Sedat Ergin

31 Mart yerel seçim analizi (16) AK Parti’nin büyükşehirlerdeki gücünü ölçmek

11 Mayıs 2024
DÜNKÜ yazımızda AK Parti’nin 31 Mart yerel seçiminde büyükşehir statüsünün dışında kalan toplam 51 ildeki performansına baktıktan sonra bugün projektörlerimizi bu partinin bu kez büyükşehirlerde aldığı sonuçlara çevirebiliriz.

Ancak bunu yaparken genel bir tespitle yazıya girmek yerine, önce örnek olarak seçtiğimiz bir ilin sonuçlarına odaklanarak, buradan hareketle meseleyi ortaya koymaya çalışacağız.

Bunun için ele alacağımız metropol, önemli bir sanayi merkezi olan ve 2002’den itibaren tartışmasız AK Parti’nin her seçimde önde çıktığı Gaziantep.

Beklendiği gibi, AK Parti, 31 Mart’ta büyükşehir belediye başkanlığını bir kez daha farklı bir şekilde kazansa da, yine de herkesi şaşırtan bir sonuç çıktı sandıklardan Gaziantep’te.

Büyükşehir belediye başkanlığı üçüncü dönem için yine AK Parti’li Fatma Şahin’de kaldı ama ciddi bir oy kaybıyla...
Fatma Şahin, 2014 seçimini 490 bin oyla kazanmış, ardından 2019 seçiminde 494 bin oy alarak, yarım milyon eşiğini tahkim etmişti. Bu kez 358 bine düştü oyları. Yaklaşık 136 binlik bir gerileme söz konusu.

GAZİANTEP’TE OY ORANINDA 9.40 PUANLIK GERİLEME

Gaziantep’te daha düşündürücü bir tablo, ağırlıklı olarak parti aidiyetiyle verilen ilçe belediye meclisleri oylarında yaşandı.

Yazının Devamını Oku

31 Mart yerel seçim analizi (15) AK Parti’nin büyükşehirler dışındaki coğrafyada yaşadığı kayıpların dökümü

10 Mayıs 2024
GEÇEN 31 Mart yerel seçimleri, AK Parti’yi 2002 sonrasındaki dönemde ilk kez ülke genelinde CHP’nin ardından ikinci parti konumuna getirdi.

Bugünkü yazımızda AK Parti’nin aldığı bu sonucu değerlendirmek için önce nüfus olarak bazı küçük illere odaklanarak, fotoğrafın büyükşehirler dışında Anadolu’daki kesitlerini görmeye çalışacağız.

Bunun için ilk olarak ele alacağımız il, Orta Anadolu bölgesinden Karaman. Eskiden beri AK Parti’nin başat siyasi güç olduğu bir seçim bölgesi Karaman. Gelgelelim, iktidar partisi ilk kez 31 Mart’ta kayda değer bir gerilemeye uğramıştır burada. Geçen 14 Mayıs’ta gerçekleşen milletvekili seçiminde Karaman’da yaklaşık 67 bin oy alan AK Parti, 10.5 ay sonra il genel meclisi seçiminde 24 bin kadar bir düşüşle 42 bine inmiştir.

Seçmen sayısının iki seçim arasında anlamlı bir artış göstermediği bu ilimizde sandığa giden seçmenlerin sayısı 168 binden 156 bine gerileyerek 12 bin kadar eksilmiştir. Katılım oranı da yüzde 89.70’ten 82.29’a inmiştir.

Peki AK Parti’nin eksilen oyları nereye gitmiş olabilir?

MHP AK PARTİ’NİN ÖNÜNE GEÇİNCE

Sonuçlara karşılaştırmalı olarak baktığımızda, 14 Mayıs’ta MHP’nin Karaman’daki oyunun 29 bin dolayındayken, bu kez 53 bine çıktığını görüyoruz. Yaklaşık 24 binlik bir artışa karşılık geliyor. Ancak bu artış MHP’yi Karaman’da birinci parti yapmaya yetmiştir. Yaşanan 2002 sonrasında bir ilktir bu ilimizde.

Keza, Karaman’da 14 Mayıs’ta daha önce 3 bin 700 oy gibi mütevazı bir başlangıç yapan Yeniden Refah Partisi de oylarını iki kat artırarak 8 bine yaklaşmıştır.

