Paylaş
Kanserin oluşmasında ana etken kişinin genetik yapısının yani DNA’nın doğuştan ya da sonradan kazanılmış olarak değişmesidir. Ancak genel olarak bakıldığında genetik yatkınlık olmadan çeşitli çevresel faktörlerle (sigara, alkol, radyasyon, kötü beslenme, aşırı kilo vb.) ortaya çıkma olasılığı daha düşüktür. Çevresel faktörler durumu başlatmaktan ziyade durumun kötü hale gelmesinden sorumludurlar.
Vücutta anormal bir değişim varsa: hızlı kilo kaybı, halsizlik iştahsızlık, karın ve göğüs ağrısı, idrardan veya gaitadan kan gelmesi, kanlı öksürme ve balgam gelmesi, vücudun herhangi bir yerinde büyüyen bir yumru, kemik ağrıları gibi kanserin muhtemel belirtileri olduğu unutulmamalıdır.
Kanser hastaları hastalık seyri sırasında çok şiddetli ağrılarla mücadele etmek zorunda kalabilirler. Aynı zamanda yatağa bağlı kalma ve hareketlerde kısıtlılık olması gibi durumlarla da karşılaşabilirler. Bu gibi durumları hafifletmek için kanser hastalarında ağrıların önlenmesi ve çeşitli rehabilitasyon yöntemleri ile hareket kısıtlılığını ortadan kaldırmak için fizik tedaviye başvurulabilir.
Fizik tedavi ve rehabilitasyon planlı bir yaklaşım izleyerek kanser hastalarının yaşam konforunu arttırmada yardımcı olabilir. Bunun için öncelikle ağrıyı değerlendirip kişiye göre bir tedavi planı çizerek bu durum önlenmeye çalışılır. Ağrıyı önlemek için basit ağrı kesiciler, morfin türevi ağır ağrı kesiciler, destekleyici olarak kortizol içeren ilaçlar kullanılabilir. Dirençli ağrılı bir kanser hastası varsa sinir blokları yapılabilir. Tüm bu tedavilere ek fiziksel terapi de kanser hastalarında ağrının giderilmesi için kullanılan bir yöntemdir. Fiziksel terapide TENS çok sık kullanılan bir yöntemdir. Cihaz ile kişinin oluşan ağrısına karşı, kişinin bağışıklık sistemini harekete geçirmeye çalışılır. Ufak titreşimler verilerek hastanın ağrıyan bölgesi kontrol altına alınmaya çalışılır. Bunun dışında fiziksel tedavilerde analjezik (ağrı kesici) akım uygulaması ve soğuk uygulamaları yapılabilir.
Ağrı dışında kanser hastalarında fizik tedavinin yardımcı olacağı diğer konu harekettir. Kanser hastalarına halsizliği önlemek ve azaltmak için sıklıkla dinlenmesi ve günlük aktivitelerini çok düşük düzeyde tutulması tavsiye edilir fakat fiziksel olarak pasif durumda olmak kas yıkımına, fiziksel güç ve dayanıklılığın azalmasına neden olur. Aynı zamanda kişinin bağışıklığının da düşmesine yol açabilir. Ayrıca uzun süreler boyunca hareketsiz kalmak kişiyi depresyon durumuna da sürükleyebilir.
Kanser hastalarına uygulanan rehabilitasyona örnek verecek olursak: meme kanserinde kola ve omuza germe egzersizleri ile omuz açıklığını arttırmak, lenfödem tedavisinde kompresyon (baskı) bandajı – giysisi ile ödemi azaltmak, akciğer kanserinde çeşitli nefes tedavileri ile solunumu düzeltmeye çalışmak gibi çeşitli tedavi yöntemleri kullanılabilir. Genel olarak kanser hastalarının kas gücünü kaybetmesini ve güçsüzlüğe bağlı olarak oluşabilecek çeşitli kazalardan korunması amaçlanmaktadır. Kanser hastaları fizik tedavi uzmanlarından yardım alarak bu durumların önüne geçebilir.
Paylaş