Baştuğ: "70 Km Uzaklıkta 7 Büyüklüğündeki Bir Deprem Ordu’yu Olumsuz Etkiler"
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Ekim 13, 2015 11:04
JEOFİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI ORDU İL TEMSİLCİSİ GÖKHAN BAŞTUĞ, ORDU'YA 70 KM UZAKLIKTA MEYDANA GELEBİLECEK 7-8 BÜYÜKLÜĞÜNDEKİ BİR DURUMUN ORDU'YU OLUMSUZ ETKİLEYEBİLECEĞİNİ SÖYLEDİ.
Jeofizik Mühendisleri Ordu İl Temsilcisi Gökhan Baştuğ, Tokat’da meydana gelen 5.1 büyüklüğündeki depremin Ordu’ya 115 km uzaklıkta olduğunu belirterek, "Depremin olduğu yerden Ordu, kuş uçuşu 115 km. Aynı fay, Ordu merkeze 70 km, uzaklıktaki Reşadiye-Koyulhisar üzerinden geçmektedir. Depremin, 70 km uzaklıktaki bir noktada, 7-8 büyüklüğünde olması durumunda, Ordu ciddi olarak etkilenebilir" dedi.
Cuma günü merkez üssü Tokat’ın Erbaa ilçesi olan 5.1 büyüklüğündeki deprem çevre illerde de hissedildi. Artçı sarsıntıların meydana geldiği illerden bir tanesi olan Ordu’da da sarsıntıların hissedilmesi vatandaşlarda korkuya sebep oldu. Konuya ilişkin açıklama yapan Jeofizik Mühendisleri Ordu İl Temsilcisi Gökhan Baştuğ, depremin merkez üssünün Ordu’ya 115 km uzaklıkta olduğunu, daha şiddetli sarsıntılar olması durumunda da Ordu ilinin de zarar görebileceğini belirtti. Aynı fay hattı üzerinde oluşabilecek daha yüksek sarsıntıların olumsuz sonuçlar oluşturabileceğini ifade eden Baştuğ, "Cuma günü Tokat’ın Erbaa ilçesinde meydana gelen deprem Kuzey Anadolu Fayı denilen ve Türkiye’yi doğudan batıya kesen doğrultu atımlı fay üzerinde meydana geldi. Depremin olduğu yerden Ordu, kuş uçuşu 115 km. Aynı fay, Ordu merkeze 70 km uzaklıktaki Reşadiye-Koyulhisar üzerinden geçmektedir. Depremin, 70 km uzaklıktaki bir noktada, 7-8 büyüklüğünde olması durumunda, Ordu’da ciddi olarak etkilenebilecektir" diye konuştu.
"ORDU’DA YAPILAŞMA ALÜVYON ZEMİN ÜZERİNDE"
Ordu’nun yapılaşmasına ve bina yapısına değinen Gökhan Baştuğ, "Ordu’da yapılaşmanın çoğu taşıma gücü düşük, herhangi bir deprem anında sıvılaşma ve oturma riski fazla olan alüvyonal zemin üzerinde bulunuyor. Alüvyon olmayan kesimler ise eğimli ve heyelan riski olan sorunlu alanlarda. Bu nedenle Ordu’da, mevcut yapı stoku geçerli bir şekilde analiz edilmeli, tahribatsız beton deneyleri ve betonda hasarsız mukavemet ölçümleri alınmalı, güçlendirme, onarım ya da yeniden inşa gibi çalışmalar tekniğine uygun olarak yapılmalıdır. Yeni yapılacak yapılarda ise insanların güvenli yapılarda yaşamalarını sağlamak için depreme dayanıklı yapı tasarımı yapılması gerekmektedir" şeklinde konuştu.
"KENTSEL DÖNÜŞÜM RANT DEĞİL, DEPREM ODAKLI OLMALI"
Kentsel dönüşümün önemine vurgu yapan Jeofizik Mühendisleri Ordu İl Temsilcisi Gökhan Baştuğ şunları kaydetti:
"Kentsel dönüşüm çalışmalarına rant odaklı değil, deprem odaklı bakılmalıdır. Binayı yıkan, depremin dinamik elastik parametreleridir. Bu nedenle, yer seçim çalışmalarında birinci öncelikler yeraltının dinamik esneklik dirençleri, yerin dayanımı, taşıma gücü ve davranışı, yerin sarsım özellikleri, su varlığı, yer altı yapısı ve süreksizlikleri, deprem bölgelendirme ve beklentisi, yer kırıklarının diriliği ve işleyişi, oturma, sıvılaşma, yer kayma alanları ve boyutları, statik hesaplara veri olacak yer yapısının jeofiziksel özellikleri gibi parametreler olmalıdır. Depremlerin herhangi bir irade ile durdurulması mümkün değildir. Doğanın bir gerçeği olan depremler önlenemez ancak alınacak bilimsel önlemler, bilinçli eğitim ve planlı yerleşim deprem zararlarını azaltabilir."
