Güncelleme Tarihi:
Sekvan KÜDEN/ŞIRNAK,(DHA)- BAŞBAKAN Yardımcısı Bekir Bozdağ, Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı'na ilk kez bir kadın; Prof. Dr. Huriye Martı'ın atandığını belirterek, "Vekaleten atama kararını imzaladık, inşallah Pazartesi görevine başlayacaktır. Ayrıca bütün illerde İl Müftü Yardımcılarından en az bir tanesi bundan sonra kadın olacaktır" dedi.
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Şırnak'ta Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından düzenlenen, 'Din Görevlileri Buluşması'na katıldı. Kuran- ı Kerim okunması ile başlayan programa Diyanet İşleri Başkanı Prof.Dr. Ali Erbaş ve Şırnak Valisi Mehmet Aktaş da katıldı. Başbakan Yardımcısı Bozdağ, toplantının amacının yerel sorunn ve sıkıntıların tespit edilmesi ve çözülmesi olduğunu söyledi. Toplumda huzur ve barış olmasının nedeninin insanları birbirine bağlayan İslam dini olduğunu ifade eden Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ, şöyle konuştu:
"Toplumumuzun her alanında huzur barış, güven ortamında yaşaması insanımızın birbirine karşı her geçen gün kendisinin saygısının elbette pek çok nedenleri var. Ama en önemli nedenlerinden biri biz birbirimize bağlayan üst kimliklerden biri olan İslam kimliğinin doğru anlatılması ve insanlarımızla buluşturulmasıdır. Bugün İslam dünyasının dört yanında sıkıntılar var. Terör örgütleri cirit atıyor. Her birimiz için rabbimin takdiri olan etnik kökenimizi istismar eden ırkçı terör örgütleri bir yandan, dinimizi istismar eden dini kullanan terör örgütleri bir yandan İslam dünyasını kan ve göz yaşına boğmuş durumdalar."
"TERÖRLE MÜCADELEDE SAMİMİ ULUSLARARASI MÜCADELE YOK"
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, FETÖ, DEAŞ ve PKK'nın aynı zihniyete sahip olduğunu, birilerinin dini kullanarak ölecek, öldürecek ahmak, cellatlar yetiştirmeye çalıştığını, diğer kesimin etnik kökenii kullanarak ölecek, öldürecek ve Kürtler'i devşirip dağa götürüp eline silah verdiğini anlattı. Bozdağ, şöyle devam etti:
"Birilerini öldürüyorlar. Peki bu silahları kim veriyor?DEAŞ'la bütün güçler yerde gökte mücadele ediyor. Bitiyor mu DEAŞ, bitmiyor. Bir dünyanın tamamı bir terör örgütü ile mücadeleye karar verirse ve o terör örgütü bitmez mi? Emin olun saatinde biter, ama bir yandan mücadele edip bir yandan silah verirseniz. Bomba atarken, bomba atılacak yerlerden haberdar olursa, terör örgütleri dağı taşı bombalarsınız tabi onlar varlığını devam ettirir. Terörle mücadele samimi uluslar arası bir mücadele bugün maalesef yapılmıyor. Bedelini çünkü Müslümanlar ödüyor. Başka yerde terör var mı? Yok. Bütün teröristler toplanmış bu bölgedeler. Her yerde kan her yerde gözyaşı. Ben değerli hoca efendilere soruyorum bu DEAŞ, FETÖ, PKK terör örgütü gibi terör örgütleri El Kaide gibi terör örgütleri insanların İslam ve Müslümanlar'a olan muhabbetini arttırıyor mu, azaltıyor mu? Peki buradan kim kazançlı çıkıyor? Bundan kim memnun ? Ben inanıyorum; Allah'ın emrine ilk isyan eden şeytan ayakta bunları alkışlıyor. Çünkü, bütün şeytanlar bir araya gelse ancak böyle organizasyonlar ortaya koyarlar. İnsanları hak yoldan, Kuran yolundan, peygamber yolundan ayırmak için ancak böyle terör örgütleri ortaya çıkarabilirler. Ve Türkiye düşmanlığı yapanlar, İslam düşmanlığı yapan güçler bundan sadece mutludurlar. Onun için de din görevlilerimize İslam'ın bugün doğru anlaşmasına da görev yapan din adamlarımıza gerçekten çok büyük işler düşmektedir. Biz bütün bu yaşanan olumsuzlukları olumluya çevirecek sihirli bir anahtarın sahipleriyiz. Eğer Şırnak'ta ve Türkiye'nin 81 ilinde Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde görevli olanlar, İlahiyat fakültelerimiz, imam hatip liseleri, müezzinler, Kuran kursu öğretmenleri, vaizler ve müftüler hep beraber birlikte bunlara karşı dinin doğru anlatılması konusunda üzerimize düşeni layıkıyla yapabilirsek, yaptırabilirsek ben eminim ki kimse huzurumuzu bozamayacaklar. Kardeşliğimizi yok edemeyecekler. Sevgimizi yıkamayacaklardır."
