Güncelleme Tarihi:
ŞANLIURFA (AA) - YASİN DİKME - Evdeki son erzakı ihtiyaç sahibi komşusuna veren babasının bu davranışından etkilenen ve 10 yaşından bu yana yürüttüğü hayır çalışmaları nedeniyle Diyanet İşleri Başkanlığının "iyilik ödülü"ne layık görülen Osman Gerem, 40 yıldır mazlum ve mağdur insanlara yardım ulaştırıyor.
Şanlıurfa'da yaşayan Gerem'in çocukluğundan bu yana yürüttüğü çalışmalar, "iyilik" ve "yardım" kelimelerinin manasıyla birebir örtüşüyor. Uzun süre mobilya sektöründe faaliyet gösteren Gerem'in hayırseverlik öyküsü aslında 10 yaşında evlerinde şahit olduğu bir hikayeye dayanıyor.
İhtiyaç sahibi komşusuna evdeki son erzakı veren baba Ali Gerem'in bu davranışı, Osman Gerem'in 40 yıldır yürüttüğü yardım çalışmalarının başlangıcını teşkil ediyor. Çocukluk, gençlik, iş hayatı ve son olarak emeklilik döneminde ihtiyaç sahipleri için çalışmaları yapan Gerem, temin ettiği yardımları yurtiçi ve dışındaki mazlum ve mağdur insanlara ulaştırıyor.
Kentte 5 yıl önce kurulan İnsanı Yardım Platformunun başkanlığını da yapan Gerem, başta Türkiye ve Suriye olmak üzere dünyanın çeşitli ülkelerindeki ihtiyaç sahipleri için çalışmalar yapıyor.
Yaptığı yardımlar nedeniyle Diyanet İşleri Başkanlığının bu yılki iyilik ödülüne layık görülen Gerem, mazlum ve mağdur insanların umudu olmaya devam ediyor.
Gerem, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hayır işlerini babasından öğrendiğini söyledi.
Babasının, evdeki son erzakı yardıma muhtaç komşusuna vermesinden çok etkilendiğini anlatan Gerem, "O zaman henüz 10 yaşındaydım. Daha sonraki dönemlerde hep yardım çalışmalarının içerisinde oldum. Ramazanda ekmek dağıtırdım, zamanla bu yardım çalışmalarını genişleterek daha çok kişiye ulaşmaya başladık" diye konuştu.
"İnsanların en hayırlısı, insanlara en faydalı olandır" hadisini kendisine şiar edindiğini vurgulayan Gerem, yardım çalışmalarına önce çevresinden başladığını daha sonra ise bu halkayı genişlettiğini dile getirdi.
Gerem, hayatı boyunca yardım alanla yardın eden arasında bir köprü olduğunu kaydetti.
- "İyilik tarlasında kötülük yeşermez"
Veren elle alan eli buluşturduklarını anlatan Gerem, şöyle konuştu:
"Çeçenistan, Afganistan, Bosna Hersek, Somali, Arakan, Irak ve en son Suriye'deki iç savaşta mağdur olan kardeşlerimize ulaşmaya çalıştık. Merhamet, şefkat ve sevgilerinden dolayı başta Şanlıurfalı hayırseverler olmak üzere bizlere yardım ulaştıranlara müteşekkirim. Bizler yardım alanla yardım eden arasında köprü olmaya çalışıyoruz. Bu yardım faaliyetlerinde de binlerce isimsiz kahramanın alın teri var. Allah onlardan razı olsun."
Diyanet İşleri Başkanlığının her yıl düzenlediği "Uluslar Arası İyilik Ödülleri"nde bu sene kendisinin de isminin açıklandığını hatırlatan Gerem, "Bizler bu çalışmaları yaparken iyilik ödüllerini alalım diye yapmadık. Asıl bizim iyilik ödüllerimiz Yüce Allah'ın yanındaki ödüllerdir. Bizler bu inanç ve gayretle çalışıyoruz. Asıl bu ödülü binlerce isimsiz kahraman hak ediyor. Bizim tarlamız iyilik tarlası. İyilik tarlasında da kötülük yeşermez" diye konuştu.