Güncelleme Tarihi:
Aleyna KESKİN- Selçuk BAŞAR/ TRABZON, (DHA)- DOĞU Karadeniz Bölgesi’nde, yağış rejimindeki değişkenlik ve etkili olan kar sonrası, hava sıcaklığının artmasıyla kar sularının ani ve hızlı erimesi, son haftalarda heyelanlara yol açıyor. Bölgede son 1 ay içerisinde Trabzon, Rize ve Artvin’de özellikle yamaç arazilerde pek çok noktada kaya düşmelerine de neden olan 20’yi aşkın heyelan yaşandı. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Heyelan Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Arzu Fırat Ersoy, “Son dönemlerde heyelanların sayısında oldukça artış var. Eskiden yağış rejimi uzundu. Şimdi artık öyle değil, yarım saat içerisinde belki bir ayda yağacak yağış, toprağa düşüyor” dedi.
Küresel iklim değişikliğinin etkileriyle görülen ani lokal ve şiddetli yağışların, can ve mal kayıplarıyla sonuçlanan sel ve heyelanlara yol açtığı Doğu Karadeniz Bölgesi'nde, son haftalarda etkisini gösteren kar yağışı kendini 20 dereceyi bulan sıcak havalara bıraktı. Trabzon, Rize ve Artvin’de pek çok noktada kaya düşmesine de neden olan heyelanlarda artış yaşandı. Bölge illerinde kar yağışının ani erimesi kaynaklı, toprağın yumuşamasıyla oluşan heyelanda, can kaybı yaşanmazken, tarım arazileri ile istinat duvarları yıkıldı, yollar zarar gördü. Bölgede son 1 ay içerisinde özellikle yamaç arazilerde 20’yi aşkın heyelan yaşandı.
‘OLDUKÇA KURAK GÜNLERDEN GEÇİYORUZ’
KTÜ Heyelan Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Arzu Fırat Ersoy, heyelanlarda artış olduğunu belirterek, “Son dönemlerde heyelanların sayısında oldukça artış var. Bunu hepimiz görüyoruz ve bunun küresel iklim değişikliği, yağışların azalmasıyla da bağlantılı olduğunu hepimiz biliyoruz. Meteorolojinin yayınladığı son 4 ayın kuraklık verilerine göre, oldukça kurak günlerden geçtiğimizi ve bölge olarak sadece geçtiğimiz 2 hafta öncesinde bir kar yağışı aldığımızı, bu kar yağışının da sıcaklıkların ani artışıyla birlikte hızlıca eridiğini gözlemledik. Dolayısıyla hızlı kar erimeleri zeminin veya kaya kütlelerinin suya hızlıca doygun hale gelmesine neden oluyor. Bu da kütle hareketlerini tetikleyen nedenlerin arasında. Çünkü toprağın, zeminin veya kayanın suya doygun olması kütle hareketlerini hızlandırıcı yönde rol oynuyor” dedi.
‘ANİ YAĞIŞLAR SEL VE TAŞKINLARI TETİKLİYOR’
Yağış rejimindeki değişikliğe dikkati çeken Prof. Dr. Ersoy, “Doğu Karadeniz, yüksek eğimli yapısı itibariyle heyelan anlamında oldukça riskli bölgeler arasında yer almakta. Eğimin yüksek olması, kısa süreli ve ani yağışların meydana gelmesi, karın yağdıktan sonra hızlıca eriyerek zemini doygun hale getirmesi, kütle hareketlerini olumsuz yönde etkileyen nedenler arasında. Bizler yaşadığımız bölge itibariyle yüksek topografik eğime sahip bir bölgede yaşadığımız için bu kütle hareketlerini sıklıkla yaşıyoruz maalesef. Eskiden sonbaharda uzun yağışlar meydana gelirdi. Yağış rejimi uzundu. Şimdi artık öyle değil, yarım saat içerisinde belki bir ayda yağacak yağış toprağa düşüyor. Bu da toprağın suyu yeteri kadar emememesi, yüzeysel akışa geçerek kısa sürede sel ve taşkınlara neden olması veya kütle hareketlerini tetiklenmesine neden oluyor” diye konuştu.
FOTOĞRAFLI