Başbakan Yardımcısı Bozdağ, İslam dininin kardeşlik anlayışını, İslam'ın etnik kökenlere bakışını, İslam'ın sevgi anlayışını, saygı anlayışını, insanları yaşatmaya verdiği değeri biz tam anlatabilmiş olsak bugün bambaşka bir durum ile karşı karşıya oluruz. Bir insanı öldürmek, sanki bütün insanları öldürmek gibidir. Bir insanı yaşatmak ise sanki bütün insanları yaşatmak gibidir diyen bir dinin mensuplarıyız. Hergün onlarca insan öldürüyorlar. İnsanları haksız yere öldürenlerin statüsünün ne olduğunu Kuran gayet güzel anlatıyor. Peki bu kadar terörist nereden çıkıyor? Etnik teröristler ayrı, dini istismar eden teröristler ayrı, ideolojik teröristler ayrı. Şimdide PKK terör örgütü bütün bu yapıkları cellatlıklara dinen destek veren, kendini din ile ilgili bilgi sahibi olduğunu zanneden şeytanın talebelerinden talebeler bulduğunu da görüyoruz. Bundan da hepimizin rahatsız olması lazım" dedi.
DİYANET İŞLERİ BAŞKAN YARDIMCILIĞIA İLK KEZ KADIN ATANDI
Diyanet Başkanlığı tarafından Diyanet Akademisi'nin kurulmaya çalışıldığını belirten Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, konuşmasını şöyle devam ettirdi:
"Bu akademi ne yapacak? Akademi, Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde görev yapacak personeli bir kısmının adaylık eğitimini yapacak. Diğer bir kısmının da meslek içi ve meslek öncesi eğitim ve öğretimini yapacak. Dini yüksek lisans merkezleri ve Diyanet eğitim merkezleri olarak iki bölümden oluşacak. Dini Yüksek Lisans merkezleri müftülerin, vaizlerin ve özel ihtisas gerektirenlerin yetişmesinin eğitim ve öğretimini yapacak. Diyanet Eğitim Merkezleri, İmam Hatip Kuran Kursu öğreticisi ve müezzin kayumların adaylık eğitimlerini ve meslek içi eğitimlerini yapacak. İslam'ın kadına ve kadın haklarına verdiği değer tartışmasızdır. Bazıları buradan dinimizi haksız bir şekilde eleştiren çalışmalar da yapıyorlar. Diyanet İşleri Başkanlığı kadın konusunda da bundan sonraki dönemde de daha aktif görevler sergileyecektir. Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, Diyanet İşleri Başkanımız hep birlikte yapılan istişareler sonucunda ilk defa Türkiye Cumhuriyeti Devleti Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığına Prof. Dr. Huriye Martı isminde bir hanımefendi atanmıştır. Vekaleten atama kararını imzaladık inşallah Pazartesi görevine başlayacaktır. Hayırlı uğurlu olsun diyorum. Ayrıca bütün illerde İl Müftü Yardımcılarından en az bir tanesi bundan sonra kadın olacaktır. Büyük şehirlerde belki daha fazla. Ama bütün illerde bir tanesi kadın Müftü Yardımcısı atamasını gerçekleştireceğiz ve kadın vaizlerin sayısını da artıracağız."
FOTOĞRAFLI