Tuza Dikkat Haftası

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Mart 16, 2016 16:41

- Trabzon Halk Sağlığı Müdürü Hamzaoğlu:- "Aşırı tuz tüketimi değiştirilebilir sağlıksız beslenme uygulamasıdır ve birçok kronik hastalığın temelinde yer almaktadır"

TRABZON (AA) - Trabzon Halk Sağlığı Müdürü Köksal Hamzaoğlu, aşırı tuz tüketiminin değiştirilebilir sağlıksız beslenme uygulaması olduğunu ve birçok kronik hastalığın temelinde yer aldığını bildirdi.
Hamzaoğlu, Tuza Dikkat Haftası dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, dünyada en önemli halk sağlığı sorunu olarak kabul edilen kronik hastalıkların, Türkiye'de de ölümlerin başlıca nedenlerinden olduğunu belirtti.
Erken ölümlere yol açan ve kişilerin yaşam kalitesini olumsuz etkileyen kronik hastalıklardan korunmada önleyici yaklaşımların geliştirilmesinin zorunlu olduğunu ifade eden Hamzaoğlu, değiştirilebilir temel risk faktörlerinden olan yetersiz ve dengesiz beslenmenin önlenmesinin, kronik hastalıklardan korunmada güncel stratejilerden birini oluşturduğunu vurguladı.
Hamzaoğlu, toplumdaki bireylerin aşırı tuz tüketiminin de yer aldığı beslenme bilgi, tutum ve davranışlarını olumlu yönde değiştirecek faaliyetlerin bu stratejiler kapsamında olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Aşırı tuz tüketimi de değiştirilebilir sağlıksız beslenme uygulamasıdır ve birçok kronik hastalığın temelinde yer almaktadır. Özellikle oluşumunda aşırı tuz tüketiminin önemli bir etken olduğu hipertansiyon, dünyada önlenebilir ölüm nedenleri içinde bir numaralı risk faktörüdür. Ülkemizde kardiyovasküler hastalıkların ulusal düzeyde ölüm nedenlerinin temel hastalık gruplarına göre dağılımı içerisinde yüzde 47.73'lük yeri olduğu ve hipertansiyon prevelansının yüzde 11-43 arasında değiştiği saptanmıştır. Sadece yüksek kan basıncının önlenmesi ile Türkiye genelinde 430 bin 459 ölümden 108 bin 468'inin önlenebileceği belirtilmiştir."
Türkiye Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Derneğinin yaptığı ve ülke genelini yansıtan, Türk Toplumunda Tuz Tüketimi Çalışmasına göre 2008'de 18 gram olan tuz tüketiminin 2012'de 15 grama düştüğünü vurgulayan Hamzaoğlu, şunları kaydetti:
"Dünya Sağlık Örgütünün önerdiği tuz tüketim miktarı ise günde 5 gram yani ortalama 1 çay kaşığıdır. Tuzu önerilen miktarın üzerinde aldığımızda kandaki tuz miktarı artar ve susarız. Sonuçta su içme ihtiyacı duyarız. İçilen su ile birlikte fazla tuz idrarla, terle dışarı atılır ancak böbreklerde, karaciğerde bozukluk olursa, tuz dışarı atılamaz. Kanda miktarı artar ve suyu da çekerek vücudun belirli yerlerinde ödem denilen şişkinlikler oluşturur."
Hamzaoğlu, hipertansiyon, kalp hastalıkları ve felç, sıvı kaybı, kemik erimesi, böbrek bozuklukları, sindirim hastalıkları, elektrolit ve hormon dengesizliklerinin fazla tuz tüketiminin vücutta açacağı başlıca sağlık problemleri arasında olduğunu belirterek, "Sofralardan tuzlukların kaldırılmasını, yemeklerin tadına bakmadan asla tuz ekleme yapılmamasını öneriyoruz. Gizli tuz kaynakları olan salamura, hazır gıdalar ve soslardan uzak durulması gerekmektedir" ifadesini kullandı.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!