Yazının Devamını Oku

31 Mart Yerel Seçim analizi (14) CHP oylarında karşımıza çıkan dört küme

8 Mayıs 2024
31 Mart yerel seçimlerinin en önemli sonucu, CHP’yi çok uzun yıllardan sonra, neredeyse yarım yüzyıl sonra ilk kez ülke genelinde birinciliğe taşıması oldu. CHP, ülke genelindeki oylarda birinci parti çıkarken, aynı zamanda büyükşehir belediyelerinde de ilk kez birinciliğe geldi; bu kategorideki 30 belediyeden 14’ünün yönetimini aldı.

Keza büyükşehirler bünyesindeki toplam 519 ilçe belediyesinin 231’i CHP’nin kontrolüne geçti. CHP, ayrıca küçük illerdeki merkez ilçe ve belde belediyeleri gibi başka birçok göstergede durumunu eskiye kıyasla elle tutulur bir şekilde ileri götürebildi. Kuşkusuz bu seçimler, yerel düzeydeki aktörlerin de tuğralarını vurdukları, hatta ülke genelindeki siyasi iklime etki edebildikleri bir süreçti. Bu noktada CHP adayları özellikle İstanbul’da Ekrem İmamoğlu ve Ankara’da Mansur Yavaş’ın ortaya koydukları mesai ve estirdikleri rüzgar da CHP’nin Türkiye bütününde elde ettiği sonuç üzerinde önemli bir etki icra etti.

Bugünkü yazımızda yapmak istediğimiz, bu aktörlerin oynadıkları rolü teslim etmekle birlikte, projektörlerimizi doğrudan parti tercihiyle kullanılan oylara çevirmek olacak. Böylelikle, CHP’nin ülke genelindeki desteğinin nerede durduğunu, bunun bölgelere göre nasıl dağıldığını anlamaya çalışacağız.

İSTANBUL’DA ADAYLA PARTİ ARASINDA 462 BİN FARK

Söylemek istediğimizi bir örnekle açıklamaya çalışalım. Son seçimde İstanbul’da CHP adayı Ekrem İmamoğlu 4 milyon 432 bin oy almıştır. Buna karşılık, İstanbul’un bütününde büyükşehir belediye meclisinin zeminini oluşturan ilçe belediye meclislerinde CHP için kullanılan oyların toplamı 3 milyon 970 bindir. İkisi arasında kayda değer bir fark var. CHP oyu, İmamoğlu’nun aldığı oyların 462 bin eksiğidir.

Parti meclisi oylarında parti aidiyeti adaya kıyasla daha belirgin bir şekilde ön planda oluyor. Aradaki farkın nedeni, belediye başkanlığında İmamoğlu’na oy veren başka partilerden seçmenlerin önemli bir bölümünün, sıra ilçe belediye meclisleri pusulalarına geldiğinde genellikle kendi partilerine dönmeleridir.

Yazımızda parti oyu derken işte 30 büyükşehirde kullanılan bu ikinci pusuladaki oyları esas alıyoruz. Büyükşehir statüsünde olmayan 51 ilde ise yine parti tercihini yansıtan il genel meclislerine kullanılan oyları...

CHP’NİN ORANI İKİNCİ HESAPTA YÜZDE 37.77’DEN 34.48’E GERİLİYOR

Yazının Devamını Oku

31 MART YEREL SEÇİM ANALİZİ (13) Zafer Partisi 14 Mayıs’ta tuttuğu zemini koruyor

4 Mayıs 2024
SEÇİM sonuçlarını veriler üzerinden incelerken Prof. Ümit Özdağ’ın liderliğini yaptığı Zafer Partisi’nin sandıklardaki oy hareketleri de dikkatimi çekti. Partinin oyları bazı illerde az bir miktar artmış görünüyor, bazılarında bir miktar geriliyor, bazılarında ise sabit bir çizgide seyrediyor.

Bu durum, ülkemizde 2018’den beri uygulanmakta olan başkanlık sisteminde göreceli küçük partilerin seçim süreçlerinde kazandıkları stratejik önem de dikkate alındığında, beni Zafer Partisi’nin oylarına daha yakın bir şekilde bakmaya yöneltti.