Cuma günü merkez üssü Tokat’ın Erbaa ilçesi olan 5.1 büyüklüğündeki deprem çevre illerde de hissedildi. Artçı sarsıntıların meydana geldiği illerden bir tanesi olan Ordu’da da sarsıntıların hissedilmesi vatandaşlarda korkuya sebep oldu. Konuya ilişkin açıklama yapan Jeofizik Mühendisleri Ordu İl Temsilcisi Gökhan Baştuğ, depremin merkez üssünün Ordu’ya 115 km uzaklıkta olduğunu, daha şiddetli sarsıntılar olması durumunda da Ordu ilinin de zarar görebileceğini belirtti. Aynı fay hattı üzerinde oluşabilecek daha yüksek sarsıntıların olumsuz sonuçlar oluşturabileceğini ifade eden Baştuğ, "Cuma günü Tokat’ın Erbaa ilçesinde meydana gelen deprem Kuzey Anadolu Fayı denilen ve Türkiye’yi doğudan batıya kesen doğrultu atımlı fay üzerinde meydana geldi. Depremin olduğu yerden Ordu, kuş uçuşu 115 km. Aynı fay, Ordu merkeze 70 km uzaklıktaki Reşadiye-Koyulhisar üzerinden geçmektedir. Depremin, 70 km uzaklıktaki bir noktada, 7-8 büyüklüğünde olması durumunda, Ordu’da ciddi olarak etkilenebilecektir" diye konuştu.
"ORDU’DA YAPILAŞMA ALÜVYON ZEMİN ÜZERİNDE"
Ordu’nun yapılaşmasına ve bina yapısına değinen Gökhan Baştuğ, "Ordu’da yapılaşmanın çoğu taşıma gücü düşük, herhangi bir deprem anında sıvılaşma ve oturma riski fazla olan alüvyonal zemin üzerinde bulunuyor. Alüvyon olmayan kesimler ise eğimli ve heyelan riski olan sorunlu alanlarda. Bu nedenle Ordu’da, mevcut yapı stoku geçerli bir şekilde analiz edilmeli, tahribatsız beton deneyleri ve betonda hasarsız mukavemet ölçümleri alınmalı, güçlendirme, onarım ya da yeniden inşa gibi çalışmalar tekniğine uygun olarak yapılmalıdır. Yeni yapılacak yapılarda ise insanların güvenli yapılarda yaşamalarını sağlamak için depreme dayanıklı yapı tasarımı yapılması gerekmektedir" şeklinde konuştu.
"KENTSEL DÖNÜŞÜM RANT DEĞİL, DEPREM ODAKLI OLMALI"
Kentsel dönüşümün önemine vurgu yapan Jeofizik Mühendisleri Ordu İl Temsilcisi Gökhan Baştuğ şunları kaydetti:
"Kentsel dönüşüm çalışmalarına rant odaklı değil, deprem odaklı bakılmalıdır. Binayı yıkan, depremin dinamik elastik parametreleridir. Bu nedenle, yer seçim çalışmalarında birinci öncelikler yeraltının dinamik esneklik dirençleri, yerin dayanımı, taşıma gücü ve davranışı, yerin sarsım özellikleri, su varlığı, yer altı yapısı ve süreksizlikleri, deprem bölgelendirme ve beklentisi, yer kırıklarının diriliği ve işleyişi, oturma, sıvılaşma, yer kayma alanları ve boyutları, statik hesaplara veri olacak yer yapısının jeofiziksel özellikleri gibi parametreler olmalıdır. Depremlerin herhangi bir irade ile durdurulması mümkün değildir. Doğanın bir gerçeği olan depremler önlenemez ancak alınacak bilimsel önlemler, bilinçli eğitim ve planlı yerleşim deprem zararlarını azaltabilir."