AKM’de “Sahabe Hayatından Yansımlar” Söyleşi Gerçekleşti
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Ocak 19, 2016 14:03
AKM'DE "SAHABE HAYATINDAN YANSIMALAR" SÖYLEŞİSİ GERÇEKLEŞTİ.
Sakarya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen Ocak Kültür Sanat Etkinlikleri ‘Sahabe Hayatından Yansımalar’ konulu söyleşi ile devam etti. Adapazarı Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen programa konuşmacı olarak katılan Yazar Ali Ural, sahabi olmanın gereklilikleri ve Hz. Peygamber’in ashabının örnek şahsiyetlerini katılımcılar ile paylaştı. Ural söyleşinin ardından ‘Peygamber’in Aynaları’ isimli kitabını sevenleri için imzaladı.
Ali Ural’ın söyleşide yaptığı açıklamada, “Yeryüzünün her yerinde bir eğitim sistemi uygulanıyor. Bu sistem, bir model etrafında benzer karakterler oluşturmaya çalışıyor. Oysa bu bir tarafıyla birbirinin aynısı bireyler oluşturuyor, bir tarafıyla da toplum için sıkıntılar doğuruyor. O yüzden bugün batıda okula karşı felsefi düşünceler ortaya çıkıyor. Tek bir prototip etrafında eğitim sistemini yürütmenin zenginliği ortadan kaldırdığı tartışılıyor. Sevgili peygamberimizin en önemli vasıflarından biri öğretmenliğidir. Kendisini muallim olarak tanıtmıştır efendimiz. Bedevi toplumunda insanları tek tipleştirme diye bir şey yok. Aynı ilkeler etrafında, kişiliklere saygı gösteren bir eğitim sistemi vardı. İşte sahabeler eğitim sisteminin bu zenginliğini bize göstermeleri açısından sadece Müslümanlara değil tüm Dünya’ya rehberlik ettiler. Peygamber’in Aynaları kitabı için 33 sahabi seçtim. Sahabilerin sayısı neydi? Sahabi sayısının bir hayli fazla olduğunu kaynaklarda görüyoruz. Sahabi olmak için hangi şartlara sahip olmak lazım? Sahabi olabilmek için peygamberimizi görmek, sohbetinde bulunmak ve Müslüman olarak da ölmek lazım. Sahabiler erdemce peygamberlerden sonra gelirler. Sıralama yapıldığı zaman peygamberler, onlardan sonra da sahabiler geliyor. Sahabelerin dereceleri çok büyük. Sevgili peygamberimiz, ‘Ashabım yıldızlar gibidir. Hangisine uyarsanız doğru yolu bulursunuz’ demişlerdir. Bir başka hadis-i şeriflerinde de, ‘Ashabımı çekiştirmeyin’ buyurmuşlardır. Bütün bunlar gösteriyor ki; sahabeler örneklik için adeta kendilerine yüklenen ilahi sorumluluğu yerine getirmeyi başarmış kişilerdir. Dediğim gibi ilk kitapta 33 sahabi yer alıyor. Kitabın başında ‘SübhanAllah’ dedim. Adeta elimizde bir tespih varmış gibi. 33 sahabiye yer vermeye çalıştım. Ömrüm olursa ‘Elhamdülillah’ diyerek bir 33 sahabi daha kaleme alacağım. Ve en sonunda ‘Allahü ekber’ diyerek 3’üncü kitapla 99 sahabe anlatmış olacağım. Peki ‘ayna’ metaforu nereden geliyor? Kitaba ‘Peygamber’in Aynaları’ diyoruz. ‘Mümin müminin aynasıdır’ diyor sevgili peygamberimiz. Bu yüzden sahabileri anlatırken bu vesileyle Hz. Peygamber Efendimizi de anlatmış oluyoruz. Bu yüzden bu ismi kullanmayı uygun gördüm” ifadelerini kullandı.
Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı İbrahim Aktürk söyleşinin sonunda Yazar Ali Ural’a teşekkür ederek, günün anısına hediye takdim etti. Ural daha sonra ‘Peygamber’in Aynaları’ isimli kitabını kültür sanat dostları için imzaladı.
Ali Ural’ın söyleşide yaptığı açıklamada, “Yeryüzünün her yerinde bir eğitim sistemi uygulanıyor. Bu sistem, bir model etrafında benzer karakterler oluşturmaya çalışıyor. Oysa bu bir tarafıyla birbirinin aynısı bireyler oluşturuyor, bir tarafıyla da toplum için sıkıntılar doğuruyor. O yüzden bugün batıda okula karşı felsefi düşünceler ortaya çıkıyor. Tek bir prototip etrafında eğitim sistemini yürütmenin zenginliği ortadan kaldırdığı tartışılıyor. Sevgili peygamberimizin en önemli vasıflarından biri öğretmenliğidir. Kendisini muallim olarak tanıtmıştır efendimiz. Bedevi toplumunda insanları tek tipleştirme diye bir şey yok. Aynı ilkeler etrafında, kişiliklere saygı gösteren bir eğitim sistemi vardı. İşte sahabeler eğitim sisteminin bu zenginliğini bize göstermeleri açısından sadece Müslümanlara değil tüm Dünya’ya rehberlik ettiler. Peygamber’in Aynaları kitabı için 33 sahabi seçtim. Sahabilerin sayısı neydi? Sahabi sayısının bir hayli fazla olduğunu kaynaklarda görüyoruz. Sahabi olmak için hangi şartlara sahip olmak lazım? Sahabi olabilmek için peygamberimizi görmek, sohbetinde bulunmak ve Müslüman olarak da ölmek lazım. Sahabiler erdemce peygamberlerden sonra gelirler. Sıralama yapıldığı zaman peygamberler, onlardan sonra da sahabiler geliyor. Sahabelerin dereceleri çok büyük. Sevgili peygamberimiz, ‘Ashabım yıldızlar gibidir. Hangisine uyarsanız doğru yolu bulursunuz’ demişlerdir. Bir başka hadis-i şeriflerinde de, ‘Ashabımı çekiştirmeyin’ buyurmuşlardır. Bütün bunlar gösteriyor ki; sahabeler örneklik için adeta kendilerine yüklenen ilahi sorumluluğu yerine getirmeyi başarmış kişilerdir. Dediğim gibi ilk kitapta 33 sahabi yer alıyor. Kitabın başında ‘SübhanAllah’ dedim. Adeta elimizde bir tespih varmış gibi. 33 sahabiye yer vermeye çalıştım. Ömrüm olursa ‘Elhamdülillah’ diyerek bir 33 sahabi daha kaleme alacağım. Ve en sonunda ‘Allahü ekber’ diyerek 3’üncü kitapla 99 sahabe anlatmış olacağım. Peki ‘ayna’ metaforu nereden geliyor? Kitaba ‘Peygamber’in Aynaları’ diyoruz. ‘Mümin müminin aynasıdır’ diyor sevgili peygamberimiz. Bu yüzden sahabileri anlatırken bu vesileyle Hz. Peygamber Efendimizi de anlatmış oluyoruz. Bu yüzden bu ismi kullanmayı uygun gördüm” ifadelerini kullandı.
Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı İbrahim Aktürk söyleşinin sonunda Yazar Ali Ural’a teşekkür ederek, günün anısına hediye takdim etti. Ural daha sonra ‘Peygamber’in Aynaları’ isimli kitabını kültür sanat dostları için imzaladı.