Van’ın Çayı Semaverde Tat Alıyor
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Haziran 29, 2015 16:41
VAN'IN ÇAYI SEMAVERDE TAT ALIYOR
Van’da Ramazan ayının gelmesiyle satışları artan çay semaverine ilgi gün geçtikçe artıyor.
Merkezde imalatı yapılan çay semaveri yerli ve yabancı herkesin ilgisini çekiyor. Özelikle Ramazan ayının gelmesiyle üretimi hızla artan çay semaveri, çaya ayrı bir tat katıyor. Halkın çok ilgi gösterdiği ve neredeyse artık her evin önünde yerini alan semaverin çeşitlerini ve püf noktalarını İHA muhabirine anlatan, Nur İş soba imalatı sahibi Yusuf Atacan,”Özelikle şunu belirtmeliyim ki semaver deyince Kalvanist semaver akla gelmeli; çünkü bu semaver çeşitlerinde yapılan çay asla ağızda farklı bir tat bırakmaz. Örneğin çelik semaverlerde yapılan çay ağızda yağlı bir tat oluşturur. Bide çelik semaverler fabrika çıkışlı olduğu için güven pek olmuyor, alaşımda neler kullanıyor kimse bilmez. Ama Kalvanist Semaverler bizim kendi el emeğiyle yaptığımız semaverlerdir. Bunlar çayın tadını asla bozmaz ve genelde gelen müşterilerinde terci bu yönde oluyor. Semaver çayının en güzel yanı nedir diye sorarsanız ben, odun ile pişirilmesidir derim size. Çünkü tüpte pişirilen çay tadı çok farklı çayın gerçek tadını alamıyorsunuz. Ben özelikle semaver çayı yapanlara şu uyarıda bulunmak isterim. İşimiz bitince semaveri ters şekilde asmak lazım ve içinin kurumasını beklemeliyiz. İçerisinde su kalan semaver paslanıp küflenerek insan sağlığını tehdit etmektedir. Demlemeden önce’de iyice yıkamak lazım” dedi
“BABAM BU İŞE 50 YILINI VERDİ”
Babası bu işin en eski imalatçısı olduğunu ifade eden Atacan,” Mesleğimiz çok zor ve sabır istiyor. Sonuçta bunu fabrikada üretmiyoruz. Bizimkisi el emeği. Nasıl bir ressam yağlı boya çalışırken sabırla ve severek yapıyorsa biz semaver imalatçıları da o sabırla işimize koyuluyoruz. Babam 50 yılını verdi bu mesleğe. Ben hatırlıyorum çocukken hep babamla gelirdim dükkâna ve bir köşede oturarak babamı izlerdim. 10 yılla yakın bende bu işte ustalaştım. Babamdan aldığım o öğretiyi, sabrı, işimde sergiliyorum. İnanıyorum ki sabırla yapılınca her şey düzgün gidiyor ve bu sonuç itibariyle biz üreticileri mutlu ediyor. Şükür işimiz iyi gidiyor. Emeğimiz karşılığını alıyor mu dersen net bir şey diyemem ama sonuç itibariyle geçimimizi bu uğraşla sağlıyoruz. Van’ımızda genelde semavere bir yönelme oluyor. Çünkü pikniğe giderken ya da evde misafirler kalabalık olunca semaver çay en ideali onun için iyi satılıyor. En çok 70’likler satılıyor bu ebatta bir semaverde 10- 12 kişiye yetecek kadar çay çıkıyor. 60 ve 65’lik olanlarda, 3-5 arası kişiye yetecek çay oluyor. Bide malum iş yerlerinin kullandığı büyük semaverler de üretiyoruz. Bunlara 100’lük semaver diyoruz. Genelde 40-50 kişiye yetecek çay çıkıyor bu semaverlerde. Çeşitleri bunlardan ibaret. Herkesin semaver çaydan içmesini ve denemesini isterim” diye belirti.
Merkezde imalatı yapılan çay semaveri yerli ve yabancı herkesin ilgisini çekiyor. Özelikle Ramazan ayının gelmesiyle üretimi hızla artan çay semaveri, çaya ayrı bir tat katıyor. Halkın çok ilgi gösterdiği ve neredeyse artık her evin önünde yerini alan semaverin çeşitlerini ve püf noktalarını İHA muhabirine anlatan, Nur İş soba imalatı sahibi Yusuf Atacan,”Özelikle şunu belirtmeliyim ki semaver deyince Kalvanist semaver akla gelmeli; çünkü bu semaver çeşitlerinde yapılan çay asla ağızda farklı bir tat bırakmaz. Örneğin çelik semaverlerde yapılan çay ağızda yağlı bir tat oluşturur. Bide çelik semaverler fabrika çıkışlı olduğu için güven pek olmuyor, alaşımda neler kullanıyor kimse bilmez. Ama Kalvanist Semaverler bizim kendi el emeğiyle yaptığımız semaverlerdir. Bunlar çayın tadını asla bozmaz ve genelde gelen müşterilerinde terci bu yönde oluyor. Semaver çayının en güzel yanı nedir diye sorarsanız ben, odun ile pişirilmesidir derim size. Çünkü tüpte pişirilen çay tadı çok farklı çayın gerçek tadını alamıyorsunuz. Ben özelikle semaver çayı yapanlara şu uyarıda bulunmak isterim. İşimiz bitince semaveri ters şekilde asmak lazım ve içinin kurumasını beklemeliyiz. İçerisinde su kalan semaver paslanıp küflenerek insan sağlığını tehdit etmektedir. Demlemeden önce’de iyice yıkamak lazım” dedi
“BABAM BU İŞE 50 YILINI VERDİ”
Babası bu işin en eski imalatçısı olduğunu ifade eden Atacan,” Mesleğimiz çok zor ve sabır istiyor. Sonuçta bunu fabrikada üretmiyoruz. Bizimkisi el emeği. Nasıl bir ressam yağlı boya çalışırken sabırla ve severek yapıyorsa biz semaver imalatçıları da o sabırla işimize koyuluyoruz. Babam 50 yılını verdi bu mesleğe. Ben hatırlıyorum çocukken hep babamla gelirdim dükkâna ve bir köşede oturarak babamı izlerdim. 10 yılla yakın bende bu işte ustalaştım. Babamdan aldığım o öğretiyi, sabrı, işimde sergiliyorum. İnanıyorum ki sabırla yapılınca her şey düzgün gidiyor ve bu sonuç itibariyle biz üreticileri mutlu ediyor. Şükür işimiz iyi gidiyor. Emeğimiz karşılığını alıyor mu dersen net bir şey diyemem ama sonuç itibariyle geçimimizi bu uğraşla sağlıyoruz. Van’ımızda genelde semavere bir yönelme oluyor. Çünkü pikniğe giderken ya da evde misafirler kalabalık olunca semaver çay en ideali onun için iyi satılıyor. En çok 70’likler satılıyor bu ebatta bir semaverde 10- 12 kişiye yetecek kadar çay çıkıyor. 60 ve 65’lik olanlarda, 3-5 arası kişiye yetecek çay oluyor. Bide malum iş yerlerinin kullandığı büyük semaverler de üretiyoruz. Bunlara 100’lük semaver diyoruz. Genelde 40-50 kişiye yetecek çay çıkıyor bu semaverlerde. Çeşitleri bunlardan ibaret. Herkesin semaver çaydan içmesini ve denemesini isterim” diye belirti.