SİNAN OĞAN CUMHURBAŞKANI ADAYI YAPILMIŞTI

Değerlendirmeye başlarken önce kısaca arka planı hatırlayalım. Zafer Partisi, Türkiye’de siyasetin en yeni aktörlerinden biri. Bu parti 26 Ağustos 2021 tarihinde İYİ Parti içinden çıkan bir muhalif hareketin uzantısı olarak kuruldu. Yani kuruluşundan bu yana henüz üç yıl bile geçmiş değil.

Buna karşılık, kurulduktan sonra örgütlenme aşamasında iken kendisini seçim atmosferinin içinde buldu ve 14 Mayıs 2023 cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerine katıldı.

Üstelik, üç küçük partiyle bir araya gelerek ATA İttifakı çatısı altında eski MHP milletvekili Sinan Oğan’ı cumhurbaşkanlığı seçiminde aday da gösterdi. İlk turda yaklaşık 2.8 milyon oy alarak yüzde 5.28 oranını yakalayan Oğan, yarışta üçüncü geldi. Oğan, ikinci turda Erdoğan’ı destekleyerek seçimi kazanmasında kritik bir rol oynadı. Bu arada ATA İttifakı dağılınca Oğan’dan farklı bir tutum alan Ümit Özdağ da bir pazarlık sürecinin sonunda ikinci turda Kemal Kılıçdaroğlu’na destek verdi.

Bizim bu değerlendirmede asıl odaklanacağımız konulardan biri Zafer Partisi’nin 14 Mayıs’ta milletvekili seçiminde aldığı sonuç olacak. Çünkü bu sonuç, 31 Mart’taki sonucu kıyaslayabilmemiz için temel referansımızı oluşturuyor.

Zafer Partisi, geçen 14 Mayıs’ta ülke genelinde yurtiçi sandıklarda 1 milyon 198 bin oy aldı. Bu yüzde 2.28 gibi bir orana karşılık geliyor.

300 BİNDEN FAZLA OY 

Yazının Devamını Oku

31 Mart yerel seçim analizi (12) Yeniden Refah’ın on ayda sağladığı artış ne anlatıyor?

3 Mayıs 2024
Yerel seçimleri konu alan bir yazı serisinin yarışın sürpriz yapan aktörlerinden Yeniden Refah Partisi’ni değerlendirmemesi bir eksiklik olacaktır.

Eski başbakanlardan Prof. Necmettin Erbakan’ın oğlu Fatih Erbakan’ın liderliğini yaptığı Yeniden Refah Partisi (YRP), sandıklarda elde ettiği ve ülke genelinde yüzde 7 oranına yaklaştığı sonuçla pek çok siyasi gözlemciyi şaşırttı.

Fatih Erbakan, babasının “Milli Görüş” ideolojisinin izinden gitmek üzere 23 Kasım 2018 tarihinde YRP’yi kurduğunda, ilk başlarda bu partinin başarı şansına genellikle şüpheyle yaklaşılmıştı. Ancak YRP, sonraki süreçte “Milli Görüş” çizgisinin devamı olma iddiasındaki Temel Karamollaoğlu’nun liderliğindeki Saadet Partisi’nin önüne geçebilmiş, hatta son seçimde görüleceği gibi arayı bir hayli açmıştır da...

YRP’nin ilk ciddi sınavı 14 Mayıs 2023 tarihinde gerçekleşen milletvekili seçimleriydi. YRP, “Cumhur İttifakı” çatısı altında katıldığı bu seçimde mütevazı sayılabilecek bir başlangıç yaptı. Ülke genelinde toplam 1 milyon 505 bin oy alan YRP, yüzde 2.86 oy oranı ile Türkiye sıralamasında DEM Parti, MHP ve İYİ Parti’nin ardından altıncı parti geldi ve TBMM’ye beş milletvekili sokabildi.

YRP TÜRKİYE’NİN ÜÇÜNCÜ PARTİSİ Mİ?

Şimdi YRP’nin 31 Mart seçimindeki performansına yakından bakalım. YRP, bu kez Cumhur İttifakı’nın dışında kalmayı tercih ederek, kendi adaylarını sahaya sürmüştür. Bir anlamda parti olarak “rüştünü kanıtlama”, siyasi gücünü tescil etme hamlesi yapmıştır.

