ŞİRKETLER AÇIK FİKİRLİ OLMALI
Koç Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Doktor Öğretim Üyesi Eda Aksoy, özellikle gelişmiş toplumlarda insan ömrünün önemli derecede uzadığını belirtiyor. Bu durum Aksoy’a göre, kariyerlerin başlangıç ve bitişini mecburen değiştirecek. Esnek zamanlı çalışma modellerinin, iş-aile dengesi gibi kavramların etkisinin son 20 yılda arttırdığını belirten Aksoy, “Ancak, yaşa dayalı ayrımcılık devam ediyor. İleri yaşlardaki çalışanlar, iş olanakları bulmakta zorlanıyorlar” diyor. Aksoy, değişen sosyolojik dengelerin baskısı ile global iş dünyasının bu konularda daha açık fikirli olmak zorunda kalacağını öngörüyor. Eda Aksoy’a göre Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde Carstensen’ın önerilerini dikkate almak için henüz çok erken. Bunun nedenlerinden biri Türkiye’deki işgücü talebinin büyük kısmının fiziksel dayanıklılık gerektiren işlerden oluşması. Yani, bu tip işlerin ileri yaşlardaki insanların çalışması için elverişli olmaması. Bunun yanında, Aksoy’a göre Türkiye’de çalışanların ortalama ücret ve yan haklarının gelişmiş ülkelere göre düşük olması nedeniyle staj ve yarı zamanlı çalışma gibi alternatiflerle kırklı yaşlara kadar aile geçindirebilmek şuan için mümkün değil.
CİDDİ SORUNLAR ÇIKABİLİR
Kariyer Koçu Tamer Akın’a göre Carstensen’in önerisi teoride ideal görünmekle beraber uygulamada ciddi sorunlara yol açabilir. Türkiye gibi genç nüfuslu ülkelerde 20’li yaşlarda yarı zamanlı çalışmak özel hayata zaman ayırma problemini çözebilir. Ancak, bu işten elde edilen gelirle hayatı sürdürürken zorlanma ihtimali çok yüksek. Bunun yanında, Akın’a göre iş hayatı açısından 40 yaşının üzerinde olmak belirli göstergeler açısından önemli olsa da yapılan işin niteliği gereği fiziki açıdan yüksek kondisyon gerektiren işlerde düşük performans yaratabilir. Öte yandan, bu önerinin hayata geçirilmesi 60 yaşlarındaki yetkin çalışanları kendi bünyesinde daha uzun süre tutmak isteyen firmalar açısından yararlı olabilir. Bu gibi düzenlemelerde kişilerin çalışmaya elverişlilik düzeyinin göz önüne alınması gerektiğini vurgulayan Akın, “Emeklilik için belirli koşulların olması önemli. Bunun yanında, 65 yaşında olup da çalışma performansı kabul edilebilir düzeyde olan kişiler için farklı opsiyonlar sunabilen bir sistem yararlı olabilir” diyor.
40’INA GELİNCE YÜZLEŞME OLUYOR
Kariyer ve kişisel gelişim koçu Yasemin Sungur, Carstensen’in özellikle “İnsanların her şeyi birkaç 10 yıla sığdırmaya çalışması” çıkarımı üzerinde durulması gerektiğini düşünüyor. İnsanların 40’lı yaşlara geldiklerinde birdenbire yaşadıklarıyla yüzleştiğini belirten Sungur, özellikle beyaz yakalılarda 2. kariyer gibi kararların bu dönemde alındığını aktarıyor. Sungur, “40’larında 2. kariyer seçen pek çok kişide gözlemlediğim, becerilerini kullandıkları, kararlarına güvendikleri için daha huzurlu bir dönem yaşadıkları” diyor. Carstensen’in önerisinin uygulanabilmesi için sistemde çok büyük bir değişimin gerekeceğini vurgulayan Sungur, bunun da çok zor olacağını öngörüyor. Sungur’a göre Türkiye ve benzeri ülkelerde bireyler düşlerinden, yeteneklerinden çok, kolay iş bulabilecekleri, fazla para kazanabilecekleri mesleklerin eğitimini almayı tercih ediyor. Ancak, sonradan mutsuz oluyorlar. “Ben daha esnek süreçler üzerinde çalışılmasını öneriyorum” diyen Sungur, “Öğrencilik dönemi bireyin kendini keşfetmesine odaklanmalı. Bu dönem insanların potansiyelini fark ederek, beceri olarak hayatında kullanabileceği bir deneyimsel süreç olmalı” görüşünü paylaşıyor.