Güncelleme Tarihi:
Menopozal yakınmaların kişinin günlük yaşamı ve iş hayatını önemli ölçüde etkilediğini söyleyen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Çiğdem Karas, vulva, vajina ve alt üriner sistemin östrojen reseptörü açısından oldukça zengin ve bu hormona karşı duyarlı bölgeler olduğunu kaydetti. Menopozal dönemde yaşlanmayla birlikte östrojen seviyesinde yaşanan azalma yüzünden bu bölgelerde değişiklikler meydana gelebildiğini ifade eden Karas, “Menopozla birlikte dokularda kolajen ve elastin miktarı azalır, yüzeyel epitel hücrelerinin kaybı ile doku incelir ve dayanıklılığıyla esnekliği büyük ölçüde azalma yaşar. Vajinal duvar ve vulvar deri/deri altı incelir, elastikiyetini kaybeder. Daha kırılgan hale gelen epitel dokularında çatlaklar ve kanamalar gözlemlenebilir. Vajinaya olan kan akışı ve vajinal sekresyonlar azalır bununla birlikte vajinal kuruluk oluşur. Vajinanın pH seviyesi artarak alkali hale gelen vajinada enfeksiyon riski de artış gösterir. Östrojen kaybı belirgin hale geldikçe hastalarda idrar kaçırma da görülebilir. Tüm bu değişiklikler ağrılı cinsel ilişkiye ve cinsel işlev bozukluğuna yol açabilir” dedi.
TEDAVİ SEÇENEKLERİ
Menopozda yaşanan vajinal kuruluğun tedavi edilebilir bir durum olduğunu belirten Op. Dr. Çiğdem Karas, “Menopozun ürogenital değişiklikleri tedavi edilebilir ve düşük doz vajinal östrojen tedavisi, bu semptomlara karşı en etkili yaklaşımlardan biridir. Östrojen bazlı tedaviler tablet, krem, halka gibi çeşitli formlarda uygulanabilir. Bunun dışında hormonal olmayan vajinal kayganlaştırıcılar ve nemlendiriciler de kuruluğa bağlı şikayetlerin azaltılmasında etkilidir” şeklinde konuştu.
CO2 LAZER TEDAVİSİ
Vajinal kuruluk tedavisinde CO2 lazer teknolojisinin kullanıldığını dile getiren Karas, “CO2 lazer tedavisi vajinal dokunun yeniden yapılandırılmasını sağlar. Bu işlem sayesinde vajinal duvar kalınlaştırılarak kuruluk, enfeksiyon ve cinsel ilişki sırasında yaşanan rahatsızlıklar büyük ölçüde engellenebilir. CO2 lazer, vajinal bağışıklık sistemini ve kan akışını artırarak bölgenin yenilenmesini hızlandırır” diye konuştu.
LAZER TEDAVİSİNİN
AVANTAJLARI NELER?
CO2 lazer tedavisinin kısa sürede tamamlanarak cerrahi kesi gerektirmeyen ve anesteziye ihtiyaç duyulmayan bir işlem olduğunu belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Çiğdem Karas, şunları söyledi: “CO2 lazer tedavisi kısa sürede tamamlanarak günlük yaşamı aksatmayan, cerrahi kesi gerektirmeyen ve anestezi ihtiyacı olmayan bir işlemdir. Yaklaşık olarak 20 dakika kadar sürmektedir. Dolayısıyla hasta açısından oldukça konforlu bir süreçtir. Aynı zamanda lazer tedavisi hafif ve orta düzey stres üriner inkontinens (idrar kaçırma) problemlerinde de etkili bir yöntemdir. Menopozda CO2 lazer ile vajinal kuruluk tedavisi genellikle tek seansla sonuçlanabilir. Ancak tekrar gerekirse 4-6 hafta aralıklarla, toplam 2 veya 3 kez yapılabilmektedir. Bir yıl sonra tek bir ‘hatırlatma uygulaması’ (touch up) önerilmektedir. Kolajen bağ dokusu azalmasına bağlı olarak tüm işlemler 2-3 yılda bir tekrarlanabilir. Vajinal lazerler doğru hasta gruplarında oldukça yüz güldürücüdür.”