Gallipoli’nin yaşayan efsanesi: Bayraklı Baba
Bayraklı Baba Türbesi, Çanakkale’nin Gelibolu ilçesindeki Fener Tepesi’nde üzeri yüzlerce bayrakla donatılmış bir türbe. Orada adı tarihe geçen bir yiğit yatar, Karacabey... Türbenin kendisi de, anlatılan hikayeler de oldukça ilginç. İşte o türbenin hikayesi...
Karacabey, aslında Osmanlı Donanması’nda bayraktarlık yapmış biri. 1410’da düşmanla karşı karşıya gelen ve direnen Karacabey, kurtuluşu olmadığını anlar. Ancak bayrağı düşmana teslim etmek istemez. Çünkü bayrak önemlidir, namustur.
Efsaneye göre; bayrağı anında parça parça koparır ve yutar. Bu sırada takviye kuvvetleri gelir, karşı savunma ile düşman uzaklaştırılır ve Karacabey yaralı olarak kurtulur. Kendisine sancağı ne yaptığı sorulur. Düşmana teslim etmemek için yuttuğunu söyler. Komutanın kendisine inanmadığını gören Karacabey, elindeki keski ile karnını yarıp kanlı bayrak parçalarını midesinden çıkararak komutana uzatır. Yaptığı işin gururu ile son nefesini verirken; “Beni buraya gömün ve üstümden bayrak hiç eksik olmasın” der ve şehit olur...
Gerçekte bilinen hikâye ise şöyle: Karacabey, donanmada bayraktarlık yapan bir denizcidir. Bizans donanması ile yapılan savaşta elinde sancağı ile şehit düşer. Vasiyeti üzerine donanmanın merkezi olan Gelibolu’da defnedilmiş ve mezarı bayraklarla donatılmıştır.
Her iki hikâye de vatanın her karış toprağının şehitlerimizin kanıyla yoğrulmuş olduğunu hatırlamamıza yetiyor. Bu topraklarda attığınız her adım sizi adeta tarihte bir yolculuğa çıkarıyor...
Adak adanıyor
Burası bir adak yeri olarak da bilinir. Sadece yerli değil, yabancı turistlerin de görmek için akın ettikleri bir yer ‘Bayraklı Baba’. Çoğumuz camii veya türbe girişlerinde dileği gerçekleştiği için şeker veya lokum dağıtan insanlara denk gelmişizdir. Bayraklı Baba’da durum biraz farklı işliyor. Adakta bulunanlar dilekleri gerçekleştiğinde tekrar ziyaret edip türbeye bayrak getiriyorlar... Böylelikle Karacabey’in bayrakları her geçen gün çoğalırken vasiyeti de her an yaşatılmış oluyor.
Gelibolu feribot iskelesinden kalkan taksi veya dolmuşlarla Fener Tepesi’ne kolaylıkla çıkabilirsiniz. Sıcak havada yürüyerek çıkmayı tercih etmezsiniz umarım.
Hamzakoy’un denizi
Buraya yazın giderseniz türbenin baktığı Hamzakoy’da yüzmenin keyfini de yaşayabilirsiniz. Şezlong ve şemsiye kiralanabilen halka açık plajın neredeyse sonu yok gibi... Hamzakoy son birkaç senedir popülaritesi hızla artan tertemiz denize sahip ender bir yer. Günübirlik gidilebileceği gibi tatil amaçlı da kalınabilecek otel ve pansiyonlara sahip bir ilçe Gelibolu.
Yakın mesafede hesaplı bir tatil yaparken, tarihimizin izlerini görmek Çanakkale Zaferi’nin coşkusunu insana her gün yeniden hissettiriyor..
Kilitbahir Kalesi
Gelibolu Yarımadası’na arabayla 50 km mesafedeki Eceabat ilçesine bağlı Kilitbahir Köyü’nde de bu coşku en üst düzeye ulaşıyor. Kalesi ile ünlü Kilitbahir İskelesi’ne denizden yanaşırken görebileceğiniz, yamaca adeta kanaviçe gibi dokunmuş olan ‘Dur Yolcu!’ anıtı, Çanakkale’den bindiğiniz feribottan henüz daha inmeden sizi etkisi altına almayı başarıyor.
‘Kilit-ül-bahr’ yani boğazın kilidi anlamına gelen Kilitbahir Kalesi’ni 1462 yılında Fatih Sultan Mehmet yaptırmış. Boğazı kontrol altında tutmak ve düşman gemilerine geçit vermemek için Boğaz’ın en dar yerine inşa edilmiş üç yapraklı yonca biçimli bu kale. Çanakkale Savaşları’nda çok önemli rol oynayan bu kale çeşitli onarımlar geçti. Son olarak 14 Kasım 1980’de Kültür Bakanlığı tarafından ‘Korunması Gereken Kültürel Varlık’ olarak tescil edildi.