Yrd.Doç.Dr.Yazıcı : Karın ağrısına dikkat, ölümcül olabilir

Güncelleme Tarihi:

Yrd.Doç.Dr.Yazıcı : Karın ağrısına dikkat, ölümcül olabilir
Oluşturulma Tarihi: Eylül 28, 2017 16:19

Yrd.Doç.Dr.Yazıcı : Karın ağrısına dikkat, ölümcül olabilir

Haberin Devamı

SAMSUN,(DHA) - SAMSUN'da görevli Yrd.Doç.Dr.Mustafa Yazıcı, bağırsak damarında darlık, yemek sonrası şiddetli karın ağrısı, ciddi kilo kaybının ciddi sonuçlara varabilen bir durum olduğunu söylerdi.
Medicana International Samsun Hastanesi Kardiyoloji Bölümü'nden Yrd.Doç.Dr. Mustafa Yazıcı, İnferior Mezenter Arter'in ( Bağırsak damarı darlığının) tanı ve tedavisi konusunda bilgi verdi. Bağırsak damarında darlık, yemek sonrası şiddetli karın ağrısı, ciddi kilo kaybı ve ağrı endişesiyle yemek yemeden kaçınma gibi davranışların ciddi sonuçlara varabilen bir durum olduğunu ifade eden Yrd:doç.Dr.Yazıcı, "Bağırsak damar tıkanıklığı,karın ağrısının ender, ancak önemli bir nedenidir. Belirtiler en az iki veya daha fazla ana bağırsak damarı etkilendiğinde ortaya çıkar. Karın ağrısı, kilo kaybı, ağrı endişesiyle yemek yeme davranışında kaçınma sık karşılaşılan klinik özelliklerdir. Tanı sıklıkla tomografik anjiyografi, manyetik rezonans anjiyografi ve dupleks ultrasonografi ile konabilir. Tanıda altın standart konvansiyonel anjiyografidir. Tedavide cerrahi, bypass ve endovasküler balon anjiyoplastisi yapılabilir. Tedavi edilmediğinde ölüme kadar gidebilen ciddi komplikasyonlara yol açabilir" dedi.
Kronik karın ağrısının birçok barsak sistemi sorunu veya sistemik hastalığa bağlı olabildiğini dile getiren Yrd.Doç.Dr.Mustafa Yazıcı, "Ancak, bunlar arasında farkına varılması en zor olanı barsak damar yapıların kronik iskemisine bağlı olarak ortaya çıkan ağrılardır. Barsak iskemisi,barsağa gelen kanın azalmasıyla, bu bölgede oksijenlenme ve beslenme bozukluğunun ortaya çıkması sonucu oluşur. Hastalar sıklıkla algılanması zor olan şikayet ve bulgularla görüldüklerinden, tanı konmaması durumunda bu durum iskeminin ilerlemesi ile sonlanabileceği gibi, daha da kötüleşip bağırsak infarktüsüne de yol açabilir. Kronik bağırsak iskemisi tüm bağırsak iskemisi durumlarının sadece yüzde 5 gibi küçük bir oranını oluşturmaktadır. Bunların ise yüzde 90 gibi büyük bir kısmı aterosklerotik nedenlerden kaynaklanmaktadır. En önemli risk faktörleri hipertansiyon (yüzde 57), kardiyovasküler hastalık (yüzde 51), renal yetmezlik veya nefropati (yüzde 30) ve diyabettir (yüzde 25). Vakaların ortalama yaşı yaklaşık 68'dir; erkek ve kadınlada eşit oranlarda görülür" ifadelerini kullandı.
Bağırsaklara giden kanın açlıkta yüzde 25 dolayındayken, yemek yeme sonrasında yüzde 35'lere çıktığını söyleyen Yrd.Doç.Dr.Mustafa Yazıcı, Bu nedenle, iskemi yemek sonrasında şiddetlenmekte ve bulgular özellikle bundan sonra ortaya çıkmaktadır. Kronik iskemide kollateral dolaşım oldukça iyi geliştiğinden,belirtiler çoğu zaman bu üç arterden en az ikisinde lezyon olduğunda ortaya çıkmaktadır. Vakaların büyük bir kısmında %50 ve üzeri lezyon olmasına rağmen belirti görülmez. Altın standart olan konvansiyonel anjiyografi ile bağırsak damarı ve dallarının seçici incelenmesi mümkündür. Anjiyografik yöntemler,daha az girişim gerektirmesi ve cerrahi revaskülarizasyona göre daha az komplikasyon riskinin olması nedeniyle son yıllarda yaygınlık kazanmış etkin bir tedavi yöntemidir. Hastamız, kliniğimize yemek sonrası şiddetli karın ağrısı ve ciddi kilo kaybı ile başvurdu, yaptığımız anjiyografide;bağırsak damarında ciddi darlık tespit ettik, ince tel ile geçilen darlığa balon anjiyoplasti uyguladık. Tam açıklık sağlanarak işlemi tamamladık. Sonuç olarak, karın ağrısının değerlendirilmesinde nadir ama önemli bir neden olan kronik bağırsak iskemisi, tanı yöntemlerinin yaygınlaşması sayesinde daha sık karşılaşılan bir durum olmuştur. Tanıda öncelikle şüphelenmek önemli rol oynar. Ölümcül olabilecek komplikasyonlardan kaçınmak için tedavisi ve takibinin yakından yapılması çok önemlidir" diye konuştu.
FOTOĞRAFLI

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!