Trabzon Ve Yöresine HAS Köy Ve Yayla Evleri Bu Proje İle Yok Olmaktan Kurtuluyor

Of Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Avrupa Birliği Koordinasyon Dairesi Başkanlığı arasında bugün yöreye has köy ve yayla evlerini yapacak ve onaracak ustaların yetişmesini sağlayacak bir proje ile ilgili anlaşma imzalandı.
İmza töreninde Of TSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Saral ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Avrupa Birliği Koordinasyon Dairesi Başkanlığı yetkilileri hazır bulundu.
İmza töreninde konuşan Of TSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Saral, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Avrupa Birliği Koordinasyon Dairesi Başkanlığı tarafından yayınlanan, ‘Sektörel Yatırım Alanlarında Genç İstihdamının Desteklenmesi Hibe Programı kapsamında ’Yayla ve Köylere Uygun Ahşap Yapıların İnşa, Bakım ve Onarım İşlemlerini Gerçekleştirebilecek Nitelikli Elemanların Yetiştirilmesi’’ konulu proje başvurularının kabul edildiğini hatırlattı.
PROJENİN SAC AYAKLARI VE AMACI
Projenin, Of Ticaret ve Sanayi Odası yöneticiliğinde, Karadeniz Teknik Üniversitesi, Of Teknoloji Fakültesi ortaklığında ve Sözenler Orman Ürünleri Sanayi Ticaret ve İnşaat Limited Şirketi iştirakçi firması ile birlikte yürütüleceğini kaydeden Saral “Bu proje üniversite, sanayi ve sivil toplum kuruluşlarını bir araya getirme misyonunu da üstlenmiştir. Projenin süresi 12 ay olacaktır. Bütçesi yaklaşık 240 bin Euro’dur. Yöremizde ahşap, geleneksel köy ve yaylacılık mimari anlayışı ile mimari kültüründe önemli bir yapı malzemesi olarak değerlendirilmiştir. Projenin amacı, günden güne pazar payı büyüyen ahşap yapı ve orman ürünleri sektöründe genç işsizlik oranını azaltarak daha çok kişinin istihdam edilmesi, istihdamın sürdürülmesi; üniversite, sanayi ve sivil toplum arasındaki işbirliği mekanizmasını harekete geçirerek köy ve yayla koşulları için uygun ahşap yapılar inşa etmektir” dedi.
YÖREYE HAS KÖY VE YAYLA EVLERİ YOK OLMAKTAN KURTULACAK
Köy ve yaylaların Trabzon yöresinin geleneklerinin yaşatıldığı kültürel yerler olduğunu kaydeden Saral “Bu geleneksel yapı, köy ve yayla ekonomisinin, kültürünün ve turizminin özünü oluşturur. Yöre halkı tarafından köy ve yaylalarda belirli sosyal, kültürel ve ekonomik faaliyetler gerçekleştirilmektedir. Sosyal ve ekonomik şartlara bağlı olarak bu alanlarda birtakım yapısal ve işlevsel değişiklikler gözlemlenmektedir. Bu tür yerleşim yerlerinde yapı tipi olarak son yıllarda genellikle betonarme tercih edilmekte ve bu yapılar mera kanununa muhalefet oluşturmaktadır. Trabzon yöresinde, ahşap 40 yıl öncesine kadar geleneksel köy ve yaylacılık mimari anlayışı ile mimari kültüründe önemli bir yapı malzemesi olarak değerlendirilmiştir. Ancak yangınlar, çürüme, malzeme darlığı, ormanların azalacağı düşüncesi ve hızlı kentleşmeye bağlı olarak ahşap yapılardan uzaklaşılmış, modern gelişmeler takip edilememiş ve konu ile ilgili teknolojinin gerisinde kalınmıştır. Son dönemlerde özellikle yaşanılan deprem felaketleri ve kentsel dönüşüm projeleri ile birlikte ahşap yapılar konusuna gösterilen ilgi, orman ürünleri sektörü yelpazesinin genişlemesine ve bu sektörde yeni iş olanaklarının oluşmasına yol açmıştır. Sıcak görünüşü, yenilenebilir olması, tadilat işlemlerinin kolay olması, kısa zamanda monte edilmesi ve betonarmeye göre çok daha hafif olması nedeniyle ahşap yapıların köy ve yaylalarda konaklama ve barınma mekanı olarak kullanılması konusunda çalışmalar yapılmaktadır. Günümüzde Ahşap yapılar konusundaki gelişmeler ve ahşaba yönelik eğilimler neticesinde yeni ve büyüme potansiyeli yüksek bir faaliyet alanı oluşmaktadır. Fakat başta iştirakçi firmalar olmak üzere orman ürünleri sektöründe faaliyet gösteren firmalar, ahşap yapıların inşasında görev alacak yeterli nitelikli elaman bulunmaması noktasında hemfikirdirler. Ayrıca bölgemizde ahşap yapılarla ilgili tespit edilen en önemli eksiklik, herhangi bir üretim sistematiğinin bulunmaması, teknolojinin yakından takip edilmemesi ve halen eski usul işlemler ve bilgilerle üretimin yürütülmesidir” ifadelerini kullandı.
ARTIK KÖY VE YAYLA EVLERİNİ YAPACAK VE ONARACAK USTA ARAMA DERDİ SONA ERİYOR
“Proje kapsamında yöremizde köy ve yayla alanlarına uygun ahşap yapıların inşası, bakımı ve onarımı için kalifiye eleman yetiştirecek eğitim programı uygulanacak” diyen Saral, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu eğitim ile nitelikli elemanlar yetiştirilerek hem sektörün ihtiyaçlarının karşılanması hem de 15-29 yaş arası genç işsizlerin istihdam edilebilirliliklerinin artırılması hedeflenmektedir. Söz konusu Sözenler firması eğitimi alacak gençlerin yüzde 20’sini istihdam edeceği taahhüdünde bulunmuştur. Projede verilen teorik eğitimin uygulamaya aktarılması, iştirakçi firmalar bünyesindeki atölyelerde gerçekleştirilecek Ayrıca Of Ticaret ve Sanayi Odası bünyesinde açılacak proje ofisi ile proje bittikten sonra bile projenin sürdürülebilir etkisinin devam etmesi sağlanacaktır. Böylelikle hem bu tür yapılardaki sorunlar hızlı ve etkin bir şekilde giderilebilecek hem de bu konuda yeni bir istihdam alanı gelişecektir.. Önümüzdeki dönemde Trabzon’un yakaladığı kalkınma hamlesinin turizmle yükseleceği ve özellikle Arap turizminin bölge için bir fırsat olduğu konusunda toplumun her kesimi aynı fikirde. Proje Doğu Karadeniz’i hem Türkiye’ye hem de dünyaya tanıtmak için yürütülen bütün projeler ile sinerjik bir ilişkiye sahiptir. Yapılacak turizm yatırımlarının çevreyi bozmadan çevresel şartlarla uyumlu bir şekilde yürütülmesi önemlidir. Yatırım yapılacak konaklama ve hizmet tesislerinin, betonlaşmadan uzak yerel malzeme ile yerel mimarinin birlikte kullanılacağı sıcak bir dokuya sahip olmasına özen mutlaka gösterilecektir.”