkını çok seviyorum.

 

 

 

SOHBETTEN İZLENİMLERİM

 

- Sohbeti harika.

- Hümanist bir yapısı var.

- Dakik, sözünde duran, rahat ve rahatlatıcı bir üslubu var.

- Bence yakışıklı.

- Sportmen bir yapısı var.

- El falıma baktı ve ilginç tespitleri oldu… Aileden gelen medyumluk durumu varmış.

 

 

 

İKİLİ SEÇENEKLERDEN BİRİNİ SEÇİN

 

- Yürüyüş-Koşu: Yürüyüş

- Sıkılmak-Sabretmek: Sıkılmak

- Susmak-Konuşmak: Susmak

- Dans Etmek-Oturmak: Dans etmek

- Klasik-Modern: Modern
- Dobra-Politik: İkisinin arası

- Samimi-Mesafeli: Samimi

- Uykucu-Uykusuz: Uykusuz

- Sakin-Heyecanlı: Heyecanlı

- Kitap-Dergi: Dergi

- Doğa-Konfor: Doğa
- Kedi-Köpek: İkisi de

- Güneş-Yağmur: İkisi de

- Çay-Kahve: Çay

- Et-Ot: İkisi de

- Disiplinli-Rahat: Rahat

- Unutur-Affetmez: Unutur

- Tatlı-Tuzlu: İkisi de
- Çin Yemeği-İtalyan Yemeği: İtalyan

- Şarap-Rakı: Rakı

- Esprili-Ciddi: Ciddi

 

%100&MORE İlham Veren Sohbetler Jozi Zalma - Bay Geveze: Hayatımı hep sevilmek üzerine kurguladım

 

 

 

- Senin için yüzde yüz tek gerçeklik nedir?: Kabul etmek.

- Yüzde yüz olmak istediğin yer neresi?: Deniz.

- Yüzde yüz güvendiğin kişi?: Eşim.

- Yüzde yüz bilmek istediğin şey? (kimsenin bilmediği ve senin öğrenmek istediğin bir şey): Niye yaşıyoruz?

 

 

KİMSİN?

 

- Kimin beyninde olmak isterdin?-düşüncelerini merak ettiğin-: Herkesin beyninde olmak isterdim.

- Kimin gözleriyle dünyayı görüp algılamak isterdin?: Çocukların gözüyle dünyayı görmek isterdim ve bunun için de uğraşıyorum…

- Bir ‘sanat’ olsan hangisi olurdun?: Şarkı olmak isterdim.

 

 

 

NOKTALI YERLERİ DOLDUR

 

- ….. çok iyi yaparım: Çok iyi motive ederim.

- ….. hiç beceremem: Hatırlamak.

- Çevrem beni ….. biri olarak tanımlar: Naif.

- Az kişi bilir ben ….. biriyim: Aksi.

 

 

SANA DAİR KISA KISA

 

- Radyocu olmasan ne olmak isterdin?: Radyo işi yapmıyor olsaydım denizde eğitim veren biri olmak isterdim.

 

- 30 yıl önceki haline döndün, ona ne öğüt verirdin?: Aynen devam et.

 

- Hayat motton varsa nedir?: Herkes ölür ama çok azımız yaşar! One life, live it!

 

 

 

 

İLANDIR

BAKMADAN GEÇME!