Güncelleme Tarihi:
Aytekin KALENDER/RİZE, (DHA) - RİZE Ticaret ve Sanayi Odası (RTSO) Turizm Komite Başkanı Yasemin Suyabatmaz, Rize’yi Suudi Arabistanlıların keşfettiğini belirterek Azerbaycan ve İran pazarından da turist çekebilmek için birçok adımın atılması gerektiğini söyledi.
Doğu Karadeniz seyahati diye bölgeyi tanıtmanın gerektiğini vurgulayan Yasemin Suyabatmaz, Güneydoğu Bölgesinin yaz aylarında çok sıcak oluşu insanları daha serin yerlere yöneltildiğini söyledi. Suyabatmaz, "Biz Doğu ve Güneydoğu Bölgesinde tanıtımlar yaparak o bölgedeki doğa severleri bölgemize çekebiliriz. Sürekli Ortadoğu, Körfez ülkelerine yoğunlaşıyoruz ama aslında yanlış. Bilimsel bir açıklama işaret ediyor ki; Arapların bir ülkede en uzun kalma süresi 8 yıldır. Ülke olarak bölgeyi zaten 8 yılda terk ediyorlar. Buna bakılırsa bizim çok da bir zamanımız kalmadı. Antalya turizminden Ruslar ve Almanlar çıktı, Antalya turizmi hareketliliğini kaybetti. Karadeniz’den Arap turistler çekildikten sonra bölgeyi kim tercih edecek! Avrupalıyı bölgeye getirme imkânımız yok, zaten altyapımız müsait değil. Getirsen de memnun olmaz. Bizim turizm çeşitliliğini sağlamamız gerekiyor. Bu potansiyeli artırabilmek için pazar çeşitliliğini şimdiden oluşturmamız gerek. Hedef kitleleri belirleyip şimdiden pazarlamaya başlamamızgerek. Özellikle kongre turizmine yönelmek için adımlar atacağız. Bu kış yaptığımız çalışmalar arasında Azerbaycan, İran pazarı yer alıyor. Oralara ağırlık vereceğiz. Ramazan ayının, birkaç yıldır yaz aylarının içinde oluşu sezonu kısaltıyor. Ramazan çıktıktan sonra sezonu 3 ay yaşayacağız ama bu yetersiz. Bu üç ayı yıla yaymak zorundayız” dedi.
12 AY TERCİH EDİLEN MARKA ŞEHİR OLMAK
Kışın bölgeye sadece iş seyahati için gelindiğine dikkat çeken Suyabatmaz,şunları dedi:
"Kış aylarında bölgeye turist çekemiyoruz. Kış turizmine yönelik insanlara sunacağımız alternatif hiçbir şey yok. Yıllardır gündemde olan fakat hala gerçekleştirilmemiş olan Ayder veya Ovit için düşünülen kayak merkezi ve teleferik projesinin biran önce hayata geçirilmesi gerekiyor. Rize-Artvin havaalanı ve kış turizmine yönelik kayak merkezinin şehre kazandırılmasıyla Rize uluslararası rekabet ortamında marka değerini arttırarak, 12 ay tercih edilen marka şehir haline geleceğini düşünüyorum. Ayrıca kışa yönelik Azerbaycan ve İran’da Mart ayında bir ay resmi nevruz tatili var. Bu bir ayı değerlendirerek o bölgedeki turist potansiyelinden yararlanmak istiyoruz. Azerbaycan ve İran pazarını çok önemsiyoruz. Özellikle Mart ayı için oranın yabancı acenteleri ile görüşmeye başladık. Bölgeye bir ay da olsa katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Orta ve uzun vadede turizmi destekleyici adımlar bunlar. Rize’yi Suudi Arabistan keşfetti, İran keşfedemedi. İşin iyi yanı İranlılar alışverişi çok seviyor. Trabzon’da kalan İranlılar, sabah yaylaları geziyor akşam alışveriş için Trabzon alışveriş merkezlerine ve caddelerdeki alışveriş alanlarını tercih ediyorlar. Yani gastronomi ve konaklamanın dışında ekstra ekonomiye katkı sağlıyorlar”
İRAN İLE ARACIMIZ VAN İLİ OLACAK
Rize’de ciddi eksikliği hissedilen alışveriş merkezinin bir an önce tamamlanmasını istediklerini ifade eden Suyabatmaz, “Artık dünya elimizdeki küçücük bir kutunun içerisinde, gelen insanlar şehirdeki havaalanı olup olmadığını ne kadar önemsiyorsa alışveriş yapabilecekleri merkezlerin olup olmadığına da bakıyor. Bu yüzden alışveriş merkezinin de bitirilip şehre kazandırılması gerekiyor. İran turizm pazarı için Van çok önemli bir ayak. Çünkü Van’daki acentelerin birçoğunun İran’da acentesi var yada bağlantılı çalışıyorlar. Yabancı acenteler direk sizle bağlantı kurmuyor. Muhakkak Türkiye’de kendilerine çözüm ortağı bir acente buluyor. Transfer, gezi ve otel organizasyonlarının tamamını oradan planlıyorlar. Sadece online satışlardan Arap pazarını direk bağlayabiliyorsun. Yoksa yabancı acentelerden direk turist çekemiyorsunuz. Biz bu görüşmeler için Van’a gitmedik. Çünkü bize 2-3 gün gerekli ve Van’da 80’e yakın acente var. İran’la bağlantılı çalıştıkları acenteler 3 katı fazlası. Telefonla bu konuyu görüşmek zor. Mutlaka Van iline önümüzdeki günlerde bir ziyaret gerçekleştirerek ilgililer ile görüşeceğiz” dedi.
