IHA
Oluşturulma Tarihi: Nisan 07, 2015 10:59
KAMU HASTANELER BİRLİĞİ TARAFINDAN VAN’DA “SAĞLIK HİZMETLERİ” DEĞERLENDİRME TOPLANTISI YAPILDI.
Kamu Hastaneler Birliği tarafından Van’da “Sağlık hizmetleri” değerlendirme toplantısı yapıldı.
Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi Konferans Salonu’nda düzenlenen toplantıya Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Başkanı Uzm. Dr. Zafer Çukurova, İl Sağlık Müdür Vekili Dr. Mehpare Altay, Halk Sağlığı Müdür Vekili Dr. Ferhat Kesici, Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreteri Dr. Özcan Öktem, il ve ilçe hastane yöneticileri katıldı.
Programda konuşan Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Başkanı Uzm. Dr. Zafer Çukurova, kurum olarak arkadaşlarla birlikte mümkün olduğunca hem tanışmak hemde yerinde görüp kurumsal bilgileri fırsat oldukça birlikte tartışarak paylaşmayı hedeflediklerini söyledi. Bunun yanında da bazı konuları sizlere aktarılması gereken yeni politikaları ve duruma göre aktarmaya çalıştıklarını ifade eden Çukurova, “Zaman zaman merkezde de sahada çalışan arkadaşlarımızın birbirleri ile buluşmasının ciddi faydalarını gördük. Biliyorsunuz yeni yıl itibarı ile bazı arkadaşlarımız 2’şer bucuk yıl yeni sözleşmeleri ile başladı. Önümüzdeki günlerde genel sekreterimiz ve diğer başkanlarımızla beraber Antalya’da 2 günlük bir çalıştay yapacağız. Kabaca insanımızın hak ettiği daha kaliteli sağlık hizmeti sunumunda neler yapmalıyız, neleri iyileştirmeliyiz konseptimizin bakış açısı neye göre ayarlamalıyız. Bu konuda sizlerle kısa bir paylaşımız olacak. Birkaç hafta önce İstanbul’da sağlık iletişim zirvesi yaptık. Başhekim yardımcısı ve başhemşire arkadaşlarımızı davet etmiştik. Biliyorsunuz her yeni yüzyıl, yeni bir sağlık konsepti ile birlikte hizmet sunumu farklı cephelerini ortaya koyuyor. Bir önceki yüz yıl savaşların çok yaşandığı, savaş cerrahi konsülünün ön planda olduğu bir yüz yıldı. Ondan önceki yüz yıl ülkemizde ve dünyada salgın hastalıklar, enfeksiyon hastalıkların yaşandığı dönemleri gördü. Önümüzdeki yeni yüz yılda ise insanların ortalama yaşam beklentilerinin arttığı, yaşlı nüfusun giderek kronik hastalıklarla boğuşmaya başladığı, kronik hastalık yükünün lalelik hastalıklar ve diğer terminal hasta bakımları ön plana çıkardığı yeni yüz yıl yaşıyoruz şu an. Özellikle hastanelerimizi biz tedavi odaklı baktığımız için bunları söylüyorum tabi ki koruyucu sağlık ve halk sağlığı hizmetleri açısından her kurum kendi üzerine düşen kısmı ile ilgili bir konsepti geliştiriyor” dedi.
Üç hafta önce yaptıkları hasta iletişimi toplantılarında kurum olarak ta Amerika’daki bir klinik ile birlikte 5 yıllık bir protokol imzaladıklarını ifade eden Çukurova, “Bu protokol çerçevesinde özellikle kliniğin geliştirdiği hasta deneyimlerinin, hastanın yaşadıkları, sağlık yöneticilerine yol göstermesini hedeflediğimiz yeni bir hasta odaklı, yada hastayı merkeze alan ilk sağlık hizmeti sunumu konseptini kurullarımızda genişletmeye çalışıyoruz. Bu çok önemli gerçekten. Çünkü viziteler önümüzdeki yüz yılı sağlık hizmeti sunumunda bir interni skinner, yada multili sikinner sağlık hizmeti sunumu transı skinner klinik konseptinin çalışmasını hastanelerimizde olgunlaştıramazsak hastalarımızı mutlu etmiyoruz. Bilakis onların mahrumiyetine daha kötü deneyimlere neden oluyoruz. Özellikle yaşam süresinin artmasıyla birlikte her yıl kabaca 250 bin ülkemizde yeni kansere yakalanan hasta. Bir 250 bin kadar da kalp yetmezliği tablosuyla fonksiyonel hayatında ciddi kısıtlanmış bir hasta grubu yeniden nüfuzumuza ekleniyor. Bu hastaların her birisinin kendi içinde taşıdıkları hastalıklar nedeniyle en az 5-6 branşın birlikte yönetmesi gereken bir yapı ve birlikte yönetmesi gereken bir hasta grubunu oluşturuyor. Ülkemizde şu anda 96 tane tıp disiplini var. Sadece çocuk hastalıklarında 16 tane, iç hastalıklarının 10 tane oldu. Genellikle de hekim arkadaşlarımız sahaya çıktıklarında eğer belirli kampus hastaneleri ve eğitim hastanelerinde çalışmıyorlarsa hasta zorlaşmaya başladığı itibaren yandal konsültasyonları ile hastanın ihtiyaçlarını bütüncül yada orada çözmek yerine o hastadan kurtulmak gibi bir davranış biçimi gelişmeye başlar. Bizim de hem bakanlık olarak son yıllarda şehir hastaneleri konsepti ile bu algıyı, yani hastanın tedavisini bütüncül aynı mekanlarda yada aynı kampuste çözmek için bir fiziksel alt yapıyı iyileştirme çabamız odu. Van’da şimdi yeni bitireceğimiz hastane ile beraber bin 200 yataklı aslında büyük bir şehir hastanemiz olacak. Muhtemelen yüksek güvenlikli adli psikiyatrik fizik tedavi, psikiyatri patenti ile birlikte siz aslında şehrin içerisinde bizim tasarladığımız bir kampus hastanesi modeline sahip olacaksınız. İşte bunun için şimdiden aslında biz bu hastane içerisindeki yapılanmayı ona göre kurgulamamız, basit bir hastalık nedeni ile eskiden sadece genel cerraha başvuran bir hasta, artık günümüzde bu hastalığının tedavisi için genel cerraha, radyasyon onkoloğuna, tıbbı onkoloğa, plastik cerraha, psikiyatriste yani sayabileceğiniz en az 8-10 tane branşa ve hekime ihtiyaç duyuluyor. Ama bunu mutla bir fonksiyonel organizayonel yapı ile yönetilmesi gerekir. Aksi takdirde hasta, hekimler arasında dolanır ama hiç zaman tatmin olmadan tedavisi de tamamlanamayan bir vaziyette kalıyor. Bu da bizim hastalık ve iş yükümüzü artırıyor. Ve sonucunda da mutlu olmayan bir hasta profili ile karşıya kalıyoruz. Dolayısıyla ABD’deki klinikle yaptığımız protokolün ana gövdesi ve aslında hastanın deneyimlerini ve hastanın yaşadıklarını anlamak. Onunla empati yapmak, üzerinde kurguladığımız bir yeni döneme giriyoruz” şeklinde konuştu.