Domuz Gribi Nedir, Nasıl Mücadele Edilir

Medical Park Uşak Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ferit Sarı domuz gribi ve nasıl mücadele edilmesi gerektiği yönünde bilgilendirmede bulundu.
Son haftalarda gündemden düşmeyen domuz gribinin Türkiye’de ilk kez 2009 yılında görüldüğünü belirten Dr. Ferit Sarı, bir zamanlar sadece domuzları hasta eden bu virüs bugün insan sağlığını tehdit ettiğini vurguladı.
Dr. Ferit Sarı; “Domuzlarda hastalığa yol açan bir mikrorganizma olan influenza tip A virüsünün insanlarda oluşturduğu solunum yolu hastalığıdır. Virüs daha önce insanlarda hastalığa yol açmamakta, sadece domuzlarda görülmekteydi ancak mikrorganizmadaki değişime bağlı olarak ortaya yeni bir formu (influenza tip A H1N1) çıkmıştır. İlk kez 2009 yılında saptanan domuz gribi H1N1 şu anda ülkemizde en sık görülen grip virüsüdür. Genel olarak grip bu mevsimde artıyor zaten. Grip ve domuz gribi için dikkat edilmesi gereken noktalar aynı olmakla birlikte genel olarak şunlara dikkat çekebiliriz. Gripli kişilerle yakın temasta bulunmamak ve çok sık tokalaşmamak uygun olabilir. Hasta kişiler ile yakın temastan kaçınılmalıdır.Sabun ve su ile eller sık sık yıkanmalıdır.Bulaşma yollarından olan ağız, burun ve gözlere kirli ellerle temas edilmemelidir. Yüzeyler sık sık temizlenmelidir. Eğer öksürük ile beraber ateş, boğaz ağrısı, yaygın vücut ağrısı gibi ağır bir tablo varsa hastaneye müracaat etmek gerekir. Domuz gribi solunum yolu ile bulaşıyor. Özellikle yakın temas, öksürmek ve hapşırmak suretiyle insandan insana geçiyor. Kuluçka süresi ise 1-3 gündür.
AĞIR ZATÜRREYE GİDEBİLİYOR
Domuz gribinin çok hafif grip belirtileriyle de seyredebileceğini söyleyen Dr. Ferit Sarı, bazen de ağır zatürreye kadar giden ve ölümle suçlanabilen tabloya dönüşebileceğini söyledi. Hastalığın insandaki belirtilerin grip ve grip benzeri hastalıkların semptomlarıyla aynı olduğunu kaydeden Dr. Ferit Sarı, “Koltuk atından ölçülen 38 derece ve üzeri ateş, öksürük, boğaz ağrısı, burun akıntısı, vücut ağrıları, baş ağrısı, titreme ve halsizlik, nadiren kusma ve ishal, bu belirtilerdendir” diye konuştu.
KİMLER YÜKSEK RİSK ALTINDA
Dr. Ferit Sarı, domuz gribi nedeniyle hastaneye yatış ve ölüm riski yüksek olan kimseleri; “5 yaş altı çocuklar, gebeler, her yaş grubundan astım, KOAH, kalp hastalığı, diyabet gibi kronik hastalığı bulunanlar, bağışıklığı baskılanmış olanlardır. Domuz Gribi (Influenza A/B -H1N1) testi Medical Park’ta Biyokimyasal testlerle sınırlı oranda güvenilir tanı koyulmaktayken, virüsün varlğı tesbit edilmekte ve alt tipleri belirlenmektedir.”
AŞI OLMAK NE KADAR ETKİLİ?
İnfluenzaya karşı inaktive virüs aşısı geliştirildiğin söyleyen Dr. Ferit Sarı; “Aşı hastalığın ağır geçmesini ve komplikasyonlarını önler. Aşı bir sezon önce dolaşan virüsler temel alınarak hazırlanır. Aşının etkinliği virüsün antijenik yapısını hızlı değiştirmesi nedeniyle ancak %70-90 düzeyindedir. 65 yaşın üzerindekiler, yaşlı bakım evinde kalanlar, astımlı çocuklar, kronik kardiopulmoner hastalığı olanlar, Diyabet, renal bozukluk ya da immun yetmezliği olanlar, Uzun süreli aspirin tedavisi alanlar (Reye Sendromu olasılığı), İnfluenza sezonunda gebeliğinin ikinci ya da üçüncü trimesterinde olacak kadınlar, grip virüsünü riskli gruplara taşıyabilecek kişiler: sağlık çalışanları, yaşlı bakım evlerinde çalışanlar, ev ziyareti yapanlar, grip açısından riskli kişinin ev halkı, HIV ile enfekte kişiler mutlaka aşı olmalıdır.”