Paylaş
Yaklaşık olarak 1000 canlı doğumda 2-3 sıklığında görülmektedir. Hastalığın oluş mekanizması tam bilinmese de çok farklı faktör Serebral Palsi oluşmasında suçlu tutulmaktadır.
Neden olan faktörler nelerdir?
Doğum öncesi dönemde annenin geçirdiği hastalıklar, çeşitli kromozomal bozukluklar, enfeksiyonlar; doğum sırasında zorlanma, prematürlük, oksijen ihtiyacının karşılanamamasına bağlı oluşan hipoksi durumu; doğum sonrasında yenidoğan sarılığı, nöbet geçirme, kafa travması alma, zehirlenme gibi durumlar sonucu Serebral Palsi oluşur.
Serebral Palsi hastalığının belirtileri nelerdir?
Serebral Palsi belirtileri çok farklı şekilde ve görünümde karşımıza çıkmaktadır. Vücudun herhangi bir tarafında hareket bozukluğu olması, çok sert kasların bulunması, aşırı fazla veya hiç olmayan refleksler, istemsiz hareketlerin olması, denge problemlerinin bulunması bu hastalıkta görülebilir. Bu durumlara aşırı salya akıtma, yutma ve emme problemleri, konuşmada zorluk çekme, gaitada tutmada problem yaşama gibi sorunlar da eklenebilir. Serebral Palsi olan çocuklarda görme ve işitme engeli, öğrenme bozukluğu, dikkat eksikliği ve hiperaktivite, konuşma yoluyla iletişim kuramama gibi problemler de görülebilir.
Hastalık 2 farklı yöne doğru ilerleyebilen bir hastalıktır. Yani hem ilerleyebilir hem gerileyebilir. Çocuk büyüdükçe merkezi sinir sistemi (yani beyin, beyincik, omurilik soğanı) de büyür ve gelişir, semptomlar bu gelişime bağlı olarak azalabilir ya da tam tersi gelişme geriliği belirginleşir. İlerlediği ya da gerilediği durumu çocuğun 3-6 yaşındaki gelişimine bakılarak anlaşılır. Eğer bulgularda düzelme olursa Serebral Palsi geriliyor demektir, eğer bulgularda gerileme olmuyor ve çocuğun gelişimsel problemleri hala devam ediyorsa çocuk Serebral Palsi hastasıdır. Bu yüzden tedavi yapılacak zaman çok erken olmuyor. Çocuğun durumuna göre 4-5 yaşlarında ancak tedavi kararı verilebiliyor.
Tedavi yöntemleri nelerdir?
Serebral Palsi’nin tam bir tedavisi yoktur. Tedavinin mantığı çocuğu gelişimsel olarak geliştirmekten geçer. Erken tanı konması ve tedaviye erken başlanması dönemsel olarak kazanabileceği gelişimsel durumlarda çok faydalı olup sonradan zorlanmasını engellemektedir. Ancak tedavi kesin değildir ve kısa bir süreci kapsamaz. Çok uzun soluklu tedaviler yapılır. Tedavi döneminde fizik tedavi uzmanı, fizyoterapist, çocuk gelişim uzmanı, konuşma terapisti ve ailenin ekip olarak çalışması gerekmektedir. Tüm yaklaşımlar bir arada sağlanmalıdır. Rehabilitasyonun en önemli ayağı olan fizyoterapi uygulamalarının içinde egzersiz, robotik tedaviler, hidroterapi ve ergoterapi ana yapı taşlarıdır. Egzersiz uygulamaları çocuğun fonksiyonel durumuna göre başını tutmayı, oturmayı, ayakta durmayı, yürümeyi destekleyecek şekilde çeşitli teknikler kullanılarak fizyoterapistler tarafından çocuğa özel uygulanmaktadır.
Tedavi süreci hem aile hem de çocuk için çok yorucu geçer ama robotik tedavi ile bu durum biraz daha kolaylaşmaktadır. Rehabilitasyon ile çoğu hasta günlük yaşamlarında bağımsız hale gelebilir. Yarısında hastalık orta derecede seyreder ve bu çocuklar tam bağımsız olamazlar ancak yeterli fonksiyonel kapasiteye ulaşabilirler. 1/4’ünde ise hastalık ağır seyreder ve bu çocuklar hayat boyu bakıma muhtaçtırlar.
Medikal olarak ve ailesi tarafından iyi bakılan çocuklarda yaşam beklentisi ve hayat konforu çok yüksektir. Çocukluk ve ön ergenlik yılları boyunca yıpratıcı yoğunlukta ve yararı kanıtlanmamış terapiler uygulanan çocuklarda ergenlik dönemi ve erişkinlikte ruhsal sorunlar sıklıkla gözlenmektedir. Serebral Palsi olan çocuklarda kapasitelerinin üstünde işleri yaptırılmaya çalışınca veya sosyal yaşamdan dışlanınca anksiyete ve depresyon gelişebilir. Yani esas önemli olan Serebral Palsi olan bireyin toplum içinde yer alması ve hayata dahil olmasıdır.
Paylaş