Van depreminin ardından özellikle felaket anını yaşayan çocuklarda psikolojik ve davranışsal birçok sorun ortaya çıkıyor. Yaşadıkları travmayı kolay kolay atlatamayan bu çocuklara yardımcı olmak için ise okullara, öğretmenlere ve ailelere büyük görevler düşüyor. Bahçeşehir Kolejleri Rehberlik ve Psikolojik Danışmanı Koçu ve Kriz Müdahale Uzmanı Dr. Nevin Dölek, yetişkinlerin duygularını anlatma biçiminin çocukların ve gençlerin tepkilerini etkileyeceğini söylüyor. Dölek, “Çocuklar duygularını anlatmakta zorluk yaşayabilir. Duygusal tepkileri ise uzun sürebilir. Tepkiler davranışlarını, yeteneğini ve sağlığını etkileyebilir. Bu durum hem yetişkinler, hem de çocuklar için geçerli. Hangi yaşta olurlarsa olsun tüm çocuklar kriz sonrasında rehberlik ve desteği almalı” diyor. Dölek’in ailelere bu konuda önerileri şöyle:
Çocuğunuzla konuşun
Çocukların yaşadıkları travmayı en kısa sürede atlatabilmeleri için anne ve babaya çok iş düşüyor. Ailenin olaydan sonraki birkaç hafta çocuğa odaklanması gerekiyor.
? Çocuğa her şeyin düzeleceği söylenerek, neler olup bittiği net bir şekilde anlatılmalı.
? Çocukla konuşmak, duygularını ifade etmesine yardımcı olmanızı sağlayacak.
? Çocuklarınızın yakınında olun. Fiziksel varlığınız onlara güven verecektir. Aynı zamanda size de tepkilerini takip etme fırsatı sağlayacaktır.
? Birçok çocuk bu tür olaylardan sonra fiziksel dokunma ihtiyacı duyar. Onlara bol bol sarılın. Size yakın oturmalarına izin verin ve yatmadan önce okşamaya, sevildiklerini ve güvende olduklarını hissettirmeye özen gösterin.
? Yaşamınızdaki normal rutini korumaya çalışın. Çocuklarınıza kitap okumak veya oyunlar oynamak için daha fazla zaman ayırın. Bu etkinlikler onların normallik duygusunu güçlendirir.
? Eğer isterlerse ışığı açık bırakarak yatmalarına da izin verin.
? Çocuklarınızın televizyonda felaket olayları izlemelerine mutlaka sınır getirin.
? Fiziksel sağlıklarını kollayın. Çünkü stres yetişkinlerde olduğu gibi çocukların da fiziksel anlamda etkileyebilir.
? Bunun yanı sıra çocuklarınızla mağdurlar ve aileleri için dua etmek, şiir yazmak, resim çizmek onlara destek verdikleri duygusunu yaşamalarına yardımcı da olabilir.
Okulda güvende
olduklarını hissetmeliler
Çocuklar günlerinin uzun bir kısmını okulda geçiriyor. Bu nedenle okulda çocuklardaki felaketin etkilerini azaltılmasına yardımcı olun. Çocuklar, okulda güvende oldukları hissetmeli. Bu anlamda yönetim, içindeki yapıyı ve düzeni korumalı. Olaylardan sonra okuldaki ilk bir, iki gün için plan yapmalı. Velilere ve öğretmenlere çocuklara ne söylemeleri ve ne yapmaları konusunda bilgi sağlamalı. Destek ve yardıma ihtiyacı olan çocuk ve okul personeli ile okul psikolojik danışmanları arasında iletişim kurulmalı. Okulun yaşa uygun olarak sınıf tartışmalarına ve etkinliklerine zaman ayırması da gerekiyor. Aşırı endişe, korku ve kızgınlık gösteren çocukların ebeveynlerini bilgilendirmeli. Geçmiş olsun kartları hazırlama, depremzedelere, acil durum kurtarma çalışmalarına mektup yazma gibi etkinlikler de yapılmalı.
Çocuğa gerçeği anlatın
Ürkmüş ve kafa karışıklığı yaşayan çocuk, bilgilenmek ve nasıl tepki vermesi gerektiği konusunda yetişkinlerin rehberliğine ihtiyaç duyar. Bu nedenle çocuğun çevresindeki yetişkinlerin sakin ve kontrollü davranarak model olması gerekir.
? Onlara zor durumda kalanlara yardım edecek kişilerin bulunduğunu hatırlatmak şart.
? Çocuklara üzüntü duymanın doğal olduğunu açıklanarak, duygusal durumları gözlemlenmeli. Çünkü yaşı küçük olan çocuklar endişelerini sözel olarak dile getiremeyebiliyor. Davranışlarda, iştahta, uyku düzenlerindeki değişiklikler çocuğun üzüntüsü, endişesi ve rahatsızlığının belirtisi olabiliyor.
? Çocuğa her zaman gerçeği anlatmakta fayda var. Çocuklar akıllıdırlar. Eğer onlara neler olup bittiğini anlatamayacak kadar korkmuş olduğunuzu düşünürlerse daha da fazla endişelenirler.
? Bu açıdan açıklamaları çocuğun gelişim düzeyine uygun olarak yapmak çok önemli. İlköğretimin ilk kademesindeki çocuklara kısa ve basit cümleler kurulmalı. Yaşamlarının değişmeyeceğine dair güven verilmeli.