Güncelleme Tarihi:
VAN (AA) - Van'da faaliyet gösteren özel bir hastanenin idareci ve doktorları, "Kamu Kurumları Aleyhine Dolandırıcılık" ve "Resmi Evrakta Sahtecilik" suçlamasıyla hakim karşısına çıktı.
Van'da 395 kişiyi "hayali ameliyat" edilmiş gösterdiği iddia edilen özel bir hastanenin idareci ve doktorlarının yargılanmasına başlandı.
Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, tutuksuz yargılanan sanıklar hastanenin yönetim kurulu başkanı Muhsin Tezcan, başhekim Sedat Kavas, doktorlar Metin Çeliker, Fatma Çalka, Metin Türkyılmaz ve Zeynep Özkan ile bazı müştekiler ve avukatları hazır bulundu.
"Kamu Kurumları Aleyhine Dolandırıcılık" ve "Resmi Evrakta Sahtecilik" suçlarından yargılanan sanıklardan KBB uzmanı Çeliker, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini belirterek, ameliyat sonrası düzenlenen epikriz raporlarının incelenmesi durumunda, söz konusu raporları kendisinin hazırlamadığının ortaya çıkacağını savundu.
KBB uzmanı olmasına rağmen farklı ameliyatlar yaptığının raporlarda yer aldığını iddia eden Çeliker, böyle bir durumun tıbben mümkün olamayacağını ifade etti.
Dosyaların müfettişler tarafından da incelendiğini ve herhangi bir olumsuzlukla karşılaşılmadığını ileri süren Çeliker, "Kopyala yapıştır mantığıyla birileri tarafından işlem yapılmış. Bunu bize kastı veya bir tür hedefi olan insanlar yapmıştır" dedi.
Çeliker, devletin uğradığı zararla ilgili de 539 bin liralık ödeme yapıldığını bildirdi.
Hastanenin yönetim kurulu başkanı Muhsin Tezcan ise 22 Haziran 2007'de göreve başladığına, dosyada yer alan belgelerin hiçbirinde imza ve kaşesinin bulunmadığına dikkati çekerek, hakkındaki suçlamaları reddetti.
Vergi müfettişlerinin de dosyaları incelediğini ancak bir sıkıntı bulmadığını öne süren Tezcan, "Hastanede satın alma, faturalandırma, bilgi işlem gibi servislerde görev alan bazı kişilerin bu olayları gerçekleştirdiğini düşünüyorum. Hastanede görev yapan Yunus G, elinde bazı evrakların olduğunu belirterek bizi tehdit etti ve 1 milyon lira istedi. Biz bunu kabul etmedik. Bizim bu suçlamalarla bir ilgimiz bulunmamaktadır" ifadelerini kullandı.
Dahiliye uzmanı Fatma Çalka da 2005-2010 yılları arasında hastanede görev yaptığına değinerek, genel cerrah olmadığı için hiçbir ameliyat yapmadığını ve muhasebe konusunda herhangi bir bilgi sahibi olmadığını belirtti.
Dosyadaki imzaların kendisine ait olmadığını iddia eden Çalka, yapılan usulsüzlükleri, hastanenin faturalandırma birimi sorumlusu Abdullah İ'nin yaptığından şüphelendiğini kaydetti.
Diğer sanıklar da evraklarda yer alan imzaların kendilerine ait olmadığını savunarak, haklarındaki suçlamaları reddetti.
Duruşmaya katılan müştekiler ise hastaneye tedavi için gittiklerini ancak ameliyat olmadıkları halde "hayali ameliyat" edilmiş gibi gösterildiklerini bildirdi.
Sanık avukatlarından Süleyman Çetin, epikriz raporlarının kopyala yapıştır yöntemiyle hazırlandığını ve bu raporlarda doktorlara ait olmayan imzalar kullanıldığını ileri sürerek, "Ortada bir sahtecilik olayı var ve biz bunu kabul ediyoruz. Ama 'bunu biz yapmadık' diyoruz. Doktorlar tarafından hazırlanması gereken raporların tamamı aynı kişi tarafından yapılmış. Raporlardaki imzalar müvekkillerimize ait değil. Bu nedenle yazı ve imza örneklerinin alınarak gerekli incelemenin yapılmasını talep ediyoruz" dedi.
Mahkeme heyeti, savunmaların ardından eksik bilgi ve belgelerin tamamlanması için duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.