Güncelleme Tarihi:
Gökhan İÇKİLLİ/SAMSUN, (DHA)- SAMSUN'da Kurtuluş Savaşı sırasında bugünkü Dağköy Mahallesi'ne, Nebiyan bölgesinden gelen Rum ve Ermeni çetelerine karşı silah kuşanıp mücadele eden Fatma Çavuş'un hikayesi, aradan geçen zamana karşın hala anlatılıyor. Fatma Çavuş'un hikayesini duyanlar, mezarını ziyaret edip dua ediyor.
Samsun'da Kurtuluş Savaşı döneminde Nebiyan Dağı çevresinde Dağköy mevkiine soygun ve talan için baskına gelen Rum ve Ermeni çetelerine karşı mücadele eden Fatma Çavuş’un kentte bulunan heykeli ve mezarı yerli ve yabancı turistler tarafından ziyaret ediliyor. 19 Mayıs ilçesi Dağköy Mahallesi'nde Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından 2015 yılında mezarının yanına yapılan Fatma Çavuş heykeli de ilgi görüyor. Fatma Çavuş’un hikayesi de halen dilden dile anlatılıyor. 1897 yılında doğan ve 1963'te vefat eden Fatma Çavuş olarak bilinen Fatma Yalçın'ın mezar taşında, 'Türk kadının kurtuluş savaşındaki başarısında Dağköylü Fatma Çavuş görev duygusunun yüceliği ile Dağköy'ün sesini duyurabildiği için 23 Nisan 1920'de açılan TBMM'ye çağırılmış, fakat gidememiş, daha sonra kendisine çavuş unvanı verilmiştir' yazısı bulunuyor. Fatma Çavuş'un hikayelerinin anlatıldığı türküler ve bir kitap da bulunuyor.
Dağköy Mahallesi Muhtarı Dursun Eğen, "Ölmeden önce Fatma Çavuş'u ben gençken gördüm. Çok dirayetli bir kadındı. Savaş döneminde zaten köyde erkek kalmamış. Yaşlılar, kadınlar ve çocuklar kalmış. Fatma Çavuş da silah kuşanıp, o dönem Rum ve Ermeni çetelere karşı köyü savunmuş, mücadele etmiş. Hiç evlenmemiş. Kendisi bizim mahallemiz için her zaman gurur kaynağıdır. Burada mezarı ve bir heykeli bulunmaktadır. Kahramanlıkları, hikayesini duyan insanlar, buraya gelip mezarını ziyaret ederek dua ediyor" diye konuştu.
Mahalle sakinlerinden Bayram Bulut ise "Kurtuluş Savışı sırasında mahallemizin olduğu bölgeden 121 asker savaşa gidiyor ve birkaçı dışında çoğu geri dönmüyor. O dönemde bölgedeki Rum ve Ermeni çeteleri buradaki halka baskı yapmaya çalışıyor. Fatma Çavuş da burada bulunanlarla köylerini bu çetelere karşı savunuyorlar. Silahlı mücadele veriyorlar. O dönem köyde kalan kişiler, Fatma Çavuş'un önderliğinde birleşip bu mücadeleyi vermişler. Atatürk daha sonra Ankara'ya Meclise çağırmış, ama imkansızlıklar nedeniyle gidememiş. Daha sonra kendisine çavuşluk unvanı verilmiştir. Biz de babalarımızdan, dedelerimizden Fatma Çavuş'un hikayelerini dinleyerek büyüdük" diye konuştu.
GENÇ KIZI RUM EŞKİYADAN KURTARDI
Fatma Çavuş ile ilgili halk arasında dilden dile dolaşan hikayelerden ikisi özetle şöyle:
"Bir Rum eşkıya, su almak için Kocakulak çeşmesine gelen Zeynep isimli Türk kızına saldırır. Bu sırada bölgede bulunan Fatma Çavuş, olayı görünce müdahale eder. Silahının dipçiğiyle Rum eşkıyaya vurur. Neye uğradığını şaşıran eşkıya koşarak uzaklaşır. Fatma Çavuş, genç kızı alarak köye götürür."
Fatma Çavuş ve beraberindeki köylüler, köye yağmaya gelen Rum çetelerini tuzağa düşürür. Köylüler köyün etrafına hendek kazar. Gelen çetenin lideriyle Fatma Çavuş Rumca konuşur. Fatma Çavuş'un yanına doğru çektiği çete lideri, köylüler tarafından vurularak öldürüldü. "
FATMA ÇAVUŞ ADINA YAZILAN TÜRKÜ
Fatma Çavuş adınan yöre halkının dilden dile söylediği türkünün sözleri ise şöyle:
İnişli yokuşlu Dağköyün yolu/ Gökçe kaluk yanı eşkiya dolu/ Fatma çavuş kollar hem sağı, solu/
Beşli mavzer elde, ateş saçıyor- Karayağız Fatma, fidan boyludur/ Bu yerlerde doğmuş bir Dağköylüdür/O bir Türkmen kızıdır, asker huyludur/Sanki dersin, kanat takmış uçuyor- Bomba deresinde urum dolanır/ Engiz çayı kızıl kana bulanır/ Fatma çavuş, Allah deyip direnir/ Bozguna uğramış çete kaçıyor.
FOTOĞRAFLI