Sandıklarda 31 Mart’ta aldığı sonuca gelirsek... 14 Mayıs milletvekili seçiminde 1.5 milyon oy alan YRP, tam 10 buçuk ay sonra ülke genelindeki oyunu yaklaşık iki katına çıkarabilmiştir.

30 büyükşehirde belediye başkanlıkları ile kalan 51 ilde il genel meclisleri için kullanılan oyları toplayan hesaplama yöntemi esas alındığında, YRP, 2 milyon 851 bin gibi bir oy alarak yüzde 6.19 oranına çıkmıştır.

MHP, büyükşehirlerde Cumhur İttifakı uzlaşısı çerçevesinde daha çok AK Parti adaylarını desteklemiştir. MHP oylarının önemli bir bölümü bu nedenle AK Parti oyları içinde göründüğünden, bu parti sıralamada aşağı düşünce, YRP Türkiye’nin üçüncü partisi olarak belirmiştir.

Yazının Devamını Oku

31 Mart yerel seçim analizi (11) MHP üçüncü parti konumunu koruyor

2 Mayıs 2024
Dünkü yazımız MHP’nin geçen 31 Mart yerel seçiminde aldığı sonucun sayısal veriler üzerinden değerlendirilmesini konu alıyordu.

Yazı, bu çerçevede MHP’nin yerel seçime AK Parti ile özellikle 30 büyükşehirde ittifak içinde girmesi nedeniyle, bu 30 merkezdeki sonucun ölçülmesindeki güçlüğün altını çiziyordu.

Güçlüğün ana nedenini bir kez daha tekrarlayalım. MHP, söz konusu 30 büyükşehirden 28’inde doğrudan AK Parti’nin büyükşehir belediye başkan adaylarını desteklerken, ilçe belediye başkanlarında da yine oran olarak büyük ölçüde AKP adaylarına destek vermiştir. Bu ilçelerde belediye meclisi üyelikleri listeleri ise çoğunluk AK Parti amblemi altında karma hazırlanmıştır.

Varılan karşılıklı uzlaşı çerçevesinde, MHP, her büyükşehirde sınırlı sayıda ilçede yarışa kendi adaylarını çıkarmış; AK Parti de bu adaylara destek taahhüdünde bulunmuştur.

Örneğin MHP, İstanbul’da 39 ilçenin yalnızca 2’sinde aday göstermiş, kalan 37’sinde başkan ve belediye meclislerinde AK Parti adayları ve listelerini desteklemiştir. Sonuçta ilçe belediye meclisi sandıklarında AK Parti ve MHP’li seçmenlerin oyları birbirinin içine geçmiştir. Bu da oyun ne kadarını kimin aldığını hesaplamaya pek izin vermiyor.

Oysa büyükşehir statüsünde olmayan 51 ilde, daha çok parti aidiyetiyle oy kullanılan il genel meclisi seçimlerinde Cumhur İttifakı bileşenleri arasında ittifak yapılmadığı için, MHP yarışa doğrudan kendi bağımsız listeleriyle girmiştir. Dolayısıyla, bu kategoride oylar kesinlik içinde ölçülebiliyor.

Nitekim MHP, dün de hatırlattığımız üzere, 31 Mart’ta Türkiye’nin 51 ilinde il genel meclislerinde toplam 1 milyon 707 bin dolayında oy alarak yüzde 16.62’lik bir oranla AK Parti ve CHP’den sonra üçüncü gelmiştir.

*

Sorun işte tam bu noktada karşımıza çıkıyor. Türkiye’nin 81 ilinin 51’inde MHP’nin oyunu az çok kesinlik içinde görebiliyoruz ama kalan 30 büyükşehirde MHP seçmenlerinin oylarının önemli bir bölümü uzlaşı nedeniyle AK Parti adaylarına yöneldiği için kesin bir veriye sahip değiliz.

