Abdülhamid’in albümü internet ortamında

Teknosa, İstanbul Üniversitesi Nadir Eserler Kütüphanesi’nden 100 bine yakın eseri internet ortamına geçirmek gibi dev bir proje başlatmış.

Nane, bu projeden söz edince aklıma Google’ın çeşitli üniversitelerin kütüphaneleriyle yaptığı anlaşma geldi.

Ancak Teknosa’nın bu projesi Nane’nin dikkat çektiği gibi daha çok paha biçilmez eserleri korumaya ve geleceğe taşımaya yönelik.

İnternet ortamında olduktan sonra herkesin bundan yararlanacağından kuşku yok.

Peki Nadir Eserler Kütüphanesi’nin hangi eserleri internet ortamına geçiyor?

Liste bir hayli uzun.

Atatürk’ün İstanbul’da alıp okuduğu kitaplar, Evliya Çelebi Seyahatnamesi, Piri Reis’in haritaları, eski İstanbul albümleri, 2. Abdühamid’in fotograf koleksiyonu.

Nane’nin dediğine göre, eserleri teker teker taramak oldukça zahmetli bir iş.

36 BİN FOTOĞRAF

2. Abdülhamid’in koleksiyondan 36 bin fotoğraf var.

Osmanlı’nın son döneminde 33 yıl iktidarda olan 2. Abdülhamid fazlasıyla ilginç bir adam.

Malum Yıldız’daki sarayından çıkmayı pek sevmiyor.

İstanbul’u, tüm Osmanlı toprağını, yurtdışını nasıl tanıyacak?

Görmediği yerler hakkında nasıl fikir sahibi olacak?

Dönemin en önemli icadı olan�fotoğraftan yararlanmayı düşünüyor.

Hem kendisine özel fotoğraflar sipariş ediyor, hem yabancı fotoğrafçıların işlerini satın alıyor.

2. Abdülhamid böylelikle tam 911 adet albüm dolduruyor.

Dünyanın en önemli fotoğraf koleksiyonlarından birine sahip oluyor.

Koleksiyonunda, Bosna’dan Habeşistan’a, Batum’dan Tunus’a kadar, 7 milyon kilometrekarelik bir çoğrafyadan kareler var.

Köylüler, askerler, Yemen’in taş yapıları, Bosna’nın canlı sokakları, Beyrut, Kudüs, Girit hepsi fotoğraf karelerine giriyor.

19. yüzyılın sonunda Osmanlı dünyasından bu kareleri 2010 yılından itibaren internet ortamında görebileceğiz.

Zira Teknosa’nın 2007 yılında başlatmış olduğu “Tarih için Teknoloji” projesi 2010 yılında tamamlanıyor.

2010 YILINDA 5 BİN KADIN

Mehmet Nane, “Projenin 2010 İstanbul Avrupa Kültür Başkenti kapsamında tamamlanmasını öngördük”�diyor.

Demek ki, tarihseverler gerçek bir hazineye kavuşuyorlar.

Sohbet bu proje üzerinde yoğunlaşınca kadın ve teknoloji ikinci plana düşüverdi.

Oysa bu konuda da iyi haberler var.

Sanırım iki yıl önceydi.

Sabancı Holding�Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı ile Şanlıufra’da,�Teknosa’nın Microsoft ve İntel’in desteğiyle yürüttüğü “Kadın için Teknoloji” projesini yerinde görmüştük.

Projenin amacı kadınları teknolojiyle tanıştırmak, onların bilgisayardan yararlanmalarını sağlamaktı.

Şanlıurfa’da ziyaret ettiğimiz kursta gencinden yaşlısına onlarca kadın vardı.

Kimi meraktan, kimi çocuklarından geri kalmamak için bilgisayarın başındaydı.

Teknosa’nın Türkiye çapında ilden ile gezen ekipleri iki yılda 4 bin kadını bilgisayarla tanıştırmışlar.

İnternete girmeyi, mesaj çekmesini öğretmişler.

Mehmet Nane, ekiplerin sayısını çoğaltarak Teknosa’nın 10. kuruluş yıldönümünde 81 ilde 5 bin�kadına ulaşmayı hedeflediklerini söylüyor.

5 bin kadının önüne yepyeni ufuklar açmak az bir şey değil.

Bayram nedeniyle iyi haberler vereyim dedim.

Yıllık iznimin bir bölümünü kullanacağımdan bir hafta sonra umarım başka “iyi haberlerle”�buluşmak üzere.