Uzaktan eğitim alanında kurumların ihtiyaçlarına yönelik çözümler üreten [e]instein’ın amacı kurum içi eğitimleri, sınavları online hale getirmek ama aynı zamanda eğlenceli kılmak. Şirket, eğitim, sağlık, gayrimenkul ve finans piyasasında üst düzeyde sektör tecrübesine sahip profesyonellerin deneyimlerini ve verdikleri eğitim içeriklerini elektronik ortama taşımaya karar vermesiyle 2013 yılının başında kuruldu. Şirketlerle çalışırlarken önce bir ihtiyaç tespiti yapıyor ve insan kaynakları, sosyal sorumluluk gibi konularda eğitim modülleri öneriyorlar. Ardından departman ve pozisyonlara göre eğitim içeriklerini, farklı dersleri, farklı değerlendirme sorularını ve kişiselleştirilmiş eğitim tarzını şirketle birlikte kararlaştırıyorlar. Her bir bölüm için alıştırma soruları koyup ölçme ve değerlendirme hazırlanıyor, eğitime kullanım ve değerlendirme raporları sunuluyor.
Sınav yazan formlar yerine bilgi yarışması
Hem e-öğrenme ile tanışmış, hem de henüz tanışmamış şirketlerin temelde yaşadıkları sıkıntının öğrenme şekli ile ilgili olduğunu belirten [e]instein Genel Müdürü Mert Kestek, e-öğrenmeyi aktif olarak uygulayan şirketler çalışanların yeterince bu platformlardan yararlanmadıklarından şikayet ettiklerini söylüyor: “Kurumlar e-öğrenme ile eğitim giderlerinden yüzde 50 – 70 arasında tasarruf sağlayabiliyorlar. Geleneksel yönteme göre minumum yüzde 25 eğitim süreleri azalıyor. Bizim amacımız kullanıcıların eğlenerek vakit geçirebilecekleri bir eğitim çözümü ortaya koymak. Yapılan araştırmalara göre eğlenceli hale getirilmiş öğrenme içeriklerinde kullanıcılar yüzde 30 daha fazla zaman harcıyor. Bunu yaparken insanların alışkanlıklarından yararlanmaya çalışıyoruz. Çünkü insanları bilmedikleri sanal bir platforma çekmek ve bundan sonra burada öğreneceksiniz demek, ilkokuldan lise ya da üniversite sona kadar minumum 10-15 sene geleneksel yöntemlerle öğrenme alışkanlığı olan kişilerde ciddi bir direnç oluşturuyor. Bir diğer önemli konu ise eğitimin ölçme-değerlendirme boyutu. Örneğin burada TV yarışma formatlarını revize ederek online sınavlar haline getiriyoruz. Böylelikle kullanıcılar, her tarafında ‘sınav’ yazan sıkıcı bir online form yerine, her akşam TV’de gözlerini kırpmadan izledikleri yarışmaları kendileri oynayarak ve dolayısıyla eğlenerek ölçme-değerlendirme süreçlerini tamamlayabiliyorlar.”
Oyunlaştırma hızla büyüyor
Oyunlaştırmanın dünyada hızla büyüdüğünü anlatan Kestek, 2010’da 100 milyon dolar olan pazarın, 2016’da 2.8 milyar dolar olması beklendiğini söylüyor: “Bulunduğu yeri işaretleyen ve bunun karşılığında sanal rozet kazanılan foursquare uygulamasının dünyada kullanıcı sayısının 45 milyonu geçiyor. Bu örnek bile şirketlerin web sayfalarına, kampanyalarına oyunlaştırmayı katmaları için yeterli bir gösterge.