TÜBA VI. Uygulamalı Bilim Eğitimi Kursu OMÜ’de başladı

Güncelleme Tarihi:

TÜBA VI. Uygulamalı Bilim Eğitimi Kursu OMÜ’de başladı
Oluşturulma Tarihi: Eylül 11, 2017 16:35

TÜBA VI. Uygulamalı Bilim Eğitimi Kursu OMÜ’de başladı

Haberin Devamı

SAMSUN,(DHA) - TÜBA-Bilim Eğitimi Programı kapsamında, 2015 yılında Milli Eğitim Bakanlığı ile imzalanan iş birliği protokolü çerçevesinde temel bilimler öğretmenlerine yönelik düzenlenen ve 15 Eylül’e kadar sürecek olan “Uygulamalı Bilim Eğitimi Kursu”, Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde (OMÜ) başladı.

TÜBA Başkanı Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, Türkiye’nin özellikle eğitimde, bina, öğretmen ve öğrenci sayısı, okullaşma oranı, özellikle eğitime ayrılan fonlar, bütçe büyüklüğü bakımından çok ciddi büyüme kaydettiğini söyleyerek, “Ne yazık ki eğitimin etkinliği ve çıktıların niteliği bakımından aynı büyümeyi ve gelişmeyi gösteremediğimizi düşünüyorum” dedi. Prof.Dr. Acar, Türkiye’nin öğretmen seçimi ve öğretmen-insan unsurunun yönetiminden başlamak üzere milli eğitimde radikal değişiklikler yapmasının zorunlu olduğuna inandığını dile getirdi ve “Türkiye’nin yetiştirdiği çok önemli bilim insanlarından TÜBA Şeref Üyemiz Prof. Dr. Fuat Sezgin Hocamızın da söylediği gibi eğitimde, öğretimde, bilimsel gelişme konusunda başarının anahtarı öğretmendir. Maalesef biz işin önemli faktörüne gereğince önem vermiyoruz. Eğer Türkiye’nin geleceğini inşa edecek olan kurumlarına seçilen öğretmenlerin KPSS puanına, diplomaya ve kura sistemine dayalı olarak belirlenmesinin en baştan yapılmış bir hata olduğunu söylemek isterim. Bu yüzden, öğretmenlerin seçiminden, ücretlendirilmesi, ödüllendirilmesi, performans değerlendirilmesine kadar işin gerektirdiği gibi ciddiyetle ele alınmasının önemli bir ihtiyaç olduğu açıktır. Tüm yetkililerin konuya gerekli önemi vermesi gerektiğini kendime de ilgililere de hatırlatıyorum. Popüler ve tribüne yönelik yaklaşımlardan uzak durulmadığı takdirde varılacak sonuçların Türkiye’ye maliyeti yüksek olacaktır. Diğer yandan MEB tarafından bahsi geçen konular üzerinde ciddi çalışmalar yürütüldüğünü biliyoruz. Bu elbette ki geleceğimiz için çok sevindirici, yürütülen çalışmaların olumlu sonuçlarını ilerleyen süreçte göreceğimizi düşünüyorum” diyerek şöyle devam etti:
“Müfredat tek ya da birincil faktör olmasa da önemli bir konudur. Özellikle üniversite, lise düzeyinde yabancı dille öğretim meselesine bir çözüm bulmak zorundayız. Türkiye’nin iddialı bir ülke olma, bir medeniyet inşa ya da ihya hedefi var ise eğitim dili esas olarak Türkçe olmak zorundadır. Bu, Türkiye’nin bekası bakımından oldukça önemli bir konudur. Burada önemli olan, öğretim dilini yabancı dil yapmadan yabancı dil eğitiminin etkili kılınmasıdır.”
TÜBA Bilim Eğitimi Programı Yürütücüsü Prof. Dr. Mustafa Safran öğretmenliği ve mesleğin zorluklarını gayet iyi bildiğini belirtti. Prof. Safran kursiyer öğretmenlere yönelik konuşmasını şu şekilde sürdürdü :
“TÜBA Bilim Eğitimi Programı daha önce genellikle özel okul öğretmenlerine yönelik bir proje olarak yürütülüyordu. Bizim şu anda 985 bin öğretmenimiz var, neredeyse 1 milyon öğretmen, her bir öğretmen eğitimin kilit taşıdır. Dershane, bina, konum vb. değildir mesele, esas olan öğretmendir. Diyelim ki çok kötü bir müfredat var, karşısında da iyi bir öğretmen var. Bu kötü müfredat bu iyi öğretmeni hiçbir şekilde etkilemez. Tam tersini düşünelim. İyi bir müfredat kötü bir öğretmeni yeterli kılar mı? Ben öğretmenlerin uzaktan eğitimle, portallarla desteklenmesinden yanayım. Okullar kapanırken ve açılırken öğretmenlerimiz bulundukların ilin üniversitelerinde yüz yüze eğitime tabi tutulabilir. Bunun, okullarda düzenlenen seminerlerden çok daha verimli olacağını düşünüyorum. Problemleri çözmek üzere çok daha rasyonel, reel çözümler üretmeliyiz.”
Finlandiya’dan, Amerika’ya dek dünyanın hiçbir yerinde eğitimin niteliğinin öğretmenin niteliğinin üzerinde olmadığını söyleyen Prof. Safran, dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de matematik, fizik, kimya ve biyoloji, genel anlamıyla fen bilgisi eğitiminde ciddi bir sorun var, öğrenci ilgisinde ciddi bir motivasyon düşüklüğü söz konusu olduğunu vurgulayarak, "“Bu doğrultuda TÜBA olarak elimizden geldiğince öğretmenlerle birebir iletişim kuralım istedik, çünkü öğrenciye konuyu sevdirmenin yolu öğretmenden geçiyor. Sorgulayıcı eğitimi sağlamalıyız; öğrenci 'Ben bunu niçin öğreniyorum?' diye kendine sormalı. Beyinle bilgi arasındaki iletişimi, soyut iletişimden uygulamalı bir yönteme doğru geçişi öğretmenlerimizle paylaşalım istedik. Bahse konu dersler, teorik bilgi yoluyla sevdirilecek ya da öğretilecek dersler değildir. Öğrenci ne öğrendiğini dokunarak görmeli. Matematiği, fiziği ne için öğrendiğini, hayat içerisinde nasıl ve ne şekilde işine yarayacağını öğrenmeli.”      
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Bilgiç ise konu hakkında şu şekilde konuştu :
“Eğitime önem vermeyen ve eğitimin içerisinde öğretmenler gibi çok önemli bir alanın asli unsuruna önem vermeyen hiçbir sistem ve toplum kendisini sağlıklı ve güçlü bir şekilde taşıyamaz. Öğretmenlerin hepimizin üzerindeki önemini ve bıraktıkları kalıcı izleri çok iyi biliyoruz. Bir rol model olarak öğretmenin duruşu son derece önemli. Şartlar ve imkan ne olursa olsun öğretmen, yapabileceğinin en iyisini yapmak üzere çalıştığı sürece zaten amacına çoktan ulaşmıştır. Toplumumuzu geleceğe güçlü bir şekilde taşınmasını sağlayacak eğitim sistemimizi kurmayı başaracağız. Biz bunu yapmaz, başaramaz, dünya gerçeklerini göz ardı ederek kendi çocuklarımızı en iyi şekilde yetiştirmezsek onların bir başka gücün emir kulu veya hizmet eri haline gelmesinin önüne geçemeyiz.”
FOTOĞRAFLI

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!