TÜRSAB’A KAYITLI 27 TANE ACENTEMİZ VAR
Rize’de kapsamlı acente sayısının çok düşük olduğunu da vurgulayan Suyabatmaz; “Rize olarak turizm konusunda gerekli alt yapıyı ne yazık ki henüz sağlayamadık. Rize’de uluslararası pazarda bizi pazarlayacak, tanıtacak acentelerimizin olmayışı en büyük kaybımız. TÜRSAB’a kayıtlı 27 tane acentemiz var. Onlarda ağırlıklı olarak bilet satışı ve araç kiralama işiyle uğraşıyor. Sektördeki birçok temsilciyle ve ilgili kurumlarla fuarlara katılıyoruz. Bu fuarlarda kendimizi ifade etmeye, şehrimizi tanıtmaya çalışıyoruz. Fakat hiçbir otelci kapı kapı dolaşıp satış yapmaz. Sistem artık değişti. İnternet üzerinden yada acente üzerinden müşteri ile irtibata geçebilirsiniz. Bizim mücadelemiz çok işe yaramıyor, sonuca gideceğiz ama bu zaman kaybına yol açıyor. Birkaç acenteyi birleştirip pazar çeşitliliğini sağlamamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
FİYAT POLİTİKALARI RİZE’DE KONTROL ALTINA ALINDI
Ortadoğu, Körfez ülkeleri, Birleşik Emirlikler, Azerbaycan, İran, Pakistan, Tunus, Cezayir, Libya ve Hindistan pazarını hareketli hale getirip bağlantı oluşturmak en büyük hedefleri olduğunu dile getiren Suyabatmaz, "Bu pazarlarda tanıtımlarımızı yaparken bir taraftanda sektör ve ilgili kurumların bölgedeki eksikliklerini düzeltmemiz gerekiyor. Uzun vadede turizm yapmak ve markalaşmak istiyorsak hizmet kalitemizi ve alt yapı eksikliklerimizi de masaya yatırmamız gerekiyor. Bölgenin en ciddi sıkıntısının, sektörde kalifiye eleman olmayışını ya da sıfırdan alıp yetiştirilen personelin de önlerine çıkan ilk fırsatı değerlendirip gittiğini görüyoruz. Ticaret ve Sanayi Odası olarak Turizm Bakanlığından uzman eğitimciler getirerek 5 ayrı alanda (yönetici eğitimi ve kişisel gelişim,mutfak, housekeeping, ön büro ve servis ) olmak üzere yılda iki kere eğitim gerçekleştiriyoruz. Bu eğitimlerin geri dönüşlerini olumlu yönde almaya başladık. Diğer önemli bir sorunun dışarıdan şehrimizi turistik amaçlı gelen yabancı misafirlere uygulanan yüksek fiyat politikalarının Rize’de kontrol altına alındı. 2 yıl önce başlatılan Valilik ve STK temsilcilerininde bulunduğu bir heyet, belli aralıklarda hijyen ve menü bulundurma zorunluluğunu kontrol ve denetim mekanizmasının aktifleşmesiyle minimuma indirdi. Bunu diğer illerinde yapması gerektiğini, tek başına yapılan bu çalışma bir şey ifade etmez" ifadeleri ile açıklamasını tamamladı.