Güncelleme Tarihi:
Muhammet KAÇAR/RİZE, (DHA) – TEMA Vakfı tarafından uygulanan, ‘Her Dem Toprak İçin’ projesi kapsamında Rize’de kadınlara toprak ve çay tarımı eğitimi veriliyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan TEMA Vakfı Rize Temsilcisi Nevzat Özer, 1970’li yıllardan itibaren çay tarımında uygulanan aşırı ve yanlış gübrelerin çay tarımının sürdürülebilirliğini tehdit ettiğini belirterek, bölge topraklarının yüzde 85’inin çok kuvvetli asitleşmeyle karşı karşıya kaldığını savundu. Özer şunları söyledi:
“Asitleşme doğal bir fabrika gibi toprağı besleyen canlıları yok ediyor. Onların kolaylıkla sağlayabileceği besinler kimyasal gübrelerle verilmeye çalışılıyor. Daha çok kimyasal gübre kullanımı yarar sağlamadığı gibi, bitkinin gübreden yararlanmasını da zorlaştırıyor. Bölgede ilgili kamu kurumların ve akademisyenlerin ısrarlı çağrılarına rağmen toprak asitliğini artıran gübreler kullanılmaya devam ediyor. Yanlış gübre seçimlerini, yanlış zaman ve veriliş yöntemleri izliyor. Sonuç boşa giden yüz binlerce ton kimyasal, yok edilen topraklar, kirlenen su kaynakları, dereler ve hızla artan kanser vakaları olarak ortaya çıkıyor.”
“KAYBEDİLEN TOPRAK DEĞİL, GELECEĞİMİZ”
Bu duruma sessiz kalmadıklarını kaydeden Nevzat Özer, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Kuruluş amacı toprak kayıplarını önlemek olan TEMA Vakfı olarak toprakların sadece erozyonla, kötü kentleşmeyle kaybedilmediğini, yanlış toprak ve su kullanımının, hatalı tarım tekniklerinin asitleşmeden tuzlulaşmaya ciddi sorunlar yarattığını biliyoruz. Rize' de yağan her yağmur toprak için afete dönüşüyor, oluşması için bin yıl gereken topraklar denizin rengini değiştiriyor. Kaybedilen sadece toprak değil geleceğimiz, aşımız, işimiz.”
“HEDEF TOPRAĞI KİMYASALLARDAN ARINDIRMAK”
Doğuş Çay’ın desteği ile sürdürdükleri, ‘Her dem Toprak İçin’ projesi ile kadınlara yönelik eğitimler verdiklerini belirten Özer, “Anadolu, bu topraklar ana ile dolu. Demek ki, ana- kadın, toprak, üretkenlik, bereket demek. Kadın için toprak evinin aşı, gıda güvenliği, huzuru, teminatı demek. Çay üretimini Karadeniz doğasının en zor koşullarında kadınlar yapıyor, toprağı, tarımı en iyi onlar biliyor. Toprak canlılarını, ekosistemi en önce onlar kavrıyor. Projemizde eğitim çalışmaları çay sezonunun başlamasıyla birlikte kırsal alanlara da yayılacak. Rize topraklarını, su kaynaklarını kimyasallardan arındırıp, eski sağlığına kavuşturana kadar bu çabamız bitmeyecek” diyerek açıklamalarını noktaladı.
FOTOĞRAFLI