Yazının Devamını Oku

31 Mart yerel seçim analizi (10) MHP’nin 31 Mart’ta aldığı sonuç nasıl ölçülebilir?

1 Mayıs 2024
Yerel seçimler sonrası sürmekte olan tartışma başlıklarından biri de MHP’nin aldığı sonucu konu alıyor.

Bu tartışmayı tetikleyen husus, ilk bakışta MHP 31 Mart yerel seçimlerinde sert bir düşüş yaşadığı, oy oranının yüzde 4.99’a indiği algısının bulunması.

Durum gerçekte öyle mi?

Meseleye şöyle yaklaşalım. MHP, geçen 14 Mayıs’ta düzenlenen milletvekili seçiminde Türkiye genelinde 5 milyon 283 bin oyla yüzde 10.04 oranında bir sonuç elde etmişti. Bir önceki 24 Haziran 2018 seçiminde aldığı oy ise 5 milyon 444 bin dolayındaydı. Bu da yüzde 11.20 oranına tekabül ediyordu.

Buna karşılık, geçen 31 Mart’ta 30 büyükşehrin belediye başkanlıkları ile kalan 51 ilde il genel meclisi üyelikleri için kullanılan oylar toplanarak yapılan hesaplamada, MHP oyları 2 milyon 297 bine gerilemiş görünüyor. Yüzde 4.99 oranını veren bu hesaplama yöntemi.

Yerel seçimlerde ikinci bir hesaplama yöntemi daha var. Bu yöntemde 30 büyükşehirde ilçe belediye meclislerine, bu şekilde büyükşehir meclisleri için kullanılan oylarla kalan 51 ilde yine il genel meclisi oyları toplamı esas alınıyor. Bu hesaplamada MHP’nin oyu 720 binlik bir artışla 3 milyon 17 bine yükseliyor. Bu da oran olarak yaklaşık 1.6 puanlık bir artışla yüzde 6.58’e geliyor.

30 BÜYÜKŞEHİRİN 28’İNDE İŞBİRLİĞİ YAPILINCA

Yazının Devamını Oku

31 Mart yerel seçimi analizi (9) Bursa’da alınan sonucun ilk işareti 2019’da gelmişti

27 Nisan 2024
31 Mart 2019 tarihinde yapılan bundan bir önceki yerel seçiminin en dikkat çekici sonuçlarından biri, AK Parti’nin en önemli kalelerinden biri olan Bursa’da büyükşehir belediye başkanlığı seçimini CHP’nin az bir farkla kaybetmiş olmasıydı.

CHP, 1999 yerel seçiminden itibaren Nilüfer ilçesinin değişmez belediye başkanı unvanını taşıyan, kentte yüksek bir profile sahip olan Mustafa Bozbey’i aday olarak sahaya çıkarmıştı o seçimde. AK Parti de 2017’den beri belediye başkanlığını yürütmekte olan Alinur Aktaş’ı aday göstermişti.

Seçimde CHP adayı Bozbey’in oyu 851 binde (yüzde 47.03) kalırken, AK Parti adayı Alinur Aktaş bundan (47) bin fazlasıyla 898 bin (yüzde 49.6) oy almıştı.

AK Parti’nin 2002 sonrasında her seçimde Bursa’da CHP’ye kuvvetli bir fark attığı hatırlandığında, iki parti arasındaki makasın daralmış olması Bursa’daki güç denkleminde bazı taşların yerinden oynamakta olduğunu gösteriyordu.

Dolayısıyla, geçen ay sonunda yapılan 31 Mart yerel seçimi, kıran kırana bir rekabete sahne olan 2019'un rövanşıydı bir bakıma. İki parti yine aynı adaylarla sahaya çıktılar. Bu kez sandıktan galip çıkan, 2019 yenilgisinden sonra pes etmeyip hemen bir sonraki seçimin hazırlıklarına başlayan Mustafa Bozbey oldu.

Bozbey sandıkta 860 bin oy alırken, Aktaş’ın oyu 693 binde kaldı. İkisi arasındaki fark 167 bin dolayındaydı.

Sonucun şaşırtıcı olan bir tarafı, bundan 10.5 ay önce yapılan genel seçimde AK Parti’nin sandıklarda yine mutlak bir üstünlük sağlamış olmasıydı Bursa’da.

BOZBEY, OY SAYISINI BÜYÜK ÖLÇÜDE TEKRARLADI

Yazının Devamını Oku