Adamına göre

Türkiye Demir Çelik İşletmeleri ülkemizin en büyük kuruluşlarından biriydi. Binlerce işçi çalışırdı. İskenderun Demir Çelik fabrikaları, Divriği ve Hekimhan demir madenleri buraya bağlıydı. 1998 yılında özelleştirme kapsamına alındı.

Kuruluş küçüldü, küçüldü... Elde hiçbir şey kalmadı. Şu anda Ankara’daki genel müdürlükte sadece 33 personel var. Kadronun tamamı bu kadar. Buna genel müdür, genel müdür yardımcıları, memurlar, şoförler, sekreterler ve odacılar dahil.

Tasfiye edilmekte olan kuruluşun bir tek kuruşluk üretimi, yatırımı yok, başka işi yok.

* * *

Şimdi gelelim partizanlık ve torpil olayına. AKP iktidar oldu. AKP Antalya milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu’nun eşi Hülya Çavuşoğlu, Demir Çelik İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nde memur olarak görev yapıyordu. Ancak hanımefendiyi bu fırsattan yararlanıp terfi ettirmek gerekiyordu.

Ne yapılmalıydı? 33 personelin başında bir genel müdür, iki genel müdür yardımcısı vardı. Son seçimde Sivas’ta AKP’den aday adayı olan Celal Dağgez genel müdür yapılmıştı. Sonra sıra AKP milletvekilinin eşine gelmişti. Fakat iki genel müdür yardımcısı kadrosu da doluydu. O halde onlardan birini boşaltmak gerekiyordu!

Bu durumda Genel Müdür Yardımcısı Necati Gafa görevden alındı ve yerine Hülya Çavuşoğlu atandı. Gafa dava açtı. Mahkeme işlemi yasalara aykırı bulup iptal etti.

Gafa davasını kazanınca, Hülya Hanım yerinde kalabilsin diye bu kez öteki genel müdür yardımcısını, Fahrettin Özalp’i görevden aldılar.

Mahkeme, idarenin bu işlemini de iptal etti. Bu kez Gafa’yı bir kez daha görevden alıp makamı boşalttılar ve Hülya Çavuşoğlu’nu onun yerine getirdiler. Böylece AKP milletvekilinin eşi hep görevde kalıyor, olan öteki genel müdür yardımcılarına oluyordu.

Mahkemeler bütün bu işlemleri de hukuka aykırı bulup iptal etti.

* * *

Kuruluşta sadece 2 adet genel müdür yardımcılığı kadrosu vardı ve ikisi de doluydu. Mahkemeler bu doğrultuda karar vermişti. Mahkeme kararlarını uygulamak zorundaydılar.

Peki ne yapılmalıydı? Bayan Hülya Çavuşoğlu’nu genel müdür yardımcısı yapmak için ne gibi önlemler alınmalıydı?

Koskoca AKP milletvekilinin eşi herhalde memur-uzman kadrosuna indirilecek değildi!

Bu durumda torpil mekanizması başka bir biçimde devreye sokuldu.

Konu Devlet Personel Dairesi ile çözümlendi.

Bütün kurumlardan bir tek kadro bile esirgenirken, verilmezken, tasfiye halindeki Demir Çelik İşletmeleri Genel Müdürlüğü için üçüncü bir genel müdür yardımcısı kadrosu yaratıldı! Kadro 15 gün önce geldi, alkışlar ve sevinç gösterisiyle karşılandı!

Yatırımı ve üretimi olmayan kurumda 33 personele bir genel müdür ve iki genel müdür yardımcısı kadrosu yetmemiş (!) ve Hülya Hanım için üçüncüsü alınmıştı.

AKP milletvekilinin eşi olmak elbette bir ayrıcalık gerektirirdi! Terfi etmiş, maaşına zam gelmiş, altına makam arabası verilmişti.

Bu iktidar on binlerce emekçiyi ve kamu görevlisini, özelleştirme bahanesiyle kapının önüne koydu. Okunan bütün masallarda ‘tasarruf’ sözcüğü geçiyordu. Hiç kimse için yeni kadro yoktu!

Ancak bütün bu kavramlar torpili, arkası ve dayısı olmayan ve sırtını AKP’ye dayamayanlar için geçerliydi.

Manzaraya bakın! Kurumun yüzlerce personeli ‘tasarruf’ amacıyla şutlanıyor ve çalışan sayısı 33’e iniyor!.. Ve bu 33 kişi için üçüncü bir genel müdür yardımcılığı oluşturuluyor.

Kendisi için ‘özel kadro’ çıkarılan AKP Antalya milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu’nun eşi Hülya Çavuşoğlu da, böyle yöntemlerle terfi ettirilmenin mutluluğunu yaşıyor.

Devlet işte böyle yönetiliyor. Torpil var mı? Yok canım! Ya adamına göre muamele? O da yok efendim!

Ne diyeyim, helal olsun!

Çavuşoğlu ailesi ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine!